1 00:00:15,056 --> 00:00:15,890 Harlem. 2 00:00:15,974 --> 00:00:17,267 1920'lerde 3 00:00:17,934 --> 00:00:20,186 yeni siyahlar için Siyahilerin Mekkesi'ydi. 4 00:00:22,439 --> 00:00:24,482 Büyük Göç sırasında 5 00:00:24,566 --> 00:00:27,402 güneyli siyahlar Jim Crow yasalarının pençelerinden kaçıp 6 00:00:27,485 --> 00:00:30,030 özgürlüğe giden yolları kendileri çiziyordu. 7 00:00:30,780 --> 00:00:32,449 Hayal etme özgürlüğü, 8 00:00:32,532 --> 00:00:34,409 siyah olma özgürlüğü 9 00:00:34,492 --> 00:00:36,411 veya sadece var olma özgürlüğü. 10 00:00:37,454 --> 00:00:40,540 Önemli olan herkes buraya taşındı. 11 00:00:42,292 --> 00:00:44,794 Gelişleri, Harlem Rönesansı'nı ateşledi. 12 00:00:45,378 --> 00:00:47,839 Siyahların kültürünün, 13 00:00:47,922 --> 00:00:50,300 müziğinin, edebiyatının, sanatının, 14 00:00:50,383 --> 00:00:53,136 aktivizminin ve mutfağının merkeziydi. 15 00:00:54,471 --> 00:00:57,432 Harlem mutfağını tanımlayan onların güney ruhuydu. 16 00:00:58,141 --> 00:01:00,185 Bugün bu hâlâ sürüyor. 17 00:01:00,810 --> 00:01:04,564 Mahalledeki sokak satıcıları restoranlar ve kokteyl barlar 18 00:01:04,647 --> 00:01:07,817 Rönesans'ın yaşayan birer mirası. 19 00:01:08,735 --> 00:01:10,528 Yaptığımız resimleri, 20 00:01:10,612 --> 00:01:12,906 canı gönülden söylediğimiz şarkıları 21 00:01:12,989 --> 00:01:14,657 yemek yiyene kadar bitmiş saymayız. 22 00:02:05,250 --> 00:02:08,294 AFRO AMERİKAN MUTFAĞI ABD'Yİ NASIL DÖNÜŞTÜRDÜ? 23 00:02:08,378 --> 00:02:09,796 SİYAHİLERİN MEKKE'Sİ 24 00:02:09,879 --> 00:02:12,590 Ben de Amerika'yı överim 25 00:02:13,174 --> 00:02:14,968 Ben esmer kardeşiniz 26 00:02:15,051 --> 00:02:18,346 Misafir gelince Yemeğe mutfağa gönderilirim 27 00:02:19,013 --> 00:02:22,559 Ama güler geçerim ve iyi yerim Ve güçlenirim 28 00:02:23,309 --> 00:02:26,980 Yarın misafir geldiğinde Masada olacağım 29 00:02:27,063 --> 00:02:30,733 Kimse cesaret edip de "Mutfakta ye" diyemeyecek 30 00:02:30,817 --> 00:02:34,112 Hem ne güzel olduğumu görecekler 31 00:02:34,195 --> 00:02:36,489 Ne güzel olduğumu 32 00:02:36,573 --> 00:02:38,783 Ne güzel olduğumu 33 00:02:38,867 --> 00:02:40,034 Utanacaklar da 34 00:02:40,118 --> 00:02:43,288 Ben de Amerika'yım 35 00:02:46,916 --> 00:02:51,087 Afro Amerikalılar güneydeki sevdiklerinin yanından ayrılırken 36 00:02:51,171 --> 00:02:53,423 yanlarında bazı hatıralar da götürdü. 37 00:02:54,048 --> 00:02:59,721 Yeni bağlar ve işler yaratacak gelenekleri ve el sanatlarını yanlarında getirdiler. 38 00:03:00,597 --> 00:03:02,265 TAVADA KIZARMIŞ TAVUK 39 00:03:02,348 --> 00:03:03,892 Hoş geldiniz! 40 00:03:03,975 --> 00:03:06,644 Charles Pan-Fried Chicken'a hoş geldiniz! 41 00:03:06,728 --> 00:03:10,857 Harlem efsanesi Charles Gabriel'ın hikâyesini yıllardır duyardım. 42 00:03:11,649 --> 00:03:15,653 Tavuğu hâlâ eski dökme demir tavalarda kızartan 43 00:03:15,737 --> 00:03:19,616 James Beard ödülü adayı güneyli birinci nesil bir göçmen. 44 00:03:20,158 --> 00:03:24,120 Bugün Şef Charles ve çırağı Şef Quie bana menüde olmayan, 45 00:03:24,204 --> 00:03:29,250 Harlem'in olmazsa olmazı tatlı ve tuzlu bir lezzeti tattıracak. 46 00:03:29,334 --> 00:03:31,294 Şef Charles, Şef Quie. 47 00:03:31,377 --> 00:03:34,881 -Nasılsın? Memnun oldum. -Nasılsınız? Sizinle tanışmak bir onur. 48 00:03:34,964 --> 00:03:36,883 -Teşekkürler. -Nasılsınız? 49 00:03:36,966 --> 00:03:39,135 Şöyle otur, servisleri hazırladık. 50 00:03:39,219 --> 00:03:41,012 Tavuk pişirdik. İkram edeceğim. 51 00:03:41,095 --> 00:03:42,680 Şef Charles, otur. Ben hallederim. 52 00:03:42,764 --> 00:03:44,057 Tamam. 53 00:03:44,682 --> 00:03:46,684 Size ikram edilmesi hoşuma gitti. 54 00:03:46,768 --> 00:03:48,353 -Teşekkürler. -Bunu hak ettiniz. 55 00:03:48,436 --> 00:03:51,439 -Burada sizinle olmaktan çok mutluyum. -Teşekkürler. 56 00:03:51,522 --> 00:03:53,650 Üzülerek söylüyorum ki 57 00:03:53,733 --> 00:03:56,402 yemeklerinizi bunca zamandır yememiştim 58 00:03:56,486 --> 00:03:59,906 ama sonunda gerçekleştiği için mutluyum. 59 00:03:59,989 --> 00:04:02,075 Şu güzel tabağa bakın. 60 00:04:02,158 --> 00:04:03,326 -İşte. -Teşekkürler. 61 00:04:03,409 --> 00:04:04,786 -Rica ederim. -Sağ ol. 62 00:04:05,411 --> 00:04:07,747 Rüya gibi bir şey. 63 00:04:08,373 --> 00:04:11,251 -Umarım ne olduğunu biliyorsundur. -Çok iyi biliyorum. 64 00:04:11,334 --> 00:04:13,544 -Tavuk ve waffle, değil mi? -Öyle. 65 00:04:13,628 --> 00:04:14,837 -Eskiden… -Yanılıyorsun. 66 00:04:14,921 --> 00:04:17,757 Bu, Charles Pan-Fried'ın tavuklu waffle'ı. 67 00:04:17,840 --> 00:04:20,301 -Affedersin. Evet. -Buradaki fark bu. 68 00:04:20,385 --> 00:04:22,136 -Biraz bal ister misin? -Tabii. 69 00:04:22,220 --> 00:04:24,138 -Kesinlikle. -Öyle mi yersiniz? 70 00:04:24,222 --> 00:04:26,391 -Öyle yeriz. -Tamam. Hadi o zaman. 71 00:04:26,474 --> 00:04:28,601 -Bu olmazsa olmaz. Çok önemli. -Evet. 72 00:04:28,685 --> 00:04:29,769 Birazcık. 73 00:04:30,478 --> 00:04:31,813 Harika görünüyor. 74 00:04:32,897 --> 00:04:33,898 Mükemmel. 75 00:04:34,565 --> 00:04:36,818 Ne diyorsun? Elinle ye. Hiç çekinme. 76 00:04:36,901 --> 00:04:38,861 Elle yiyeceğim. Evet, güzel. 77 00:04:40,613 --> 00:04:41,447 Dostum. 78 00:04:42,282 --> 00:04:43,616 Evet. 79 00:04:44,617 --> 00:04:47,412 -Aman tanrım. -Tattığın şey Charles lezzeti. 80 00:04:47,495 --> 00:04:50,206 İnsanı çocukluğuna geri götürüyor. 81 00:04:50,290 --> 00:04:54,252 Toz toprak içinde oynuyorsun. Ne yiyeceğini bilmiyorsun. Yemek de yok. 82 00:04:54,752 --> 00:04:56,796 Akşam yemeği için çok geç. 83 00:04:56,879 --> 00:04:58,298 Kahvaltı için çok erken. 84 00:04:58,381 --> 00:05:00,633 Tavuklu waffle ara öğün için idealdir. 85 00:05:02,093 --> 00:05:03,720 Bu gerçekten inanılmaz. 86 00:05:03,803 --> 00:05:04,637 Teşekkürler. 87 00:05:05,263 --> 00:05:10,018 Tavada kızartmadan böyle kabuk elde edemezsin. 88 00:05:10,101 --> 00:05:14,355 Tavayı güneydeki çelik fabrikasında yaptırdım. 89 00:05:14,439 --> 00:05:16,941 Tavalarımı onlar yapardı. New York'a getirdim. 90 00:05:17,025 --> 00:05:18,443 Ne kadar önceydi bu? 91 00:05:18,526 --> 00:05:19,402 Sanırım 92 00:05:20,153 --> 00:05:21,988 40 yıl önceydi. 93 00:05:22,071 --> 00:05:23,281 Kırk yıllık tavalar. 94 00:05:23,364 --> 00:05:25,658 -Evet. -Evet. 95 00:05:25,742 --> 00:05:28,995 Basit bir tavam vardı. Çok küçüktü. 96 00:05:29,078 --> 00:05:33,708 Bunu dördünü alacak büyüklükte yaptırdım. 97 00:05:33,791 --> 00:05:34,959 Hâlâ iş görüyorlar. 98 00:05:35,043 --> 00:05:36,127 Evet. 99 00:05:36,210 --> 00:05:39,047 Sonra bir kamyonet aldım. 100 00:05:39,130 --> 00:05:41,841 O zamanlar arabada yemek satan tek kişi bendim. 101 00:05:41,924 --> 00:05:45,136 -80'lerin başı mı bu? -Evet. Seksenler. Doğru. 102 00:05:45,219 --> 00:05:49,057 Bana yetişmek için arabayla gelirlerdi ama yetişemezlerdi. 103 00:05:49,140 --> 00:05:50,933 -Sizi mi kovalıyorlardı? -Evet. 104 00:05:51,017 --> 00:05:54,854 Müşteri öyle arttı ki "Restoran açmam lazım" diye düşündüm. 105 00:05:55,438 --> 00:05:57,315 İlk restoranımı o zaman açtım. 106 00:05:57,857 --> 00:06:01,110 -Hikâyeniz Kuzey Carolina'ya dayanıyor. -Doğru. 107 00:06:01,194 --> 00:06:02,779 Çocukluğunuzdan bahsedin. 108 00:06:02,862 --> 00:06:05,239 12 erkek ve sekiz kız kardeşim vardı. 109 00:06:06,074 --> 00:06:09,118 -12 erkek, sekiz kız kardeş mi? -Evet. 110 00:06:09,202 --> 00:06:11,871 Bu anlaşılmadan geçilmesin isterim. 