1 00:00:26,443 --> 00:00:28,987 AKSİ BELİRTİLMEMİŞSE MÜZİKLERİ MILES DAVIS SERGİLEMİŞTİR. 2 00:00:29,070 --> 00:00:31,781 MILES'IN SÖZLERİ KENDİNE AİTTİR, CARL LUMBLY SESLENDİRMİŞTİR 3 00:00:33,992 --> 00:00:37,412 Müzik benim için her zaman bir lanet olmuştur. 4 00:00:37,704 --> 00:00:39,664 Çalma arzum hep vardı. 5 00:00:40,874 --> 00:00:42,500 Hayatımdaki ilk şey bu. 6 00:00:42,584 --> 00:00:45,462 Uyurken de uyandığımda da aklımda müzik var. 7 00:00:46,129 --> 00:00:47,672 Her zaman var. 8 00:00:48,423 --> 00:00:50,467 Müzik her şeyden önce geliyor. 9 00:01:28,296 --> 00:01:30,673 Yaşamak bir macera ve bir mücadeledir. 10 00:01:31,508 --> 00:01:34,344 Olay yerinde sayıp güvende olmak değil. 11 00:01:35,929 --> 00:01:39,891 Ama ben hep böyleydim, ömrüm boyunca böyle oldum. 12 00:01:41,267 --> 00:01:45,188 İnsan dur durak bilmeden üretmek istiyorsa değişime açık olmalıdır. 13 00:02:14,968 --> 00:02:17,637 Alton, Illinois'da Mississippi Nehri yanındaki 14 00:02:17,762 --> 00:02:20,140 küçük bir nehir kasabasında doğdum. 15 00:02:22,100 --> 00:02:24,853 Babam ailemizi Doğu St. Louis'e taşıdı. 16 00:02:27,313 --> 00:02:31,151 Doğu St. Louis ve St. Louis taşralılarla dolu taşra kasabalarıydı. 17 00:02:31,734 --> 00:02:34,237 Özellikle bölgeden gelen beyaz insanlarla. 18 00:02:34,362 --> 00:02:35,363 Gerçekten taşralı 19 00:02:36,322 --> 00:02:37,866 ve ölümüne ırkçılardı. 20 00:02:40,451 --> 00:02:42,453 Miles varlıklı bir ortamda büyüdü. 21 00:02:43,496 --> 00:02:45,165 Babası dişçiydi. 22 00:02:45,707 --> 00:02:48,960 Ayrıca çiftliği vardı, büyükbaş hayvan, 23 00:02:49,669 --> 00:02:51,796 ve domuz falan yetiştirirdi. 24 00:02:52,172 --> 00:02:54,340 Şehirde üst tabakaydılar. 25 00:02:54,591 --> 00:02:57,552 Illinois eyaletinin en zengin ikincisi adamıydı. 26 00:02:57,635 --> 00:02:58,761 Siyahiydi. 27 00:02:58,845 --> 00:03:04,184 Ama büyüdüğü dönem hâlâ Jim Crow Amerika'sıydı 28 00:03:04,267 --> 00:03:07,395 ve varlığı, babasının varlığı 29 00:03:07,478 --> 00:03:12,108 onu Doğu St. Louis gibi bir yerde ayrımcılıktan 30 00:03:12,192 --> 00:03:14,110 ve ırkçılıktan korumadı. 31 00:03:16,696 --> 00:03:19,991 13. doğum günümde babam bana yeni bir trompet aldı. 32 00:03:21,451 --> 00:03:25,163 Annem keman çalmamı istemişti ama babam onu dinlemedi. 33 00:03:26,372 --> 00:03:28,875 Bu yüzden aralarında büyük tartışma çıktı. 34 00:03:30,001 --> 00:03:33,087 Küçüklüğümden beri kedi köpek gibi didişirler. 35 00:03:34,339 --> 00:03:38,176 Anne ve babasının tartışmalarını duyardı. 36 00:03:38,551 --> 00:03:43,598 Ve bence küçüklüğünde aklına bu kazındı. 37 00:03:44,015 --> 00:03:46,893 Miles bunu sindirdi, hepsini sindirdi. 38 00:03:47,435 --> 00:03:51,564 Öfkeyi, kadınlara karşı bu tarz bir tavrı. 39 00:03:54,025 --> 00:03:57,779 Annemin eline geleni alıp babama attığını hatırlıyorum. 40 00:03:58,529 --> 00:04:03,493 Babam öyle sinirlendi ki ona yumruk attı. Birkaç dişini kırdı, ağzından fırladı. 41 00:04:04,994 --> 00:04:06,746 Annemi elbet etkilemiş olmalı 42 00:04:07,372 --> 00:04:09,457 ama nasıl etkiledi, tam bilmiyorum. 43 00:04:11,251 --> 00:04:13,586 Miles bir dâhi olarak görülüyordu 44 00:04:14,545 --> 00:04:16,297 ama aynı zamanda onun için 45 00:04:17,298 --> 00:04:18,383 tuhaf da denirdi. 46 00:04:18,466 --> 00:04:19,884 LINCOLN LİSESİ DOĞU ST. LOUIS 47 00:04:19,968 --> 00:04:21,678 Miles ormana gider, 48 00:04:22,387 --> 00:04:25,515 hayvanları veya kuşları dinler 49 00:04:25,598 --> 00:04:28,559 ve duyduklarını çalardı. 50 00:04:31,229 --> 00:04:34,524 Her konuda kendine has bir tarzı vardı. 51 00:04:36,943 --> 00:04:38,736 Miles çok küçük yaşta başladı, 52 00:04:38,820 --> 00:04:42,657 Eddie Randle's Blue Devils'daki trompet bölümünün bir üyesi oldu. 53 00:04:43,533 --> 00:04:45,994 Miles genç ve çok minyondu. 54 00:04:46,077 --> 00:04:49,998 Konserlerde giymesi gereken takımların içinde kayboluyordu. 55 00:04:50,081 --> 00:04:53,960 Eddie Randle'ın grubundaki diğer üyelerin meslekleri varken 56 00:04:54,043 --> 00:04:55,628 genç Miles Davis 57 00:04:55,712 --> 00:04:59,465 hızlı bir biçimde ünlü bir dans grubunun müzik yönetmeni oldu. 58 00:05:00,008 --> 00:05:04,762 "I LOVE THE RHYTHM IN A RIFF" BILLY ECKSTINE VE ORKESTRASI 59 00:05:08,349 --> 00:05:11,602 Miles'ın gerçekten sükse yaptığı an 60 00:05:11,686 --> 00:05:13,980 lise bitiminden sonraki yazdı. 61 00:05:14,063 --> 00:05:18,234 Billy Eckstine grubuyla sahne almaya davet edildi. 62 00:05:22,530 --> 00:05:25,366 Charlie Parker da Dizzy Gillespie de o gruptaydı. 63 00:05:26,242 --> 00:05:28,619 Yani modern cazın laboratuvarı, geleceği 64 00:05:28,703 --> 00:05:32,582 o büyük müzik grubunda duruyordu. 65 00:05:37,628 --> 00:05:40,256 Hayatımda yaşadığım en müthiş an, 66 00:05:40,840 --> 00:05:42,091 tabii giyinikken, 67 00:05:42,425 --> 00:05:44,677 Diz ve Bird'le tanıştığım andı. 68 00:05:45,720 --> 00:05:46,929 18 yaşındaydım. 69 00:05:48,514 --> 00:05:52,685 New York'ta, 52. Sokak'ta, olayın yaşandığı yere gitmem gerektiğine 70 00:05:53,019 --> 00:05:54,312 orada, o an karar verdim. 71 00:06:14,540 --> 00:06:15,917 Ben Walter Cronkite. 72 00:06:16,167 --> 00:06:19,128 Savaş döneminde hep yeni meraklar ve zevkler gelir. 73 00:06:19,212 --> 00:06:21,839 Buradaki en tuhaf zevk de caz adlı 74 00:06:21,923 --> 00:06:24,300 melodik sesin yarattığı heyecan. 75 00:06:24,384 --> 00:06:26,886 Kötü hava ve günümüzdeki ahlaksızlık dâhil 76 00:06:26,969 --> 00:06:29,931 her şeyin suçu bu tuhaf müziğe atılıyor. 77 00:06:34,477 --> 00:06:39,273 52. Sokak caz kulüplerinin cazibe merkeziydi. 78 00:06:39,732 --> 00:06:43,027 Sokağın iki tarafında da caz kulüpleri vardı. 79 00:06:47,407 --> 00:06:50,785 52. Sokak'ta çalan müzikler gibisini hiç duymamıştım. 80 00:06:51,953 --> 00:06:54,497 Gidip büyük bir hayranlıkla dinlerdik. 81 00:06:55,665 --> 00:06:58,251 O müzik öyle güzeldi ki insanı korkutuyordu. 82 00:07:01,963 --> 00:07:04,132 Her mekânın dışında hoparlör vardı. 83 00:07:04,215 --> 00:07:10,012 -İçeride çalan müziği dinleyebiliyordunuz. -Ama dışarıda dikilip 84 00:07:10,096 --> 00:07:12,598 müziği dinleyebilirdiniz, ta ki kapı görevlisi... 85 00:07:12,682 --> 00:07:15,643 Kulüplerde insanları kovan kapı görevlileri olurdu. 86 00:07:20,857 --> 00:07:24,318 Miles müziği öğrenmek istediği için ve annesi Miles'ın 87 00:07:25,236 --> 00:07:29,490 eğitimli bir müzisyen olmasını istediğinden Juilliard'a kaydoldu. 88 00:07:30,867 --> 00:07:34,579 Juilliard konusunda ciddiydi, kendini oraya adamıştı 89 00:07:34,662 --> 00:07:37,874 ve Juilliard'ın sunabileceklerine değer veriyordu. 90 00:07:39,292 --> 00:07:42,295 Çoğu ihtiyarın düşüncesine göre okula gitmek 91 00:07:42,378 --> 00:07:44,505 beyazmış gibi çalmana sebep olurmuş. 92 00:07:45,173 --> 00:07:48,885 Bir şeyin teorisini öğrenince çalışındaki hissi kaybedermişsin. 93 00:07:50,052 --> 00:07:51,637 Ben kütüphaneye gidip 94 00:07:51,721 --> 00:07:54,348 büyük bestecilerin bestelerini ödünç alırdım. 95 00:07:55,349 --> 00:07:58,144 Müziğin genelinde neler olduğunu görmek istedim. 96 00:07:59,312 --> 00:08:01,647 Ama başka bir şey olduğunu biliyordu. 97 00:08:01,731 --> 00:08:03,399 O şey Juilliard'da değildi. 98 00:08:04,442 --> 00:08:08,279 Eskiden gündüzleri Juilliard'a, 99 00:08:08,362 --> 00:08:11,574 geceleri de 52. Sokağa giderdi. 100 00:08:13,659 --> 00:08:17,163 New York'ta ilk haftamı Bird ve Dizzy'yi arayarak geçirdim. 101 00:08:17,705 --> 00:08:20,124 Tüm paramı harcadım ama onları bulamadım. 102 00:08:21,209 --> 00:08:24,170 Sonra bir gece arkamdan bir ses işittim, 103 00:08:24,253 --> 00:08:26,923 "Miles, baksana. Duydum ki beni arıyormuşsun." 104 00:08:28,090 --> 00:08:30,760 Arkamı döndüm, Bird karşımdaydı. 105 00:08:37,517 --> 00:08:40,311 Bebop yapan müzisyenler birer Einstein'dı. 106 00:08:41,354 --> 00:08:44,899 Bebop'ı nükleer deneylerle bir tutabilirsiniz. 107 00:08:46,359 --> 00:08:50,071 Bu türü çok ciddi ses fizikçileri olabildiğince ileri 108 00:08:51,113 --> 00:08:54,283 götürebilmek için beyin patlatarak geliştirdi. 109 00:08:57,662 --> 00:09:01,874 Yani Miles müziksel araştırma, geliştirmenin beşiğine düştü sayılır. 110 00:09:09,882 --> 00:09:12,134 Bebop siyahi bir müzikti. 111 00:09:12,218 --> 00:09:14,929 Âşık edebiyatının herhangi bir şeklinden 112 00:09:15,012 --> 00:09:18,224 kaçmak isteyen siyahi müzisyenlerin müziğiydi. 113 00:09:22,728 --> 00:09:26,649 Gülümseme, kahkaha, sırıtmak, dans etmek falan yok. 114 00:09:27,066 --> 00:09:28,359 Eğlence yok dostum. 115 00:09:29,777 --> 00:09:32,321 Stravinsky gibi bir sanatçı olmak istediler. 116 00:09:32,822 --> 00:09:35,199 Saf sanattan oluşan Stravinsky gibi. 117 00:09:36,867 --> 00:09:41,205 Miles çok şık giyimli kişileri gördü. 118 00:09:41,706 --> 00:09:46,586 Bununla gelen itibarı, asaleti ve de tarzı gördü. 119 00:09:51,465 --> 00:09:55,803 Miles, Juilliard çalışmalarına başladıktan çok kısa süre sonra 120 00:09:56,220 --> 00:09:58,973 lise aşkı Irene çocuğuyla geldi 121 00:09:59,473 --> 00:10:03,060 ve başka bir çocuğa daha hamileydi. 122 00:10:04,687 --> 00:10:09,650 Birden bire kapımda beliriverdi, amına koyayım. 123 00:10:10,192 --> 00:10:11,861 Gelmesini annem söylemişti. 124 00:10:12,695 --> 00:10:17,158 O yaşta ne yapmaya çalıştığını anlamak imkâsıza yakın görünüyor. 125 00:10:17,366 --> 00:10:21,162 Çocuklarla ailesel bir mevzu var. 126 00:10:21,871 --> 00:10:25,249 Juilliard'daki her ciddi öğrencinin okula ayırması gereken 127 00:10:25,333 --> 00:10:26,542 belli bir zaman var. 128 00:10:26,626 --> 00:10:30,838 Bir de bu müziğe ayırması gereken belli bir zaman ve önem var. 129 00:10:31,339 --> 00:10:33,924 Ve bir noktada bir şeyin karşılığını almalı. 130 00:10:36,302 --> 00:10:38,971 Müzik her şeydi. Gerçekten her şeydi. 131 00:10:39,221 --> 00:10:42,308 Müzik cinsel arzuya, hislere her şeye hitap ediyordu. 132 00:10:42,391 --> 00:10:43,267 Güce. 133 00:10:43,351 --> 00:10:44,602 Her şeye. Mizaha. 134 00:10:45,436 --> 00:10:47,855 Ve bunu paylaşamadı. 135 00:10:48,731 --> 00:10:51,567 Bu yüzden birinin geri plana düşmesi gerekiyordu. 136 00:10:54,445 --> 00:10:59,283 Bir gün öğretmen blues'un ezilen kölelerin acılarından, 137 00:10:59,367 --> 00:11:03,954 kölelikten, inlemekten, sızlanmaktan falan 138 00:11:04,163 --> 00:11:07,917 doğduğunu, bunun esaret altındaki insanların 139 00:11:08,000 --> 00:11:11,337 blues'u olduğunu söyletmişti. 140 00:11:11,420 --> 00:11:13,589 Arkada bir yerde oturan Miles 141 00:11:13,673 --> 00:11:15,800 öğretmen konuşurken elini kaldırdı. 142 00:11:17,259 --> 00:11:18,594 Öğretmen "Evet?" dedi. 143 00:11:19,053 --> 00:11:19,887 Miles da 144 00:11:21,472 --> 00:11:24,183 "Yalancının önde gidenisin." deyip 145 00:11:26,185 --> 00:11:27,561 sınıftan çekip gitti. 146 00:11:30,064 --> 00:11:34,026 Miles aylar içinde Bird'le takılmaya, 147 00:11:34,110 --> 00:11:35,861 onunla kayıt yapmaya başladı. 148 00:11:36,404 --> 00:11:37,738 Gerçekten 149 00:11:38,155 --> 00:11:39,281 birden geldi. 150 00:11:40,032 --> 00:11:42,576 Her gece Bird'le sahneye çıkardı. 151 00:11:42,660 --> 00:11:45,788 Bird melodiyi verir, Miles'ı sahnede yalnız bırakırdı. 152 00:11:46,247 --> 00:11:48,207 Miles'ın her gece kustuğunu söylerdi. 153 00:11:48,791 --> 00:11:52,586 Çok stres yapıp çok aşağılanıyormuş. 154 00:11:53,295 --> 00:11:56,215 O adamlar Miles'ı trompette her gece ezebilirdi 155 00:11:57,633 --> 00:11:59,176 ama Miles başka çözüm buldu. 156 00:12:11,814 --> 00:12:16,110 Kişiliğini tamamen yansıtan bir tarz buldu. 157 00:12:16,485 --> 00:12:19,280 Tonu belirgin, şiirsel... 158 00:12:20,281 --> 00:12:24,201 Bu kendisiydi, eşsiz, hakiki biçimde kendisiydi. 159 00:12:32,501 --> 00:12:36,881 Miles, Gil Evans'la tanıştı. Aralarında birbirlerine karşı bir saygı 160 00:12:37,339 --> 00:12:40,092 ve müziğe ortak bir bağlılıkları vardı. 161 00:12:40,509 --> 00:12:43,053 Bu da ömür boyu sürdü. 162 00:12:45,055 --> 00:12:48,851 Gil'in müzik besteleme şeklini sevdim, o da benim çalışımı sevdi. 163 00:12:49,101 --> 00:12:50,895 Müziği aynı şekilde duyardık. 164 00:12:52,354 --> 00:12:55,483 40'ların sonuna doğru birlikte bir projede çalıştılar. 165 00:12:55,566 --> 00:12:57,193 İsmi Birth Of The Cool'du. 166 00:12:57,610 --> 00:13:00,529 Modern klasik fikirleri 167 00:13:00,613 --> 00:13:05,326 cazla harmanlayan bir yapımdı. 