1 00:00:02,000 --> 00:00:07,000 Downloaded from YTS.MX 2 00:00:08,000 --> 00:00:13,000 Official YIFY movies site: YTS.MX 3 00:01:18,417 --> 00:01:22,417 MEYDİN İNGİLTERE: POWELL VE PRESSBURGER FİLMLERİ 4 00:01:26,417 --> 00:01:29,417 MARTIN SCORSESE SUNAR 5 00:02:21,500 --> 00:02:26,000 YÖNETMEN DAVID HINTON 6 00:02:37,417 --> 00:02:39,250 1942'de doğdum 7 00:02:39,417 --> 00:02:42,833 ve üç yaşındayken astım oldum. 8 00:02:44,250 --> 00:02:47,542 Yani diğer çocuklar gibi etrafta koşturup oynayamıyordum, 9 00:02:47,583 --> 00:02:49,583 bu yüzden kendimi televizyon karşısında 10 00:02:49,625 --> 00:02:51,375 filmler izlerken buldum. 11 00:02:55,000 --> 00:02:58,417 İzlediğimi hatırladığım ilk görüntüler 12 00:02:58,458 --> 00:03:00,625 Bağdat Hırsızı filmindendi. 13 00:03:01,750 --> 00:03:04,708 Kamçıla, cennetin rüzgarları! 14 00:03:04,833 --> 00:03:07,000 Feryat edene kadar kamçıla! 15 00:03:11,208 --> 00:03:15,458 O zaman bilmiyordum ama o filmin yönetmenlerinden biri Michael Powell'dı. 16 00:03:19,333 --> 00:03:20,375 Ve bir çocuğun 17 00:03:20,500 --> 00:03:22,625 Michael Powell'ın gizemleriyle tanışması için 18 00:03:22,708 --> 00:03:24,500 daha iyi bir yol düşünemiyorum. 19 00:03:27,958 --> 00:03:30,375 Büyük bir şovmen tarafından yapılmış bir filmdi bu 20 00:03:30,708 --> 00:03:32,500 ve her karesi beni 21 00:03:32,625 --> 00:03:33,833 kendine hayran bırakmıştı. 22 00:03:35,917 --> 00:03:38,000 Bir filmin sahip olabileceği güç 23 00:03:38,083 --> 00:03:39,833 beni büyülemişti. 24 00:03:43,125 --> 00:03:44,125 Gözlerim! 25 00:03:45,833 --> 00:03:46,917 Kör oldum! 26 00:03:50,375 --> 00:03:52,500 Tabii o zaman izlediğim 27 00:03:52,542 --> 00:03:54,792 filmin renkli versiyonu değil, 28 00:03:54,833 --> 00:03:58,042 epey kötü bir siyah beyaz versiyonuydu. 29 00:03:58,083 --> 00:04:01,292 Üstelik evimizdeki 16 inç televizyonda izlemiştim. 30 00:04:07,917 --> 00:04:08,917 Yine de 31 00:04:08,958 --> 00:04:11,542 beni öyle bir etkiledi ki 32 00:04:11,625 --> 00:04:13,833 aklımdan bir daha asla çıkmadı. 33 00:04:15,583 --> 00:04:17,042 Amerikan filmleri, evet. 34 00:04:17,458 --> 00:04:20,875 Hatta İtalyan filmlerini, yeni gerçekçi filmleri bile izledim televizyonda. 35 00:04:20,958 --> 00:04:23,833 Ama o dönem televizyonla ilgili ilginç olan şey şuydu: 36 00:04:23,875 --> 00:04:26,875 Amerikan televizyonlarında gösterilen filmleri çoğu 37 00:04:27,125 --> 00:04:28,292 İngiliz yapımıydı. 38 00:04:28,708 --> 00:04:32,000 Çünkü Amerikalı dağıtımcılar televizyonlara satış yapmıyordu. 39 00:04:32,458 --> 00:04:34,292 Ama belli ki İngiliz yapımcılar yapıyordu. 40 00:04:34,917 --> 00:04:36,250 İşte bu yüzden 41 00:04:36,667 --> 00:04:39,542 İngiliz sineması beni şekillendirdi. 42 00:04:40,583 --> 00:04:42,333 Eskiden İngiliz film şirketlerinin 43 00:04:42,417 --> 00:04:45,292 logolarını görünce heyecanlanırdım. 44 00:04:46,042 --> 00:04:49,417 Ama bu logolardan biri, büyük vaatler barındırırdı. 45 00:04:50,500 --> 00:04:52,208 The Archers'ın hedef tahtalı logosu. 46 00:04:52,250 --> 00:04:53,167 BİR ARCHERS YAPIMI 47 00:04:53,208 --> 00:04:55,542 Bir Powell-Pressburger filmi geliyor demekti bu. 48 00:04:56,000 --> 00:04:58,542 10-11 yaşlarındayken 49 00:04:58,583 --> 00:05:01,667 televizyonda durmadan Powell-Pressburger filmleri izlerdim. 50 00:05:01,708 --> 00:05:03,125 Sık yayınlanırdı bu filmler. 51 00:05:06,667 --> 00:05:09,167 Hoffmann'ın Sihirli Masalları diye bir film vardı. 52 00:05:10,833 --> 00:05:14,833 Aslında normalde bir çocuğun seveceği bir film değildi. 53 00:05:15,250 --> 00:05:18,125 Özünde bir 19. yüzyıl operasıydı. 54 00:05:18,417 --> 00:05:20,750 Bir kere de izlemedim üstelik, tekrar tekrar izledim, 55 00:05:20,792 --> 00:05:22,500 takıntı haline gelmişti. 56 00:05:24,750 --> 00:05:27,750 Million Dollar Movie diye bir programda çıkıyordu. 57 00:05:27,917 --> 00:05:30,167 Tüm hafta aynı filmi gösterirdi, 58 00:05:30,500 --> 00:05:31,792 akşam iki kere, 59 00:05:32,292 --> 00:05:33,833 üç kere de haftasonu. 60 00:05:35,375 --> 00:05:38,292 Bu film beni büyülemişti. 61 00:05:39,083 --> 00:05:42,500 Kamera ile müzik arasındaki ilişkiye dair her şeyi 62 00:05:42,958 --> 00:05:45,542 bu filmi tekrar tekrar izlemem sayesinde öğrendim. 63 00:05:53,917 --> 00:05:54,958 Bugün hâlâ 64 00:05:55,375 --> 00:05:57,500 bu filmden müzikler ve görüntüler 65 00:05:57,625 --> 00:05:59,208 aklıma geliyor. 66 00:06:03,333 --> 00:06:04,375 Aslında 67 00:06:04,417 --> 00:06:06,708 bence Powell-Pressburger filmlerinin 68 00:06:06,750 --> 00:06:10,208 yaptığım işlere kattığım hassasiyet üzerinde 69 00:06:10,250 --> 00:06:12,125 büyük etkisi oldu. 70 00:06:13,083 --> 00:06:15,167 Çocukken beni öyle büyülediler ki 71 00:06:15,208 --> 00:06:19,208 sinemaya dair bilinçaltımda büyük bir yer edindiler. 