111 00:06:12,622 --> 00:06:15,041 Evet. 12 erkek ve sekiz kız kardeşim var. 112 00:06:15,124 --> 00:06:16,584 Ortakçılık yapardık. 113 00:06:16,667 --> 00:06:20,463 Bazen pamuk tarlasına sekiz kilometre yürümemiz gerekiyordu. 114 00:06:20,546 --> 00:06:21,964 Sabah altıda çıkardık, 115 00:06:22,048 --> 00:06:24,008 akşam altıda dönerdik. 116 00:06:24,092 --> 00:06:27,345 Eve dönünce tavuk kesmemiz gerekirdi. 117 00:06:27,428 --> 00:06:29,305 Herkesin bir işi vardı. 118 00:06:29,389 --> 00:06:33,184 Benim işim tavuğu tavada çevirmekti. O benim işimdi. 119 00:06:33,267 --> 00:06:37,146 Böyle bir ocağımız yoktu. Odun sobamız vardı, tamam mı? 120 00:06:37,230 --> 00:06:38,815 Annem ne yapacağımı söylerdi. 121 00:06:38,898 --> 00:06:44,404 "Tavuğu birkaç dakikada bir çevir" derdi. O işi yapardım. 122 00:06:44,487 --> 00:06:47,532 Derdi ki "Bak, her zaman tavuğu kes, 123 00:06:47,615 --> 00:06:49,992 sonra terbiye et. Sekiz saat beklesin." 124 00:06:50,076 --> 00:06:52,537 "Sekiz saat sonra kızart." 125 00:06:52,620 --> 00:06:54,747 Yani her gün eve döndüğümüzde 126 00:06:54,831 --> 00:06:57,834 ertesi günün tavuğunu hazırlardık. 127 00:06:57,917 --> 00:07:00,837 Yani tuzlu suda bekletmiyor musunuz? 128 00:07:00,920 --> 00:07:03,464 Yayıkaltı suyu muamelesi? Hiçbiri yok mu? 129 00:07:03,548 --> 00:07:05,591 Normal süt ve yumurta kullanıyorum. O kadar. 130 00:07:05,675 --> 00:07:07,593 -Süt ve yumurta. -Süt ve yumurta. 131 00:07:07,677 --> 00:07:11,055 Bir de annemin bana verdiği özel baharat karışımı. 132 00:07:11,139 --> 00:07:13,474 Çocukken yediğinizle aynı tarif mi? 133 00:07:13,558 --> 00:07:14,976 Aynı tarif. 134 00:07:15,643 --> 00:07:19,230 Bana bu tarifi annem verdi, onu sunmak isterdim. 135 00:07:19,313 --> 00:07:22,775 Herkes onun nasıl olduğunu görsün diye. 136 00:07:22,859 --> 00:07:25,987 Annenizin hatırasını ve tariflerini yaşatıyorsunuz. 137 00:07:26,571 --> 00:07:27,947 Güneyi özlüyor musunuz? 138 00:07:28,030 --> 00:07:28,906 Hayır. 139 00:07:29,532 --> 00:07:32,618 Güneydeyken bir mandırada çalışıyordum. 140 00:07:33,453 --> 00:07:38,207 Bir gün orada inek sağıyordum ve bir kova sütü devirdim. 141 00:07:39,876 --> 00:07:42,253 Adamın biri gelip beni tekmeledi. 142 00:07:45,339 --> 00:07:46,966 Sütü döktüm diye. 143 00:07:48,676 --> 00:07:51,429 Hakaretler etti. Evine git dedi. 144 00:07:52,388 --> 00:07:56,058 Eve gittim. Anneme anlattım. 145 00:07:57,059 --> 00:07:59,353 Ama yine de geri döndüm. 146 00:07:59,437 --> 00:08:02,607 Başka seçeneğim yoktu. Paraya ihtiyacım olduğu için döndüm. 147 00:08:02,690 --> 00:08:05,443 -Dönmek zorundaydınız. -Döndüm, evet. 148 00:08:05,526 --> 00:08:07,528 Tekme yedim diyerek kibarlık ediyor. 149 00:08:07,612 --> 00:08:10,239 Tekmelendikten sonra eve zor gitmiş. 150 00:08:10,323 --> 00:08:12,825 Yani kazara süt döktüğü için onu dövmüşler. 151 00:08:12,909 --> 00:08:13,951 Evet. 152 00:08:14,035 --> 00:08:16,287 O yüzden New York'a gelişim 153 00:08:16,370 --> 00:08:20,124 benim için büyük şanstı çünkü istediğimi yapabiliyordum. 154 00:08:20,958 --> 00:08:22,877 Başkasının istediklerini değil. 155 00:08:24,253 --> 00:08:25,796 Kendimi özgür hissettim. 156 00:08:26,631 --> 00:08:27,882 Evet. 157 00:08:27,965 --> 00:08:30,009 Şef Quie, 158 00:08:30,635 --> 00:08:32,887 Şef Charles'la yolunuz nasıl kesişti? 159 00:08:32,970 --> 00:08:36,015 Hayatım boyunca idolümdü. Eskiden Copeland's'ta çalışırdı. 160 00:08:36,098 --> 00:08:39,519 Birikmiş paramız olduğunda pazarları ailemle giderdik. 161 00:08:39,602 --> 00:08:42,063 -Evet. -Mutfakta onunla çalışmak istedim. 162 00:08:42,146 --> 00:08:44,023 Onunla mutfakta ilk çalışmam 163 00:08:44,106 --> 00:08:47,944 Covid sırasında evsizleri besleyen bir kilise aracılığıyla oldu. 164 00:08:48,027 --> 00:08:49,320 Müthiş. 165 00:08:49,403 --> 00:08:53,407 İdollerinden birine el uzatıp 166 00:08:53,491 --> 00:08:55,701 restoranların kapandığı 167 00:08:55,785 --> 00:08:58,579 çok zorlu bir dönemde 168 00:08:58,663 --> 00:09:00,206 ona destek olmuşsun. 169 00:09:00,289 --> 00:09:03,584 Bu da çok dikkatimi çekti. 170 00:09:04,293 --> 00:09:07,755 Siyahlık deneyiminin bir parçası, 171 00:09:07,838 --> 00:09:12,510 sizi alt edebilecek bir şeyi alıp 172 00:09:13,719 --> 00:09:18,099 onu yeni bir mirasa dönüştürmek. 173 00:09:18,182 --> 00:09:20,977 Daha siyah bir şey düşünemiyorum. 174 00:09:21,060 --> 00:09:23,145 Rönesans ruhu yaşamaya devam ediyor. 175 00:09:23,229 --> 00:09:26,357 Harlem restoranlarımız o yüzden çok önemli. Bu, tarih. 176 00:09:26,440 --> 00:09:27,608 Sürmesi gerek. 177 00:09:27,692 --> 00:09:30,278 Sizinle yaptığım bu konuşmayı 178 00:09:30,361 --> 00:09:33,197 asla unutmayacağım. 179 00:09:33,281 --> 00:09:36,450 Sizden bir şeyler öğrenmek büyük bir onur. 180 00:09:37,159 --> 00:09:40,871 Sana da minnettarım kardeşim. 181 00:09:40,955 --> 00:09:44,000 Çünkü bize kendimizi ortaya koyup 182 00:09:44,083 --> 00:09:48,337 kendi topluluklarımızdaki efsaneleri korumamız gerektiğini öğretiyorsun. 183 00:09:48,421 --> 00:09:51,882 -Teşekkürler. -Şef Quie, bunun için teşekkürler. 184 00:09:51,966 --> 00:09:53,509 Ve Şef Charles. 185 00:09:53,593 --> 00:09:55,928 -Size minnettarım. Teşekkürler. -Sağ ol. 186 00:10:02,351 --> 00:10:05,146 Şef Charles seçkin bir grubun parçası. 187 00:10:05,229 --> 00:10:07,481 Harlem Rönesansı'nın mirasından doğan 188 00:10:07,565 --> 00:10:10,276 başarılı siyah Harlem işletmeleri. 189 00:10:10,776 --> 00:10:14,572 Siyah şeflerin ve caz sanatçılarının sanatlarının birbirine karıştığı 190 00:10:14,655 --> 00:10:15,865 bir devir. 191 00:10:17,742 --> 00:10:20,536 Ben de ünlü bir restorancıyı görmeye gidiyorum. 192 00:10:20,620 --> 00:10:22,079 Alexander Smalls, 193 00:10:22,163 --> 00:10:25,458 Ünlü bir Rönesans mekânını yeniden açmasıyla tanınıyor. 194 00:10:25,541 --> 00:10:26,917 Minton's Playhouse. 195 00:10:28,419 --> 00:10:31,047 Ve kardeş restoranı Cecil. 196 00:10:31,589 --> 00:10:35,426 Bu gıpta edilen masada oturmayalı yıllar oldu. 197 00:10:35,509 --> 00:10:38,554 Sanatçıların ve ileri gelenlerin yemek yediği yer. 198 00:10:39,472 --> 00:10:40,890 Merhaba. Nasılsın? 199 00:10:40,973 --> 00:10:43,017 -Seni görmek ne güzel. -İyiyim. Seni de. 200 00:10:43,100 --> 00:10:45,436 -Ne zamandır gelmemiştin. -Evet. 201 00:10:45,519 --> 00:10:46,729 Merhaba. 202 00:10:46,812 --> 00:10:49,231 Görmeyeli birkaç santim uzamışsın. 203 00:10:49,315 --> 00:10:51,567 Sanmam. İnsanlar unutuyor. 204 00:10:52,193 --> 00:10:53,361 Harlem'e hoş geldin. 205 00:10:53,444 --> 00:10:55,988 Çok teşekkürler. Geri dönmek çok güzel. 206 00:10:56,614 --> 00:11:00,076 -Özellikle de buraya dönmek. -Biliyorum, teşekkürler. 207 00:11:00,159 --> 00:11:03,954 Çok doğru yerdeyim 208 00:11:04,038 --> 00:11:10,127 çünkü burası Harlem'in en gözde yemek masası. 209 00:11:10,211 --> 00:11:14,423 Geçmiş günlere doğru şöyle bir uzansak 210 00:11:14,507 --> 00:11:17,385 ve Harlemli yazarların 211 00:11:17,468 --> 00:11:21,639 bazı hikâyelerini ve romanlarını okusak, 212 00:11:21,722 --> 00:11:24,350 müziğin büyük kısmına yakından baksak… 213 00:11:24,850 --> 00:11:26,769 "Bana domuz paçası ve bir şişe bira ver." 214 00:11:26,852 --> 00:11:28,896 Bana domuz paçası ver 215 00:11:29,522 --> 00:11:32,149 Ve bir şişe bira 216 00:11:32,233 --> 00:11:34,360 …yemeğin her zaman 217 00:11:36,028 --> 00:11:38,364 siyah ve koyu tenlilerin yaşam tarzıyla 218 00:11:38,948 --> 00:11:42,118 iç içe olduğunu görürüz. 