168 00:13:13,000 --> 00:13:16,754 Hanımlar, baylar; şimdi karşınızda modern müzikten yeni bir şey. 169 00:13:16,837 --> 00:13:19,965 Büyük Miles Davis ve muhteşem yeni ekibinden 170 00:13:20,049 --> 00:13:21,842 "Impressions in Modern Music". 171 00:13:25,137 --> 00:13:29,517 Bence amaçları dinlenilecek, konserde çalınacak, 172 00:13:29,600 --> 00:13:33,479 52. Sokak'taki müziklerde olan heyecanı, enerjiyi kasten 173 00:13:34,063 --> 00:13:37,066 içermeyen bir müzik ortaya çıkarmaktı. 174 00:13:45,908 --> 00:13:48,452 Ama amaç çoğunlukla yeni renkler yaratmaktı. 175 00:13:49,286 --> 00:13:51,997 Caz paletini genişletmekti. 176 00:13:58,671 --> 00:14:02,883 Ve bence Miles müziğe adım attırmak için hiç gidilmemiş yerlere 177 00:14:03,300 --> 00:14:06,303 gitmek gerektiği gerçeğinin bilincindeydi. 178 00:14:13,352 --> 00:14:16,605 Avrupa toplumunun kalbi bir kez daha kuvvetle atıyor. 179 00:14:17,189 --> 00:14:18,440 Paris özgür. 180 00:14:19,316 --> 00:14:22,111 Paris'te dört yıldır süren Nazi hükmü sona erdi. 181 00:14:23,070 --> 00:14:25,114 Paris bir kez daha "Işık Kenti." 182 00:14:34,790 --> 00:14:39,003 Fransa için çok eşsiz bir dönemdi. 183 00:14:39,712 --> 00:14:40,546 Hem de çok. 184 00:14:42,006 --> 00:14:43,883 Çünkü havada bir coşku vardı. 185 00:14:43,966 --> 00:14:45,551 Savaş sonrası coşkusu. 186 00:14:49,680 --> 00:14:52,641 İki bomba vardı. Atom bombası ve özgür kalma. 187 00:14:55,853 --> 00:14:59,940 Savaştan sonra Fransa değişti, Avrupa değişti 188 00:15:00,024 --> 00:15:03,277 ve bu dönem için yeni bir müziğe ihtiyaç vardı. 189 00:15:04,153 --> 00:15:05,237 O müzik de cazdı. 190 00:15:05,321 --> 00:15:09,283 Tadd Dameron ve Miles Davis Quintet'i dinliyorsunuz. 191 00:15:10,534 --> 00:15:11,535 İşte Miles Davis. 192 00:15:14,580 --> 00:15:16,707 İlk yurt dışı seyahatimdi. 193 00:15:17,458 --> 00:15:21,337 Paris'te olmaya, gördüğüm muameleye bayıldım. 194 00:15:22,546 --> 00:15:26,300 Paris'te yemeğin bile daha leziz olduğunu, 195 00:15:26,800 --> 00:15:32,014 Paris'te havanın kokusunun bile daha güzel olduğunu söyledi. 196 00:15:33,140 --> 00:15:36,393 O an Miles için heyecanın tavan yaptığı bir andı. 197 00:15:38,646 --> 00:15:40,522 Tüm hayatım müzik oldu. 198 00:15:40,940 --> 00:15:45,861 Kendimi müziğe öyle kaptırmıştım ki herhangi bir ilişkiye vaktim olmadı. 199 00:15:46,779 --> 00:15:49,031 Ta ki Juliette Gréco'yla tanışana dek. 200 00:15:58,082 --> 00:16:01,710 Miles'ın ilk konserini izlediğimde onu profilden izledim. 201 00:16:05,381 --> 00:16:09,718 Sıra dışıydı. Çok güzeldi. Estetik olarak güzeldi. Miles güzeldi. 202 00:16:12,012 --> 00:16:13,806 İngilizcem hâlâ kötü 203 00:16:13,889 --> 00:16:15,933 ama o dönem çok ama çok kötüydü. 204 00:16:16,016 --> 00:16:17,142 Ve... 205 00:16:17,935 --> 00:16:19,937 Ama birbirimizi anlamayı başardık. 206 00:16:21,438 --> 00:16:22,439 Mucizeydi. 207 00:16:23,816 --> 00:16:25,776 Aşkın mucizesi işte budur. 208 00:16:32,408 --> 00:16:35,577 Juliette'le eskiden Sen Nehri'nde birlikte yürürdük. 209 00:16:36,203 --> 00:16:37,663 El ele tutuşur, öpüşür, 210 00:16:37,746 --> 00:16:40,833 birbirimizin gözünün içine bakar, daha çok öpüşürdük. 211 00:16:41,917 --> 00:16:43,711 Irene'in yeri kalbimde büyüktü 212 00:16:44,128 --> 00:16:47,131 ama hayatımda hiç böyle hissetmemiştim. 213 00:16:48,632 --> 00:16:54,096 Juliette, Miles'ı diğer sanatçılarla, entelektüel insanlarla, filozoflarla, 214 00:16:54,179 --> 00:16:57,850 o dönemin en büyük dehalarıyla tanıştırdı. 215 00:16:58,308 --> 00:17:02,646 Fransız entelektüelleri ve< sanatçılar camiasında 216 00:17:02,730 --> 00:17:06,358 caz o dönem sanatın tepe noktası olarak görülüyordu. 217 00:17:07,443 --> 00:17:11,113 Pablo Picasso, Jean-Paul Sartre'la tanıştı... 218 00:17:11,822 --> 00:17:15,743 Dönemin en büyük sanatçıları Miles'a dengi olarak davrandı. 219 00:17:17,494 --> 00:17:23,042 Paris, Miles için yeni fırsatların, potansiyellerin kapısı oldu. 220 00:17:23,500 --> 00:17:27,588 İnsanın ırkın koyduğu sınırların ötesinde 221 00:17:28,088 --> 00:17:30,758 tamamen kendisi olabileceğini, 222 00:17:31,258 --> 00:17:33,886 ırkın insan için bir engel olmadığını, 223 00:17:33,969 --> 00:17:37,890 hatta insana yükselme fırsatı sunabilecek bir şey olduğunu anladı. 224 00:17:38,766 --> 00:17:42,770 Tüm beyazların aynı olmadığını Paris'te anladım. 225 00:17:43,687 --> 00:17:46,190 Kimilerinin ön yargılı olmadığını anladım. 226 00:17:47,483 --> 00:17:49,526 Daha birkaç hafta olmuştu 227 00:17:50,360 --> 00:17:52,905 ama ihtimaller sanrısında yaşıyordum. 228 00:17:53,489 --> 00:17:55,074 Belki bir mucize olmuştur. 229 00:17:56,325 --> 00:18:00,788 Sartre, Miles'a sordu "Neden Gréco'yla evlenmiyorsun?" 230 00:18:02,539 --> 00:18:06,043 Miles da şu cevabı verdi, "Çünkü ona âşığım. Onu seviyorum." 231 00:18:17,596 --> 00:18:21,183 Uçağa binip bu ülkeye döndüğüm için o kadar üzgündüm ki 232 00:18:21,266 --> 00:18:24,186 dönüş yolu boyunca ağzımı bıçak açmadı. 233 00:18:25,104 --> 00:18:27,940 Bu durumun beni böyle etkileyeceğini bilmiyordum. 234 00:18:34,822 --> 00:18:38,784 Yurt dışında vakit geçirmiş her Afrikalı Amerikalı sanatçı 235 00:18:39,118 --> 00:18:42,579 ABD'ye dönünce büyük hayal kırıklığı yaşadığından bahseder. 236 00:18:42,663 --> 00:18:44,957 Farklı bir deneyim yaşadığınız için 237 00:18:45,040 --> 00:18:47,835 tanıdığınız ülkeyi daha net bir bakış açısıyla 238 00:18:47,918 --> 00:18:49,878 görürsünüz. 239 00:18:53,257 --> 00:18:55,050 Bu ülkede beyazların 240 00:18:55,134 --> 00:18:59,096 siyahlara çektirdiği saçmalıklara dönmek benim için zordu. 241 00:19:00,013 --> 00:19:01,974 Disiplin anlayışımı, 242 00:19:02,641 --> 00:19:06,478 hayatımı zapt etme gücümü kaybettim ve sürüklenmeye başladım. 243 00:19:07,938 --> 00:19:11,024 Sonra bir baktım eroin bağımlısı olmuşum. 244 00:19:12,067 --> 00:19:16,613 Yani gece gündüz, sürekli eroin bulup kullanmam anlamına geliyordu. 245 00:19:18,073 --> 00:19:19,324 Bunun için yaşadım. 246 00:19:24,037 --> 00:19:26,331 Kariyeri kontrolden çıkıyordu. 247 00:19:27,749 --> 00:19:30,752 Tekrar başarılı bir müzisyen olmak bir kenara 248 00:19:30,836 --> 00:19:35,465 Miles'ın hayatta kalabileceğine dair bir beklenti bile yoktu. 249 00:19:40,762 --> 00:19:44,308 Şeyde küçük bir kulübüm vardı... Sanırım Hartford'taydı. 250 00:19:45,017 --> 00:19:47,019 Symphony Sid All Stars'ı getirdim. 251 00:19:48,145 --> 00:19:51,398 Symphony Sid "Miles'a hiç para verme." dedi. 252 00:19:52,816 --> 00:19:57,154 Miles ilk gece bana gelip "George, bana beş dolar ver." dedi. 253 00:19:57,237 --> 00:19:59,406 "Miles, yapma dostum." dedim. 254 00:20:00,490 --> 00:20:02,201 "George, bana iki dolar ver." 255 00:20:02,826 --> 00:20:04,828 "Yapma Miles." 256 00:20:05,329 --> 00:20:07,289 "George, bana 50 sent ver." 257 00:20:08,582 --> 00:20:09,958 "Dostum, biliyorsun..." 258 00:20:10,584 --> 00:20:12,586 "George, bana bir peni ver." 259 00:20:13,420 --> 00:20:15,297 Miles'la ilk buluşmam buydu. 260 00:20:19,134 --> 00:20:21,929 New York'ta bir kulüpte çalıyorduk. 261 00:20:23,222 --> 00:20:25,474 Babası Doğu St. Louis'ten geldi. 262 00:20:25,557 --> 00:20:27,267 Kulübe girdi, 263 00:20:27,351 --> 00:20:30,395 Miles'ı sahneden indirdi, trompetini falan bıraktı. 264 00:20:30,479 --> 00:20:32,439 "Yürü, eve dönüyoruz." dedi. 265 00:20:38,487 --> 00:20:40,781 Babasıyla giden küçük bir çocuk gibi hissettim. 266 00:20:42,783 --> 00:20:47,120 Daha önce hiç öyle hissetmemiştim ve o andan beridir de hissetmemişimdir. 267 00:20:48,789 --> 00:20:51,917 Yolda ona uyuşturucuyu bırakacağımı, 268 00:20:52,000 --> 00:20:54,253 biraz dinlenmemin yeteceğini söyledim. 269 00:20:55,921 --> 00:20:58,507 Sonra bir bakmışım yine eroin kullanıyorum, 270 00:20:59,466 --> 00:21:02,469 bağımlılığımı sürdürmek için babamdan para alıyorum. 271 00:21:06,181 --> 00:21:09,184 Geceleri avare dolaştığını görebilirdiniz. 272 00:21:10,269 --> 00:21:13,981 Bir yerlerde ona rastlardınız. Miles olduğunu bile anlamazsınız. 273 00:21:14,064 --> 00:21:17,609 Hatta üzerinde onu evsiz biri gibi gösterecek kıyafetler 274 00:21:19,152 --> 00:21:20,904 bile olabilirdi. 275 00:21:21,530 --> 00:21:23,240 Superman olmasını istemiştik. 276 00:21:25,909 --> 00:21:27,327 Ve işler 277 00:21:27,828 --> 00:21:28,996 böyle gelişmiyor. 278 00:21:34,251 --> 00:21:38,297 Bu duruma geldiğini görmek gerçekten çok üzücüydü. 279 00:21:40,424 --> 00:21:41,466 Ama... 280 00:21:42,426 --> 00:21:44,136 Bundan bahsetmek istemiyorum. 281 00:21:48,765 --> 00:21:51,476 Babamın Millstadt'teki çiftliğine gittim. 282 00:21:52,811 --> 00:21:54,062 Hastaydım. 283 00:21:55,397 --> 00:21:59,943 Birisi iki saniyeye öleceğimin garantisini verebilseydi kabul ederdim. 284 00:22:02,571 --> 00:22:04,698 Bu durum yedi, sekiz gün sürdü. 285 00:22:05,741 --> 00:22:06,742 Yemek yiyemedim. 286 00:22:07,909 --> 00:22:10,454 Sonra bir gün bitti, öylece. 287 00:22:10,871 --> 00:22:11,705 Bitti. 288 00:22:13,248 --> 00:22:14,374 Daha iyi hissettim. 289 00:22:15,083 --> 00:22:16,543 İyi, saf. 290 00:22:21,214 --> 00:22:25,844 Genç bir beyaz Prestige adında bir caz plak şirketi kurmuştu 291 00:22:26,428 --> 00:22:29,097 ve onun için albüm çıkarmamı istiyordu. 292 00:22:30,724 --> 00:22:33,101 İşlerin artık düzeleceğini düşündüm. 293 00:22:33,894 --> 00:22:35,729 Zaten en dibe vurmuştum. 294 00:22:36,772 --> 00:22:40,192 Zenci camiası olarak otobüslere binmemeye karar verdik... 295 00:22:40,275 --> 00:22:42,402 -Bayan Amerika Yarışması. -Dodgers çıldırdı. 296 00:22:42,486 --> 00:22:44,071 Emmett Till'ı... 297 00:22:44,154 --> 00:22:46,323 Muhteşem yeni Motoramic Chevrolet. 298 00:22:50,452 --> 00:22:52,746 Tüm Betty Crocker kek karışımı... 299 00:22:52,829 --> 00:22:55,916 Bu akşam Disneyland, dünyanın en şaşalı krallığı... 300 00:23:12,849 --> 00:23:17,604 New York'ta bir kulüpteydim ve Miles kulübün arkasındaydı. 301 00:23:19,147 --> 00:23:21,566 Ben kulüpten çıkarken Miles beni durdurup 302 00:23:21,650 --> 00:23:24,361 "Newport'ta caz festivali mi düzenliyorsun?" dedi. 303 00:23:24,611 --> 00:23:26,363 "Evet Miles." dedim. 304 00:23:27,072 --> 00:23:29,699 "Bensiz festival düzenleyemezsin." dedi. 305 00:23:30,700 --> 00:23:32,869 "Katılmak mı istiyorsun?" dedim. 306 00:23:32,953 --> 00:23:35,372 "Bensiz festival düzenleyemezsin." dedi. 307 00:23:35,872 --> 00:23:38,291 "Tamam, menajerini ararım." dedim. 308 00:23:47,592 --> 00:23:49,719 Newport oyuncu seçmeleri gibiydi. 309 00:23:51,471 --> 00:23:55,725 Dinleyen seyirciler arasında Columbia Records'ın yöneticileri vardı. 310 00:23:55,809 --> 00:23:59,855 Columbia Records o dönem plak şirketlerinin Tiffany'siydi. 311 00:23:59,938 --> 00:24:01,606 Bunun anlamını biliyordu. 312 00:24:01,857 --> 00:24:04,401 Kendisi için ne anlama geleceğini biliyordu. 313 00:24:05,235 --> 00:24:08,321 Yani eline Newport'taki gibi bir fırsat geçince 314 00:24:08,405 --> 00:24:10,532 değerlendirecekti, büyük bir şevkle. 315 00:24:20,709 --> 00:24:26,131 Miles trompetinin ucunu tam mikrofona dayadı 316 00:24:27,632 --> 00:24:31,011 ve caz dünyasını oracıkta değiştirdi, 317 00:24:31,094 --> 00:24:33,180 kariyerini oracıkta değiştirdi. 318 00:24:33,763 --> 00:24:38,101 Çünkü o şarkının güzelliği, Miles'ın trompetinin güzelliği 319 00:24:38,810 --> 00:24:42,981 bebop türünü herkes tarafından kabul görebilecek bir müzik yaptı. 320 00:24:51,656 --> 00:24:55,785 Artık insanlar Miles'ın müziğini sevişirken dinleyebilirdi. 321 00:25:28,693 --> 00:25:30,946 Bir halk şarkısı çalmak cesaret ister. 322 00:25:31,780 --> 00:25:34,908 Her yere notalar serpiştirip arkasına saklanmak 323 00:25:34,991 --> 00:25:39,371 ve "Bakın, ne çalabiliyorum?" demek daha kolaydır. Bilirsiniz işte... Peki. 324 00:25:47,254 --> 00:25:51,716 Çoğu erkek savunmasız duruma düşmekten korkar. 325 00:25:52,968 --> 00:25:55,053 Kadınlar erkekte en çok bunu sever. 326 00:26:08,692 --> 00:26:12,862 Bence Miles bir yandan bu şekilde çıktı... 327 00:26:13,405 --> 00:26:15,782 Ama sonra çalmaya başlayınca insanlar... 328 00:26:16,658 --> 00:26:18,702 İnsanın kalbini yumuşatıyor. 329 00:26:29,629 --> 00:26:34,509 Miles'ın çalışı ilk notadan itibaren eşsizdir. 330 00:26:36,136 --> 00:26:37,512 Bir zevk, 331 00:26:38,221 --> 00:26:40,348 bir güzellik hissiyatı vardır. 332 00:26:42,225 --> 00:26:44,102 Çok romantik bir yönü vardır. 333 00:26:45,186 --> 00:26:47,564 Ama duygusallık içermeyen bir romantizm. 334 00:27:04,956 --> 00:27:07,626 Size içini döker. 335 00:27:08,335 --> 00:27:10,795 Doğruca kalbinize döker. 