72 00:06:20,417 --> 00:06:22,750 Ayrıca babamla sinemaya gitmek de 73 00:06:23,083 --> 00:06:25,792 çocukluğumun çok önemli bir parçasıydı. 74 00:06:28,583 --> 00:06:31,917 O dönemin en iyi sinemalarının kendileri de görülmeye değerdi. 75 00:06:31,958 --> 00:06:34,875 Muazzam sinema sarayları, devasa ekranlar. 76 00:06:35,292 --> 00:06:38,083 İnsanı umutla doldururlardı, bir mucizeyle karşılaşacakmış gibi. 77 00:06:40,250 --> 00:06:41,417 Bir film, 78 00:06:41,750 --> 00:06:44,208 tüm bu beklentileri karşılamıştı: 79 00:06:44,375 --> 00:06:45,583 Kırmızı Pabuçlar. 80 00:06:48,042 --> 00:06:50,542 The Archers logosunu renkli olarak ilk defa o zaman görmüştüm. 81 00:06:53,375 --> 00:06:57,167 Ve tabii ki bale sahnesini çok net hatırlıyorum. 82 00:06:57,833 --> 00:07:01,833 Dansçıyı nasıl gazete kağıdına dönüştürdüklerini öğrenmek istemiştim. 83 00:07:03,500 --> 00:07:06,167 Bugünlerde Powell-Pressburger'ın "İngiliz Romantizmi" 84 00:07:06,208 --> 00:07:08,667 diye bir şeyi temsil ettiği söyleniyor. 85 00:07:09,000 --> 00:07:10,500 Ama bu ne demek bilmiyorum ben. 86 00:07:10,542 --> 00:07:13,167 Filmlerinin bende bıraktığı en baskın izlenim 87 00:07:13,208 --> 00:07:14,833 her daim renklerle ilgili oldu, 88 00:07:15,208 --> 00:07:16,208 ışıkla, 89 00:07:16,375 --> 00:07:18,792 devinimle ve müziğin hissiyle. 90 00:07:25,250 --> 00:07:26,417 Çocuk yaşımda bile 91 00:07:26,708 --> 00:07:29,833 Kırmızı Pabuçlar'ın tiyatralliğinden çok etkilenmiştim. 92 00:07:29,875 --> 00:07:31,625 Sinematik ve tiyatral. 93 00:07:34,583 --> 00:07:36,458 Oyuncuların karede konumlandırılışı, 94 00:07:36,750 --> 00:07:39,625 ilginç görünüşleri ve hareketleri. 95 00:07:41,167 --> 00:07:43,333 Dramatik açılar ve ışık. 96 00:07:45,625 --> 00:07:46,958 İnsan böyle bir filmde 97 00:07:47,000 --> 00:07:48,958 her şeyin mümkün olduğunu hissediyor. 98 00:07:52,208 --> 00:07:54,667 Filmin gizemi ve histerisi 99 00:07:54,708 --> 00:07:56,333 beni içine çekmişti. 100 00:08:00,333 --> 00:08:04,500 O kadar yoğun bir deneyimdi ki Kırmızı Pabuçlar'ı ilk izleyişim, 101 00:08:04,917 --> 00:08:08,167 sinemanın kendisine duyduğum takıntının kaynaklarından biri olabilir. 102 00:08:09,292 --> 00:08:12,250 Öğrenciliğimde ve sinemaya adım attığım ilk yıllarda 103 00:08:12,542 --> 00:08:16,500 Powell ve Pressburger hayranlığım hep sürdü. 104 00:08:18,417 --> 00:08:22,375 Ama izlediğim kopyalarda hep bir noksanlık oluyordu. 105 00:08:24,333 --> 00:08:26,625 Bozuk, düşük kaliteli kopyalar. 106 00:08:34,583 --> 00:08:37,833 Yine de bu filmlerin özel olduğunun farkındaydık. 107 00:08:37,875 --> 00:08:41,417 Ve bu filmlere atılan o eşsiz imzaya hayran olduk. 108 00:08:43,750 --> 00:08:48,208 Senarist, yapımcı ve yönetmen Michael Powell ve Emeric Pressburger. 109 00:08:49,792 --> 00:08:51,917 Böyle bir işbirliği 110 00:08:52,667 --> 00:08:56,125 daha önce duyulmamış bir şeydi, bu yüzden kimin ne yaptığını, 111 00:08:56,167 --> 00:08:58,208 kimin "Kestik", kimin "Motor" dediğini merak ediyorduk. 112 00:08:58,250 --> 00:08:59,917 Tam bir muammaydı. 113 00:09:00,375 --> 00:09:03,250 O günlerde tek bilgi kaynağı kitaplardı, 114 00:09:03,292 --> 00:09:04,625 belki bir de dergiler. 115 00:09:05,333 --> 00:09:07,542 Tabii ki İngiliz yönetmenlerden haberimiz vardı, 116 00:09:07,583 --> 00:09:10,208 mesela David Lean Carol Reedand ve Alfred Hitchcock. 117 00:09:10,500 --> 00:09:13,917 Ama Powell-Pressburger'dan nadiren bahsediliyordu. 118 00:09:14,000 --> 00:09:15,500 Bu yüzden 119 00:09:16,000 --> 00:09:17,833 mitolojik canlılara dönüştüler, 120 00:09:18,000 --> 00:09:20,042 hem benim hem arkadaşlarımın gözünde. 121 00:09:27,917 --> 00:09:30,542 Sonra nihayet 1970'te 122 00:09:30,958 --> 00:09:34,750 Kadın Katili'nin 35mm renkli kopyasını izleyebildim. 123 00:09:35,458 --> 00:09:39,292 Sinema öğrencileri ve sinemacılar arasında bir efsaneye dönüşmüştü bu. 124 00:09:40,458 --> 00:09:41,875 İki pound ediyor. 125 00:09:44,125 --> 00:09:47,083 Psikopat ve takıntılı genç bir sinemacıya dair 126 00:09:47,125 --> 00:09:50,083 bir film izleyen takıntılı genç bir sinemacıydım. 127 00:09:53,792 --> 00:09:56,375 Kan görmediğimiz bir korku filmiydi. 128 00:09:56,583 --> 00:10:00,417 Korkuyu yaratan, kameranın kendisiydi. 129 00:10:04,667 --> 00:10:06,083 Hayır! 130 00:10:10,167 --> 00:10:13,458 İlk izlediğimde Kırmızı Pabuçlar'ı yapan Michael Powell'ın 131 00:10:13,500 --> 00:10:15,625 böylesine yalın ve kışkırtıcı 132 00:10:15,667 --> 00:10:18,375 bir film çektiğine inanamamıştım. 133 00:10:19,417 --> 00:10:20,792 Ama çekmişti işte. 134 00:10:26,667 --> 00:10:30,583 Daha önce kimsenin cüret edemediği bir şey yapmıştı. 135 00:10:31,125 --> 00:10:34,042 Film çekmenin deliliğe ne kadar yakın olabileceğini gösterdi. 136 00:10:34,792 --> 00:10:37,333 İzin verilirse insanı nasıl mahvedebileceğini. 