219 00:11:42,201 --> 00:11:44,537 Şunu düşünmek hoşuma gidiyor, 220 00:11:45,121 --> 00:11:48,708 yemeğimiz olmasaydı 221 00:11:48,791 --> 00:11:50,751 Rönesans da olmazdı. 222 00:11:50,835 --> 00:11:53,462 Yemek her zaman 223 00:11:53,546 --> 00:11:56,924 sanat ve edebiyatla aynı düzeyde görülmez 224 00:11:57,007 --> 00:12:00,720 ama aslında tüm bunların kaynağıydı. 225 00:12:00,803 --> 00:12:05,099 Yaptığımız resimleri, canı gönülden söylediğimiz şarkıları, 226 00:12:05,182 --> 00:12:08,394 tüm bu yaratıcı işleri 227 00:12:08,477 --> 00:12:10,896 yemek yiyene kadar bitmiş saymayız. 228 00:12:12,982 --> 00:12:16,902 Bunu atlayamazsın. 229 00:12:16,986 --> 00:12:20,322 Tarihimizin başladığı yerdir orası. 230 00:12:20,906 --> 00:12:24,869 Güneyden göç eden birçok insan 231 00:12:24,952 --> 00:12:29,498 kirasını karşılamak için parti düzenlerdi. 232 00:12:30,207 --> 00:12:32,793 Birbirlerinin evlerinde bir araya gelir, 233 00:12:32,877 --> 00:12:35,546 pişirdikleri yemekleri satarlardı. 234 00:12:35,629 --> 00:12:38,758 -İşin odağında yemek var. -Yemek işin odağı. 235 00:12:38,841 --> 00:12:42,678 Kendi dairelerinde veya mekânlarında 236 00:12:42,762 --> 00:12:45,973 sosyal bir dinamik yaratırlardı. 237 00:12:46,056 --> 00:12:48,184 Harlem Rönesansı hakkında, 238 00:12:48,267 --> 00:12:51,353 bu partiler hakkında okuduklarım 239 00:12:53,647 --> 00:12:55,107 bana ilham verdi. 240 00:12:55,191 --> 00:13:00,237 Sürdürdüğün bu şey Harlem mirasının çok önemli bir parçası. 241 00:13:00,321 --> 00:13:01,572 Bu yüzden yapıyorum. 242 00:13:01,655 --> 00:13:04,116 Harika şeyler hazırladım. Umarım öyledir. 243 00:13:04,200 --> 00:13:05,117 Vay be! 244 00:13:06,118 --> 00:13:07,036 Aman tanrım. 245 00:13:07,119 --> 00:13:11,248 Çok olmasına mı yemeğin kendisine mi vay be dedin? 246 00:13:11,332 --> 00:13:14,960 -Az buz bir şey değil. -Az buz değil. 247 00:13:15,044 --> 00:13:16,378 Bana her şeyi anlat. 248 00:13:16,462 --> 00:13:18,881 Tamam. Burada yeşil lima fasulyeli 249 00:13:18,964 --> 00:13:22,134 domuz paçası yahnisi var. 250 00:13:22,676 --> 00:13:25,930 Ata tohumdan havuç. Mısır. 251 00:13:26,013 --> 00:13:27,681 Mısır şu anda tatlı. 252 00:13:27,765 --> 00:13:32,478 Ezilmiş domates, adaçayı, kekik, biberiye. 253 00:13:33,062 --> 00:13:37,691 Lezzeti yoğunlaştırmak için füme domuz eti. 254 00:13:37,775 --> 00:13:38,609 Evet. 255 00:13:38,692 --> 00:13:40,903 -Bence beğenirsin. -Bence bayılacağım. 256 00:13:40,986 --> 00:13:43,197 Siyah pirinç pilavımız var. 257 00:13:43,697 --> 00:13:46,367 Çünkü en sevdiklerimden. 258 00:13:46,450 --> 00:13:50,955 Kırmızı Afrika pirincinin akrabası. 259 00:13:51,038 --> 00:13:55,084 O da tıpkı Carolina Gold pirinci gibi Güney Carolina'ya getirilmiş. 260 00:13:55,167 --> 00:13:56,377 Hadi bakalım. 261 00:13:56,460 --> 00:13:59,839 Tekrar burada seninle olmak büyük bir onur. 262 00:13:59,922 --> 00:14:02,591 -Harlem'e dönmene sevindim. -Yemeğini yiyorum. 263 00:14:02,675 --> 00:14:04,635 -Harlem'e döndüm. -Evet. 264 00:14:05,427 --> 00:14:06,804 Fasulye, domuz paçası. 265 00:14:06,887 --> 00:14:09,348 Hepsinden alman lazım. Büyük… 266 00:14:09,431 --> 00:14:13,102 Hepsinden almaya çalışıyorum. Mücadele hâlindeyim. 267 00:14:14,311 --> 00:14:18,190 Bir tane daha almam lazım. Şu, alınabilecek gibi görünüyor. 268 00:14:18,274 --> 00:14:19,817 -Aynen. -Şunun büyüklüğüne bak. 269 00:14:19,900 --> 00:14:22,278 Aslında çok fazla et yok orada. 270 00:14:22,361 --> 00:14:24,154 -Doğru. -Ama gösterişli. 271 00:14:24,238 --> 00:14:25,364 Hem de çok. 272 00:14:25,447 --> 00:14:29,159 Bir gün suda bekletip kuruttuktan sonra 273 00:14:29,243 --> 00:14:31,996 birkaç saat fırında pişiriyorum, 274 00:14:32,079 --> 00:14:35,833 çıtır çıtır oluyorlar. 275 00:14:35,916 --> 00:14:37,459 İyice ufalıyorlar. 276 00:14:37,543 --> 00:14:39,920 Sonra onları 277 00:14:40,004 --> 00:14:44,633 önceden yaptığım jambon suyuna koyuyorum. 278 00:14:44,717 --> 00:14:47,052 Soğan, kereviz ve sarımsaklı. 279 00:14:47,136 --> 00:14:51,265 Bunları ekleyip soteliyorum ve birkaç saat pişiriyorum. 280 00:14:52,308 --> 00:14:54,268 En son kırmızı şarap ekliyorum. 281 00:14:54,351 --> 00:14:57,605 -Özel bir şey ortaya çıkıyor. -Sıradan bir yemek değil. 282 00:14:58,564 --> 00:14:59,648 Şuna bak. 283 00:14:59,732 --> 00:15:03,819 Keşke herkes bu inanılmaz kokuyu alabilse. 284 00:15:03,903 --> 00:15:05,029 Biliyorum. 285 00:15:05,112 --> 00:15:07,990 -Tam bir güney tabağı. -Gerçekten öyle. 286 00:15:10,492 --> 00:15:11,493 Beğendin mi? 287 00:15:12,620 --> 00:15:15,414 Et tereyağı gibi. Gerçekten öyle. 288 00:15:15,497 --> 00:15:17,458 Çocukken en sevdiğim iki yemeği 289 00:15:17,541 --> 00:15:21,420 yeniden yaratmış oldum. 290 00:15:21,503 --> 00:15:22,838 Domuz eti ve fasulye. 291 00:15:23,339 --> 00:15:27,843 Kültürümüzde çok hayati yerleri vardır. 292 00:15:28,344 --> 00:15:30,304 Diğeri de succotash. 293 00:15:30,387 --> 00:15:34,516 Bir klasiği yeniden yorumladım. 294 00:15:34,600 --> 00:15:36,560 Klasikleri yeniden yorumlayabiliriz. 295 00:15:36,644 --> 00:15:39,521 Tabii. Bu yorum her neyse, 296 00:15:39,605 --> 00:15:41,398 gerçekten başarılı olmuş. 297 00:15:42,232 --> 00:15:45,277 Senin şahsi hikâyen 298 00:15:45,361 --> 00:15:49,990 1900'lerdeki göç ve bugünkü Harlem arasında 299 00:15:50,074 --> 00:15:51,909 eşsiz ve önemli bir köprü olmuş. 300 00:15:52,409 --> 00:15:56,080 Güney Carolina'dan Harlem'e gelme kararını, 301 00:15:56,163 --> 00:15:58,874 o sırada hayatında neler olduğunu anlatır mısın? 302 00:15:58,958 --> 00:16:01,543 Amcam ve yengem benim her şeyimdi. 303 00:16:01,627 --> 00:16:04,546 Akıl hocalarımdı. Yengem klasik müzik piyanistiydi, 304 00:16:04,630 --> 00:16:07,591 bana klasik müzik ve klasik piyanoyu öğretti. 305 00:16:07,675 --> 00:16:11,512 Amcam şefti. Bana yemekle hayal kurmayı öğretti. 306 00:16:11,595 --> 00:16:13,806 Bana yemeğin bir dil olduğunu 307 00:16:13,889 --> 00:16:17,476 ve bu dili öğrenip kendimi ifade edebileceğimi öğretti. 308 00:16:17,559 --> 00:16:21,772 Buna eklediği en önemli şey, bu işi yapanın güç sahibi olacağıydı. 309 00:16:21,855 --> 00:16:23,732 Kaşığı tutan kişi, 310 00:16:24,358 --> 00:16:26,986 yemeği yapan kişi güce sahipti. 311 00:16:27,069 --> 00:16:28,862 Ayrıca saygı da görürdü. 312 00:16:28,946 --> 00:16:32,408 Bunu istediğimi hep biliyordum. 313 00:16:32,491 --> 00:16:33,325 Evet. 314 00:16:33,409 --> 00:16:35,619 Bir de ara dönemin olmuş. 315 00:16:35,703 --> 00:16:40,290 Manhattan'daydın. Harlem'de değildin. 316 00:16:40,374 --> 00:16:44,211 O dönem senin için nasıldı merak ediyorum. 317 00:16:44,294 --> 00:16:47,214 Buradaki nihai yerini bulmadan önce 318 00:16:47,297 --> 00:16:49,675 dünyada kendine bir yer arıyordun. 319 00:16:49,758 --> 00:16:52,386 New York'a genç bir opera sanatçısı olarak geldim. 320 00:16:53,012 --> 00:16:56,473 Houston Grand Opera'yla sözleşme imzalamıştım. 321 00:16:56,557 --> 00:16:59,727 Porgy and Bess prodüksiyonu yapıyorlardı. 322 00:16:59,810 --> 00:17:04,189 Çocukluk hayalimin peşindeydim. 323 00:17:04,273 --> 00:17:08,736 Uluslararası bir yıldız olarak dünyayı dolaşan 324 00:17:08,819 --> 00:17:12,823 ilk Afro Amerikalı erkek opera şarkıcısı olmak istiyordum. 325 00:17:12,906 --> 00:17:14,033 İstediğim buydu. 326 00:17:15,075 --> 00:17:18,495 Anlamadığım şey, görünmez engellerle karşılaşacağımdı. 