336 00:27:11,796 --> 00:27:14,090 Can elinize döker işte. 337 00:27:24,934 --> 00:27:29,356 Miles'ın çalışı gibi hissetmek istiyorum. 338 00:27:40,700 --> 00:27:42,285 Miles öyle çalardı ki 339 00:27:43,036 --> 00:27:48,583 su birikintisi üzerinde seken bir taşın çıkardığı ses gibi ses çıkarırdı. 340 00:27:53,380 --> 00:27:56,216 Dalgalara dokunurdu sadece. 341 00:28:09,979 --> 00:28:11,564 Bazen bir notayı basmazdı. 342 00:28:12,190 --> 00:28:14,275 Ve insanların sonraki notayı cidden 343 00:28:14,859 --> 00:28:16,111 şöyle beklediğini gördüm. 344 00:28:27,038 --> 00:28:29,124 Çalışı inanılmaz saf, 345 00:28:29,958 --> 00:28:31,042 zarif 346 00:28:32,335 --> 00:28:33,628 ve lezizdi. 347 00:28:34,879 --> 00:28:36,381 Müziksel anlamda lezizdi. 348 00:28:43,138 --> 00:28:47,392 Miles bir notayı öyle çalabilir ki... Şunu gördüm, bir notayla... 349 00:28:47,767 --> 00:28:49,978 Kulübe para babaları gelirdi, 350 00:28:50,061 --> 00:28:52,480 bu para babaları bir notayı duyup 351 00:28:53,022 --> 00:28:56,025 "Ben ikna oldum. Paramın karşılığını aldım." derdi. 352 00:28:56,109 --> 00:28:57,485 Gitmeye hazırlardı. 353 00:28:58,653 --> 00:29:01,614 Miles "Bam!" derdi, onlar da "Yeter dostum." derdi. 354 00:29:05,034 --> 00:29:07,620 1956'nın şubat veya mart ayında 355 00:29:07,704 --> 00:29:11,499 gırtlağımda kanserli olmayan bir uru aldırmak zorunda kaldım. 356 00:29:12,375 --> 00:29:14,335 Bir süredir canımı sıkıyordu. 357 00:29:14,919 --> 00:29:17,881 On gün boyunca tek kelime etmemem gerekiyordu. 358 00:29:19,132 --> 00:29:21,843 Bir hafta geçtikten sonra gayet iyi durumdaydı. 359 00:29:22,802 --> 00:29:23,762 İkinci hafta 360 00:29:25,513 --> 00:29:27,140 konuşmayı bırakamadı. 361 00:29:28,516 --> 00:29:30,643 Herkes orospu çocuğunun alasıydı. 362 00:29:33,271 --> 00:29:34,105 Olan bu. 363 00:29:34,939 --> 00:29:36,441 Sesine o hışırtı geldi. 364 00:29:37,442 --> 00:29:38,610 Ve hiç iyileşmedi. 365 00:29:39,778 --> 00:29:43,823 O dönem Miles'ın ameliyat olduğunu, sesinin bundan zarar gördüğünü 366 00:29:43,907 --> 00:29:45,909 kimse bilmiyordu. 367 00:29:46,201 --> 00:29:47,744 Sahneye çıktı 368 00:29:47,827 --> 00:29:50,246 ve o puslu sesiyle o akşam ne çalacağını 369 00:29:50,330 --> 00:29:51,998 söylemeye başladı. 370 00:29:52,081 --> 00:29:54,959 Sanırım iki, üç cümle söyledikten sonra 371 00:29:55,043 --> 00:29:58,213 seyirciler, büyük bir çoğunluğu ona gülmeye başladı. 372 00:29:59,255 --> 00:30:01,049 Ve Miles arkasını döndü, 373 00:30:01,591 --> 00:30:05,220 seyircilere baktı, yüzünde çok tuhaf bir ifade vardı. 374 00:30:05,804 --> 00:30:06,888 Sonra çıkıp gitti. 375 00:30:15,522 --> 00:30:19,150 Sadece belli şekilde bakışarak grupla iletişim kurabiliyordum. 376 00:30:20,151 --> 00:30:23,488 Seyirciye arkamı döndüğümde bunu yapıyorum. 377 00:30:24,322 --> 00:30:27,784 Çalarken konuşmak gibi saçmalıklarla uğraşamam. 378 00:30:28,952 --> 00:30:31,955 Çünkü her şey yolundayken seyirciyle müzik konuşur. 379 00:30:43,633 --> 00:30:47,220 George Avakian, Columbia Records'ın caz yapımcısı 380 00:30:47,470 --> 00:30:49,597 özel bir sözleşme imzalamamı istedi. 381 00:30:50,557 --> 00:30:52,725 Bana teklif ettikleri şeyler için 382 00:30:52,809 --> 00:30:55,144 Columbia'yı seçmek istediğimi söyledim. 383 00:30:57,397 --> 00:30:58,940 George Avakian şöyle dedi, 384 00:30:59,023 --> 00:31:02,110 "Senden karşılamanı istediğim taleplerin listesi. 385 00:31:03,069 --> 00:31:06,531 Uyuşturucu kullanmamalısın. Düzenli bir grubun olmalı." 386 00:31:07,740 --> 00:31:11,202 Ve son olarak Prestige sözleşmesini feshetmesi. 387 00:31:11,286 --> 00:31:13,454 Önce çalarım, adını sonra söylerim. 388 00:31:26,509 --> 00:31:31,472 John Coltrane'in tenor saksafoncu olduğu yeni bir beşli kurdu 389 00:31:31,556 --> 00:31:36,936 ve o beşliyi Rud Van Gelder'ın stüdyolarına götürüp 390 00:31:37,520 --> 00:31:40,940 art arda şarkılar çalıp 391 00:31:41,482 --> 00:31:45,278 Prestige sözleşmesinin yükümlülüğünden kurtulmaya yetecek müziği 392 00:31:45,695 --> 00:31:48,072 birkaç günde kaydetti. 393 00:31:57,123 --> 00:32:01,586 Müzisyenlerin kelepçelerini çıkarıp şöyle dedi sayılır, "Buyurun. 394 00:32:02,921 --> 00:32:05,131 Kafanıza göre takılın. Kendiniz olun. 395 00:32:05,965 --> 00:32:10,553 Müziğin hissettiğimiz gibi yaşamasına, soluk almasına ve gelişmesine 396 00:32:11,220 --> 00:32:12,221 izin vereceğim." 397 00:32:20,396 --> 00:32:24,776 Miles yükümlülüğünden olabildiğince hızlıca kurtulduğunu sandı 398 00:32:25,276 --> 00:32:28,988 ama aslında bunlar spontane caz müziğin parıltılarıydı. 399 00:32:33,326 --> 00:32:37,413 Aralıksız iki oturumda üç saat veya daha fazla müzik kaydedildi. 400 00:32:39,958 --> 00:32:42,710 Caz tarihinin en usta eserlerinden. 401 00:33:03,481 --> 00:33:05,108 Miles Davis'le tanıştığımda 402 00:33:05,191 --> 00:33:08,069 Katherine Dunham Company'yle sahne alıyordum. 403 00:33:10,780 --> 00:33:14,575 O dönem bu şov dünyasında çok farklı insanlarla 404 00:33:14,659 --> 00:33:16,369 tanıştım. 405 00:33:18,579 --> 00:33:21,791 Yani Paris'e, Berlin'e, her yere gittim. 406 00:33:23,209 --> 00:33:25,878 Bacaklarım için sektörün en iyileri deniyordu. 407 00:33:29,507 --> 00:33:31,592 Hugh O'Brian benimle çıkmak istedi. 408 00:33:32,427 --> 00:33:35,430 Rory Calhoun beni Las Vegas'a götürmek istedi. 409 00:33:37,223 --> 00:33:41,394 Tanrım, tüm o farklı erkekleri düşünmeye çalışıyorum... 410 00:33:44,022 --> 00:33:47,692 Dansçı olarak o sahnede muazzamdım. 411 00:33:47,775 --> 00:33:50,862 Ve beni daha yakından tanımak istediler sanırım. 412 00:33:53,072 --> 00:33:55,908 Cazdan pek fazla anlamazdım. 413 00:33:56,909 --> 00:33:59,787 Ben asıl Johnny Mathis'i bilirdim. 414 00:34:13,968 --> 00:34:16,471 Ciro's'ta sahne almıştım 415 00:34:17,263 --> 00:34:19,557 ve Miles performansımı izlemiş, 416 00:34:20,141 --> 00:34:22,393 anında aklı başından alınmış. 417 00:34:22,477 --> 00:34:24,520 Ama herkesin alınmıştı zaten. 418 00:34:28,232 --> 00:34:30,860 Frances'le birlikte olmak isteyen erkeklerde 419 00:34:32,028 --> 00:34:33,404 başka bir sayfaydı. 420 00:34:39,327 --> 00:34:42,246 Sammy Davis Jr. 421 00:34:42,330 --> 00:34:45,875 Mr. Wonderful adlı yeni oyununa katılmamı istedi. 422 00:34:47,251 --> 00:34:49,212 Bir gün provaya giderken 423 00:34:50,088 --> 00:34:52,090 sokakta Miles'ı gördüm 424 00:34:52,924 --> 00:34:55,927 ve birbirimize baktık. Bana bakıp dedi ki 425 00:34:56,552 --> 00:34:59,013 "Seni buldum, bir daha asla bırakmam." 426 00:35:00,932 --> 00:35:04,435 Ve sonra şu oldu, onun yanına taşındım. 427 00:35:17,448 --> 00:35:21,869 Frances Taylor gerçekten bir ilham perisi, ilham kaynağıydı. 428 00:35:22,745 --> 00:35:27,375 Miles'ın birlikte olduğu en ilham verici insandı. 429 00:35:27,750 --> 00:35:29,710 En uzun süreli ilişkisini onunla yaşadı. 430 00:35:30,253 --> 00:35:33,381 Miles çığır açan ve en popüler eserlerinden bazılarını 431 00:35:33,464 --> 00:35:34,674 ürettiği dönemde 432 00:35:34,757 --> 00:35:37,468 ona dayanak olup sevgi gösterdi. 433 00:35:42,557 --> 00:35:44,642 Paris'e gitmesi gerekti 434 00:35:45,977 --> 00:35:47,562 ve bana müziği bıraktı. 435 00:35:49,897 --> 00:35:51,858 Çalışına âşık oldum. 436 00:35:52,108 --> 00:35:53,568 Beni etkiledi. 437 00:35:56,696 --> 00:35:58,531 Ve defalarca çaldım. 438 00:36:00,199 --> 00:36:03,119 Ve müziğiyle böyle tanıştım. 439 00:36:12,170 --> 00:36:14,881 1956'da Miles Avrupa'ya geldiğinde 440 00:36:15,590 --> 00:36:17,550 prova yapmamız gerekiyordu. 441 00:36:18,050 --> 00:36:21,804 Avrupa ritim bölümüyle hiç çalmamıştı. 442 00:36:23,055 --> 00:36:25,308 Ve selam vermedi. 443 00:36:25,516 --> 00:36:27,560 Hiç de gülümsemiyordu. 444 00:36:28,352 --> 00:36:31,856 Ve tek kelime etmeden sadece çalmaya başladı. 445 00:36:42,700 --> 00:36:46,412 Ve hemen ona ayak uydurdum çünkü müziğini biliyorduk. 446 00:36:46,996 --> 00:36:48,497 Müziğinin hayranlarıydık. 447 00:36:49,707 --> 00:36:52,335 Kendime hep şu soruyu sorarım, 448 00:36:52,418 --> 00:36:55,880 "Affedersin, ne çalıyorsun? 449 00:36:55,963 --> 00:36:57,840 Onu bilmiyoruz da." deseydik 450 00:36:58,841 --> 00:37:02,261 bence bundan hoşlanmazdı ama çaldık. 451 00:37:02,845 --> 00:37:07,350 Ve "Pekâlâ." dedi, sonra... Bu kadar. Hepsi bu. 452 00:37:07,725 --> 00:37:09,477 Tüm dikkatimizi vermiştik. 453 00:37:12,688 --> 00:37:13,773 Seni seviyorum. 454 00:37:16,025 --> 00:37:17,777 Seni bırakmayacağım Julien. 455 00:37:18,527 --> 00:37:19,528 Seni seviyorum. 456 00:37:20,529 --> 00:37:23,866 Senin sesin olmadan sessizlik diyarında kaybolurdum. 457 00:37:25,201 --> 00:37:26,452 Pek cüretkârca değil. 458 00:37:26,535 --> 00:37:28,079 Louis Malle, filmi 459 00:37:28,162 --> 00:37:31,749 Ascenseur pour l'Échafaud, yani İdam Sehpası'nı bitirdiğinde 460 00:37:32,375 --> 00:37:35,336 Miles da Paris'teydi. 461 00:37:38,631 --> 00:37:40,341 Bu nasıl bir şaka böyle? 462 00:37:40,925 --> 00:37:42,593 Malle çok genç biriydi 463 00:37:42,677 --> 00:37:45,680 ve kariyerinin gerçekten daha başındaydı. 464 00:37:46,055 --> 00:37:46,889 Para mı? 465 00:37:46,973 --> 00:37:50,393 O da farklı bir sinema çekmek, 466 00:37:50,643 --> 00:37:53,145 film çekme şeklini değiştirmek istiyordu. 467 00:37:53,229 --> 00:37:58,401 Mesela gerçek mekânlarda gerçek insanlara yer vererek. 468 00:38:02,989 --> 00:38:04,991 Ve Miles'a şu fikri sundu, 469 00:38:05,241 --> 00:38:08,577 "Caz film müziği yapmak ister misin?" 470 00:38:14,917 --> 00:38:17,586 Eskiden bir filmin müzisyeni 471 00:38:17,670 --> 00:38:22,008 gelir, 30 kişinin gelmesini ister. 472 00:38:22,091 --> 00:38:26,304 Keman, perküsyon, bakır nefesli çalgılar vesaire. 473 00:38:26,387 --> 00:38:29,307 Ve "Üç-dört. Baylar, hazır mısınız? Üç-dört." 474 00:38:31,892 --> 00:38:36,605 Müziği besteleyen adamlar her sekansın ne kadar süreceğini tam olarak bilir. 475 00:38:36,689 --> 00:38:39,108 İki dakika 40 saniye vesaire. 476 00:38:39,400 --> 00:38:40,818 Miles'da işler değişik. 477 00:38:51,829 --> 00:38:54,498 Miles hiç beste yazmadı. 478 00:38:56,375 --> 00:38:58,961 Tüm müziği doğrudan 479 00:38:59,712 --> 00:39:02,340 film gösterilirken çaldı. 480 00:39:13,184 --> 00:39:19,565 Filmdeki görüntülere verdiği tepkiye göre Sadece doğaçlama yaptı, müziği yarattı. 481 00:39:32,370 --> 00:39:36,415 Çalarken aynı anda da filme bakmak 482 00:39:36,499 --> 00:39:39,585 çok önemliydi, çünkü Jeanne Moreau olmuştu. 483 00:39:41,921 --> 00:39:45,299 Miles'ın müziği olsa da Jeanne Moreau'nun acısıydı. 484 00:39:52,598 --> 00:39:55,184 Orada mükemmel, gerçekten mükemmel bir şey 485 00:39:55,768 --> 00:39:58,229 yaptığımızı hemen fark ettik. 486 00:40:04,235 --> 00:40:06,278 O müzik filmi ünlü yaptı. 487 00:40:08,030 --> 00:40:11,325 Çoğu insan önce müzik albümünü dinledi. 488 00:40:11,409 --> 00:40:13,994 Ve sonrasında filmi izlemek istedi. 489 00:40:19,834 --> 00:40:22,420 İdam Sehpası'nın kaydı sırasında 490 00:40:22,503 --> 00:40:26,215 Miles doğaçlamaya yaklaşmanın yeni bir yolunu deneyimledi. 491 00:40:27,007 --> 00:40:30,386 Önündeki birkaç senede bunu geliştirdi. 492 00:40:31,720 --> 00:40:35,099 Yani İdam Sehpası'nın kayıt stüdyosunda 493 00:40:35,724 --> 00:40:37,810 bir şeyler başladı. 494 00:40:42,189 --> 00:40:43,441 Baştan lütfen. 495 00:40:45,192 --> 00:40:46,193 Başlıyoruz. 496 00:40:46,318 --> 00:40:48,362 0-62-291. 497 00:40:48,446 --> 00:40:50,656 -İkinci sayı, kayıt bir. -Bir dakika. 498 00:40:51,949 --> 00:40:54,702 İlk giden benimdir çünkü bateriyi kurmalıydım. 499 00:40:56,620 --> 00:41:01,000 Bateriyi taşıdım, kurdum, herkesin gelmesini bekledim. 500 00:41:04,753 --> 00:41:07,548 Miles elinde küçük notlarla geldi. 501 00:41:07,631 --> 00:41:09,091 Nota kâğıdı bile yoktu. 502 00:41:10,968 --> 00:41:12,678 Ve bana söylediği tek şey 503 00:41:12,761 --> 00:41:14,180 "Akışına bırak." 504 00:41:15,014 --> 00:41:16,307 Sadece "Akışına bırak." 505 00:41:19,894 --> 00:41:22,146 Kind of Blue'nun bestelerini yazmadım, 506 00:41:22,813 --> 00:41:26,942 eskizler getirdim çünkü çalarken bolca spontanelik hissi olsun istedim. 507 00:41:28,986 --> 00:41:33,657 Müthiş müzisyenler olduğu sürece durumu kontrol altına alıp orada olanların, 508 00:41:33,741 --> 00:41:37,578 becerilerinin ötesinde çalabileceklerini biliyordum. 509 00:41:39,538 --> 00:41:41,123 "So What"ın ilk kısmı... 510 00:41:48,380 --> 00:41:50,799 Sonra Paul şöyle basa girdi... 511 00:41:56,680 --> 00:41:59,391 Dostum, Miles'dan dinlediğim ilk şey buydu. 