137 00:10:41,750 --> 00:10:43,958 Bu dönemde ben de film yapıyordum. 138 00:10:44,042 --> 00:10:48,583 1974'te Mean Streets'i yaptıktan sonra İngiltere'ye gittiğimde 139 00:10:49,125 --> 00:10:52,917 kendimi Michael Kaplan diye bir adamın düzenlediği kokteylde buldum. 140 00:10:53,667 --> 00:10:56,250 Ona bunu, bu muammayı sordum. 141 00:10:56,542 --> 00:10:58,417 Michael Powell diye birini tanıyor musun? 142 00:10:58,875 --> 00:11:00,083 Böyle biri var mı? 143 00:11:00,250 --> 00:11:01,417 Böyle bir insan yaşıyor mu? 144 00:11:02,500 --> 00:11:05,083 O da "Evet, bir yerde bir karavanda yaşıyor" dedi. 145 00:11:07,125 --> 00:11:10,167 Meğerse abartıymış dedikleri. 146 00:11:10,208 --> 00:11:13,250 Aslında Gloucestershire'da bir kır evinde yaşıyormuş 147 00:11:13,667 --> 00:11:15,667 ama sonra zorluk çekmeye başlamış. 148 00:11:15,750 --> 00:11:17,667 İngiliz film endüstrisi tarafından 149 00:11:17,708 --> 00:11:19,625 neredeyse tamamen unutulup terk edilmiş, 150 00:11:19,667 --> 00:11:22,250 parası yakacağa bile zar zor yetiyormuş. 151 00:11:23,125 --> 00:11:24,667 Tabii ki onunla buluşmak istedim, 152 00:11:24,875 --> 00:11:26,958 böylece bir şeyler içelim diye kararlaştırıldı. 153 00:11:27,083 --> 00:11:30,583 Birdenbire Michael Powell'la sohbet ederken buldum kendimi. 154 00:11:31,125 --> 00:11:34,917 Birisinin onunla filmlerini tartışmak istemesine çok şaşırmıştı. 155 00:11:36,333 --> 00:11:40,375 Filmlerinin bana ilham olduğuna dair hiçbir fikri yoktu. 156 00:11:40,750 --> 00:11:41,792 Ayrıca Brian De Palma 157 00:11:41,833 --> 00:11:44,583 ve Coppola gibi pek yeni nesil sinemacıya. 158 00:11:45,625 --> 00:11:49,375 Soluksuz konuştum tabii, çok enerjik ve heyecanlıydım. 159 00:11:49,417 --> 00:11:51,125 Soru yağmuruna tuttum adamı. 160 00:11:51,542 --> 00:11:52,917 O pek konuşmadı. 161 00:11:52,958 --> 00:11:55,250 Michael pek konuşmadı. Epey mesafeliydi. 162 00:11:55,958 --> 00:11:57,542 Kısa cevaplar veriyordu. 163 00:11:58,542 --> 00:12:01,917 Ama daha sonra bu görüşmeden çok etkilendiğini öğrendim. 164 00:12:02,083 --> 00:12:04,083 Çünkü otobiyografisinde 165 00:12:04,542 --> 00:12:06,125 o görüşme sırasında 166 00:12:06,625 --> 00:12:09,542 kanının yeniden damarlarında aktığını hissettiğini yazmıştı. 167 00:12:10,667 --> 00:12:12,833 Geçen gün seken kurabiye yedim. 168 00:12:13,000 --> 00:12:14,833 Duvardan sekip ağzına uçması gereken 169 00:12:14,875 --> 00:12:16,833 bir kurabiye türü bu. 170 00:12:17,000 --> 00:12:18,292 Eğer sekmezse... 171 00:12:19,292 --> 00:12:20,292 Aç kalırsın! 172 00:12:22,458 --> 00:12:25,833 Görüşmemizden sonra Michael'a Mean Streets'i izlettim. 173 00:12:26,708 --> 00:12:29,292 Filmi öven bir mektup yolladı bana. 174 00:12:29,500 --> 00:12:30,500 Tek sorun... 175 00:12:30,583 --> 00:12:32,583 Çok fazla kırmızı kullanmamdı ona göre. 176 00:12:32,625 --> 00:12:33,458 KIRMIZIDAN BUNALDIM 177 00:12:33,500 --> 00:12:34,500 Çok fazla kırmızı mı? 178 00:12:38,542 --> 00:12:41,625 Kendi filmlerinde de böyle olduğunu söylemedim ona. 179 00:12:42,125 --> 00:12:43,542 Baksanıza şu kırmızılara. 180 00:12:45,000 --> 00:12:49,500 Neyse, neticede yazışmaya başladık ve bir gün New York'a geldi. 181 00:12:49,542 --> 00:12:52,333 Bir sürü insanla tanıştı ve Zoetrope'ta 182 00:12:52,458 --> 00:12:55,542 kıdemli misafir yönetmen olma teklifi aldı, 183 00:12:55,583 --> 00:12:57,917 Francis Coppola'nın Los Angeles'taki şirketiydi bu. 184 00:12:58,417 --> 00:13:00,833 Böylece hayatı yeniden iyiye gitmeye başladı. 185 00:13:00,958 --> 00:13:04,000 Burada bir rutinim var. 186 00:13:05,250 --> 00:13:07,417 Sabahları otobiyografime çalışıyorum, 187 00:13:07,667 --> 00:13:10,375 saat 11 gibi de yürüyerek stüdyoya gidiyorum. 188 00:13:12,542 --> 00:13:14,292 Trafiği böyle durduruyorum. 189 00:13:15,083 --> 00:13:17,833 Bunu New York'ta yapsam beni ezip geçerlerdi. 190 00:13:19,458 --> 00:13:21,625 California'da her şeyi yapabiliyorsun. 191 00:13:23,667 --> 00:13:24,875 İster inanın ister inanmayın, 192 00:13:25,667 --> 00:13:27,542 bu muhteşem bina 193 00:13:28,292 --> 00:13:32,292 Technicolor'dan Doktor Kalmus tarafından Technicolor için inşa edildi. 194 00:13:32,708 --> 00:13:34,500 Art deco tarzında muhteşem bir bina. 195 00:13:34,750 --> 00:13:36,708 Ne günlermiş. 196 00:13:38,292 --> 00:13:39,833 İhtişamlı Technicolor! 197 00:13:43,042 --> 00:13:45,125 Günaydın Albayım. Bana bir şey geldi mi? 198 00:13:46,250 --> 00:13:47,333 Tamam. 199 00:13:52,958 --> 00:13:57,500 Michael, Kent'in Bekesbourne köyünde 1905'te doğmuş 200 00:13:57,917 --> 00:14:00,042 ve şerbetçi otu yetiştiren bir adamın oğlu olarak 201 00:14:00,083 --> 00:14:01,542 kırsalda büyümüş. 202 00:14:02,917 --> 00:14:05,667 Film kariyeri 20 yaşındayken başlamış. 