327 00:17:18,579 --> 00:17:22,416 Bana benzeyen kişiler için bu mümkün değildi. 328 00:17:22,499 --> 00:17:26,545 Değişiklik yapmam gerektiğini fark ettim. 329 00:17:26,628 --> 00:17:27,838 Yapmam gereken 330 00:17:29,131 --> 00:17:32,051 sadece masada kendime yer bulmak değildi, 331 00:17:32,134 --> 00:17:33,761 masanın sahibi olmalıydım. 332 00:17:33,844 --> 00:17:36,889 Opera sahibi olamazdım ama restoran sahibi olabilirdim. 333 00:17:36,972 --> 00:17:40,684 Ben de New York'un ilk şık Afro Amerikan restoranını açtım. 334 00:17:40,768 --> 00:17:44,521 Adı Cafe Beulah'tı ve hayatımı değiştirdi. 335 00:17:45,481 --> 00:17:47,983 Yemek, Afrikalı Amerikalı bir erkek olarak 336 00:17:48,067 --> 00:17:51,779 ifade ihtiyacımı karşılayacak 337 00:17:51,862 --> 00:17:58,494 bir kurtuluş oldu. Yaratıcı biri olarak. Bir sanatçı olarak. 338 00:17:58,577 --> 00:18:01,205 Yemeğin bir dil olduğunu 339 00:18:01,288 --> 00:18:04,833 ve o dili öğrenip kullanarak 340 00:18:04,917 --> 00:18:09,963 gelişmemizin mümkün olduğunu söylemen çok hoşuma gitti. 341 00:18:10,047 --> 00:18:13,258 Yemek olmadan siyahları bir araya toplayamazsın. 342 00:18:13,342 --> 00:18:14,343 Bu bir gerçek. 343 00:18:14,426 --> 00:18:17,262 Çünkü kendimizi böyle ifade etmeye alışmışız. 344 00:18:18,388 --> 00:18:23,018 İnsanların Afro Amerikan kültürüne dair anlamadığı sıra dışı bir şey var. 345 00:18:23,102 --> 00:18:26,021 Yemek bir alışveriş aracıydı. 346 00:18:26,730 --> 00:18:30,734 Hiçbir şeye sahip değilken 347 00:18:30,818 --> 00:18:35,114 yarattığımız o özgün tarifler değerliydi. 348 00:18:35,197 --> 00:18:37,199 -O yemeklerin sahibiydik. -Doğru. 349 00:18:37,282 --> 00:18:42,287 O yemek bize sadece itibar ve saygı kazandırmakla kalmadı, 350 00:18:42,913 --> 00:18:44,081 para da kazandırdı. 351 00:18:51,922 --> 00:18:55,467 Harlem'deki siyahlar, kazanç fırsatları yaratmak için 352 00:18:55,551 --> 00:18:57,928 mutfaklarının köklerinden yararlandılar. 353 00:18:58,011 --> 00:19:02,432 Domuz Paçacı Mary olarak da bilinen Lillian Harris. 354 00:19:02,516 --> 00:19:06,353 Geride bıraktıkları yuvaları burunlarında tütenler için 355 00:19:06,436 --> 00:19:08,480 domuz paçası satan bir sokak satıcısı. 356 00:19:09,064 --> 00:19:11,608 Sonunda onu milyoner yapan bir iş. 357 00:19:12,442 --> 00:19:16,697 Domuz Paçacı Mary gibi hikâyeler, Rönesans dönemi tarifleri 358 00:19:16,780 --> 00:19:20,450 ve geçmişimizin birçok farklı öğesi özenle korunuyor. 359 00:19:20,534 --> 00:19:24,121 Harlem Schomburg Siyah Kültürü Araştırma Merkezi 360 00:19:24,204 --> 00:19:27,166 küratör Joy Bivins yönetiminde bunu yapıyor. 361 00:19:27,249 --> 00:19:31,920 40 yıl sonra Schomburg Merkezi'nin müdürü olan ilk kadın. 362 00:19:32,921 --> 00:19:35,215 Harlem Rönesansı'nı düşününce 363 00:19:35,299 --> 00:19:39,052 Yeni Siyah Hareketi'ni düşünüyorum. 364 00:19:39,136 --> 00:19:40,846 Bu dönem 365 00:19:40,929 --> 00:19:44,308 20. yüzyılın başında, 1. Dünya Savaşı'ndan hemen sonra, 366 00:19:44,391 --> 00:19:47,352 özgürleşme sonrası, yeniden yapılanma sonrası. 367 00:19:47,436 --> 00:19:49,980 Bu yeni atmosferde, kent atmosferinde 368 00:19:50,063 --> 00:19:53,233 siyahlar kendilerine dönüp şöyle diyor, 369 00:19:53,317 --> 00:19:55,819 "Kültürümüz nedir? Estetiğimiz nedir?" 370 00:19:55,903 --> 00:19:57,696 Bir araştırma kütüphanesiyiz. 371 00:19:57,779 --> 00:20:00,991 Arşivcimiz size göstermek üzere bazı şeyler çıkardı. 372 00:20:01,074 --> 00:20:04,620 El yazmaları arşivine gideceğiz. Ender kitaplar odasına. 373 00:20:04,703 --> 00:20:06,205 Harika. İple çekiyorum. 374 00:20:06,288 --> 00:20:07,414 Ben de. 375 00:20:13,003 --> 00:20:16,465 Burada menüler ve ender bulunan kitaplar, 376 00:20:16,548 --> 00:20:22,137 yemek kitapları ve kültürü yansıtan diğer şeyler var. 377 00:20:22,221 --> 00:20:25,098 Sizin için bir şeyler hazırladık. 378 00:20:26,099 --> 00:20:27,726 Tamam. 379 00:20:29,019 --> 00:20:32,356 Bu masada ilgimi çeken bir sürü güzel şey var. 380 00:20:32,439 --> 00:20:33,440 Öyle. 381 00:20:33,523 --> 00:20:36,777 Bu konuda teşekkür edilmesi gereken 382 00:20:36,860 --> 00:20:40,197 nesiller boyunca bu eserleri korumayı görev edinen 383 00:20:40,280 --> 00:20:43,242 sizin gibi kişiler. 384 00:20:43,325 --> 00:20:47,454 Bunun için ve bu eğitimi mümkün kıldığınız için teşekkür ederim. 385 00:20:47,537 --> 00:20:48,455 Teşekkürler. 386 00:20:48,538 --> 00:20:52,209 Önümüzde olanla başlayalım. 387 00:20:52,751 --> 00:20:56,338 Bu, Domuz Paçacı Mary'nin domuz paçası tarifi. 388 00:20:57,089 --> 00:20:59,174 Bu çok değerli bir tarif. 389 00:20:59,258 --> 00:21:02,219 Onu ünlü yapan şey bu. 390 00:21:02,302 --> 00:21:03,595 Evet, buna bakınca… 391 00:21:04,429 --> 00:21:06,807 -Şu an acıktım. -Evet, buna bayıldım. 392 00:21:06,890 --> 00:21:11,395 Yani aslında kendi işini, 393 00:21:11,478 --> 00:21:14,731 kendi fırsatını yaratıp büyük servet yapıyor. 394 00:21:14,815 --> 00:21:17,484 Köle olarak doğmuş siyah bir kadın 395 00:21:17,567 --> 00:21:21,697 Harlem'e geliyor ve hiçbir altyapı olmadan 396 00:21:21,780 --> 00:21:23,907 bizim için ulaşabilir olan 397 00:21:23,991 --> 00:21:29,496 ve aşina olduğumuz, damak tadımıza uygun domuz parçalarını satmaya başlıyor. 398 00:21:29,579 --> 00:21:32,332 Hep şunu düşünüyorum, 399 00:21:32,416 --> 00:21:34,960 onun hikâyesi 400 00:21:35,043 --> 00:21:38,922 siyah kadınların küçük bir örneği gibi. 401 00:21:39,006 --> 00:21:41,967 Mutfağı ve mutfak becerilerini kullanarak 402 00:21:42,050 --> 00:21:44,261 bir iş yaratıyor. 403 00:21:44,344 --> 00:21:45,178 Doğru. 404 00:21:45,262 --> 00:21:48,015 Emlak girişimleri o kadar başarılıydı ki 405 00:21:48,098 --> 00:21:52,894 bir noktada, toplam servetinin 375.000 dolar olduğu tahmin ediliyordu. 406 00:21:52,978 --> 00:21:53,979 Domuz paçasından. 407 00:21:54,479 --> 00:21:57,190 Domuz bize yanlış yapmaz, değil mi? 408 00:21:58,025 --> 00:22:01,445 Bu tarifin en iyi kısmı, son cümlesi. 409 00:22:01,528 --> 00:22:04,197 -"Acı sosu elden ele geçirin." -Elden ele. 410 00:22:05,699 --> 00:22:08,076 -Yapmazsan olmaz, değil mi? -Bayıldım. 411 00:22:10,537 --> 00:22:12,122 Bir asırdan çok geçse de 412 00:22:12,205 --> 00:22:15,584 Harlem sokakları hâlâ yemeklerimizin hikâyesini anlatıyor. 413 00:22:17,044 --> 00:22:19,755 Kuzeye göç, kültürel bir patlama yaratıp 414 00:22:19,838 --> 00:22:23,133 Afro Amerikalı girişimciliğinin önünü açarak 415 00:22:23,216 --> 00:22:24,885 yeni bir orta sınıf yarattı. 416 00:22:25,385 --> 00:22:29,473 Cha McCoy üçüncü nesil Harlemli ve sommelier. 417 00:22:29,556 --> 00:22:31,558 Tüm dünyayı dolaşarak 418 00:22:31,641 --> 00:22:33,769 içki ve konaklama sektörünü 419 00:22:33,852 --> 00:22:37,647 daha erişilebilir, sorumlu ve güncel kılmaya çalışıyor. 420 00:22:38,857 --> 00:22:42,235 Hakkında biraz bilgi sahibi olduğum tarihî bir sokaktayız, 421 00:22:42,319 --> 00:22:44,654 bize biraz daha bilgi verir misin? 422 00:22:44,738 --> 00:22:45,947 Harlem'e hoş geldin. 423 00:22:46,031 --> 00:22:47,616 Burası Strivers' Row. 424 00:22:47,699 --> 00:22:53,789 Buranın en önemli özelliği Harlem'in seçkin siyahlarıyla ilişkisi. 425 00:22:53,872 --> 00:22:59,961 Rönesans dönemi siyasetçileri, müzisyenleri, 426 00:23:00,045 --> 00:23:03,465 önemli olan herkes buraya taşınmış. 427 00:23:03,548 --> 00:23:05,425 Sosyal statü teorisini bilirsin. 428 00:23:05,509 --> 00:23:07,260 Mesele şehir merkezine gitmek değildi. 