512 00:41:59,892 --> 00:42:03,020 Babamın plak koleksiyonundan o plağı alıp taktım. 513 00:42:05,272 --> 00:42:08,901 Kulağınıza takılan ilk şey Paul Chambers'ın bas dizilimiydi. 514 00:42:16,492 --> 00:42:19,453 Kutsal metinler sorgulanmaz ama elimizdeler, değil mi? 515 00:42:19,537 --> 00:42:22,206 Yani İncil neden İncil? 516 00:42:22,289 --> 00:42:25,209 İncil işte. Kind of Blue niye Kind of Blue? 517 00:42:25,292 --> 00:42:30,673 Kind of Blue işte, öyle ve cazın şeklini değiştirdi. 518 00:42:38,639 --> 00:42:42,268 "So What"ın başındaki zil vuruşlarını aşırıya kaçırdım sandım. 519 00:42:42,685 --> 00:42:45,437 Bana olması gerektiğinden daha yüksek geldi. 520 00:42:48,440 --> 00:42:53,195 Ve çınlaması bitmek bilmiyor gibi ama insanı tam şarkıya sokuyor. 521 00:42:54,196 --> 00:42:56,073 Otobana ulaşıyorsunuz sanki 522 00:42:56,782 --> 00:42:59,118 ve parçanın gerisi oradan devam ediyor. 523 00:43:12,506 --> 00:43:15,843 Kind of Blue'da Miles grup elemanlarından 524 00:43:16,385 --> 00:43:20,431 yaratabilecekleri sesi daha derin düşünmelerini istedi. 525 00:43:24,643 --> 00:43:28,272 "Şöyle birkaç fikrim var. Hadi." dedi. 526 00:43:31,025 --> 00:43:34,945 Ve Miles bunu hayatı boyunca yaptı. 527 00:43:47,458 --> 00:43:51,170 Kind of Blue Miles'ın tutkusunu birden göstermiyor 528 00:43:51,253 --> 00:43:53,756 ama aynı zamanda müzisyenler kendini açınca 529 00:43:54,882 --> 00:43:59,345 ne kadar yenilikçi, dahiyane ve kışkırtıcı olabileceklerini 530 00:43:59,803 --> 00:44:01,555 gösteriyor. 531 00:44:25,371 --> 00:44:27,581 Kind of Blue müziği düşünmenin 532 00:44:27,665 --> 00:44:32,920 müziği çalmanın ve müziğe yaklaşmanın farklı bir yönünün önemini vurguladı. 533 00:44:33,504 --> 00:44:36,757 Ve bu da Coltrane'in kendi kişiliğini bulması için 534 00:44:37,383 --> 00:44:39,301 ihtiyacı olan bir şeydi. 535 00:44:45,349 --> 00:44:48,977 John Coltrane'in potansiyelini çok az insan görmüştür 536 00:44:49,853 --> 00:44:54,358 ama Miles, Coltrane'i yanında götürüp ona daha sonra insanların seveceği, 537 00:44:54,441 --> 00:44:58,570 hayranlık duyacağı bir sanatçı olması için gereken ortamı sağladı. 538 00:45:18,048 --> 00:45:20,551 Cazı sevmeyen insanlar bile o albümü sever. 539 00:45:21,385 --> 00:45:25,764 Her on yılda Kind of Blue'dan bahseden yeni şeyler, yeni insanlar çıkar. 540 00:45:25,889 --> 00:45:28,517 "Beni caza başlatan albüm bu." 541 00:45:33,522 --> 00:45:35,357 Yüzlerce kez dinleseniz de 542 00:45:35,441 --> 00:45:37,943 söyleyecek yeni bir şey hep çıkar. 543 00:45:39,611 --> 00:45:43,449 Ve bu da bana göre şaheserin tanımı. 544 00:45:57,671 --> 00:46:01,341 O albümün caz müzik tarihinde 545 00:46:01,425 --> 00:46:03,761 en çok satılan albüm olacağını 546 00:46:03,844 --> 00:46:06,013 Miles'ın bildiğini düşünmüyorum. 547 00:46:06,930 --> 00:46:11,477 Miles durumun böyle olacağını bilseydi binanın üstüne yapılmasını isterdi, 548 00:46:12,519 --> 00:46:16,273 dışarıya hemen iki Ferrari isterdi. 549 00:46:16,356 --> 00:46:18,317 Gerçekten çıldırırdı. 550 00:46:19,109 --> 00:46:21,528 Böyle bir şeyin olacağını düşünseydi 551 00:46:21,612 --> 00:46:22,905 üzerilerine giderdi. 552 00:46:40,547 --> 00:46:43,467 Kind of Blue anında başarıya ulaştı. 553 00:46:44,259 --> 00:46:47,888 Miles revaçta olan, popüler bir yıldız oluyordu. 554 00:46:49,515 --> 00:46:53,393 Columbia anlaşması Miles'ın müziğini Amerika'nın geneline 555 00:46:53,477 --> 00:46:55,187 görülmemiş şekilde yaydı. 556 00:46:59,441 --> 00:47:03,862 İsmini müzik efsaneleri arasına yazdırdı. 557 00:47:10,828 --> 00:47:14,706 Tek yapmak istediğim hislerimi müzik vasıtasıyla aktarmaktı. 558 00:47:16,416 --> 00:47:19,294 Colombia'yı seçmek daha çok para demekti 559 00:47:19,378 --> 00:47:23,090 ama yaptığın iş için para almanın, iyi para almanın nesi yanlış? 560 00:47:33,350 --> 00:47:35,644 Siyahların döneminde 561 00:47:36,019 --> 00:47:39,898 kişiliği hakkında duyduğu gururu göstermek istedi 562 00:47:40,399 --> 00:47:42,901 ve Miles bunun en büyük örneğiydi. 563 00:47:42,985 --> 00:47:45,988 Olabildiğince şık görünürdü. 564 00:47:57,666 --> 00:48:00,586 Miles Davis havalılığın vücut bulmuş hâliydi. 565 00:48:01,503 --> 00:48:03,630 Mitolojik kahramanıydı. 566 00:48:08,218 --> 00:48:10,304 Siyahi Superman'imiz oldu. 567 00:48:14,808 --> 00:48:16,852 Miles'ın yeni albümü çıktığında 568 00:48:17,519 --> 00:48:20,105 albüm elimizde dolaşırdık dostum. 569 00:48:21,231 --> 00:48:22,900 Miles sevmek 570 00:48:22,983 --> 00:48:26,528 başlı başına tarz olmak demekti. 571 00:48:32,951 --> 00:48:37,039 Miles Davis fiyakalı giyinir, hızlı arabalara biner, 572 00:48:37,122 --> 00:48:38,999 kadınlar ona bayılırdı falan. 573 00:48:39,625 --> 00:48:43,670 Miles Davis'le çalmakla kalmak istemedik. Miles Davis olmak istedik. 574 00:48:49,968 --> 00:48:53,180 "Miles, çocuklarını dışarı çıkarmak istediğinde 575 00:48:53,263 --> 00:48:55,933 ne yapıyorsun?" diye sordum. 576 00:48:56,016 --> 00:48:58,435 Dedi ki "Taksiye binmelerini söylüyorum." 577 00:49:08,195 --> 00:49:11,657 Miles bir nevi havalı olmanın, 578 00:49:11,990 --> 00:49:16,036 bir nevi entelektüelliğin, bir nevi maskülenliğin temsilcisi oldu. 579 00:49:17,621 --> 00:49:20,999 Hiçbir saçmalığa gelemeyen siyahi adam. 580 00:49:28,757 --> 00:49:33,470 Havalı, tarz, öfkeli, entelektüel ve aşırı şık olmak. 581 00:49:34,179 --> 00:49:36,348 Ben bunların hepsiydim, fazlasıydım 582 00:49:37,099 --> 00:49:40,102 ama trompette müthiştim ve harika bir grubum vardı. 583 00:49:40,686 --> 00:49:44,189 Yani sadece isyankâr imajımla tanınır hâle gelmedim. 584 00:49:45,774 --> 00:49:49,319 Miles Davis'in mistik becerisi konuşulmaya başlandı. 585 00:49:55,534 --> 00:49:59,079 Miles Davis bence ten renginin koyuluğunu 586 00:49:59,162 --> 00:50:02,249 bir yükümlülük olarak görmek yerine 587 00:50:02,332 --> 00:50:03,875 bir kazanç olarak gördü. 588 00:50:06,920 --> 00:50:08,672 O dönem televizyonda 589 00:50:08,755 --> 00:50:12,634 veya filmlerde gösterilen her şeyden farklıydı. 590 00:50:13,593 --> 00:50:18,432 Miles bunu havalı, arzulanan bir şeye dönüştürdü. 591 00:50:19,891 --> 00:50:23,145 İnsanların karşısına her çıktığımda jilet gibiydim, 592 00:50:23,228 --> 00:50:24,563 Frances de öyleydi. 593 00:50:25,564 --> 00:50:30,610 Böyle göz alıcı güzellikte bir kadınla benim gibi sapına kadar siyahi bir adam. 594 00:50:31,028 --> 00:50:32,738 Gerçekten bambaşka bir şeydi. 595 00:50:32,946 --> 00:50:35,866 İnsanlar durup ağzı açık bize bakardı. 596 00:50:43,248 --> 00:50:47,127 Miles bana kıyafetler alırdı. 597 00:50:47,627 --> 00:50:50,130 Bacaklarımın harika olduğunu herkes bilir. 598 00:50:52,340 --> 00:50:54,426 Miles şıktı, ben şıktım. 599 00:50:56,595 --> 00:50:59,681 Sonra tabii bir Ferrari'ye binip çıkıyorduk. 600 00:50:59,765 --> 00:51:02,684 Yani seksi bir çifttik, bu konuda şüphe yok. 601 00:51:03,602 --> 00:51:05,937 Miles ve Frances. Yakıyorduk. 602 00:51:37,928 --> 00:51:40,514 Çocukken onları birlikte gördüğümde 603 00:51:41,056 --> 00:51:42,891 "Vay canına." derdim. 604 00:51:43,225 --> 00:51:46,978 Jilet gibi giyinirlerdi, tek kelimeyle şıklardı. 605 00:51:48,230 --> 00:51:49,106 Ve âşıktılar. 606 00:51:50,690 --> 00:51:52,901 Prens ve prenses gibiydiler. 607 00:51:59,699 --> 00:52:02,702 Yazar bir arkadaşım vardı. İsmi George Frazier. 608 00:52:03,578 --> 00:52:05,163 Ve Miles için kullandığı 609 00:52:06,123 --> 00:52:08,041 bir kelime vardı. 610 00:52:10,544 --> 00:52:15,549 İspanyol matadorlarla, boğa güreşçileriyle ilgiliydi. 611 00:52:18,051 --> 00:52:19,970 Boğaları çoğu adam öldürebilirdi 612 00:52:20,345 --> 00:52:22,681 ve kimi çok heyecan verici güreşçilerdi 613 00:52:22,973 --> 00:52:26,935 ama diğerleri ringe girer, öylece durur ve pelerini tutardı, 614 00:52:27,561 --> 00:52:29,020 boğa da saldırır 615 00:52:29,771 --> 00:52:32,691 seyircilerin yürekleri ağızlarına gelirdi. 616 00:52:35,318 --> 00:52:37,863 O güreşçide "duende" vardı. 617 00:52:40,782 --> 00:52:43,702 Ve Miles'da duende vardı. 618 00:52:47,497 --> 00:52:50,959 Miles şey biriydi... Sevdiği şeyler vardı. 619 00:52:51,042 --> 00:52:54,212 Sizi severse severdi. Sevmezse de sevmezdi. 620 00:52:54,296 --> 00:52:56,798 Yani öyle biriydi. 621 00:52:57,090 --> 00:52:59,801 Sizi gözü tuttuysa 622 00:53:00,343 --> 00:53:01,845 sizi daima severdi. 623 00:53:01,928 --> 00:53:05,265 Ve gözü tutmazsa fikrini değiştirmeniz mümkün olmazdı, 624 00:53:05,599 --> 00:53:06,433 anladınız mı? 625 00:53:09,394 --> 00:53:12,063 Çoğunlukla herkese çok soğuk davranırdım. 626 00:53:12,939 --> 00:53:15,066 Kendimi böyle korudum. 627 00:53:15,358 --> 00:53:18,695 Hislerimi ve duygularımı kimseye açmayarak. 628 00:53:19,613 --> 00:53:21,656 Ve uzun süre işime yaradı. 629 00:53:24,034 --> 00:53:29,414 Miles, Village Vanguard'da sahne alırken oraya gittim. 630 00:53:30,373 --> 00:53:36,087 Ve dedim ki "Bay Davis, benim ismim Archie Shepp, 631 00:53:36,713 --> 00:53:38,715 sahne almama izin verir misiniz?" 632 00:53:39,424 --> 00:53:41,760 "Archie ne?" dedi. 633 00:53:43,386 --> 00:53:44,387 Ve 634 00:53:44,930 --> 00:53:46,264 "Archie Shepp." dedim. 635 00:53:46,723 --> 00:53:48,683 Dedi ki "Siktir git. 636 00:53:49,809 --> 00:53:51,353 Benimle sahne alamazsın." 637 00:53:51,853 --> 00:53:53,230 Miles umursamazdı. 638 00:53:54,397 --> 00:53:57,108 Miles'ın kendinden başka kimseyi memnun etmesi 639 00:53:57,567 --> 00:53:58,735 gerekmezdi. 640 00:54:02,989 --> 00:54:06,076 Miles kayıtsızdı. 641 00:54:08,119 --> 00:54:11,164 Anlatabiliyor muyum? İnsanlara karşı kayıtsızdı. 642 00:54:12,123 --> 00:54:13,875 Çünkü o, Miles Davis'ti. 643 00:54:16,962 --> 00:54:19,673 Kişiliğinde bir sürü tuhaflıklar vardı. 644 00:54:20,799 --> 00:54:23,385 Sinirli, antisosyaldi. 645 00:54:24,844 --> 00:54:28,139 Ama genelde bu öz güvensizlikler, bu kötülükler 646 00:54:28,640 --> 00:54:31,601 sanatın temelini oluşturan şeylerdir, 647 00:54:31,685 --> 00:54:34,854 böylece sanat bir iyileşme yöntemi olur. 648 00:54:36,815 --> 00:54:41,820 Sanat ona savunmasızlığını, gerçek dünyada gösteremeyeceği bir yönünü 649 00:54:42,153 --> 00:54:44,281 gösterebilme fırsatı verdi. 650 00:54:54,749 --> 00:54:56,710 Birdland'de çalışıyorduk. 651 00:54:57,752 --> 00:55:01,965 Setimizi bitirdik, Miles sigara içmek için yukarı çıktı. 652 00:55:05,343 --> 00:55:08,346 Birdland'in önünde sırılsıklam hâlde duruyordum, 653 00:55:08,680 --> 00:55:11,474 çok nemli, sıcak bir Ağustos gecesiydi çünkü. 654 00:55:12,726 --> 00:55:16,604 Judy adında çok güzel bir beyaz kızı taksiye bindirmiştim. 655 00:55:18,189 --> 00:55:21,901 Beyaz bir polis yanıma gelip bana yürümemi söyledi. 656 00:55:24,321 --> 00:55:27,157 Miles da "Neden ki? Sigara içiyorum." dedi. 657 00:55:27,240 --> 00:55:32,120 Alt katta çalışıyorum, sigara içiyorum. Ve isminin yazdığı tabelanın yanındaydı. 658 00:55:32,203 --> 00:55:36,166 M, I, L, E, S. Miles. 659 00:55:36,624 --> 00:55:38,501 Bu benim. Sen kimsin? 660 00:55:39,002 --> 00:55:40,503 Kind of Blue yeni çıkmıştı. 661 00:55:40,587 --> 00:55:45,842 Kasabanın dilindeydi, tabelada ismi yazıyordu. 662 00:55:47,010 --> 00:55:48,303 Ünü tavan yapmıştı. 663 00:55:50,388 --> 00:55:54,934 Adam "Bana ne? Burada dikilemezsin." der. Miles "Gitmiyorum." der. 664 00:55:55,518 --> 00:55:58,480 Açıkça ve sertçe adamın yüzüne baktım 665 00:55:58,938 --> 00:56:00,190 ve bir yere gitmedim. 666 00:56:01,816 --> 00:56:04,778 O an Miles öyle fiyakalıydı ki 667 00:56:05,362 --> 00:56:07,739 ona el sürmek aslında zordu. 668 00:56:09,783 --> 00:56:12,369 Birden bire bu beyaz dedektif koşup 669 00:56:12,452 --> 00:56:14,412 kafama vurdu. 670 00:56:15,747 --> 00:56:17,123 Geldiğini hiç görmedim. 671 00:56:18,666 --> 00:56:20,543 Bir telefon geldi, 672 00:56:20,627 --> 00:56:23,129 karakola gitmem söylendi. 673 00:56:24,464 --> 00:56:26,049 Ve Miles'ın yüzünü gördüm. 674 00:56:28,510 --> 00:56:30,428 Korkunçtu. 675 00:56:31,429 --> 00:56:32,806 Göz yaşlarına boğuldum. 676 00:56:39,771 --> 00:56:43,900 Bu tarz bir saçmalığı Doğu St. Louis'de beklerdim 677 00:56:43,983 --> 00:56:46,152 ama New York'ta beklemezdim. 678 00:56:46,236 --> 00:56:50,031 Güya burası dünyanın en şekil, en havalı şehri olacak. 679 00:56:52,534 --> 00:56:55,537 Irk yüzündendi. Tüm olay ırk yüzündendi. 680 00:56:55,620 --> 00:56:59,290 Tüm şehir ırkçıydı, tüm dünya ırkçıydı sanırım. 681 00:56:59,374 --> 00:57:00,375 Yani... 682 00:57:01,084 --> 00:57:02,168 Ne olacak yani? 683 00:57:03,253 --> 00:57:05,380 Başka bir ihtimal veremiyorum. 