203 00:14:06,208 --> 00:14:09,917 Tatile gittiğimde Fransa'nın güneyindeki bir film şirketine işe girip 204 00:14:09,958 --> 00:14:11,167 bir daha ardıma bakmadım. 205 00:14:18,583 --> 00:14:21,417 Nice'teki Victorine Stüdyoları'nda her türlü 206 00:14:21,458 --> 00:14:23,375 ayak işine koşuyormuş. 207 00:14:23,542 --> 00:14:26,167 Amerikalı yönetmen Rex Ingram 208 00:14:26,250 --> 00:14:29,208 MGM için epik sessiz filmler yapıyormuş orada. 209 00:14:39,125 --> 00:14:42,583 Avrupa'da iş yapan büyük bir Amerikan şirketindeydim, 210 00:14:42,958 --> 00:14:44,792 pek disiplin yoktu, 211 00:14:45,417 --> 00:14:47,875 tüm departmanlara ben koşuyordum. 212 00:14:59,208 --> 00:15:01,958 Michael'ı filmlerinde ihtişama yöneltenin, 213 00:15:02,000 --> 00:15:05,292 Ingram'ın yanında yaptığı çıraklık olduğunu düşündüm hep. 214 00:15:05,625 --> 00:15:08,542 Şaşaalı görseller, yoğun duygular 215 00:15:08,875 --> 00:15:12,292 ve gerçekliktense şok ve temaşaya önem vermek. 216 00:15:12,458 --> 00:15:15,333 Ve tırnak içinde "zevkli olmaya". 217 00:15:20,583 --> 00:15:22,125 Ingram'la çalışırken 218 00:15:22,208 --> 00:15:24,250 oyunculuk ve dublörlük de yapmış, 219 00:15:24,292 --> 00:15:28,083 The Riviera Revels adlı kısa komedilerden oluşan bir dizi için. 220 00:15:32,375 --> 00:15:34,042 Burada, 1927'de, 221 00:15:35,125 --> 00:15:38,292 masum bir İngiliz turist rolüne adamış kendini. 222 00:15:46,458 --> 00:15:48,917 Michael 1928'de İngiltere'ye dönüp 223 00:15:49,000 --> 00:15:52,625 Amerikalı yapımcı Jerry Jackson'la 224 00:15:53,083 --> 00:15:54,833 "kota filmleri" yapmaya başlamış. 225 00:15:55,083 --> 00:15:58,833 Bunlar çok düşük bütçeyle, çok hızlı çekilen filmler. 226 00:15:59,042 --> 00:16:00,250 Orada mısın Bob? 227 00:16:05,292 --> 00:16:07,708 Tanrım! Bizimki. Işığım kapalı. 228 00:16:09,042 --> 00:16:11,917 Michael da yönetmenliği bu filmlerde çalışarak öğrenmiş, 229 00:16:11,958 --> 00:16:13,875 20'den fazla böyle film yaparak. 230 00:16:13,917 --> 00:16:14,958 Elektrikler kesik. 231 00:16:15,292 --> 00:16:16,333 Tornistan. 232 00:16:16,542 --> 00:16:17,583 İskele mi, sancak mı? 233 00:16:18,125 --> 00:16:19,208 Aman Tanrım! 234 00:16:19,708 --> 00:16:21,792 Hayalet ışık bu. Hani bahsettikleri. 235 00:16:21,833 --> 00:16:22,833 Ne cehennemdeyiz biz? 236 00:16:24,750 --> 00:16:27,542 Bir dakika bekleyin Bay Owen. North Stake kayalarının az ötesindeyiz. 237 00:16:27,625 --> 00:16:28,833 Bizi yine aşağı indirin! 238 00:16:31,042 --> 00:16:32,208 Makine dairesini uyarın! 239 00:16:38,667 --> 00:16:40,958 Bu Phantom Light. 240 00:16:41,708 --> 00:16:42,708 Ucuz kurtulduk. 241 00:16:43,083 --> 00:16:44,375 Haklısınız efendim. 242 00:16:46,833 --> 00:16:52,292 1937 yılında Michael artık kendi kendine bir şeyler yapacak 243 00:16:52,417 --> 00:16:54,542 deneyimi ve özgüveni edinmişti. 244 00:16:55,583 --> 00:16:56,750 The Edge of the World. 245 00:16:59,625 --> 00:17:03,542 İskoçya açıklarındaki bir adada yaşayan ufak bir toplulukla ilgili bir filmdi bu. 246 00:18:17,000 --> 00:18:19,042 Michael için büyük bir adımdı. 247 00:18:19,708 --> 00:18:22,500 Güzel, iddialı ve şiirsel bir film. 248 00:18:22,625 --> 00:18:23,792 Bu film sayesinde 249 00:18:24,083 --> 00:18:27,250 Denham stüdyolarının yapımcısı Alexander Korda ile 250 00:18:27,542 --> 00:18:28,875 bir sözleşme imzaladı. 251 00:18:37,500 --> 00:18:41,458 Korda, Michael'dan The Spy In Black filminde çalışmasını istedi. 252 00:18:52,125 --> 00:18:56,250 Bir senaryo toplantısında Emeric Pressburger adlı yazarla tanıştı. 253 00:18:56,750 --> 00:18:59,083 Emeric elini cebine atıp 254 00:18:59,375 --> 00:19:02,750 yazdığı senaryoyu çıkardı. 255 00:19:03,667 --> 00:19:04,667 İşte bu. 256 00:19:06,208 --> 00:19:09,042 Dürülmüş ufak bir kağıttı, 257 00:19:09,083 --> 00:19:12,292 kağıdı açıp ilk sahneyi okuduğunda 258 00:19:13,125 --> 00:19:15,042 büyülendim. 259 00:19:15,083 --> 00:19:17,250 O okumaya devam etti, ben de dinlemeye. 260 00:19:17,292 --> 00:19:20,292 Okudukça kağıdı açıyordu. 261 00:19:21,875 --> 00:19:24,042 Hikayeyi tersyüz etmişti. 262 00:19:24,083 --> 00:19:27,000 Erkeği kadın, kadını erkek yapmıştı. 263 00:19:27,042 --> 00:19:29,792 Gizemi değiştirmiş, başka bir son yazmıştı. 264 00:19:30,667 --> 00:19:33,625 Yapımcıya baktığımda suratı mosmordu. 265 00:19:33,667 --> 00:19:36,292 Senarist bayılacak gibiydi. 266 00:19:36,667 --> 00:19:40,333 Bense böyle biriyle çalışacağım için havalara uçmuştum 267 00:19:40,375 --> 00:19:43,167 ve aceleyle kaçıp gitmesini istemiyordum. 268 00:19:43,500 --> 00:19:45,417 The Soldier's March'ı duydunuz mu? 269 00:20:01,625 --> 00:20:03,625 O madalya kurdelesi... 270 00:20:03,667 --> 00:20:05,167 Daha önce gördüğümü sanmıyorum. 271 00:20:05,208 --> 00:20:06,250 Nedir o? 272 00:20:06,875 --> 00:20:09,583 Demir Haç, ikinci sınıf. 273 00:20:10,083 --> 00:20:11,083 İkinci sınıf. 