429 00:23:07,344 --> 00:23:09,805 Amaç Strivers' Row'a taşınmaktı. 430 00:23:09,888 --> 00:23:12,849 -Şöyle bir mola verelim diyorum. -Tabii. 431 00:23:13,767 --> 00:23:19,940 Harlem'deki insanlar neden bu kadar dışavurumcu ve Harlem'e özgü? 432 00:23:20,023 --> 00:23:22,359 Suyunda mı bir şey var? Harlem'de ne oluyor? 433 00:23:22,859 --> 00:23:24,319 Girişkenlik ruhumuz. 434 00:23:24,403 --> 00:23:26,613 -Annemin dediği gibi, DNA'mız. -Öyle. 435 00:23:26,696 --> 00:23:28,490 Nereye gidersem gideyim, 436 00:23:28,573 --> 00:23:30,992 orada Harlem'i yaşatırım. 437 00:23:31,993 --> 00:23:34,746 Mahallenizdeki bazı yerleri görmek isterim. 438 00:23:34,830 --> 00:23:35,997 Tabii, görelim. 439 00:23:38,583 --> 00:23:39,751 HARLEM PAZARI 440 00:23:43,630 --> 00:23:46,633 Benim sokağıma gelmek üzereyiz. 139. Cadde'deyiz. 441 00:23:46,716 --> 00:23:48,301 Karpuz almak istiyoruz. 442 00:23:48,385 --> 00:23:50,095 -Karpuz. -Kankalarımdan biri. 443 00:23:50,178 --> 00:23:51,596 İlkokul arkadaşım. 444 00:23:51,680 --> 00:23:53,640 Karpuzu görmeye geliyorum. 445 00:23:53,723 --> 00:23:56,226 N'aber? Seni görelim, sevgi gösterelim dedik. 446 00:23:56,309 --> 00:23:58,145 Nasılsın? Bu Stephen. 447 00:23:58,228 --> 00:23:59,229 Memnun oldum. 448 00:23:59,312 --> 00:24:02,441 Ona söyledim. Karpuz tezgâhı, Harlem'in özüdür. 449 00:24:02,524 --> 00:24:04,359 Yaz gelmiş demektir. 450 00:24:04,443 --> 00:24:06,528 -Bu bir gerçek. -Anlat bakalım. 451 00:24:06,611 --> 00:24:07,904 Bunlar Georgia'dan. 452 00:24:07,988 --> 00:24:09,322 -Oraya gidip… -Ben de. 453 00:24:09,406 --> 00:24:10,407 Georgia'lı mısın? 454 00:24:10,490 --> 00:24:12,951 Peki. Orada bir süre bulundum. 455 00:24:13,034 --> 00:24:17,038 Her şey var. Suyunu sıkıyoruz. Çanak gibi oyuyoruz. İçine salata konuyor. 456 00:24:17,122 --> 00:24:21,084 Kabuğundan şekerleme yapılıyor. Sağlıklı atıştırmalık. 457 00:24:21,168 --> 00:24:24,045 Kabuğu zaten en besleyici yeri. 458 00:24:24,129 --> 00:24:26,590 -Tamam mı? Yeşil kısmı. -Biliyorum. 459 00:24:27,174 --> 00:24:29,259 Çok şey yapılıyor. Süper besin. 460 00:24:29,885 --> 00:24:33,221 Burada karpuz satmaya nasıl karar verdin? 461 00:24:33,305 --> 00:24:36,099 İhtiyaçtan. Artık sokaklarda olmak istemiyorduk. 462 00:24:36,183 --> 00:24:38,560 Dedik ki, "Biz karpuzu severiz." 463 00:24:38,643 --> 00:24:41,646 "Gayet kıyak bir iş." Karpuz işini öğrendik. 464 00:24:41,730 --> 00:24:43,648 Bizi güneye geri götürdü. 465 00:24:43,732 --> 00:24:47,444 Biz sokakta büyüdük. Yani ailelerimize bakmak için 466 00:24:47,527 --> 00:24:49,571 bir yol bulmuş olduk. 467 00:24:49,654 --> 00:24:52,199 Çocukları sokaklardan uzak tutmanın bir yolu. 468 00:24:52,282 --> 00:24:55,285 Çok fazla silah şiddeti var, azaltmaya çalışıyoruz. 469 00:24:55,368 --> 00:24:56,369 -Doğru. -Gel bakalım. 470 00:24:56,453 --> 00:24:59,831 Bir karpuz at. Parasını veririm. Parayı dert etme. 471 00:24:59,915 --> 00:25:02,375 Karpuzdan kazanıyoruz. Sonra kölelere bakıyorum, 472 00:25:02,459 --> 00:25:05,253 kölelikten kurtulunca karpuz ticareti yapmışlar. 473 00:25:05,337 --> 00:25:07,088 -Doğru. -Karpuz bebeğisin. 474 00:25:07,172 --> 00:25:08,507 Ben karpuz kralıyım. 475 00:25:08,590 --> 00:25:12,427 Siyahlar kendine her servet yarattığında 476 00:25:12,511 --> 00:25:15,430 ne olduğunu biliriz. Bizimle dalga geçerler. 477 00:25:15,514 --> 00:25:18,808 Elimizden almaya, küçümsemeye çalışırlar. 478 00:25:18,892 --> 00:25:21,436 Geçimimizi sağladığımız o işleri 479 00:25:21,520 --> 00:25:23,563 ortadan kaldırırlar. 480 00:25:23,647 --> 00:25:26,316 Seni burada görünce şöyle diyorum, 481 00:25:26,399 --> 00:25:30,570 işte bu anlatıyı böyle yeniden sahiplenmemiz gerek. 482 00:25:30,654 --> 00:25:31,696 -Aynen. -Evet. 483 00:25:31,780 --> 00:25:33,990 Bu nedir? Çok güzel. 484 00:25:34,074 --> 00:25:38,912 Karpuz salatası. Kırmızı karpuz, sarı karpuz, 485 00:25:38,995 --> 00:25:42,415 kırmızı soğan, salatalık, biraz beyaz peynir 486 00:25:42,499 --> 00:25:45,418 ve ahududu sirkeli salata sosu. 487 00:25:45,502 --> 00:25:47,420 Seni unutmadık. 488 00:25:47,504 --> 00:25:50,215 -Teşekkürler. -Çok güzel kokuyor. 489 00:25:50,298 --> 00:25:52,008 -Afiyet olsun. -Teşekkürler. 490 00:25:53,009 --> 00:25:55,845 Sarı karpuz, çilek yiyorsun. 491 00:25:55,929 --> 00:25:58,265 Siyah çekirdekli sarı karpuzumuz var. 492 00:25:58,348 --> 00:26:00,100 -Tamam. -Jubilee cinsi var. 493 00:26:00,183 --> 00:26:01,059 Jubilee mi? 494 00:26:01,142 --> 00:26:02,978 Sugar Baby cinsi var. 495 00:26:03,061 --> 00:26:04,688 Sarı etli karpuz var. 496 00:26:05,605 --> 00:26:07,065 En çok Sangria severim. 497 00:26:07,148 --> 00:26:08,608 -Sangria mı? -Evet. 498 00:26:08,692 --> 00:26:10,735 Bunlar Sangria mı? Ondan isterim. 499 00:26:10,819 --> 00:26:13,113 Jubilee'nin içinde uzun bir şerit olur. 500 00:26:13,196 --> 00:26:14,155 Jubilee odur. 501 00:26:14,239 --> 00:26:17,242 Sugar Baby küçük, yuvarlak ve koyu renkli olur. 502 00:26:17,325 --> 00:26:19,160 Tüm bu farklı türleri 503 00:26:19,244 --> 00:26:20,954 sana çiftçiler mi öğretti? 504 00:26:21,037 --> 00:26:24,874 Evet, şu an okuldayım. Sürekli öğreniyorum çünkü şehir çocuğuyum. 505 00:26:25,917 --> 00:26:29,421 Güneyde onlara tozlayıcı diyorlar. Siyah çiftçilerle iş yapıyoruz. 506 00:26:29,504 --> 00:26:32,591 Siyah çiftçilerle gidiyoruz ve onlara soruyorum. 507 00:26:32,674 --> 00:26:34,759 Biz de onlara destek oluyoruz. 508 00:26:34,843 --> 00:26:36,636 Orada ölüyorlar. 509 00:26:36,720 --> 00:26:40,515 Arazileri açık artırmaya çıkıyor, sonra başka biri onları alıyor. 510 00:26:40,599 --> 00:26:42,225 Bu uğraşımızın amacı bu. 511 00:26:42,309 --> 00:26:44,853 Siyah çiftçilerle yeniden bağ kurmak. 512 00:26:44,936 --> 00:26:47,856 Kamyon götürüyorum. Ekmelerine yardım ediyoruz. 513 00:26:47,939 --> 00:26:50,984 Ekmemiz gereken 405 dönüm arazi var. 514 00:26:51,067 --> 00:26:53,028 Çocukken, sokak satıcılarının 515 00:26:53,111 --> 00:26:56,448 Harlem Rönesansı'nın bir parçası olduğunu 516 00:26:56,531 --> 00:26:58,658 biliyor muydun? 517 00:26:58,742 --> 00:27:01,786 Sokakta yemek satan insanlarla bir bağın var mı? 518 00:27:01,870 --> 00:27:03,121 Hayır, sokaktaydım. 519 00:27:03,204 --> 00:27:05,665 Sokak satıcılığının yanlış tarafındaydım. 520 00:27:05,749 --> 00:27:09,002 Satmamamız gereken bir şeyi satıyorduk. 521 00:27:09,085 --> 00:27:13,298 Keşke bunları çok daha önce öğrenseydik. Bu işi o yüzden yapıyorum. 522 00:27:13,381 --> 00:27:15,800 Ben ancak üç dört kez hapse girdikten sonra 523 00:27:15,884 --> 00:27:18,762 artık bunu yapmamamız lazım dedim. 524 00:27:18,845 --> 00:27:21,640 Burada seninle olmaktan büyük onur duydum, 525 00:27:21,723 --> 00:27:23,767 yaptığın işe hayran kaldım. 526 00:27:23,850 --> 00:27:25,560 Şu an bana öğretiyorsun. 527 00:27:25,644 --> 00:27:29,064 Pek çok kişiye öğretiyorsun, bunu ortaya koymak 528 00:27:29,147 --> 00:27:31,733 ve yaptığın işi takdir ettiğimi söylemek istedim. 529 00:27:31,816 --> 00:27:34,235 -Teşekkürler. -Gelmene sevindim. Sağ ol. 530 00:27:34,319 --> 00:27:36,154 -Böyle devam et. -Sağ ol kardeşim. 531 00:27:36,237 --> 00:27:38,073 Sağ ol Cha. Ne demek. 532 00:28:17,779 --> 00:28:21,616 Şehri Harlemli birinin gözünden görmek 533 00:28:21,700 --> 00:28:25,036 ve bugün Harlem'de hâlâ gelişen siyah girişimlerin ruhunu görüp 534 00:28:25,120 --> 00:28:27,038 takdir etmek büyük zevkti. 