684 00:57:09,092 --> 00:57:14,639 Hiçbir başarının, hiçbir kazanımın, hiçbir parasal üstünlüğün 685 00:57:14,722 --> 00:57:19,310 hatta hiçbir ünün insanı Amerika Birleşik Devletleri'nin 686 00:57:20,395 --> 00:57:25,900 ırksal düşmanlığından korumayacağını hatırlattı. 687 00:57:26,943 --> 00:57:28,486 Vay anasını, yani 688 00:57:29,320 --> 00:57:31,239 bu meseleden kurtuluş yok. 689 00:57:34,951 --> 00:57:37,162 O hadise beni sonsuza dek değiştirdi. 690 00:57:38,037 --> 00:57:41,583 Olduğumdan daha sert, daha kuşkucu yaptı. 691 00:57:48,089 --> 00:57:51,176 Eskiden o olayı anardı. Konuşurken durduk yere 692 00:57:51,259 --> 00:57:52,969 "Siktiğimin polisleri" derdi. 693 00:57:53,303 --> 00:57:56,389 Birden bire, kimse hiç beklemezken 694 00:57:56,473 --> 00:57:58,016 o adamı anardı. 695 00:57:59,350 --> 00:58:00,935 Bu olay birden başarı 696 00:58:01,019 --> 00:58:03,229 elde ettiniz diye unutulmaz. 697 00:58:03,313 --> 00:58:05,565 Gençken başınıza gelen bu olayı 698 00:58:05,648 --> 00:58:08,026 ömrünüz boyunca unutmazsınız. 699 00:58:21,915 --> 00:58:26,586 Miles Ahead; Miles Davis'in, Columbia Records'la anlaştıktan sonra 700 00:58:26,669 --> 00:58:29,047 Gil Evans'la yaptığı ilk ortak projeydi. 701 00:58:29,297 --> 00:58:32,717 Miles'ın Columbia Records'a gitmesinin sebeplerinden biri de buydu. 702 00:58:32,800 --> 00:58:35,970 Columbia'nın böyle projeleri mümkün kılacak bütçesi 703 00:58:36,054 --> 00:58:38,139 ve araçları olması. 704 00:58:50,151 --> 00:58:53,363 Müzik anlamında Gil'le ikimiz çok özeldik. 705 00:58:54,155 --> 00:58:58,368 Gil'le çalışmaya bayılırdım çünkü çok titiz ve yaratıcıydı. 706 00:58:59,285 --> 00:59:02,038 Müzik aranjmanına gözüm kapalı güvenirdim. 707 00:59:07,252 --> 00:59:10,922 Hep piyanoda çalışırdık. "Şuna ne dersin? Şu nasıl?" derdik. 708 00:59:12,048 --> 00:59:15,426 Şarkılarını yorumlamaya bayılırdım. 709 00:59:16,177 --> 00:59:17,887 Ve doğal biçimde otururlardı. 710 00:59:28,940 --> 00:59:30,733 Miles Ahead çıktığında 711 00:59:30,817 --> 00:59:36,197 başta plak kapağında yelkenli güvertesinde duran 712 00:59:37,073 --> 00:59:39,325 genç, beyaz bir kadın model vardı. 713 00:59:42,245 --> 00:59:47,000 Bu bence lüks yaşam, iyi yaşam algısı uyandırmak içindi 714 00:59:47,458 --> 00:59:49,752 ve albümün daha geniş, beyaz camiasına 715 00:59:49,836 --> 00:59:52,505 pazarlanmasına imkân tanırdı. 716 00:59:53,715 --> 00:59:57,343 Miles, George Avakian'ın yanına gidip 717 00:59:58,177 --> 01:00:01,180 "Albümümün kapağında bu beyaz kancığın işi ne?" der. 718 01:00:05,351 --> 01:00:07,061 Plak şirketine de 719 01:00:07,353 --> 01:00:10,565 inanılmaz bir gelir elde ettiren bir sanatçı olarak 720 01:00:10,648 --> 01:00:14,736 kendi gücünü öyle bilir ki bu kararlar üzerinde söz hakkı olur. 721 01:00:15,945 --> 01:00:18,990 Ve aynı müziğin sonraki basımı 722 01:00:19,073 --> 01:00:22,201 farklı bir isim ve farklı bir kapakla çıkar. 723 01:00:22,285 --> 01:00:24,537 Kapakta Miles Davis'in kendisi vardır. 724 01:00:31,127 --> 01:00:35,632 Miles Davis'in Gil Evans ve 19 üyeli orkestrayla yaptığı 725 01:00:35,715 --> 01:00:38,259 üç büyük ortak projenin ilki Miles Ahead'ti. 726 01:00:38,676 --> 01:00:41,679 Miles Ahead'ten iki sene sonra Porgy and Bess çıktı. 727 01:00:43,765 --> 01:00:45,683 Ve ondan iki sene sonra da... 728 01:00:53,566 --> 01:00:57,111 Barselona'da vakit geçirmiştim. 729 01:00:59,572 --> 01:01:02,075 Gösterilerimizi bitirdikten sonra 730 01:01:02,158 --> 01:01:05,495 Flamenko müziği ve dans dinleyip izlerdik 731 01:01:05,578 --> 01:01:07,288 ve aklımı başımdan alırdı. 732 01:01:10,792 --> 01:01:11,751 Miles'a dedim ki 733 01:01:11,834 --> 01:01:16,506 "Flamenkoda gördüklerimi görmeni ve hissettiklerimi hissetmeni istiyorum." 734 01:01:16,589 --> 01:01:19,050 Gitmeyi hiç istemedi ama sonra dayanamadı. 735 01:01:20,134 --> 01:01:23,721 Ve Flamenko müziği ve dansı izlemeye gittik. 736 01:01:29,060 --> 01:01:30,436 Tiyatrodan çıktığımızda 737 01:01:31,562 --> 01:01:32,480 doğruca 738 01:01:33,272 --> 01:01:36,067 Colony plak dükkânına gittik 739 01:01:37,318 --> 01:01:40,196 ve alabileceği her Flamenko albümünü aldı. 740 01:02:00,967 --> 01:02:04,512 Sketches of Spain'de yapmam gereken en zor şey şuydu, 741 01:02:05,638 --> 01:02:09,308 vokalin olması gerektiği kısımda trompet çalmak, 742 01:02:09,684 --> 01:02:11,561 özellikle doğaçlamayken. 743 01:02:13,438 --> 01:02:18,526 Bu parçada sesim hem neşeli hem de üzgün olması gerekiyordu, bunu yapmak çok zordu. 744 01:02:20,153 --> 01:02:22,613 Üç, dört kez böyle şarkı yaparsanız 745 01:02:23,072 --> 01:02:25,324 oraya ulaşma isteğinizi kaybedersiniz. 746 01:02:30,830 --> 01:02:32,457 Gayet iyi olmuş gibiydi. 747 01:02:33,040 --> 01:02:34,834 O albüme herkes bayıldı. 748 01:02:38,463 --> 01:02:42,175 -Bir zamanlar bir prenses varmış. -O prenses sen miydin? 749 01:02:42,258 --> 01:02:43,593 Ve âşık olmuş. 750 01:02:43,676 --> 01:02:45,595 Zor muydu? 751 01:02:45,678 --> 01:02:47,388 Çok kolaydı. 752 01:02:48,097 --> 01:02:51,142 Prensin yakışıklı olduğunu herkes görebilmiş. 753 01:02:51,934 --> 01:02:53,436 Benim için tek olduğunu. 754 01:03:07,784 --> 01:03:10,036 Miles vurucu melodileri hep sevmiştir. 755 01:03:12,914 --> 01:03:17,668 O melodilerin kendisine konuşma fırsatı verdiğini, "Tanıdığınız bir şey. 756 01:03:18,044 --> 01:03:20,630 Ne kadar güzel olabileceğini göstereceğim." 757 01:03:21,214 --> 01:03:24,634 deme imkânı sunduğunu düşünürdü. 758 01:03:28,471 --> 01:03:33,267 Yani Walt Disney filminden "Someday My Prince Will Come"ı alıp 759 01:03:34,143 --> 01:03:38,564 buna muhteşem bir his ve derinlik katabilirdi. 760 01:03:38,981 --> 01:03:42,276 "Karım Frances için çalıyorum." dedi. 761 01:03:43,027 --> 01:03:48,366 Ve çalışındaki aşkı, düşkünlüğü hissedebilirsiniz. 762 01:03:56,749 --> 01:03:58,501 Someday My Prince Will Come 763 01:03:58,584 --> 01:04:01,254 kapağında yer aldığım ilk Miles albümüydü. 764 01:04:02,255 --> 01:04:04,340 Miles şehir dışındaydı. 765 01:04:05,049 --> 01:04:07,760 Çekimlere gittiğimi hatırlıyorum, 766 01:04:08,594 --> 01:04:11,430 ne giydiğimi, nasıl göründüğümü sormak için 767 01:04:11,514 --> 01:04:17,144 her iki dakika bir arardı. Kusursuz göründüğümden emin olmak istedi. 768 01:04:18,145 --> 01:04:20,606 Ve elbette, bence kusursuz görünüyordum. 769 01:04:26,529 --> 01:04:31,826 Elmacık kemiğimdeki beni ben yaptım, bir tat kattığını düşündüm. 770 01:04:37,540 --> 01:04:41,377 Columbia'dan albüm kapaklarımda siyahi kadınları kullanmasını 771 01:04:41,460 --> 01:04:44,589 Someday My Prince Will Come'la talep etmeye başladım. 772 01:04:46,215 --> 01:04:49,677 Sonuçta benim albümümdü, ben de Frances'in prensiydim. 773 01:04:50,136 --> 01:04:52,471 Yani kapağa Frances'i koyabildim. 774 01:04:54,473 --> 01:04:58,269 Siyahi kadınların güzelliğinin hakkını savunuyordu. 775 01:04:58,352 --> 01:05:02,523 Bu müzikle, bu trompetle bu güzelliği 776 01:05:02,607 --> 01:05:04,609 aktarıyorum, diyordu. 777 01:05:04,692 --> 01:05:06,360 Çok vurucu bir mesaj. 778 01:05:07,445 --> 01:05:11,073 Ve eminim karısını seksi ve güzel bulduğu için de yapmıştır. 779 01:05:20,541 --> 01:05:23,294 Herkes Batı Yakasının Hikâyesi'nde oynamak isterdi. 780 01:05:23,502 --> 01:05:25,922 Jerome Robins, Steve Sondheim işte. 781 01:05:26,422 --> 01:05:28,007 En gözdesi gibiydi. 782 01:05:33,346 --> 01:05:37,183 Seçmelere katılan en az 300 kız vardı. 783 01:05:39,101 --> 01:05:43,147 Sahneye çıktım, dikiliyordum ve parmaklarımı şıklatıp şöyle yaptım, 784 01:05:47,652 --> 01:05:51,280 Ella Fitzgerald bölümü yaptım ve Jerome Robbins... 785 01:05:51,364 --> 01:05:52,865 Hepsi şaşkına döndü. 786 01:05:53,240 --> 01:05:54,992 Alındım. 787 01:06:07,505 --> 01:06:11,133 O dönem geçmişe göre daha çok içiyordum 788 01:06:11,425 --> 01:06:13,427 ve çok fazla kokain çekiyordum. 789 01:06:14,720 --> 01:06:17,306 Bu ikili insanı fena asabi yapabilir. 790 01:06:19,684 --> 01:06:22,853 Frances hayatımda kıskandığım tek kadındı. 791 01:06:24,146 --> 01:06:27,233 Ve uyuşturucu kullanıp içerken kıskançlık yaptığımdan 792 01:06:27,316 --> 01:06:29,276 bana deliymişim gibi bakardı. 793 01:06:29,902 --> 01:06:31,696 O dönem gerçekten de deliydim. 794 01:06:33,531 --> 01:06:36,617 Aklımın başında olduğunu, en iyisi olduğumu sanırdım. 795 01:06:38,828 --> 01:06:40,997 Konu ben olunca kıskanç biriydi. 796 01:06:41,956 --> 01:06:46,877 O insanlarla olup bu kadar ilgi çekmemi 797 01:06:48,713 --> 01:06:49,839 kaldıramıyordu. 798 01:06:51,507 --> 01:06:55,011 Ve işte o an tiyatro salonuna geldi, beni Ferrari'siyle aldı 799 01:06:55,428 --> 01:06:58,389 ve "Batı Yakasının Hikâyesi'nden çıkmanı istiyorum. 800 01:06:58,889 --> 01:07:00,891 Kadının yeri erkeğinin yanıdır." dedi. 801 01:07:05,062 --> 01:07:06,188 Donakaldım. 802 01:07:11,569 --> 01:07:12,945 Ama ona âşıktım 803 01:07:13,738 --> 01:07:15,072 ve dediğini yaptım. 804 01:07:16,365 --> 01:07:17,450 Gösteriden çıktım. 805 01:07:20,786 --> 01:07:22,496 Çocuklarını gönderdi. 806 01:07:22,830 --> 01:07:25,875 Cheryl Ann, Gregory ve küçük Miles. 807 01:07:28,085 --> 01:07:31,797 En sonunda da mutfakta sahne almaya başladım. 808 01:07:34,633 --> 01:07:38,637 New York'a geldim, Frances bizi okullara yazdırdı. 809 01:07:38,721 --> 01:07:42,933 Okula gitmeye, eve dönmeye, ödevlerimizi yapmaya başladık. 810 01:07:44,310 --> 01:07:46,020 Onun için büyük değişiklikti. 811 01:07:48,397 --> 01:07:52,068 Yemek yapmayı falan bilmiyordum. Yollarda olurdum. Bilmiyorum. 812 01:07:54,111 --> 01:07:55,071 Bana dedi ki 813 01:07:55,946 --> 01:07:57,740 "Bak, dinle, 814 01:07:58,491 --> 01:08:00,618 ne yaptığımı izle ve yap." 815 01:08:03,204 --> 01:08:04,580 Yemek yapmayı öğrendim. 816 01:08:06,707 --> 01:08:08,334 Alt katta yemek yapardı, 817 01:08:08,626 --> 01:08:11,545 arada sırada üst kata çıkıp ortadan kaybolurdu. 818 01:08:11,837 --> 01:08:14,632 Sonra dedi ki "Eskiden ortadan kaybolurdum, 819 01:08:14,715 --> 01:08:17,051 üst kata çıkardım ya?" Evet, dedim. 820 01:08:17,134 --> 01:08:20,304 "Bale patiklerime bakmak için çıkardım." dedi. 821 01:08:25,559 --> 01:08:28,979 O an yapabileceği başka şeyler hakkında... 822 01:08:31,148 --> 01:08:32,608 ...belli hislerini 823 01:08:34,026 --> 01:08:35,611 saklıyor gibi görünürdü. 824 01:08:40,282 --> 01:08:44,245 Mayıs 1965'te kalçamdan ameliyat oldum, 825 01:08:44,328 --> 01:08:47,248 femur başımı alıp inciğimden kemik yerleştirdiler 826 01:08:47,915 --> 01:08:48,916 ama işe yaramadı. 827 01:08:49,291 --> 01:08:51,460 O ağustos tekrarlamaları gerekti. 828 01:08:52,670 --> 01:08:54,880 Sürekli büyük acı çekiyordum. 829 01:08:55,881 --> 01:08:58,551 Geçmişe göre daha fazla içmeye başlamıştım 830 01:08:58,634 --> 01:09:00,302 ve ağrı kesici alıyordum. 831 01:09:01,220 --> 01:09:03,639 Ve daha fazla kokain kullanmaya başladım. 832 01:09:04,306 --> 01:09:06,183 Depresyon yüzündendi sanırım. 833 01:09:08,185 --> 01:09:10,396 Şunların karışımıydı; kıskançlık, 834 01:09:11,397 --> 01:09:12,398 kokain, 835 01:09:13,691 --> 01:09:14,692 Percodan, 836 01:09:15,651 --> 01:09:17,695 viski ve süt. Daha sonra 837 01:09:19,029 --> 01:09:20,531 öğrendiğim karışım buydu. 838 01:09:21,991 --> 01:09:22,867 Ve 839 01:09:23,534 --> 01:09:27,288 bu karışım insanın kafasını attırır. 840 01:09:29,248 --> 01:09:30,666 Miles'ın da kafası attı. 841 01:09:38,132 --> 01:09:41,594 Bir akşam Birdland'te Miles'laydım. 842 01:09:50,144 --> 01:09:53,397 Ve Quincy Jones da oradaydı. 843 01:10:06,243 --> 01:10:07,703 O gece eve döndüğümüzde 844 01:10:08,204 --> 01:10:13,083 Miles'a Quincy Jones'un yakışıklı olduğundan bahsettim. 845 01:10:19,173 --> 01:10:20,507 Ve sonra bir baktım... 846 01:10:22,593 --> 01:10:23,677 Çok hızlı gelişti. 847 01:10:25,804 --> 01:10:28,182 Ve kafamda yıldızlar belirdi. Yerdeydim. 848 01:10:30,726 --> 01:10:35,898 Başıma gelen inanması en güç olaydı çünkü hayatımda bana kimse vurmamıştı. 849 01:10:39,193 --> 01:10:40,444 İlk o an vurdu 850 01:10:41,654 --> 01:10:43,405 ve devamı da geldi. 851 01:10:44,323 --> 01:10:45,449 Ne yazık ki. 852 01:10:50,704 --> 01:10:53,415 Onu terk etmeye yakın olduğumu o an bilmiyordum 853 01:10:54,667 --> 01:10:55,542 ama 854 01:10:56,669 --> 01:10:58,170 o an oldu. 855 01:11:05,511 --> 01:11:07,179 Bunu şu an söyleyebilirim. 856 01:11:08,347 --> 01:11:11,100 Frances sahip olduğum en iyi eşimdi. 