274 00:20:12,625 --> 00:20:14,375 Savaş esirisiniz o zaman. 275 00:20:14,958 --> 00:20:16,000 Değilim. 276 00:20:17,208 --> 00:20:18,250 Siz öylesiniz. 277 00:20:18,917 --> 00:20:20,000 Aman Tanrım. 278 00:20:20,875 --> 00:20:23,583 Emeric Pressburger de Alex Korda gibi 279 00:20:23,750 --> 00:20:26,875 Macardı ama aynı zaman da tam bir Avrupalıydı. 280 00:20:27,667 --> 00:20:30,167 Prag ve Stuttgart'ta üniversite okumuştu. 281 00:20:31,000 --> 00:20:34,958 Babam ölünce benim de öğrenciliğim sona erdi. 282 00:20:35,167 --> 00:20:36,875 Hiçbir şeyim yoktu. 283 00:20:39,333 --> 00:20:42,083 Bu yüzden Berlin'e geldim 284 00:20:42,250 --> 00:20:44,792 ve yazmak istedim. 285 00:20:44,833 --> 00:20:47,833 Sayısız film fikri yazıp yolladım 286 00:20:48,292 --> 00:20:51,208 ama hepsi reddedildi. Derken bir gün 287 00:20:51,625 --> 00:20:54,458 nihayet biri kabul edildi. 288 00:20:55,333 --> 00:20:58,375 Emeric nihayet ünlü UFA stüdyolarının 289 00:20:58,417 --> 00:21:00,000 senaryo departmanına girdi. 290 00:21:00,667 --> 00:21:03,333 O dönem Avrupa'nın en büyük stüdyosuydu. 291 00:21:03,750 --> 00:21:06,542 Fritz Lang ve Alman dışavurumculuğunun yuvasıydı. 292 00:21:06,833 --> 00:21:09,167 Emeric orada birkaç yıl mutlu mesut çalıştı. 293 00:21:13,375 --> 00:21:16,667 Bu görüntü 1932'den, sette görebilirsiniz onu, 294 00:21:16,875 --> 00:21:18,917 Budapeşte'deki bir UFA yapımı sırasında. 295 00:21:25,292 --> 00:21:27,708 Fakat Emeric Yahudi'ydi 296 00:21:28,250 --> 00:21:31,250 ve Nazilerin yükselişi yüzünden Berlin'den kaçmak zorunda kaldı. 297 00:21:32,000 --> 00:21:34,667 Önce Paris'e, sonra 1935'te 298 00:21:34,875 --> 00:21:38,500 uyruksuz bir pasaportla Londra'ya gitti. 299 00:21:42,000 --> 00:21:46,500 Emeric İngiltere'ye gelişini 33 yaşında yeniden doğmak olarak tanımlıyor. 300 00:21:49,333 --> 00:21:51,208 İngiltere'deki yaşamı bilmiyordu 301 00:21:51,458 --> 00:21:54,208 ve sıfırdan İngilizce öğrenmesi gerekiyordu. 302 00:22:00,458 --> 00:22:02,750 Michael'la tanışmak onun için büyük şanstı 303 00:22:02,792 --> 00:22:05,500 çünkü onun özgün senaryo fikirlerine anında 304 00:22:05,542 --> 00:22:07,000 çekilen biriydi. 305 00:22:08,667 --> 00:22:12,958 Sizi çeken şey, ondaki Avrupa, 306 00:22:13,208 --> 00:22:16,167 hatta belki Macar havası mıydı? 307 00:22:16,458 --> 00:22:19,958 Hayır, beni çeken şey o güzel aklıydı. 308 00:22:20,625 --> 00:22:22,208 Macar olmasına gerek yoktu. 309 00:22:22,542 --> 00:22:27,542 Ne kastettiğimi anlamakla kalmayıp 310 00:22:27,792 --> 00:22:29,750 ben daha yarısını bile söylemeden 311 00:22:29,792 --> 00:22:34,250 ne diyeceğimi tahmin edebilen biriyle hiç karşılaşmamıştım. 312 00:22:34,542 --> 00:22:35,625 Michael öyledir. 313 00:22:36,417 --> 00:22:41,833 Bence bu insanın ömründe sık yaşayabileceği bir şey değil 314 00:22:42,833 --> 00:22:43,833 ama ben... 315 00:22:43,875 --> 00:22:44,958 Böyle hissettim. 316 00:22:45,917 --> 00:22:48,750 İkili, sonraki 20 yıl boyunca kullanacakları işbirliği 317 00:22:48,792 --> 00:22:50,500 modelini geliştirdiler hemen. 318 00:22:51,458 --> 00:22:53,708 Emeric her zaman özgün senaryoyu yazıyordu 319 00:22:53,750 --> 00:22:56,167 ki bu da sahnelerin biçimini belirliyordu. 320 00:22:56,417 --> 00:22:59,708 Sonra da birlikte diyaloglar üzerine çalışıyorlardı. 321 00:23:00,333 --> 00:23:03,500 İfade etmek istedikleri şey konusunda mükemmel bir uyum içindeydiler. 322 00:23:03,833 --> 00:23:04,917 Hiç kavga etmediler. 323 00:23:05,667 --> 00:23:07,417 Birbirimizi azarlıyor muyuz? 324 00:23:07,875 --> 00:23:09,167 Sanmıyorum. 325 00:23:09,458 --> 00:23:12,667 Hayır, zamana bırakıyoruz. 326 00:23:14,250 --> 00:23:15,667 Birkaç saat sonra 327 00:23:18,125 --> 00:23:20,458 benim haklı olduğumu anlıyor. 328 00:23:23,583 --> 00:23:25,125 Londra çağrı yapıyor. 329 00:23:25,833 --> 00:23:27,875 Londra, dünyaya çağrı yapıyor. 330 00:23:28,083 --> 00:23:30,333 Savaştaki bir dünyaya çağrı yapıyor. 331 00:23:32,458 --> 00:23:35,250 İngiltere, 1939'da Almanya'yla savaşa girdiğinde 332 00:23:35,458 --> 00:23:39,292 film endüstrisi kendini tamamen savaş seferberliğine adayarak 333 00:23:39,500 --> 00:23:40,500 ayakta kaldı. 334 00:23:43,125 --> 00:23:45,583 Bunlar Hollywood ses efektleri değil. 335 00:23:45,667 --> 00:23:48,500 Her gece Londra'da çalınan müzik bu, 336 00:23:48,792 --> 00:23:50,250 savaş senfonisi. 337 00:23:55,417 --> 00:23:56,792 Powell ve Pressburger için 338 00:23:57,208 --> 00:24:00,708 kariyerlerinin en önemli olayıydı bu, 339 00:24:00,750 --> 00:24:02,625 işlerine çarpıcı bir derinlik 340 00:24:02,875 --> 00:24:04,750 ve amaç katan bir şey. 341 00:24:13,042 --> 00:24:14,958 Perde Kanada üzerinde yükseliyor. 342 00:24:17,250 --> 00:24:18,292 Yere yatın! 343 00:24:23,500 --> 00:24:24,542 Domuzlar! 