535 00:28:28,707 --> 00:28:33,420 Harlem Rönesansı derin bir sanatsal ve kültürel ifade dönemiydi. 536 00:28:34,254 --> 00:28:36,506 Eski bir sommelier olarak 537 00:28:36,589 --> 00:28:38,508 bardağın içindekilerin 538 00:28:38,591 --> 00:28:41,594 tarihimize dair çok şey öğretebileceğini biliyorum. 539 00:28:43,012 --> 00:28:44,848 1920'lerde kaçak barlar, 540 00:28:44,931 --> 00:28:47,642 kulüpler ve dans salonları 541 00:28:47,726 --> 00:28:50,228 Harlem'in alt kültürünün bir parçasıydı. 542 00:28:50,311 --> 00:28:52,772 Bugün bu miras, 543 00:28:52,856 --> 00:28:56,818 Orange Caddesi 67 numarada yerel bir siyah işletmesinde yaşıyor. 544 00:28:56,901 --> 00:29:01,406 Yeraltı havasıyla, Rönesans devrinin kaçak barlarını andırıyor. 545 00:29:03,074 --> 00:29:05,493 Sahibi Karl Franz Williams'la 546 00:29:05,577 --> 00:29:08,997 ve ünlü miksolojist Tiffanie Barriere ile konuşuyorum. 547 00:29:09,080 --> 00:29:13,042 Tiffanie, içki sektörünün en itibarlı ödüllerinin sahibi. 548 00:29:13,126 --> 00:29:15,754 Tarihimizde içkinin rolünü konuşacağız. 549 00:29:16,337 --> 00:29:19,257 Siyahların içkileri 550 00:29:19,340 --> 00:29:21,092 Harlem'e nereden geliyor? 551 00:29:21,176 --> 00:29:23,386 Harlem Rönesansı, içki yasağına denk geliyor. 552 00:29:23,470 --> 00:29:29,768 O devirde bu bölgede devasa bir yaratıcı enerji patlaması var. 553 00:29:29,851 --> 00:29:33,730 E. Simms Campbell yayınlanan ilk siyah karikatüristti. 554 00:29:33,813 --> 00:29:36,483 Harlem'in gece hayatı haritasını yaptı. 555 00:29:37,192 --> 00:29:40,570 Çok da ayrıntılı. "Burada torbacı vardır" diyor. 556 00:29:40,653 --> 00:29:43,364 "Burası gece kulübü. Bu, gece 2'de açılır." 557 00:29:43,448 --> 00:29:46,367 Harita olmayan şey ise kaçak barlar. 558 00:29:46,451 --> 00:29:49,412 Haritada yok, çünkü sayıları 500'den fazla. 559 00:29:49,496 --> 00:29:51,414 Yani bulma sorunu yaşamazdın. 560 00:29:51,498 --> 00:29:54,834 Harlem'de şehrin diğer yerlerine göre çok daha fazla var. 561 00:29:54,918 --> 00:29:57,170 İçki yasağı, 562 00:29:57,253 --> 00:30:02,842 Harlem Rönesansı'nı ateşleyen bir zemin oluşturdu. 563 00:30:02,926 --> 00:30:06,221 Çünkü eğlenmeye gidilecek başka yer yoktu. 564 00:30:06,304 --> 00:30:09,140 Şehrin geri kalanı tecritteydi. Şehir hayatı durdurulmuştu. 565 00:30:09,224 --> 00:30:11,059 Harlem'de gece hayatı sürdü, 566 00:30:11,142 --> 00:30:13,603 tüm en iyi sanatçılar, aydınlar 567 00:30:13,686 --> 00:30:15,021 zaten buradaydı. 568 00:30:15,688 --> 00:30:18,191 Bunların olduğu sırada 569 00:30:18,274 --> 00:30:21,402 güneyde birçok güzel siyah kasaba var. 570 00:30:21,486 --> 00:30:24,030 Kaçak içkileriyle, yetiştirdikleri yulafla, 571 00:30:24,113 --> 00:30:28,952 arpayla, mısırla biliniyorlar. En güzel kaçak içki malzemeleri. 572 00:30:29,035 --> 00:30:31,329 Muhtemelen de kuzeye gönderiyorlar. 573 00:30:31,412 --> 00:30:33,540 O devirde artık köle değildik 574 00:30:33,623 --> 00:30:37,627 yani siyah topluluğu para kazanmanın yollarını arıyordu. 575 00:30:37,710 --> 00:30:41,714 Kaçak içki yapımında çok büyük para vardı. 576 00:30:41,798 --> 00:30:43,174 Yani biz bu işi… 577 00:30:43,258 --> 00:30:45,510 Afrika'da müthiş biralar yapıyorduk. 578 00:30:45,593 --> 00:30:48,012 Bu işin zaten ustasıydık. 579 00:30:48,096 --> 00:30:51,432 Şeker kamışı yetiştiriyorduk, şeker üretiminde 580 00:30:51,516 --> 00:30:54,310 yan ürünlerinden biri de pekmezdir, değil mi? 581 00:30:54,394 --> 00:30:56,396 Romun başlangıcı. 582 00:30:56,479 --> 00:31:00,316 Memleketimizde yaptığımızı buradaki yuvamıza getirmek onurlu. 583 00:31:00,400 --> 00:31:01,901 -Evet. -Hayatta kalmak. 584 00:31:03,444 --> 00:31:05,864 İçimdeki güneyli kadın punch yapmadan duramaz. 585 00:31:05,947 --> 00:31:07,657 -Doğru. -Mecburum. 586 00:31:09,868 --> 00:31:12,704 Punch çok popülerdi. 587 00:31:12,787 --> 00:31:16,583 "Hadi kutlamaya bize gelin." "Size bir şey hazırladım." 588 00:31:16,666 --> 00:31:18,960 Eskiden beri yapılan koca bir kâse lezzet. 589 00:31:19,043 --> 00:31:21,421 Siyahlar arasında yaygın. Kiliselerde var. 590 00:31:21,504 --> 00:31:24,257 Üniversitede var. Büyükannenin evinde var. 591 00:31:24,340 --> 00:31:26,301 Ailem Karayipler'den. 592 00:31:26,384 --> 00:31:28,928 Planter's Punch'ı bilirsiniz. 593 00:31:29,512 --> 00:31:34,642 Bajan Rum Punch vardır. Kültürümüzün önemli parçalarıdır. 594 00:31:34,726 --> 00:31:35,685 Kesinlikle. 595 00:31:36,185 --> 00:31:37,937 -Burada tarih yatıyor. -Evet. 596 00:31:38,438 --> 00:31:41,733 Tom Bullock 597 00:31:41,816 --> 00:31:46,654 kokteyl alanında önemli siyah uzmanlardan biri. 598 00:31:46,738 --> 00:31:49,908 Bir Afro Amerikalının yazdığı ilk kokteyl kitabı onun. 599 00:31:49,991 --> 00:31:51,868 Hakkında pek bilgimiz yok. 600 00:31:51,951 --> 00:31:53,953 Güneyli olduğunu sanıyoruz, 601 00:31:54,037 --> 00:31:58,458 demir yoluyla Orta Batı'ya gelmiş ama… 602 00:31:58,541 --> 00:32:01,336 Kitabının adı İdeal Barmen. 603 00:32:01,419 --> 00:32:05,506 Yani en iyi kokteylleri yapıyor, orası kesin. 604 00:32:05,590 --> 00:32:07,300 Onun kokteyllerini yapan 605 00:32:07,383 --> 00:32:11,387 ve içen bir barmen olarak 606 00:32:11,471 --> 00:32:13,890 bu beni çok onurlandırıyor. 607 00:32:14,807 --> 00:32:18,394 Tom Bullock'ın punch'ını yapıyorum. İşte size aromaterapi. 608 00:32:18,895 --> 00:32:20,939 Barın arkasında sadece barmenler yoktu. 609 00:32:21,022 --> 00:32:24,275 Yemek servisi çalışanlarının narenciye ve meyve gibi malzemeleri vardı. 610 00:32:24,359 --> 00:32:25,818 Neyin mevsimiyse o vardı. 611 00:32:25,902 --> 00:32:28,988 Büyük partiler hâlinde yapılırdı çünkü yapacak iş çok. 612 00:32:29,072 --> 00:32:34,160 Bir kurucu, başkan, konuşmacı ya da yazar gelmeden önce. 613 00:32:34,243 --> 00:32:37,080 Sadece tarzınızı ve görgünüzü değil, 614 00:32:37,163 --> 00:32:41,209 bahçendeki ürünlerin de ne taze olduğunu gösterme fırsatı. 615 00:32:41,292 --> 00:32:43,878 Güney punch'ı limandan gelen malzemelerle yapılırdı, 616 00:32:43,962 --> 00:32:46,130 bu yüzden Madeira şarabı koyuyorum. 617 00:32:46,714 --> 00:32:51,010 Her bir malzemenin tadını almaya çalışırken 618 00:32:51,844 --> 00:32:55,848 karışımın mükemmelliğinin de tadını çıkarıyorum. 619 00:32:57,266 --> 00:33:00,228 Bol sulu taze meyveler koyuyoruz. 620 00:33:00,311 --> 00:33:02,105 Narenciye, tatlılığı dengeliyor. 621 00:33:02,188 --> 00:33:05,441 Bu, atalarımızdan gelen bir yöntem. 622 00:33:05,525 --> 00:33:08,361 Tatlıyla ekşiyi hemen anlarız. 623 00:33:08,444 --> 00:33:11,406 Bir şeyin dengelenmesi gerektiğini anlarız. 624 00:33:11,489 --> 00:33:14,033 Bunu usulünce servis etmeyi de biliriz. 625 00:33:14,117 --> 00:33:18,454 Bu malzemeleri güzelce karıştırıp bekletiriz, 626 00:33:18,538 --> 00:33:21,499 böylece her şey yumuşar. 627 00:33:21,582 --> 00:33:24,419 Tiffanie, demin bizlerin 628 00:33:24,502 --> 00:33:28,715 içki kaçakçılarının torunları olduğumuzdan 629 00:33:28,798 --> 00:33:31,926 bahsediyordun. 630 00:33:32,510 --> 00:33:36,889 Çok teşekkürler. Aslında bilmeden ilginç bir noktaya değindin. 631 00:33:36,973 --> 00:33:39,392 Dedemle tanışma fırsatım olmadı. 632 00:33:39,475 --> 00:33:41,436 1907'de doğmuş. 633 00:33:42,270 --> 00:33:45,648 Dikkatimi çeken şeylerden biri 634 00:33:45,732 --> 00:33:49,736 dedemin sadece 635 00:33:49,819 --> 00:33:54,782 alkol taşıma işinde olmaması. 636 00:33:54,866 --> 00:33:56,367 Bunu Capone için yapmış. 