857 01:11:13,310 --> 01:11:17,231 Ona ne kadar kötü davrandığımı fark ettim ve ilişkimiz bitti. 858 01:11:18,691 --> 01:11:22,778 Bunu artık biliyorum, keşke o an da bilseydim. 859 01:11:25,781 --> 01:11:27,533 Hep Frances'ten bahsediyordu. 860 01:11:28,284 --> 01:11:31,245 Hatta her şey bittikten sonra. 861 01:11:31,328 --> 01:11:33,998 Dört, beş sene sonrasında şöyle derdi, 862 01:11:35,332 --> 01:11:37,084 "Şu kızın elbisesi var ya? 863 01:11:37,501 --> 01:11:40,004 Bir ara Frances'e benzer elbise almıştım." 864 01:11:43,215 --> 01:11:44,466 Onu bıraktıktan sonra 865 01:11:45,217 --> 01:11:47,970 Miles'ın fena batırdığını söylediğini duydum. 866 01:11:48,929 --> 01:11:50,180 Ayrıca şöyle dedi, 867 01:11:50,973 --> 01:11:52,099 "Onu kapan erkek 868 01:11:52,975 --> 01:11:54,768 tam bir şanslı orospu çocuğu." 869 01:11:59,356 --> 01:12:01,066 Böyle dediğini duydum. 870 01:12:03,444 --> 01:12:04,403 Haklıydı tabii. 871 01:12:31,138 --> 01:12:33,974 Trane'in grubumda olduğu son senelerde 872 01:12:34,058 --> 01:12:35,893 kendi çalmaya başladı. 873 01:12:37,227 --> 01:12:40,314 Böyle olduğunda gruptaki büyü yok oldu 874 01:12:40,397 --> 01:12:44,234 ve eskiden birlikte çalmaya bayılanlar artık umursamamaya başladı. 875 01:12:45,069 --> 01:12:47,279 İşte bir grup o an dağılmaya başlar. 876 01:12:48,530 --> 01:12:51,367 Buna üzülmediğimi söylemek yalan olurdu 877 01:12:51,450 --> 01:12:53,702 çünkü bu grupla çalmayı çok seviyordum 878 01:12:55,287 --> 01:12:57,956 ve bence tüm zamanların en iyi küçük grubuydu. 879 01:12:59,625 --> 01:13:02,586 Veya en azından o ana kadar dinlediğim en iyisiydi. 880 01:13:03,796 --> 01:13:06,757 Her zaman çalacak yeni şeyler aradım, 881 01:13:06,840 --> 01:13:09,468 müzik fikirlerim için yeni zorluklar aradım. 882 01:13:10,636 --> 01:13:12,679 Artık farklı bir şeyin zamanıydı. 883 01:13:20,729 --> 01:13:23,107 Half Note adlı bir mekânda çalışıyordum. 884 01:13:23,649 --> 01:13:25,442 Miles bir set sırasında 885 01:13:25,526 --> 01:13:29,279 Siyah pelerini, siyah şapkasıyla geldi, gizemli bir kılıktaydı. 886 01:13:29,863 --> 01:13:33,492 Ve "Basçı arıyorum. İlgilenir misin?" dedi. 887 01:13:33,951 --> 01:13:37,538 O dönem Miles Davis'ten revaçta hiçbir şey yoktu. 888 01:13:40,207 --> 01:13:41,375 Telefonum çaldı. 889 01:13:42,042 --> 01:13:43,419 Bir gitar duydum. 890 01:13:44,378 --> 01:13:46,880 Gitar vardı. Birisi gitar tıngırdatıyordu. 891 01:13:47,631 --> 01:13:49,174 Sonra şöyle bir ses geldi, 892 01:13:49,550 --> 01:13:51,885 "Gitar adamın amına koyuyor, değil mi?" 893 01:13:53,262 --> 01:13:55,764 Yarın 1.30'da evime gel. 894 01:13:56,682 --> 01:13:57,683 Tıkırt. 895 01:13:58,559 --> 01:14:00,060 İsmini söylemedi. 896 01:14:00,727 --> 01:14:03,730 Adresini, telefon numarasını, hiçbir şey vermedi. 897 01:14:04,148 --> 01:14:05,566 Ama Miles beni aradı. 898 01:14:09,611 --> 01:14:11,822 Bana first-class bilet gönderdi 899 01:14:11,905 --> 01:14:14,867 ve smokin yaptırmam için beni terzisine yolladı. 900 01:14:15,742 --> 01:14:17,703 Kaliforniya'ya uçtum. 901 01:14:18,620 --> 01:14:20,414 Miles, bu sefer ne çalacaksın? 902 01:14:21,874 --> 01:14:24,293 Birisi söylesin, Miles larenjit. 903 01:14:27,087 --> 01:14:31,049 Bir tür blues. Peki, tekrar alkışlarınızla, Miles Davis Quintet. 904 01:14:36,722 --> 01:14:39,600 Miles'ın 1960'lardaki büyük beşlisi 905 01:14:39,683 --> 01:14:43,187 müziğe girmekte demokrasiye inanılmaz boyutta imkân veren 906 01:14:43,270 --> 01:14:48,775 yepyeni bir doğaçlama tarzı yarattı 907 01:14:49,276 --> 01:14:52,738 ve herkes müziği istediği yere çekebiliyordu. 908 01:15:04,166 --> 01:15:10,380 Çevresine daima genç, yeni çıkan, bilinmeyen sesler katıyordu. 909 01:15:10,881 --> 01:15:15,260 O grupta müziksel kişiliklerini geliştirmelerine imkân verdi. 910 01:15:15,761 --> 01:15:18,847 Ve kariyeri boyunca 911 01:15:18,931 --> 01:15:21,266 baştan başlamaya devam etti, defalarca. 912 01:15:25,145 --> 01:15:28,273 Miles'ın grubuna katıldığımda 23 yaşındaydım. 913 01:15:28,357 --> 01:15:31,318 Tony Williams, baterist 17 yaşındaydı. 914 01:15:32,903 --> 01:15:35,322 Çocuktuk. Daha çocuktuk. 915 01:15:48,752 --> 01:15:53,006 Sanatın herhangi bir dalında yaratıcılık ve deha 916 01:15:53,090 --> 01:15:54,967 yaşa katiyen bakmaz. 917 01:15:55,050 --> 01:15:56,718 Ya vardır ya yoktur. 918 01:15:58,345 --> 01:16:00,847 Yaş ilerledikçe eksik şey yoktan var olmaz. 919 01:16:03,267 --> 01:16:06,353 Her gece laboratuvara gitmeyi iple çekiyorduk. 920 01:16:07,354 --> 01:16:08,730 Miles baş kimyagerdi. 921 01:16:09,356 --> 01:16:14,611 İşimiz bileşenleri, değişiklikleri, tempoyu birbirine karıştırıp 922 01:16:15,362 --> 01:16:19,408 her gece biraz tehlikeyle güvenli şekilde patlayan bir şey yapmaktı. 923 01:16:20,826 --> 01:16:22,119 Bunu her gece başardık. 924 01:16:34,464 --> 01:16:39,761 Miles sahnede, insanların önünde yaşamamızı, insanların önünde 925 01:16:39,845 --> 01:16:41,638 yaratmamızı istedi. 926 01:16:42,514 --> 01:16:45,976 Bir başka deyişle bildiklerinize bel bağlamayın. 927 01:16:46,685 --> 01:16:49,229 Miles insanın bilmediğini arıyordu. 928 01:16:56,987 --> 01:16:59,156 Bu fikre bayılmıştım. Prova sevmezdim. 929 01:16:59,531 --> 01:17:00,907 İyi fikirlere şans veriliyor. 930 01:17:00,991 --> 01:17:03,702 Ben sahnede hata yapıp orada düzeltmek istiyorum. 931 01:17:05,537 --> 01:17:07,039 Miles hatta bize dedi ki, 932 01:17:07,122 --> 01:17:12,419 "Size sahnede, insanların önünde pratik yapmanız için para veriyorum." 933 01:17:12,919 --> 01:17:15,130 "İnsanlar bunu sevmez." dedim. 934 01:17:15,213 --> 01:17:18,050 "İnsanları ben hallederim. 935 01:17:19,635 --> 01:17:20,969 Sen çalmaya bak." dedi. 936 01:17:30,604 --> 01:17:32,731 Teo, bunu çalamıyorum, biliyorsun. 937 01:17:32,814 --> 01:17:33,857 Çalabilirsin. 938 01:17:35,859 --> 01:17:36,693 Oluyor. 939 01:17:36,777 --> 01:17:39,780 Anlatabildim mi? Herbie, böyle yapsak? 940 01:17:41,239 --> 01:17:43,784 -Böleceğiz. -Evet, iyi fikir. 941 01:17:44,993 --> 01:17:46,203 Altı. 942 01:17:46,953 --> 01:17:49,790 Bir dakika Teo. Orada ne çalacağımı bilmiyorum. 943 01:17:49,873 --> 01:17:52,125 -O ilk kısmı çalma. -Çal Teo. 944 01:17:53,418 --> 01:17:55,712 Tüm trompetçilerin 945 01:17:55,796 --> 01:18:01,885 tüm melodileri hatasız çaldığı, 946 01:18:01,968 --> 01:18:04,638 büyük hata yapmadan çaldığı bir kayıt alınca 947 01:18:04,721 --> 01:18:06,807 o kayıttan albüm yapıyordu. 948 01:18:21,947 --> 01:18:23,532 Yanımda orduda kullandığım 949 01:18:24,282 --> 01:18:26,410 bir defter olurdu. 950 01:18:26,910 --> 01:18:30,789 Biraz bir şeyler yazmıştım, Miles dedi ki "Hiç besten var mı?" 951 01:18:31,331 --> 01:18:33,750 "Evet, defterde birkaç beste var." dedim. 952 01:18:33,834 --> 01:18:36,253 Defteri açtı ve "Şunu deneyelim." dedi. 953 01:18:36,336 --> 01:18:38,046 -Adı ne? -"Footprints." 954 01:18:38,505 --> 01:18:39,506 "Footprints" mi? 955 01:18:43,260 --> 01:18:45,011 Sonra prova yapmadan 956 01:18:45,262 --> 01:18:48,557 notalara baktık, biraz üzerinden geçtik, sonra kaydettik. 957 01:18:54,479 --> 01:18:56,815 Ve kayıt stüdyosuna gideceğimiz zaman 958 01:18:56,898 --> 01:19:00,777 "Haftaya çarşamba kayıt alacağız. Defteri getir." derdi. 959 01:19:24,551 --> 01:19:29,139 1969'da tarihi açıdan konuşmak gerekirse Ay'da bir insan yürüdü, 960 01:19:30,140 --> 01:19:36,813 Amerika hâlâ şu kanlı Vietnam Savaşı'ndaydı. 961 01:19:36,897 --> 01:19:43,361 Bence Miles genç neslin önemini hissetti çünkü her zaman ileriyi düşünüyordu. 962 01:19:46,573 --> 01:19:51,161 1969'da rock ve funk türü kapış kapış gidiyordu. 963 01:19:51,703 --> 01:19:55,248 İnsanlar yıldızları bizzat dinleyip görmek için stadyumları dolduruyor, 964 01:19:55,791 --> 01:19:58,710 caz müzik de ölüyor gibiydi. 965 01:19:59,336 --> 01:20:03,089 1969'da yarısı boş kulüplerde çaldığımız çok olurdu. 966 01:20:04,299 --> 01:20:05,801 Bu bana bir şey gösterdi. 967 01:20:13,600 --> 01:20:17,229 Jimi Hendrix, Sly Stone ve James Brown'ın müzikleri 968 01:20:17,729 --> 01:20:23,109 Miles'a bir konser yapıp birçok insanı etkileyebileceğini gösterdi. 969 01:20:25,862 --> 01:20:29,533 Bir konserde 45 dakika çalarak aldığınız para bir kulüpte 970 01:20:29,616 --> 01:20:33,912 gecede üç kez sahne alarak bir haftada kazanacağınız paradan çok olabilir. 971 01:20:35,205 --> 01:20:40,544 Elektronik grup kurmasının bir sebebi de Sly ve Family Stone'la takılmasıydı. 972 01:20:42,295 --> 01:20:46,049 Sly ona ne kadar kazandığını söyledi, Miles şöyle dedi, "Ne?" 973 01:20:47,884 --> 01:20:51,680 Ondan sonra Miles tarzını değiştirdi denilebilir. 974 01:20:53,890 --> 01:20:55,642 Çoğu rock müzisyeninin 975 01:20:55,725 --> 01:20:58,478 müzikten anlamadığını fark etmeye başladım. 976 01:20:59,521 --> 01:21:03,525 Onlar yapabiliyorsa, ne yaptıklarını bilmeden onca insana ulaşıp 977 01:21:03,608 --> 01:21:05,694 o kadar albüm satabiliyorlarsa 978 01:21:05,777 --> 01:21:09,155 ben daha iyisini yapabilirim diye düşündüm. 979 01:21:11,616 --> 01:21:18,039 Miles benimle görüşmek istedi. Çok ama çok gergin bir toplantıydı. 980 01:21:19,249 --> 01:21:22,210 Ve dedi ki "O siktiğimin uzun saçlı beyaz çocukları 981 01:21:22,294 --> 01:21:26,882 müziğimi, riflerimi çalıyor." 982 01:21:27,507 --> 01:21:31,011 Küplere binmişti, şirketten çıkmak istedi. 983 01:21:32,178 --> 01:21:35,432 "Bak, sana tarihler ayarlarım, 984 01:21:35,849 --> 01:21:40,395 farklı neslin müzisyenleriyle çalarsın, 985 01:21:40,854 --> 01:21:42,939 farklı türde müzik çalarsın. 986 01:21:43,398 --> 01:21:49,195 O tarihlerde çalarsan bir şeyler olacak, biliyorum işte." dedim. 987 01:21:58,079 --> 01:22:01,833 Bu dönemde Betty Marbry adlı çok güzel, genç bir solist 988 01:22:01,917 --> 01:22:03,585 ve şarkı yazarıyla tanıştım. 989 01:22:04,210 --> 01:22:09,174 Yeni şeyler ve sürprizlerle doluydu ve gideceğim yöne gitmeme yardım etti. 990 01:22:10,008 --> 01:22:15,347 Betty Davis tüm o New York ve Kaliforniya rock âleminin parçası olan 991 01:22:15,430 --> 01:22:19,059 çok güçlü, dinamik bir kadındı. 992 01:22:20,477 --> 01:22:24,898 Miles'ın müzikte olanlara karşı bakışını değiştirdi. 993 01:22:30,528 --> 01:22:32,322 Betty'nin hem kişisel yaşamıma 994 01:22:32,405 --> 01:22:35,450 hem de müzik yaşamıma büyük etkisi oldu. 995 01:22:35,533 --> 01:22:38,203 Giyim tarzımı değiştirmeme de yardım etti. 996 01:22:39,621 --> 01:22:42,707 Evine uğradım, dolabında komik görünen birkaç takımı, 997 01:22:42,791 --> 01:22:48,838 ayakkabıları, şapkaları falan vardı. "Ne oluyor dostum?" dedim. 998 01:22:49,756 --> 01:22:52,425 Değişti, tarzını değiştirdi. 999 01:23:04,646 --> 01:23:06,481 Gidişatımı değiştirmek istedim. 1000 01:23:06,564 --> 01:23:10,610 Müziğime inanıp sevmeye devam etmem için değiştirmek zorundaydım. 1001 01:23:13,697 --> 01:23:16,992 Elektronik basçı ilgimi çekiyordu. 1002 01:23:17,075 --> 01:23:20,787 Kontrbasın aksine duymak istediğim şeyi veriyordu. 1003 01:23:25,375 --> 01:23:28,753 Beni arayıp "Seninle konuşmak istiyorum." dedi. 1004 01:23:28,837 --> 01:23:33,008 "Bak, tek yapacağın kontrbas gibi çalmak." Dedim ki "Aynı şey değil. 1005 01:23:33,842 --> 01:23:35,885 Notalar farklı. Ses farklı. 1006 01:23:35,969 --> 01:23:38,888 Tepkisi farklı. Nota uzunluğu farklı. Yerleri... 1007 01:23:38,972 --> 01:23:41,725 Aynı olan tek şey amına koyduğumun notaları. 1008 01:23:44,644 --> 01:23:47,439 Bunu 18 yaşından beri dinliyorum dostum. 1009 01:23:47,981 --> 01:23:49,566 Ne diye bırakacakmışım? 1010 01:23:49,858 --> 01:23:52,235 Sana katılmak için mi? Olmaz, yapmam." 1011 01:23:53,319 --> 01:23:54,320 "Peki." dedi. 1012 01:23:57,991 --> 01:24:00,160 Şapkamı taktım, kapıyı çekip çıktım. 1013 01:24:08,043 --> 01:24:13,006 Ron elektronik bas çalmak istemeyip temelli ayrılmak istediğinde grup dağıldı. 1014 01:24:13,715 --> 01:24:16,426 Müziğe yaklaşmamın farklı yollarını 1015 01:24:16,509 --> 01:24:18,094 düşünmeye başlamıştım. 1016 01:24:20,180 --> 01:24:23,725 Ağustos, 1969'da stüdyoya gittim. 1017 01:24:26,019 --> 01:24:30,065 Miles "10.00'da Columbia'da ol." dedi. 1018 01:24:31,066 --> 01:24:34,527 Oraya 9.30'da gittim. Temizlikçi kadın beni içeri aldı. 1019 01:24:37,572 --> 01:24:40,700 Görülmemiş nota eskizlerini götürdüm. 1020 01:24:41,284 --> 01:24:43,369 Kind of Blue'da yaptığım gibi. 1021 01:24:44,871 --> 01:24:47,874 Müzisyenlere istediklerini yapıp 1022 01:24:48,875 --> 01:24:52,921 duyduklarını çalabileceklerini söyledim. Sözümü dinlediler. 