344 00:24:24,583 --> 00:24:25,833 Pis, şeytan domuzlar! 345 00:24:25,875 --> 00:24:26,875 Jahner! 346 00:24:30,458 --> 00:24:34,333 49th Parallel, Kanada'da yolunu bulmaya çalışan 347 00:24:34,500 --> 00:24:36,167 altı kaçak Nazi'nin hikayesini anlatıyor. 348 00:24:37,417 --> 00:24:40,958 Her İngiliz filminin artık net bir propagandası vardı. 349 00:24:41,458 --> 00:24:43,000 Buradaki amaç da 350 00:24:43,167 --> 00:24:45,583 Amerika'yı savaşa girmeye teşvik etmekti. 351 00:24:45,625 --> 00:24:46,958 Koş Les, koş! 352 00:24:47,125 --> 00:24:51,500 Nazi tehdidini Amerika'nın eşiğine getirerek. 353 00:24:57,542 --> 00:24:59,792 Epik bir film için büyük bir fikirdi. 354 00:25:00,500 --> 00:25:03,625 Prodüksiyon açısından da devasa bir girişimdi. 355 00:25:06,417 --> 00:25:08,917 İkili arasındaki bazı farklılıkları ortaya çıkaran da bu oldu. 356 00:25:09,667 --> 00:25:12,417 Emeric, hikaye ve iskelet kurma konusunda bir dahiyken 357 00:25:12,917 --> 00:25:15,708 Michael ise dinamo gibiydi, iş bitiriciydi. 358 00:25:15,917 --> 00:25:18,542 Ekibi Kanada'nın dört bir yanındaki mekanlarda yönetiyordu. 359 00:25:19,667 --> 00:25:22,292 Sürekli mevsimlerle yarışıyordum. 360 00:25:22,333 --> 00:25:25,583 Emeric senaryoyu Londra'da yazıyordu, 361 00:25:25,792 --> 00:25:28,125 ben de böyle bir sürü dış çekim yapıyordum, 362 00:25:28,250 --> 00:25:30,833 sonbahar gelmeden önce. 363 00:25:32,917 --> 00:25:37,250 Bir yerde Naziler, bir grup Alman'ın yanına sığınmaya çalışıyor. 364 00:25:37,708 --> 00:25:40,208 Dindar bir Hutterit cemaati. 365 00:25:40,250 --> 00:25:41,875 Almanlar! 366 00:25:42,625 --> 00:25:43,875 Kardeşlerim! 367 00:25:45,250 --> 00:25:49,625 Muhteşem Führer'imize saygı duruşunda bulunmaya davet ediyorum sizi. 368 00:25:50,750 --> 00:25:51,833 Heil Hitler! 369 00:25:52,000 --> 00:25:53,292 Heil Hitler! 370 00:25:54,250 --> 00:25:57,375 Bu film, Naziler ile Almanlar arasında bir ayrım yapma 371 00:25:57,417 --> 00:25:59,250 konusunda ısrarcıydı. 372 00:26:00,083 --> 00:26:01,583 Emeric için çok önemliydi bu 373 00:26:01,625 --> 00:26:04,083 çünkü Almanya'da yıllarca mutlu mesut yaşamıştı, 374 00:26:04,250 --> 00:26:06,042 bir sürü Alman arkadaşı olmuştu. 375 00:26:08,875 --> 00:26:11,708 Biz sizin kardeşiniz değiliz. 376 00:26:12,083 --> 00:26:15,958 Çocuklarımız yeni bir ortamda, yeni ufuklarla büyüdü. 377 00:26:16,542 --> 00:26:18,958 Ve özgürler! 378 00:26:20,042 --> 00:26:23,125 Çocukluklarını yaşamakta, 379 00:26:23,333 --> 00:26:27,958 koşmakta, gülmekte özgürler, üniforma giymeye zorlanmadan. 380 00:26:28,000 --> 00:26:33,458 Savaş şarkıları söyleyerek sokakları arşınlamak zorunda kalmadan! 381 00:26:34,542 --> 00:26:37,417 Yani burada Emeric, İngilizler adına propaganda yapıyor. 382 00:26:37,917 --> 00:26:41,500 Ama tipik bir propaganda gibi her şeyi basite indirgemiyor. 383 00:26:41,958 --> 00:26:44,625 Her zaman duyguları karmaşıklaştırmanın peşinde. 384 00:26:44,958 --> 00:26:46,458 Siz Nazi'siniz, değil mi? 385 00:26:47,833 --> 00:26:48,833 Değil mi? 386 00:26:48,958 --> 00:26:50,833 Sizi polise ihbar etmeliyim. 387 00:26:51,542 --> 00:26:53,625 Kız çocuklarına laf düşmez. 388 00:26:53,708 --> 00:26:55,542 - Yetti. - Derdin ne? 389 00:26:55,958 --> 00:26:57,000 Yetti. 390 00:26:57,042 --> 00:26:58,125 Vogel! 391 00:26:59,125 --> 00:27:00,208 Gel Anna. 392 00:27:00,708 --> 00:27:01,833 Seni eve götüreyim. 393 00:27:02,625 --> 00:27:04,292 Herr Leutnant , gitmelerine izin veremeyiz. 394 00:27:04,375 --> 00:27:06,042 Durdurmaya çalış da göreyim seni. 395 00:27:06,125 --> 00:27:07,750 - Vogel! - Buyurun Herr Leutnant! 396 00:27:08,000 --> 00:27:09,542 Kim olduğunu mu unuttun? 397 00:27:10,708 --> 00:27:12,458 Onu eve götüreceğim Herr Leutnant. 398 00:27:15,208 --> 00:27:18,500 Emeric, Nazilerden birine bile üzülmemizi sağlıyor. 399 00:27:18,625 --> 00:27:21,958 Yoldaşlarına başkaldıran bir fırıncı. 400 00:27:22,750 --> 00:27:24,083 Makine Ustası Uzman Er Vogel. 401 00:27:28,583 --> 00:27:29,667 Tutuklusun. 402 00:27:35,625 --> 00:27:38,375 Askerden kaçma ve Üçüncü Reich'a ihanetle suçlanıyorsun. 403 00:27:39,125 --> 00:27:41,708 Şu an burada usule uygun bir mahkeme olmadığından 404 00:27:41,792 --> 00:27:44,333 üstün olarak yetkiyi elime alıyor ve seni idama mahkum ediyorum. 405 00:27:44,667 --> 00:27:45,792 Söyleyecek bir şeyin var mı? 406 00:27:53,042 --> 00:27:56,417 Ceza, Führer adına hemen uygulanacak. 407 00:28:00,417 --> 00:28:01,500 49TH PARALLEL, EN İYİ SAVAŞ FİLMİ 408 00:28:01,542 --> 00:28:04,500 49th Parallel, gişede büyük başarı yakaladı. 409 00:28:05,708 --> 00:28:09,042 Ve Emeric'e en iyi özgün senaryo dalında Oscar kazandırdı. 410 00:28:09,792 --> 00:28:11,792 Bu başarının verdiği coşkuyla 411 00:28:12,000 --> 00:28:15,375 kendi yapım şirketlerini kurmaya karar verdiler: 412 00:28:15,667 --> 00:28:16,708 The Archers. 