637 00:33:56,451 --> 00:33:58,786 Acayip bir hikâye. 638 00:33:58,870 --> 00:34:02,165 Kuzeyde, bu yeni gittiği yerde 639 00:34:02,248 --> 00:34:05,084 geçimini sağlamanın bir yolunu arıyormuş. 640 00:34:05,168 --> 00:34:08,421 "Mafya" ile bağlantı kurmuş. 641 00:34:08,504 --> 00:34:12,008 Capone için şoförlük yapmış. 642 00:34:12,842 --> 00:34:17,263 Bir gün kamyonunun önü kesiliyor. 643 00:34:17,346 --> 00:34:20,391 Çatışma çıkıyor. Sağ kurtuluyor. 644 00:34:20,475 --> 00:34:22,268 -Devam et. -Tamam. 645 00:34:22,351 --> 00:34:24,729 Ama sonra dağıtım işini bırakmaya 646 00:34:24,812 --> 00:34:26,856 karar veriyor. 647 00:34:26,939 --> 00:34:30,485 Trenlerde vagon görevlisi olmasına bu olay yol açmış. 648 00:34:30,568 --> 00:34:35,490 Ama aynı sırada, ailesini korumak için 649 00:34:36,074 --> 00:34:39,786 emniyet görevlileri için bodrumunda kaçak içki yapıyormuş. 650 00:34:40,703 --> 00:34:43,998 Bunu öğrenince, ki bunu bana sonradan anlattılar, 651 00:34:44,540 --> 00:34:47,210 öğrendiğim bu renkli geçmiş 652 00:34:47,293 --> 00:34:50,296 bahsettiğiniz şeylerle çok ilişkili. 653 00:34:50,379 --> 00:34:54,258 Yani biz bu hep bu işin içindeydik, 654 00:34:54,342 --> 00:34:57,637 bu iş yer altındayken bile. 655 00:34:57,720 --> 00:35:00,973 Buradaki kaçak barlar da öyleymiş. 656 00:35:01,057 --> 00:35:04,852 Bilgi paylaştığımız, görüş paylaştığımız 657 00:35:04,936 --> 00:35:07,897 bağlantılar kurduğumuz mekânlardı. 658 00:35:07,980 --> 00:35:11,359 Tüm bunlar, o devrin kültürünün bir parçası, 659 00:35:11,442 --> 00:35:13,486 bu çok ilgimi çekiyor. 660 00:35:13,569 --> 00:35:17,240 Gerçekten de barların özellikle siyahlar için 661 00:35:17,323 --> 00:35:20,451 güvenli kamusal alanlar olmasını istiyoruz. 662 00:35:20,535 --> 00:35:22,662 Örneğin barda oturan bir kadın için. 663 00:35:22,745 --> 00:35:26,999 Bu, 40'lara, 50'lere kadar gördüğümüz bir şey değil. 664 00:35:27,083 --> 00:35:29,460 Siyah queerler için de öyle. 665 00:35:29,544 --> 00:35:32,797 Bazıları açılmıştı, bazıları kendi cinsinden biriyle çıkarken 666 00:35:32,880 --> 00:35:35,967 karşı cinsten biriyle evli olabilir. 667 00:35:36,050 --> 00:35:38,886 Bunu edebiyatta ve hatta biraz şiirde görüyoruz. 668 00:35:38,970 --> 00:35:42,473 Olabileceğin kişinin hikâyesini saklamak. 669 00:35:43,141 --> 00:35:44,350 Bunlar barlarda olurdu, 670 00:35:44,433 --> 00:35:47,186 buralar zaman zaman güvenli ve eğlenceliydi. 671 00:35:47,270 --> 00:35:48,354 -Evet. -Evet. 672 00:35:48,938 --> 00:35:50,148 -Şerefe. -Şerefe. 673 00:35:50,231 --> 00:35:51,691 Buna içilir. 674 00:35:52,316 --> 00:35:53,151 Şerefe. 675 00:35:53,651 --> 00:35:54,735 Şerefe. 676 00:35:57,780 --> 00:36:00,741 Harlem Rönesansı, sadece siyahların 677 00:36:00,825 --> 00:36:03,244 sanatsal ifadelerinin kutlandığı bir dönem değildi, 678 00:36:03,870 --> 00:36:06,247 aynı zamanda birbirimize dönüp 679 00:36:06,330 --> 00:36:09,417 topluluk inşa etmek ve sürdürmek için 680 00:36:09,500 --> 00:36:11,836 güvenli alanlar da yarattı. 681 00:36:13,296 --> 00:36:17,550 Harlem'in bir saat kuzeyinde Madam C.J. Walker'ın malikânesi var. 682 00:36:17,633 --> 00:36:21,804 Sıfırdan milyoner olan ilk Amerikalı siyah kadın. 683 00:36:21,888 --> 00:36:24,098 Yarattığı saç ürünlerini 684 00:36:24,182 --> 00:36:28,978 ülkenin her yanındaki siyah kadınlar hem sattı hem de satın aldı. 685 00:36:32,565 --> 00:36:34,650 Villa Lewaro adlı malikâne 686 00:36:35,276 --> 00:36:38,863 kızı A'Lelia Walker'la birlikte siyah seçkinler için 687 00:36:38,946 --> 00:36:42,658 yeni bir miras ve oyun alanı inşa edecekleri bir vahaydı. 688 00:36:43,201 --> 00:36:47,663 A'Lelia Walker'ın düzenlediği toplantılara Zora Neale Hurston, 689 00:36:47,747 --> 00:36:49,290 James Weldon Johnson, 690 00:36:49,373 --> 00:36:52,335 Web Du Bois ve Langston Hughes gibi isimler vardı. 691 00:36:53,544 --> 00:36:57,006 Bu toplantılar yaratıcılığa ve topluluk ruhuna ilham verdi. 692 00:37:01,052 --> 00:37:03,971 Bir yaz akşamı A'Lelia Bundles, 693 00:37:04,055 --> 00:37:08,392 A'Lelia Walker'ın torununun torunu bizi davet etti. 694 00:37:08,476 --> 00:37:10,686 Alexander Smalls, Cha McCoy 695 00:37:10,770 --> 00:37:13,814 ve emekli haber spikeri Dean Schomburg davetliydi. 696 00:37:13,898 --> 00:37:16,567 Dean, Arturo Schomburg'un torunu. 697 00:37:16,651 --> 00:37:20,321 Siyah sanat eserlerinden oluşan özel koleksiyonu 698 00:37:20,404 --> 00:37:23,115 Schomburg Merkezi'nin temeli olan kişi. 699 00:37:26,494 --> 00:37:29,830 Sizi bu odada ağırlamak çok özel. 700 00:37:30,498 --> 00:37:33,626 A'Lelia Walker, 1921'deki 4 Temmuz partisinde 701 00:37:33,709 --> 00:37:37,713 burada Liberya Başkanı'nı ağırlamış. 702 00:37:37,797 --> 00:37:39,882 Terasta havai fişekler, 703 00:37:39,966 --> 00:37:44,512 dönemin en iyi orkestra sanatçılarından Ford Dabney'in canlı müziği. 704 00:37:44,595 --> 00:37:46,931 Beyaz Saray'a davet edilmemiş 705 00:37:47,014 --> 00:37:49,308 ama Villa Lewaro'ya davet edilmiş. 706 00:37:50,017 --> 00:37:51,727 Yani burası bizim Beyaz Sarayımızdı. 707 00:37:52,645 --> 00:37:53,854 -Ne güzel. -Çok hoş. 708 00:37:53,938 --> 00:37:55,940 Siyah Beyaz Saray'da gibiyiz. 709 00:37:56,023 --> 00:37:59,944 Bu avizeler, Beyaz Saray'daki Doğu Salonu'nun avizeleriyle aynı. 710 00:38:00,027 --> 00:38:01,028 Evet. 711 00:38:01,112 --> 00:38:03,948 İçki yasağı sırasında parti veriyormuş. 712 00:38:04,031 --> 00:38:08,202 Ama müthiş bir kaçak içkicisi varmış. En iyi şampanyalar buradaymış. 713 00:38:09,036 --> 00:38:12,331 O zaman Madam C.J. Walker'ın evinde 714 00:38:12,415 --> 00:38:15,668 onun o siyah kadın büyüsünü kutlamak üzere 715 00:38:15,751 --> 00:38:18,963 şampanya içmemiz gayet yerinde. 716 00:38:19,046 --> 00:38:21,590 Kesinlikle. Bize biraz da 717 00:38:21,674 --> 00:38:24,677 A'Lelia'nın mutfak mirasını anlatır mısınız? 718 00:38:25,261 --> 00:38:26,804 Madam C.J. Walker, 719 00:38:26,887 --> 00:38:29,015 bir plantasyonda doğmuş. Adı Sarah Breedlove. 720 00:38:29,098 --> 00:38:32,393 1867'de Delta, Louisiana'da. 721 00:38:32,476 --> 00:38:35,187 Hayatının bu kısmında 722 00:38:35,271 --> 00:38:37,273 eğitimsiz bulaşıkçı bir kadınken 723 00:38:37,356 --> 00:38:41,736 sonradan aşçı oluyor ve saç bakım ürünü şirketi kuruyor. 724 00:38:41,819 --> 00:38:44,739 Binlerce kadını işe alıyor ve milyoner oluyor. 725 00:38:44,822 --> 00:38:46,866 Ama aşçılığı çok önemli, 726 00:38:46,949 --> 00:38:49,577 çünkü kendi işini kurduğu sırada 727 00:38:49,660 --> 00:38:51,579 aşçılıktan para kazanıyor. 728 00:38:51,662 --> 00:38:53,622 Para kazanmaya başlayınca 729 00:38:53,706 --> 00:38:57,710 tabii aşçılar tutuyor. Parti verebilecek hâle geldiğinde de 730 00:38:57,793 --> 00:38:59,587 sadece siyahları işe alıyor. 731 00:39:00,171 --> 00:39:04,133 Daha sonra A'Lelia Walker The Dark Tower adında bir yer açıyor. 732 00:39:04,216 --> 00:39:06,969 İkonik bir Harlem Rönesansı mekânı. 733 00:39:07,053 --> 00:39:09,430 Bu, 136. Cadde'deki evinde. 734 00:39:09,513 --> 00:39:12,433 Genç yazarları ilk kez ağırladığı bir toplantıda 735 00:39:12,516 --> 00:39:15,436 spagetti ikram etmesi iyi bilinir. 736 00:39:15,519 --> 00:39:18,064 Aralarında Countee Cullen, 737 00:39:18,147 --> 00:39:20,524 Langston Hughes ve Wally Thurman varmış. 738 00:39:20,608 --> 00:39:25,279 The Dark Tower'ın nasıl olacağından bahsediyorlarmış. 739 00:39:25,363 --> 00:39:28,824 Para bağışı yapan müdavimleri olacakmış. 