1023 01:24:58,009 --> 01:25:00,970 Dört perküsyon aynı anda çalıyordu. 1024 01:25:01,262 --> 01:25:03,598 İki basçı aynı anda çalıyordu. 1025 01:25:03,681 --> 01:25:07,852 İki veya üç klavye aynı anda çalıyordu. Bir gitar vardı. 1026 01:25:09,562 --> 01:25:12,857 Müthiş, devasa bir doğaçlamaydı. 1027 01:25:18,613 --> 01:25:21,449 Getirmemi istediği tek şey bir zil ve trampetti. 1028 01:25:22,075 --> 01:25:27,163 Ve Bitches Brew'un ilk kısmının üzerinden geçtik. 1029 01:25:30,625 --> 01:25:31,501 Ve sonra... 1030 01:25:39,384 --> 01:25:45,265 Gece 3.00'te Miles'ın trompetinin sesinin binalardan 1031 01:25:45,348 --> 01:25:47,267 yankılandığını duyardınız. 1032 01:25:49,394 --> 01:25:53,064 New York binalardan oluşan Büyük Kanyon'du sanki. 1033 01:26:05,285 --> 01:26:07,996 Hiç hayra alamet olmayan bir şey bu. 1034 01:26:08,079 --> 01:26:10,874 Sanki bir şey hazırlanıyor gibi. 1035 01:26:23,928 --> 01:26:28,391 Sürüklenip gitmiş bir amip gibi hareket ediyor. 1036 01:26:29,142 --> 01:26:32,770 Böyle gidiyor, sonra bir şey göze batıyor. 1037 01:26:33,271 --> 01:26:38,902 Ama tüm şey bir bütün hâlinde bu şekilde hareket ediyor. 1038 01:26:56,169 --> 01:26:58,546 Caz kanalı açıktı ve spiker 1039 01:26:58,630 --> 01:27:01,674 "Aman Tanrım, yeni Miles parçası geldi." dedi. 1040 01:27:08,932 --> 01:27:10,391 TARİH: 14 KASIM 1969 1041 01:27:10,475 --> 01:27:12,810 MILES ARAYIP BU ALBÜMÜN ADININ ŞU OLMASINI İSTEDİ: 1042 01:27:12,894 --> 01:27:14,312 "BITCHES BREW" 1043 01:27:14,395 --> 01:27:15,813 YÖNERGENİZİ BEKLİYORUM. 1044 01:27:17,065 --> 01:27:18,358 Sonra ismini söyledi. 1045 01:27:18,441 --> 01:27:20,860 "Bunu yayında söyleyebilir misin?" dedim. 1046 01:27:20,944 --> 01:27:24,739 "Müziği boş verin, bu albüm kapağını görmelisiniz." dedi. 1047 01:27:28,368 --> 01:27:33,206 Bitches Brew diğer tüm albümlerimden daha hızlı sattı 1048 01:27:33,289 --> 01:27:36,668 ve tarihteki tüm caz albümlerinden daha çok sattı. 1049 01:27:39,712 --> 01:27:41,464 Ve Bitches Brew'u çıkardı. 1050 01:27:41,547 --> 01:27:44,217 Fillmore East'te falan başladı. 1051 01:27:45,343 --> 01:27:48,179 Kulisteydik, Miles çek aldı. 1052 01:27:49,681 --> 01:27:52,350 Çeke bakıyordu, şöyle dediğini duyduk, 1053 01:27:53,601 --> 01:27:55,186 "Hırsız gibi hissediyorum." 1054 01:28:00,525 --> 01:28:03,569 125. Sokak'ta Hint restoranındaydık. 1055 01:28:04,696 --> 01:28:07,907 Orada yaklaşık iki saat oturup yemek yedik, konuştuk. 1056 01:28:08,074 --> 01:28:10,910 Kalktık, çıkarken 1057 01:28:11,995 --> 01:28:13,997 Miles dedi ki "Ne düşünüyorsunuz?" 1058 01:28:14,539 --> 01:28:18,376 "Öncelikle ne hakkında ne düşünüyoruz?" dedim. 1059 01:28:18,459 --> 01:28:21,337 Sohbeti düşünüp bulmaya çalışıyorum... 1060 01:28:21,421 --> 01:28:23,840 "Müzik hakkında ne düşünüyorsunuz?" dedi. 1061 01:28:25,383 --> 01:28:29,178 Şöyle yaptım... Hint müziği çalıyorlardı çünkü. 1062 01:28:29,762 --> 01:28:34,350 Miles, "Yeni albüm On the Corner'da buraya gireceğiz." dedi. 1063 01:28:34,434 --> 01:28:39,689 Tablaları, sitarı, elektronik sitarı funk türüyle harmanlayacağım." dedi. 1064 01:28:57,623 --> 01:29:00,501 On the Corner albümünde belirsizlik yok. 1065 01:29:00,585 --> 01:29:01,669 Hedefimiz bu. 1066 01:29:04,589 --> 01:29:06,382 Daha da şiddetlendi. 1067 01:29:06,466 --> 01:29:09,135 Dört, bir, iki. Funk işte bu. 1068 01:29:16,476 --> 01:29:19,395 Uçup gidiyorlardı. Büyük Patlama oluşturuyorlardı. 1069 01:29:19,479 --> 01:29:21,397 Çıtayı her gece yükseltiyorlardı. 1070 01:29:21,481 --> 01:29:25,651 Perküsyon ve distorsiyon kullanımı açısından 1071 01:29:25,735 --> 01:29:29,697 müthiş bir iş çıkarıp tehlikeli adımlar atıyorlardı. 1072 01:29:37,080 --> 01:29:38,706 Bu kozmik jungle müziğiydi. 1073 01:29:41,709 --> 01:29:44,379 İşte o an Miles'ın 1074 01:29:44,462 --> 01:29:48,299 müziğin hoodoo, voodoo büyücüsü olduğunu düşündük. 1075 01:29:52,637 --> 01:29:55,098 Buna acid müzik türü denir. 1076 01:29:56,391 --> 01:30:01,354 Esrar içip oraya kafası iyi giden insanlar birden ayılıyor, anlatabiliyor muyum? 1077 01:30:01,437 --> 01:30:03,815 Ve ayık insanların da kafası iyi oluyor. 1078 01:30:04,440 --> 01:30:07,443 Sadece çalış şekliyle her şeyi değiştirdi. 1079 01:30:14,659 --> 01:30:18,037 Miles'ın müzik tarzı değiştiğinden kitlesi de değişiyordu. 1080 01:30:18,663 --> 01:30:20,665 Şu an olanları sindiriyordu. 1081 01:30:21,332 --> 01:30:25,461 Şu an olanları, on sene önce olanları değil, şu an. 1082 01:30:30,675 --> 01:30:34,971 O kadar insana neyin o kadar çekici geldiğini hiç anlayamadım. 1083 01:30:37,974 --> 01:30:41,269 Onda ne duyduğunu anlamaya çalıştım. Anlayamadım. 1084 01:30:42,186 --> 01:30:43,938 Ayrıca güzel gelmiyordu. 1085 01:30:48,276 --> 01:30:49,735 Öyle diyenler için, 1086 01:30:49,819 --> 01:30:52,864 onlara hep şöyle bakmışımdır, "Çok cahilsin 1087 01:30:52,947 --> 01:30:55,533 ve öyle demene sebep olan şey kıskançlık. 1088 01:30:55,616 --> 01:30:58,953 Asla öyle olamayacaksın veya sınırlı, 1089 01:30:59,745 --> 01:31:04,375 sapkın zihninin ötesindeki bir şeyi kavrayamayacaksın bile." 1090 01:31:05,334 --> 01:31:07,587 "Vay anasını Carlos, biraz sert oldu." 1091 01:31:07,670 --> 01:31:08,796 Ama doğru. 1092 01:31:16,345 --> 01:31:20,349 1969, 1975 arası art arda hızlıca çıkardığı 1093 01:31:20,433 --> 01:31:25,521 pek çok albümü dinlediğinizde 1094 01:31:25,605 --> 01:31:28,858 hip-hop, house, drum and base, elektronika türlerinin 1095 01:31:28,941 --> 01:31:30,985 şablonlarını duyabilirsiniz. 1096 01:31:31,694 --> 01:31:34,572 Miles hepsini 70'lerin başında yapıyordu. 1097 01:31:35,490 --> 01:31:39,619 Yeni müzikler yaratıyor ve bir bakıma temeli değiştiriyordu. 1098 01:31:51,923 --> 01:31:55,051 Onunla birlikteyken gayet sağlıklıydı. İyi durumdaydı. 1099 01:31:56,552 --> 01:31:59,514 Sağlıklı besleniyordu, zararlı şeyler almıyordu. 1100 01:32:00,723 --> 01:32:04,143 Neredeyse her gün salonda spor yapıyordu, daha çok boks. 1101 01:32:04,644 --> 01:32:07,313 Tüm bunlar o dönem çok önemliydi 1102 01:32:07,396 --> 01:32:08,731 ve bu çok güzeldi. 1103 01:32:18,115 --> 01:32:21,118 Yanımda kullanmasa da Miles'ın uyuşturucuya 1104 01:32:21,369 --> 01:32:23,913 tekrar başladığını biliyordum 1105 01:32:23,996 --> 01:32:25,998 çünkü çok paranoyak oluyordu. 1106 01:32:27,500 --> 01:32:30,169 Şiddete meyilli, saldırgandı. 1107 01:32:32,213 --> 01:32:34,715 "Bu şekilde yaşayacak değilim." dedim. 1108 01:32:39,637 --> 01:32:43,766 Ekim, 1972'de direksiyon başında uyuyakaldım 1109 01:32:43,849 --> 01:32:46,435 ve Lamborghini'mi bariyere çarptım. 1110 01:32:47,520 --> 01:32:50,398 Neredeyse üç ay hastanede yattım, eve döndüğümde 1111 01:32:50,481 --> 01:32:54,694 bir süre değnek kullanmam gerekti, bu da ameliyatlı kalçamı sikip attı. 1112 01:32:56,612 --> 01:33:00,074 Hayatının en önemli anı muhtemelen oydu. 1113 01:33:01,534 --> 01:33:05,329 Uyanık olduğu her an çektiği devasa acı 1114 01:33:06,038 --> 01:33:10,167 onu reçeteli ilaçlar, kokain, alkol, sigara, ağrıyı dindirecek 1115 01:33:10,251 --> 01:33:15,256 herhangi bir şey kullanmaya zorladı; dikkat edin, zorladı diyorum. 1116 01:33:16,340 --> 01:33:20,428 Kabul ettiği işleri ve turları giderek azaltmaya başladı. 1117 01:33:21,929 --> 01:33:25,433 Eninde sonunda bir grubu kalmadı. Miles Davis grubu kalmadı. 1118 01:33:28,227 --> 01:33:32,231 Onca sene yaşadığım tüm saçmalıklardan 1119 01:33:32,315 --> 01:33:33,733 ruhen yorulmuştum artık. 1120 01:33:34,567 --> 01:33:36,694 Sanatsal anlamda tükenmiş hissettim. 1121 01:33:38,321 --> 01:33:40,948 Müzik alanında söyleyeceklerim bitmişti. 1122 01:33:41,824 --> 01:33:44,869 Dinlenmem gerektiğini anladım, ben de ara verdim. 1123 01:33:45,828 --> 01:33:49,290 Hayatımda en çok sevdiğim şeyi, müziğimi bıraktım. 1124 01:33:50,583 --> 01:33:52,376 Ve uzak kaldıkça 1125 01:33:52,460 --> 01:33:55,463 başka bir karanlık dünyada daha da derine battım. 1126 01:33:57,882 --> 01:34:03,054 Dairesi onun mağarasıydı 1127 01:34:03,888 --> 01:34:06,390 ve orada inzivaya çekildi. 1128 01:34:07,266 --> 01:34:10,645 Günlerce, haftalarca dışarı çıkmadığı olurdu. 1129 01:34:13,481 --> 01:34:14,940 15 veya 16 yaşındayken 1130 01:34:15,024 --> 01:34:18,611 o karanlık dönemde gidip New York'ta kalırdım. 1131 01:34:19,945 --> 01:34:23,032 Evin içinin her zaman karanlık olduğunu hatırlıyorum. 1132 01:34:23,324 --> 01:34:28,746 Hatırladığım tek şey sigaralar, bira şişeleri, kokain. 1133 01:34:32,375 --> 01:34:35,670 Onu birkaç kez ziyaret ettiğimi hatırlıyorum. 1134 01:34:36,212 --> 01:34:37,838 Onun için kötü bir dönemdi. 1135 01:34:38,923 --> 01:34:40,716 Şeydi... Yani ben hiç... 1136 01:34:42,677 --> 01:34:43,886 Ondan biraz korktum. 1137 01:34:46,430 --> 01:34:50,267 Orada bir başına acıyla boğuşuyor, trompetini çalmıyordu. 1138 01:34:51,519 --> 01:34:54,105 Çalmamanın onun için su içmeyi bırakmak 1139 01:34:54,730 --> 01:34:56,732 gibi olduğunu biliyorum. 1140 01:35:00,194 --> 01:35:01,821 Sadece bitmesini istedim. 1141 01:35:01,904 --> 01:35:03,698 Karanlığın bitmesini istedim. 1142 01:35:05,157 --> 01:35:06,867 Hiç tanımadığım biri gibiydi. 1143 01:35:07,326 --> 01:35:12,832 Amcama, süper kahramanıma dönmesini istedim. 1144 01:35:20,923 --> 01:35:22,883 Hatırlıyorum, Harlem'e gitmiştik, 1145 01:35:22,967 --> 01:35:25,261 arabada yanımızda bir kadın vardı. 1146 01:35:26,470 --> 01:35:27,930 Yanımda oturuyordu, 1147 01:35:28,013 --> 01:35:31,559 Miles bizi oraya götürüp "Bekleyin" dedi. 1148 01:35:34,395 --> 01:35:37,440 Girdiği binadan çıktı, kafası 1149 01:35:38,441 --> 01:35:39,483 bir milyondu. 1150 01:35:41,694 --> 01:35:44,655 Yüzünde kokain izleri vardı. 1151 01:35:44,739 --> 01:35:48,159 Bir şeyler söylemek istedim ama çok korkuyordum. 1152 01:35:50,453 --> 01:35:55,249 Bana hafifçe dürtüp "Onu siktin." dedi. 1153 01:35:56,208 --> 01:35:58,794 "Onu sikmedim." dedim. 1154 01:35:58,878 --> 01:36:02,089 "Onu siktiğini söylemeden gitmiyoruz." dedi. 1155 01:36:04,175 --> 01:36:05,468 Motoru kapattı. 1156 01:36:06,635 --> 01:36:09,096 "Tamam, kaportada siktim. Gidebilir miyiz?" 1157 01:36:09,180 --> 01:36:12,057 "Bir de seni arkadaşım sanmıştım." dedi. 1158 01:36:12,892 --> 01:36:15,853 Miles'la bir akşam geçirmek böyle bir şey. 1159 01:36:23,944 --> 01:36:26,781 Miles o dönem gelirdi. İkimiz... 1160 01:36:26,864 --> 01:36:29,617 Paraya ihtiyacı olurdu, biraz borç verirdik. 1161 01:36:29,700 --> 01:36:32,870 Parasının bittiğini düşünmüştük. 1162 01:36:34,330 --> 01:36:37,458 Durum neyse bir gün oradan çıktık, Marie'ye dedim ki 1163 01:36:38,125 --> 01:36:39,376 "Bence sonu geldi. 1164 01:36:39,460 --> 01:36:41,587 Bundan düzelmesi mümkün değil. 1165 01:36:42,630 --> 01:36:45,549 Ama hiç bilemezsin." 1166 01:36:47,968 --> 01:36:49,678 Aynı dönemlerde 1167 01:36:49,762 --> 01:36:52,765 Cicely Tyson beni tekrar görmeye geldi. 1168 01:36:53,849 --> 01:36:56,477 Tüm bunlar yaşanırken hep uğrardı 1169 01:36:56,560 --> 01:36:59,021 ama artık daha sık uğramaya başladı. 1170 01:37:00,940 --> 01:37:04,401 O yıllarda Miles'ın sağlık durumu berbattı. 1171 01:37:05,069 --> 01:37:09,406 O kadar kötü hâldeydi ki çoğu insan bir daha çalamayacağını düşünürdü. 1172 01:37:09,490 --> 01:37:11,575 Kendisi bile böyle düşündü. 1173 01:37:12,827 --> 01:37:16,413 Cicely, Miles'a ilham verip bir kez daha sunacağı bir şeyler 1174 01:37:16,497 --> 01:37:18,290 olduğunu görmesini sağladı. 1175 01:37:18,874 --> 01:37:23,879 Yaratıcılığının, yaratıcı sesinin sonuna gelmediğine inandırdı. 1176 01:37:26,006 --> 01:37:28,676 Tüm o insanları evimden çıkarmama yardım etti. 1177 01:37:28,884 --> 01:37:31,011 Beni koruyup düzgün beslenmemi, 1178 01:37:31,095 --> 01:37:33,848 alkolü azaltmamı sağladı. 1179 01:37:33,931 --> 01:37:35,850 Kokaini bırakmama yardım etti. 1180 01:37:36,934 --> 01:37:41,981 Bana sağlıklı yemekler yedirirdi, bolca sebze ve bol bol meyve suyu verirdi. 1181 01:37:43,524 --> 01:37:48,529 Sahilde koşturuyordu, vejetaryen olmaya çalışıyordu. 1182 01:37:48,612 --> 01:37:52,408 Müthiş bir şeydi, olamadı çünkü. 1183 01:37:53,951 --> 01:37:56,996 Miles "Evime uğra, beni al dostum. 1184 01:37:57,079 --> 01:37:59,123 Beni et olan bir yere götür. 1185 01:38:01,208 --> 01:38:06,755 Kokuları koklayayım, sonra sosisli sandviç yiyelim." 1186 01:38:10,384 --> 01:38:14,221 Uyuşturucuyu bırakacak, tekrar çalacak; 1187 01:38:14,930 --> 01:38:21,645 insanların görüşünü, tura çıkmayı, eleştirileri kaldıracak; yaşayacak gücü 1188 01:38:22,187 --> 01:38:24,565 toplamak için o yıllara 1189 01:38:25,608 --> 01:38:26,525 ihtiyacı vardı. 