413 00:28:18,500 --> 00:28:21,583 Mümkün olduğunca her şeyde ortaklaşmaya çalıştık. 414 00:28:21,875 --> 00:28:25,250 Tabii ki sahada yönetmenlik yapmak sadece benim işimdi. 415 00:28:25,292 --> 00:28:28,500 Ama mümkün mertebe her kararı ortak verdik, değil mi? 416 00:28:28,833 --> 00:28:29,833 Evet. 417 00:28:29,875 --> 00:28:32,458 Buna ekleyecek bir şeyiniz var mı Bay Pressburger? Böyle-- 418 00:28:32,500 --> 00:28:33,792 Sanmıyorum . 419 00:28:34,042 --> 00:28:39,750 Genel olarak, basit bir cevap vermek gerekirse Michael yönetmenliği 420 00:28:40,792 --> 00:28:41,958 tek başına yaptı. 421 00:28:42,083 --> 00:28:44,833 Ben daha ziyade senaristtim. 422 00:28:45,375 --> 00:28:47,292 - Ve birlikte ürettik. - Evet. 423 00:28:47,708 --> 00:28:50,625 İkili, Rank Organization ile bir yapım sözleşmesi imzaladı. 424 00:28:50,750 --> 00:28:52,250 J. ARTHUR RANK SUNAR 425 00:28:52,292 --> 00:28:54,667 Böylece en çok istedikleri şeyi elde etmiş oldular. 426 00:28:55,792 --> 00:28:58,667 Kendi işlerini kontrol etme özgürlüğü. 427 00:29:00,083 --> 00:29:03,500 Benim için The Archers'a dair en heyecan verici şeylerden biri 428 00:29:03,542 --> 00:29:08,458 sistemin içinde iş yapan deneysel sinemacılar olmalarıydı. 429 00:29:08,750 --> 00:29:11,708 Ve bunun şartlarını sağlayan Rank oldu. 430 00:29:15,792 --> 00:29:17,750 Yıl artık 1942'ydi 431 00:29:18,500 --> 00:29:20,875 ve en fena hava saldırıları gelip geçmişti. 432 00:29:21,333 --> 00:29:24,167 Ama İngiltere'nin savaştaki durumu hâlâ kötüydü. 433 00:29:24,792 --> 00:29:26,500 İşte tam da bu hassas dönemde 434 00:29:26,792 --> 00:29:30,583 Michael ve Emeric İngiliz ordusundaki demode fikirleri 435 00:29:30,625 --> 00:29:33,833 alaya alan bir film yapmaya karar verdi. 436 00:29:37,542 --> 00:29:41,458 Tahmin edebileceğiniz gibi resmi makamların itirazlarıyla karşılaştılar. 437 00:29:41,708 --> 00:29:45,500 Winston Churchill bu fikre sert bir şekilde karşı çıktı. 438 00:29:46,000 --> 00:29:50,250 "Ordunun moralini bozacak propagandaya izin veremem. 439 00:29:50,667 --> 00:29:52,167 Bunun arkasında kimler var?" 440 00:29:52,667 --> 00:29:55,167 Churchill harika bir lider olsa da 441 00:29:55,250 --> 00:29:57,583 iyi bir film eleştirmeni değildi. 442 00:29:59,458 --> 00:30:01,833 Her şeye rağmen filmi çekmiş olmaları 443 00:30:01,875 --> 00:30:04,917 Powell ve Pressburger'in özgüvenine ve otoriteye karşı tavırlarına dair 444 00:30:04,958 --> 00:30:06,292 çok şey söylüyor. 445 00:30:06,625 --> 00:30:09,667 Bu hiçbir zaman şövalye unvanı alamayacakları anlamına gelse de 446 00:30:09,875 --> 00:30:11,917 İngiltere bir demokrasi ülkesiydi 447 00:30:11,958 --> 00:30:14,875 ve kimse bu filmi yapmalarına fiilen engel olmadı. 448 00:30:16,125 --> 00:30:20,417 Filmin başkarakteri, Clive Candy adlı İngiliz bir subaydı. 449 00:30:21,125 --> 00:30:24,125 Yarbay Blimp adlı bir çizgi roman karakterinden esinlenilmişti. 450 00:30:27,417 --> 00:30:30,792 Çok saygısız bir genç askersin sen. 451 00:30:31,208 --> 00:30:36,333 40 yıl sonra senin de yaşlı bir bey olacağını hatırlatırım. 452 00:30:36,750 --> 00:30:38,583 Ama iki saat içinde 453 00:30:38,750 --> 00:30:42,250 bu iki boyutlu tipleme, katmanlı ve karmaşık 454 00:30:42,417 --> 00:30:44,958 bir karaktere dönüşüyor. 455 00:30:45,125 --> 00:30:46,125 O ne? 456 00:30:46,583 --> 00:30:48,500 - Victoria Haçı efendim. - Nerede kazandın bunu? 457 00:30:48,792 --> 00:30:50,333 Güney Afrika. Jordaan hattında. 458 00:30:51,333 --> 00:30:52,333 Sen Candy'sin! 459 00:30:52,417 --> 00:30:53,542 "Tatlı" Candy. 460 00:30:53,625 --> 00:30:54,625 Evet efendim. 461 00:30:55,292 --> 00:30:59,292 Film bizi 40 yıl öncesine, 1902 yılına götürür, 462 00:30:59,708 --> 00:31:02,000 Candy'nin asabi bir genç asker olduğu döneme. 463 00:31:06,917 --> 00:31:10,333 Berlin'e gittiğinde bir şekilde Alman İmparatorluk Ordusu'nun 464 00:31:10,375 --> 00:31:12,667 tümüne hakaret eder. 465 00:31:12,708 --> 00:31:15,875 Bu yüzden düello yapması gerekir. 466 00:31:15,958 --> 00:31:17,000 Düello mu? 467 00:31:20,625 --> 00:31:23,667 Bu düello, en sevdiğim Powell and Pressburger sahnelerinden biri. 468 00:31:23,750 --> 00:31:25,167 Keşke üniformamı getirseydim. 469 00:31:25,500 --> 00:31:29,333 Bu sahneyi eşsiz ve beklenmedik bir biçimde çekmelerinden dolayı. 470 00:31:29,375 --> 00:31:30,458 Gömleğinizi açar mısınız? 471 00:31:30,750 --> 00:31:31,750 Teşekkürler. 472 00:31:31,833 --> 00:31:35,375 Mesele kozları paylaşmaktan ziyade adabımuaşeretti bu sahnede. 473 00:31:35,417 --> 00:31:38,167 Kollarınızı sıvamak mı isterseniz, yoksa yırtmak mı? 474 00:31:38,458 --> 00:31:39,458 Hangisi daha iyi? 475 00:31:39,500 --> 00:31:41,500 Tavsiye verme yetkim yok. 476 00:31:41,667 --> 00:31:42,708 Yırtacağım sanırım. 