740 00:39:28,908 --> 00:39:31,911 Gelen sanatçılar yılda bir dolar ödeyerek 741 00:39:31,994 --> 00:39:33,913 istedikleri kadar yiyecekmiş. 742 00:39:33,996 --> 00:39:36,123 Konsept buymuş. 743 00:39:36,207 --> 00:39:38,793 İkinizin de ailesi 744 00:39:38,876 --> 00:39:43,214 siyahların kültürünü kayıt altına almış. 745 00:39:43,297 --> 00:39:45,800 Arturo Schomburg benim büyükbabamdı. 746 00:39:46,842 --> 00:39:51,097 Siyah kültürüyle ilgili her şeyin koleksiyoncusuydu. 747 00:39:51,180 --> 00:39:54,392 Halk olarak önemli ve büyük şeyler yaptığımızı 748 00:39:54,475 --> 00:39:58,396 topluma önemli katkılarımızın olduğunu 749 00:39:58,479 --> 00:40:00,314 herkesin anlamasını istiyordu. 750 00:40:00,398 --> 00:40:03,734 Önerdiği şeyler arasında bir de yemek kitabı vardı. 751 00:40:03,818 --> 00:40:06,445 Nesilden nesile aktarılan bazı tarifler var. 752 00:40:06,529 --> 00:40:10,991 Madam Walker'ın Brunswick Yahnisi'ni tarif ettiği bir mektup var. 753 00:40:11,075 --> 00:40:14,328 Dondurma yapımını da anlatıyor. Çok ayrıntılı. 754 00:40:14,412 --> 00:40:18,833 Yemek onun için önemliymiş ve annesi için de öyle. 755 00:40:18,916 --> 00:40:21,377 Açık artırmada satılan köleler için 756 00:40:21,460 --> 00:40:23,796 sorulardan biri "Yemek yapmayı biliyor musun?" 757 00:40:23,879 --> 00:40:26,215 Köle sahipleri soruyu cevaplardı. 758 00:40:26,298 --> 00:40:28,509 Köleler gerçek insan değildi ki. Maldı. 759 00:40:28,592 --> 00:40:30,594 Onları satan köle simsarları 760 00:40:30,678 --> 00:40:33,556 size tam olarak ne yapabileceklerini söylerdi. 761 00:40:33,639 --> 00:40:36,767 -"İyi yemek yapar." -Bu da onların değerini artırırdı. 762 00:40:36,851 --> 00:40:38,477 -Evet, kesinlikle. -Doğru. 763 00:40:38,561 --> 00:40:41,647 Bu ülkenin ilk siyah milyoner kadınının 764 00:40:41,730 --> 00:40:45,317 kocaman malikânesinde otururken 765 00:40:45,401 --> 00:40:48,946 merak etmeden geçemiyorum. 766 00:40:49,530 --> 00:40:52,658 Yemekle ilgili olarak, siyahlar arasında 767 00:40:52,741 --> 00:40:57,204 sınıf, erişim, imtiyaz ve servet bağlamında 768 00:40:57,288 --> 00:40:59,415 nasıl bir iletişim kuruluyordu, 769 00:40:59,498 --> 00:41:02,543 bunu merak ediyorum. 770 00:41:02,626 --> 00:41:06,255 Istakoz yememiz çok yerinde oldu. 771 00:41:06,338 --> 00:41:07,173 Evet. 772 00:41:07,256 --> 00:41:11,594 Çünkü ıstakoz, A'Lelia Walker'ın en sevdiği yiyeceklerden. 773 00:41:12,094 --> 00:41:14,722 Deniz ürünü yemeklerini severmiş. 774 00:41:14,805 --> 00:41:16,348 Ama ıstakoz ve şampanyanın 775 00:41:16,432 --> 00:41:21,228 kendi geçmişinde büyük önemi var. 776 00:41:21,896 --> 00:41:25,691 Ağustos 1931'de Long Branch sahilinde 777 00:41:26,275 --> 00:41:27,860 bir doğum günü partisine gidiyor. 778 00:41:27,943 --> 00:41:30,237 Çok kalburüstü bir yer. 779 00:41:30,321 --> 00:41:33,866 Bu devrin Martha's Vineyard'ı gibi. Başkanların yazları orada geçerdi. 780 00:41:33,949 --> 00:41:36,785 Yüzyılın o devrinde 781 00:41:36,869 --> 00:41:39,914 zengin beyazların olduğu yerde muhakkak bir siyah topluluğu var. 782 00:41:39,997 --> 00:41:43,125 Çünkü birileri onlara yemek yapmak zorunda. 783 00:41:43,209 --> 00:41:47,046 Birileri temizlik yapmalı. Birileri onları eğlendirmeli. 784 00:41:47,129 --> 00:41:49,215 Bir doğum günü partisine gidiyor. 785 00:41:49,298 --> 00:41:52,051 Sahildeler. Çikolatalı pasta ve ıstakoz yiyip 786 00:41:52,134 --> 00:41:54,595 şampanya içiyorlar. 787 00:41:55,221 --> 00:41:59,308 Yüksek tansiyonu var. Birkaç yıl önce felç geçirmiş, 788 00:41:59,391 --> 00:42:01,018 ama tamamen iyileşmiş. 789 00:42:01,101 --> 00:42:05,231 Ama bu harika ıstakoz ve şampanya ziyafeti sonrası 790 00:42:05,314 --> 00:42:07,191 kendi odasına dönüyor, 791 00:42:08,108 --> 00:42:12,154 gece yarısı uyanıp felç geçiriyor. Sonra da ölüyor. 792 00:42:13,030 --> 00:42:15,658 Ölmesi üzücü tabii. 793 00:42:15,741 --> 00:42:19,912 Ama son nefesine kadar sevdiği şeyleri yapmış. 794 00:42:19,995 --> 00:42:21,372 Hiçbir şeyi ağırdan almamış. 795 00:42:21,455 --> 00:42:24,708 Cenazesi görkemli olmuş. Binlerce insan gelmiş. 796 00:42:24,792 --> 00:42:27,461 138 ve 7. Cadde'nin kesişimindeki 797 00:42:27,545 --> 00:42:29,922 Howell Cenaze Evi'ne akın etmişler. 798 00:42:30,005 --> 00:42:34,051 Cenaze konvoyu Woodland Mezarlığı'na gitmiş. 799 00:42:34,134 --> 00:42:36,262 Hubert Julian adlı siyah bir pilot 800 00:42:36,345 --> 00:42:40,474 uçağıyla üzerlerinde uçup 801 00:42:40,558 --> 00:42:43,477 mezarın üstüne en sevdiği çiçekleri yağdırmış. 802 00:42:43,561 --> 00:42:45,938 Son öğünü ıstakoz ve şampanya olmuş. 803 00:42:47,064 --> 00:42:50,609 Istakoz, Afro Amerikalılar için sıradan bir yemekti. 804 00:42:50,693 --> 00:42:53,779 Ucuzdu. Beyazların ilgisini çekmezdi. 805 00:42:53,862 --> 00:42:57,783 Istakozun yanı sıra istiridye de yerlerdi. 806 00:42:57,866 --> 00:42:59,702 Çünkü ağını atınca hepsini yakalardın. 807 00:42:59,785 --> 00:43:02,955 Şu an karidesin böyle pahalı olmasının nedeni 808 00:43:03,038 --> 00:43:06,417 egemenler tarafından keşfedilmiş olmasından. 809 00:43:06,500 --> 00:43:11,046 Bir tabak karidesli irmik 5 dolardan 30 dolara fırlıyor. 810 00:43:11,130 --> 00:43:15,593 Bu, kimliğimizin bir parçası olan kültürel bir fenomen. 811 00:43:15,676 --> 00:43:21,557 Çok katı bir hiyerarşik eğitim veren 812 00:43:21,640 --> 00:43:24,393 Fransız aşçılık okuluna gitmiş biriyim, 813 00:43:24,476 --> 00:43:27,021 "Bununla şu yenir. Onunla bu yenir" denirdi. 814 00:43:27,605 --> 00:43:29,773 Şu çok dikkatimi çekti, 815 00:43:29,857 --> 00:43:31,984 bana söylediğinize göre 816 00:43:32,067 --> 00:43:34,278 bunlar şu anda lüks ürün sayılıyor 817 00:43:34,862 --> 00:43:40,284 oysa biz ıstakoz ve istiridye yerken 818 00:43:40,367 --> 00:43:42,328 gayet sıradan şeylerdi. 819 00:43:42,411 --> 00:43:44,913 Sonra biz de toplum olarak 820 00:43:45,456 --> 00:43:48,208 bunu kabullenip bunlar bize göre değil diyoruz. 821 00:43:48,292 --> 00:43:50,794 Aslında onu biz yarattık. 822 00:43:53,464 --> 00:43:56,592 Hikâyemizin ne büyük kısmı gizli kalmış. 823 00:43:57,426 --> 00:43:59,762 Ama insanlar geçmişte kim olduklarını bilmezse 824 00:43:59,845 --> 00:44:02,097 şimdi kim olduklarını nasıl bilebilir? 825 00:44:02,681 --> 00:44:06,685 Atalarımızın hikâyelerini geri almak bizim elimizde. 826 00:44:08,562 --> 00:44:11,190 -Atalara. -Atalara. 827 00:44:11,273 --> 00:44:12,107 Şerefe. 828 00:44:12,816 --> 00:44:16,362 Rönesans devrinde hayat bulan canlı kültüre rağmen 829 00:44:16,445 --> 00:44:19,698 2. Dünya Savaşı'ndan dönen milyonlarca siyahı 830 00:44:20,324 --> 00:44:22,117 yaygın ayrımcılık bekliyordu. 831 00:44:22,785 --> 00:44:26,163 Özgürlüklerimiz için stratejik bir mücadelenin zamanıydı. 832 00:44:26,246 --> 00:44:28,791 MOREHOUSE ÜNIVERSİTESİ KURULUŞU 1867 833 00:44:28,874 --> 00:44:32,419 Organize planlama toplantıları, iyi düzenlenmiş protestolarla 834 00:44:32,503 --> 00:44:35,130 bir sorumluluk hareketi oluşuyordu. 835 00:44:37,007 --> 00:44:40,678 Atlanta'da pek duyulmamış bir oturma eylemini yapan 836 00:44:41,387 --> 00:44:44,598 bir grup HBCU öğrenci aktivistinin 837 00:44:45,391 --> 00:44:48,102 şimdiye dek bilmediğim hikâyesini öğrendim. 838 00:44:50,521 --> 00:44:51,980 Onların çabaları 839 00:44:52,564 --> 00:44:55,567 bu ülkenin tarihini sonsuza dek değiştirdi. 840 00:45:45,659 --> 00:45:48,579 Alt yazı çevirmeni: Ece Eroğlu