1190 01:38:28,485 --> 01:38:33,115 1975'ten 1980'lerin başına kadar trompetimi elime almadım. 1191 01:38:33,949 --> 01:38:37,411 Dört yılı aşkındır bir kez bile elime almadım. 1192 01:38:39,622 --> 01:38:42,291 Sonunda neredeyse altı olmuştu. 1193 01:38:45,085 --> 01:38:47,212 Farklı türden grupların, 1194 01:38:48,005 --> 01:38:51,216 elektronik grupların kayıtlarını ofisime getirip durdu. 1195 01:38:52,301 --> 01:38:57,932 Avery Fisher Sahnesi'nde iki konser için sana 70.000 dolar veririm." dedim. 1196 01:38:59,391 --> 01:39:02,353 Bana deliymişim gibi baktı. Kimse böyle yapmazdı. 1197 01:39:04,438 --> 01:39:10,569 Ve 35.000 dolarlık çek yazıp ona verdim. 1198 01:39:14,949 --> 01:39:16,158 Nefesimi tuttum. 1199 01:39:18,118 --> 01:39:25,084 Targa tavanlı, kanarya sarısı, yepyeni 308 GTSi Ferrari spor kupe 1200 01:39:25,167 --> 01:39:26,585 satın aldım. 1201 01:39:28,170 --> 01:39:30,422 Müziğe dönmeye hazırdım. 1202 01:39:34,259 --> 01:39:37,888 O arabayı sırf o konsere gitmek için aldı. 1203 01:39:37,972 --> 01:39:40,307 Ve evet, ben de yeni bir gömlek aldım. 1204 01:39:42,559 --> 01:39:43,644 O Ferrari aldı. 1205 01:39:47,147 --> 01:39:48,607 Miles dönmüştü. 1206 01:39:55,614 --> 01:39:58,867 Ve bir sürü genç müzisyenle yeni bir tarzı vardı. 1207 01:40:06,667 --> 01:40:09,503 Yedi yıl yoktu ve birden bire döndü. 1208 01:40:10,671 --> 01:40:14,633 Bu herif tamamen bırakıp "Yaptıklarım yetsin." diyebilirdi. 1209 01:40:14,717 --> 01:40:18,470 Herkes "Kesinlikle." derdi. Ama devam etmek istedi. 1210 01:40:31,066 --> 01:40:35,696 Sadece bir sanatçının dönüşü değildi. 1211 01:40:35,779 --> 01:40:37,322 Bir insanın dönüşüydü. 1212 01:40:41,035 --> 01:40:43,620 Onun gibi yapan birini hiç görmedim. 1213 01:40:46,874 --> 01:40:49,418 Avrupa'da caz festivallerinde çalmayı seviyor musunuz? 1214 01:40:49,501 --> 01:40:52,546 Evet, Avrupa'da caz festivallerinde çalmaya bayılıyorum. 1215 01:40:52,629 --> 01:40:54,965 Peki ya Molde? Geç geliyorsunuz. 1216 01:40:55,591 --> 01:40:56,925 Bu sabah hastaydım. 1217 01:40:57,551 --> 01:40:59,136 İlk turun başından beri 1218 01:40:59,219 --> 01:41:03,474 her geçen gün ya farklı bir şehirde ya da farklı bir ülkedeydik. 1219 01:41:06,351 --> 01:41:08,729 Bir gösteri 20.00'de başlıyor, diyelim. 1220 01:41:10,397 --> 01:41:13,567 Gece yarısında otele dönerdik. 1221 01:41:14,151 --> 01:41:15,861 Sonra resim yapmak isterdi. 1222 01:41:18,197 --> 01:41:22,284 Elinde hangi çizim aracı varsa alıp çizmeye başlardı. 1223 01:41:26,205 --> 01:41:32,419 Yoldayken uçakta çizerdi, arabada çizerdi. Bekleme salonunda uçağı beklerken çizerdi. 1224 01:41:32,711 --> 01:41:35,631 Konsere giderdik, kuliste çizerdi. 1225 01:41:36,507 --> 01:41:40,177 Gerçekten kolundan eline, oradan da kâğıda boşalıyordu. 1226 01:41:42,137 --> 01:41:44,014 Yanlış bir çizgi çizdiğinizde 1227 01:41:44,098 --> 01:41:46,975 müzikteki gibi mi hissettiriyor? 1228 01:41:47,684 --> 01:41:50,896 Kötü olduğunu düşündüğünüz notanın önündeki nota 1229 01:41:51,980 --> 01:41:54,066 o kötü notayı telafi eder. 1230 01:42:02,866 --> 01:42:05,244 Sabah erkendi, koşuya çıkıyordum. 1231 01:42:05,327 --> 01:42:10,624 Asansörün yanında bekliyordum, asansörün kapısı açıldı, karşımdaydı. 1232 01:42:11,458 --> 01:42:13,585 Kalbim küt küt atıyordu, sanki... 1233 01:42:15,546 --> 01:42:18,173 Filmlerde vampirle karşılaşılan an gibiydi. 1234 01:42:18,257 --> 01:42:20,592 Öleceğinizi bilirsiniz ama takmazsınız. 1235 01:42:21,635 --> 01:42:25,639 Arkama döndüm, şöyle dedi, "Hızlı koş, dönünce seni yakalayacağım." 1236 01:42:26,473 --> 01:42:29,351 Ve bu yetti. Birlikte resim çizmeye başladık. 1237 01:42:36,441 --> 01:42:40,988 Her alanda yaptığı her şeye büyük bir ilgi duyuyordu. 1238 01:42:41,071 --> 01:42:42,865 Miles, seni resme ne soktu? 1239 01:42:42,948 --> 01:42:44,908 Hiç olmadığı kadar talep görüyordu. 1240 01:42:44,992 --> 01:42:46,076 Siz kimsiniz? 1241 01:42:46,952 --> 01:42:49,746 Sanki kim olduğunu unutmuş gibiydi. 1242 01:42:49,830 --> 01:42:51,331 Benim için yepyeni bir sayfa. 1243 01:42:51,415 --> 01:42:52,791 Talk showlara çıkıyordu. 1244 01:42:52,875 --> 01:42:55,544 Merhaba, iyi akşamlar. Ben Miles Davis. 1245 01:42:55,627 --> 01:42:56,879 Gece programlarına. 1246 01:42:56,962 --> 01:42:58,380 -Miles Davis. -Miles Davis. 1247 01:42:58,463 --> 01:43:00,132 -Miles Davis. -Miles Davis. 1248 01:43:00,215 --> 01:43:01,383 Miles Davis. 1249 01:43:02,426 --> 01:43:06,471 Çaldığı her şehirde röportajlar kabul ediyordu. 1250 01:43:07,181 --> 01:43:10,017 Bambaşka görünen biriydi. 1251 01:43:17,816 --> 01:43:20,944 Hatta Prince'le birlikte sahne alıyordu. 1252 01:43:21,028 --> 01:43:25,324 Prince'e bayılırdı. Birlikte çalışmak kaderlerinde vardı. 1253 01:43:32,122 --> 01:43:34,791 Tommy LiPuma beni aradı, 1254 01:43:34,875 --> 01:43:38,462 Warner Bros.'ta yetenek avcısı başkan yardımcısıydı. 1255 01:43:38,545 --> 01:43:42,424 Dedi ki "Miles Davis Columbia'yı bıraktı, Warner Bros.'a geliyor." 1256 01:43:42,507 --> 01:43:45,719 "Cidden mi? Tebrikler." dedim. "Besten var mı?" dedi. 1257 01:43:51,558 --> 01:43:55,103 Telefonu kapattığım an "Tutu"nun bas dizimi kafamda canlandı. 1258 01:44:05,864 --> 01:44:08,408 Birine beste yaparken şunu yaparlarsa... 1259 01:44:09,034 --> 01:44:11,745 Şarkıya kaptırırsa "Tamam, bu ona göre." derim. 1260 01:44:17,626 --> 01:44:20,337 Stüdyonun karşısına, Miles'a bakıyorum. 1261 01:44:20,754 --> 01:44:23,465 Sonra piyanoda bana bir şeyler çalmaya başladı. 1262 01:44:25,717 --> 01:44:30,722 Şimdi dönüp bakınca adamın hiç öyle kayıt almadığını fark ettim. 1263 01:44:30,806 --> 01:44:35,894 Kulaklıkla, davul makinesiyle falan şarkı üzerine çalmazdı. 1264 01:44:39,064 --> 01:44:43,527 Kendini kaptırmış gibiydi. İhtiyatlı davranmıyordu. Kendini vermişti. 1265 01:44:43,610 --> 01:44:44,611 Evet. 1266 01:44:46,863 --> 01:44:49,950 Özünde hâlâ tarz olan müziği yapmak için 1267 01:44:50,033 --> 01:44:53,745 New York'a gelen o genç çocuktu. O hissi kaybetmek istemedi. 1268 01:44:57,833 --> 01:45:01,044 Miles eski albümlerinden hiç bahsetmedi. 1269 01:45:01,128 --> 01:45:03,714 Evinde yoktu. Hiçbiri yoktu. 1270 01:45:04,047 --> 01:45:07,009 Bir tanesi bile yoktu, istemezdi. 1271 01:45:07,092 --> 01:45:09,219 Sadece çalıştığı şeyleri isterdi. 1272 01:45:19,730 --> 01:45:22,566 Gruba ilk girdiğimde Miles iyiydi. 1273 01:45:22,649 --> 01:45:26,236 Gözü açık, en iyi hâlindeydi 1274 01:45:26,320 --> 01:45:30,240 ama çok geçmeden pek de iyi görünmemeye başladı. 1275 01:45:31,283 --> 01:45:34,077 Saturday Night Live'daki konserimize bakarsanız. 1276 01:45:34,161 --> 01:45:39,333 neden bahsettiğimi görürsünüz. Öylece dolanıyor, çok kırılgan çalışıyor. 1277 01:45:41,084 --> 01:45:44,129 Tonu tutturamadığı için acı çekiyordu. 1278 01:45:44,212 --> 01:45:45,464 Tonu tutturamadı. 1279 01:45:47,299 --> 01:45:50,469 Bazen sahnede topallayarak yürürdü 1280 01:45:51,303 --> 01:45:52,346 ama hâlâ Miles'dı. 1281 01:45:57,059 --> 01:46:00,937 Miles Davis ve Quincy Jones ilk defa bu gece 1282 01:46:01,021 --> 01:46:03,690 aynı sahnede birlikte çalacak. 1283 01:46:04,608 --> 01:46:06,443 15 yıldır uğraşıyorum. 1284 01:46:07,611 --> 01:46:11,740 Miles'ın başının etini yedim. Bu konuda başının etini yedim. 1285 01:46:11,823 --> 01:46:14,076 "Tamam orospu çocuğu." dedi. 1286 01:46:15,243 --> 01:46:17,371 Tek bir notaya basması gerekmezdi 1287 01:46:17,454 --> 01:46:22,334 çünkü son 50 senedir en iyisi olmakta çıta kendisiydi. 1288 01:46:22,417 --> 01:46:25,087 65 yaşındayken 25 yaşındaki hâlini 1289 01:46:25,170 --> 01:46:28,090 baştan yaratmaya çalıştığını görmek 1290 01:46:28,173 --> 01:46:29,591 muhteşem bir şeydi. 1291 01:46:30,175 --> 01:46:31,927 Bayıldığım insan, kardeşim, 1292 01:46:32,010 --> 01:46:35,514 en sevdiğim müzisyenlerden biri, idölüm; Miles Davis. 1293 01:46:37,099 --> 01:46:38,517 Evet, ona bayılırdım be. 1294 01:46:39,684 --> 01:46:42,896 Ruhumda gülümseme oluştururdu. 1295 01:46:47,859 --> 01:46:49,861 "The Pan Piper" adlı bir parçaydı. 1296 01:46:50,612 --> 01:46:54,282 Ve zor bir parça olduğunu biliyordum. 1297 01:46:54,991 --> 01:46:58,245 Onu çalabileceğinden pek emin değildim. 1298 01:47:04,584 --> 01:47:05,877 Bunu asla söylemezdi. 1299 01:47:11,758 --> 01:47:16,012 Yani bizim devreye girme vaktimiz gelince ortaya atıldığımı hatırlıyorum. 1300 01:47:29,943 --> 01:47:33,321 Şöyle dediğini hatırlıyorum, "Geçmişe dönüp o eski şeyleri 1301 01:47:33,405 --> 01:47:34,573 yaparsam ölürüm." 1302 01:47:36,491 --> 01:47:39,703 TV'nin önünde otururken şunu dedim, "Adam hasta. 1303 01:47:41,121 --> 01:47:42,122 Adam hasta." 1304 01:47:53,633 --> 01:47:57,888 Şöyle dedi, "Tanrı insanı cezalandırdığında istediğini..." 1305 01:48:00,056 --> 01:48:01,308 Çok üzücü. 1306 01:48:02,309 --> 01:48:04,561 "...istediğini yine de elde edersin. 1307 01:48:06,229 --> 01:48:08,064 İstediğin her şeyi elde edersin 1308 01:48:08,857 --> 01:48:10,358 ama vakit kalmaz." 1309 01:48:18,658 --> 01:48:19,659 Miles Davis! 1310 01:48:20,827 --> 01:48:21,995 Quincy Jones! 1311 01:48:28,752 --> 01:48:32,839 Miles 1991'in İşçi Bayramı hafta sonunda hastaneye kaldırıldı. 1312 01:48:34,508 --> 01:48:36,593 Konuşuyor, müzik dinliyorduk. 1313 01:48:37,177 --> 01:48:41,598 Ona baktım, tuhaf görünüyordu, hareketsiz gibiydi. 1314 01:48:41,973 --> 01:48:45,310 Sonra başımı kaldırdım, kapıdan bir doktor girdi. 1315 01:48:45,393 --> 01:48:48,939 Geçti, saniyeler içinde oldu. 1316 01:48:49,022 --> 01:48:51,191 Miles'ın başı kucağımdaydı, 1317 01:48:52,025 --> 01:48:54,027 doktor ona dürtmeye başladı. 1318 01:48:54,110 --> 01:48:56,780 Sonra bir cihaza bastı, bir doktor daha geldi. 1319 01:48:56,863 --> 01:48:59,241 Sonra bir sürü doktor ve hemşire geldi. 1320 01:48:59,324 --> 01:49:02,953 Hâlâ yataktaydım, Miles hareketsizdi. 1321 01:49:03,036 --> 01:49:05,413 Yani nefes alıyordu, ölmediğini biliyordum. 1322 01:49:05,497 --> 01:49:08,041 Yani bilemedim... Çok korkunçtu. 1323 01:49:08,124 --> 01:49:12,212 Ona bir şeyler yapıyorlardı, ona dürtüyor, iğneler yapıyorlardı, 1324 01:49:12,295 --> 01:49:17,133 sonra ikimizi de o şekilde asansöre, oradan koridora aldılar. 1325 01:49:17,217 --> 01:49:19,844 Miles'ın başı hâlâ kucağımdayken 1326 01:49:19,928 --> 01:49:22,222 yatakta olduğumu fark etmediler bile. 1327 01:49:22,305 --> 01:49:25,183 Ve etrafımız insanlarla çevriliydi. 1328 01:49:25,267 --> 01:49:31,356 Asansördeydik ve o an şöyle söylediler, "Felç geçirdi." 1329 01:49:46,788 --> 01:49:49,291 Deborah, eski karım beni arayıp şöyle dedi, 1330 01:49:49,374 --> 01:49:52,043 "Bir yere otursan iyi edersin." 1331 01:49:52,127 --> 01:49:53,420 "Ne oluyor?" dedim. 1332 01:49:53,503 --> 01:49:54,379 Şöyle dedi, 1333 01:49:55,755 --> 01:49:57,257 "Miles Davis vefat etti." 1334 01:50:06,725 --> 01:50:08,602 Ve şöyle bir histi... 1335 01:50:13,023 --> 01:50:14,149 Sanki birisi kafama 1336 01:50:16,526 --> 01:50:18,236 balyozla vurmuş gibiydi. 1337 01:50:30,165 --> 01:50:31,625 Bence Miles şüphesiz 1338 01:50:31,708 --> 01:50:34,461 tanıdığım en eşsiz insandı. 1339 01:50:39,924 --> 01:50:43,345 Bir şeyleri herkesten çok farklı şekilde yapardı. 1340 01:50:43,428 --> 01:50:46,348 Farklı açıdan bakar, farklı şekilde görürdü. 1341 01:50:49,142 --> 01:50:52,937 İnsan kendine dürüst olmalı. Bence felsefesi kesinlikle buydu. 1342 01:51:00,820 --> 01:51:05,950 Bir insanın farklı bir yüzü varken nasıl böyle güzel müzikler besteleyebilir? 1343 01:51:07,285 --> 01:51:09,245 Bazen kaldıramadım, 1344 01:51:09,329 --> 01:51:11,706 bazen tek kelimeyle kusursuzdu. 1345 01:51:16,127 --> 01:51:21,925 Pişman değilim, unutmuyorum ama hâlâ seviyorum. 1346 01:51:28,723 --> 01:51:32,185 Onu özlüyorum. Onu özlüyorum. Onu rüyamda çok görüyorum. 1347 01:51:34,729 --> 01:51:35,730 Miles... 1348 01:51:37,399 --> 01:51:38,525 Etkisi ne büyüktü? 1349 01:51:49,577 --> 01:51:50,912 Onu elbette severdim. 1350 01:51:52,956 --> 01:51:54,374 Kardeşim gibiydi. 1351 01:51:55,125 --> 01:51:58,378 Aptalca şeyler yapmasına rağmen bunu kabul edersiniz. 1352 01:52:05,969 --> 01:52:07,053 Gerçek biriydi. 1353 01:52:11,766 --> 01:52:12,767 Hem de ne gerçek? 1354 01:52:15,979 --> 01:52:18,773 İleride çok fazla Miles'lar çıkmayacak. 1355 01:52:20,817 --> 01:52:22,902 Bu kadar yeter. Benden bu kadar. 1356 01:55:00,977 --> 01:55:05,189 Alt yazı çevirmeni: Ömür Gencer