477 00:31:42,750 --> 00:31:43,958 Kesinlikle daha iyi olur. 478 00:31:44,042 --> 00:31:45,250 Doktor, makasınızı alabilir miyim? 479 00:31:45,333 --> 00:31:48,208 133. paragrafta şöyle diyor: 480 00:31:48,667 --> 00:31:52,208 "Düellodan birkaç saat önce banyo yapılması tavsiye edilir." 481 00:31:52,417 --> 00:31:54,708 Sadece düello yapacak olanlar, yedekler değil. 482 00:32:02,333 --> 00:32:05,792 Bu sahnede ayrıca hikayenin iki ana karakteri 483 00:32:05,833 --> 00:32:07,792 ilk kez karşılaşır. 484 00:32:08,750 --> 00:32:12,792 Clive Candy ve Theo Kretschmar-Schuldorff. 485 00:32:13,875 --> 00:32:15,250 Birbirini tanımayan bu iki adam 486 00:32:15,875 --> 00:32:18,667 onurları için birbirleriyle dövüşmek zorunda. 487 00:32:20,750 --> 00:32:22,625 Pozisyon alın lütfen. 488 00:32:26,167 --> 00:32:27,208 Sonrasında da 489 00:32:27,750 --> 00:32:29,708 ömürlük arkadaş oluyorlar. 490 00:32:33,833 --> 00:32:34,833 Fertig? 491 00:32:36,833 --> 00:32:37,875 Hazır mısınız? 492 00:32:38,833 --> 00:32:39,875 Los! 493 00:32:49,500 --> 00:32:51,167 Düello başladığı anda 494 00:32:52,083 --> 00:32:56,458 Michael sahneden uzaklaşıp çıkma cüretini gösteriyor. 495 00:32:57,458 --> 00:33:00,417 İnanılmaz bir cesaret gösterisi bu. 496 00:33:00,458 --> 00:33:02,292 Onca hazırlıktan sonra 497 00:33:02,917 --> 00:33:05,875 dövüşü ekrana yansıtmamak. 498 00:33:09,167 --> 00:33:12,375 Bunu ancak çok cesur bir yönetmen yapabilir. 499 00:33:12,708 --> 00:33:15,500 Ama Michael için dövüşün kendisinin pek bir anlamı yoktu. 500 00:33:16,667 --> 00:33:18,917 Önemli olan iki adamın buluşması 501 00:33:19,333 --> 00:33:21,250 ve bundan doğan ilişkiydi. 502 00:33:22,542 --> 00:33:25,708 Benim de Kızgın Boğa'daki şampiyonluk maçının 503 00:33:25,750 --> 00:33:28,958 çok azını göstermenin sebebi tam olarak buydu. 504 00:33:29,583 --> 00:33:32,917 Jake LaMotta'nın ringe yürüyüşünü gösteren o sabit kameralı çekim 505 00:33:32,958 --> 00:33:35,792 direkt Kahraman'daki o düello sahnesinden geliyor. 506 00:34:02,500 --> 00:34:06,458 Burada önemli olan dövüşün kendisinden ziyade 507 00:34:06,833 --> 00:34:08,875 Jake'in ringe çıkmak için 508 00:34:09,875 --> 00:34:11,375 geçtiği yıkıcı yol. 509 00:34:14,250 --> 00:34:16,250 - Kretschmar-Schuldorff. - Evet, biliyorum. 510 00:34:16,292 --> 00:34:18,625 Düellodan sonra Clive ve Theo 511 00:34:18,667 --> 00:34:20,958 aynı revirde tedavi oluyor. 512 00:34:21,000 --> 00:34:21,958 Gelmene çok sevindim. 513 00:34:22,042 --> 00:34:24,208 Burada aynı kadına aşık oluyorlar. 514 00:34:25,250 --> 00:34:26,625 Dalgın dalgın dolanmayı bırak. 515 00:34:26,917 --> 00:34:29,667 - Dalgın filan değilim! - Sakin ol. 516 00:34:30,208 --> 00:34:33,000 Ne oldu, söylesene canım. 517 00:34:33,250 --> 00:34:35,042 Edith, sorun ne? 518 00:34:35,667 --> 00:34:40,458 Bayan Hunter'ı seviyorum. 519 00:34:47,000 --> 00:34:48,042 Kafayı yemişsin. 520 00:34:48,500 --> 00:34:49,667 Sen kafayı yemişsin 521 00:34:50,333 --> 00:34:52,208 çünkü Bayan Hunter 522 00:34:53,458 --> 00:34:54,542 beni seviyor. 523 00:34:56,542 --> 00:34:59,042 Clive'ın çok romantik 524 00:34:59,083 --> 00:35:01,625 ve çok tutuk biri olduğu ortaya çıkıyor. 525 00:35:01,833 --> 00:35:02,875 Kadeh kaldıralım. 526 00:35:03,208 --> 00:35:06,875 Hiç nişanlım olmamış nişanlımın mutluluğuna. 527 00:35:07,250 --> 00:35:10,667 Ve beni tanımadan, beni öldürmeye çalışan adama. 528 00:35:14,083 --> 00:35:17,625 - Gelini öpebilir miyim? - Niye soruyorsun? Ben sormadım. 529 00:35:21,292 --> 00:35:23,875 - Hoşçakal Clive. - Hoşçakal canım Edith. 530 00:35:25,417 --> 00:35:28,792 Aşık olduğunu çok geç 531 00:35:29,042 --> 00:35:30,167 fark ediyor. 532 00:35:31,583 --> 00:35:33,625 Umarım yine karşılaşırız. 533 00:35:33,917 --> 00:35:35,083 Kesin karşılaşırız. 534 00:35:38,000 --> 00:35:41,167 Birdenbire kalbinin kırıldığını fark ediyor. 535 00:35:43,875 --> 00:35:44,708 ASLAN, DOĞU AFRİKA, 1903 536 00:35:46,750 --> 00:35:47,792 YABAN DOMUZU, SUDAN, 1904 537 00:35:49,667 --> 00:35:50,542 GERGEDAN, DOĞU AFRİKA, 1905 538 00:35:50,875 --> 00:35:54,750 Candy'nin hayatının pek çok yılını ekranda görmüyoruz 539 00:35:55,125 --> 00:35:57,792 çünkü aşk yok bu yıllarda. 540 00:36:00,917 --> 00:36:03,250 Sert, komik 541 00:36:04,333 --> 00:36:05,458 ve kahredici. 542 00:36:28,250 --> 00:36:31,042 ALMAN ASKERİ, FLANDRE, 1910 543 00:36:31,083 --> 00:36:32,458 Birinci Dünya Savaşı sırasında 544 00:36:32,833 --> 00:36:35,792 Candy kaybettiği Edith'e tıpatıp benzeyen 545 00:36:35,833 --> 00:36:37,292 başka bir kadın buluyor. 546 00:36:37,375 --> 00:36:38,375 Hemşire. 547 00:36:38,500 --> 00:36:41,083 Masanın ucunda oturan kızın adını biliyor musun? 548 00:36:41,125 --> 00:36:42,167 Gel Wynne. 549 00:36:50,958 --> 00:36:52,000 Onunla evleniyor 550 00:36:52,458 --> 00:36:56,375 ve bir süreliğine kırılgan bir mutluluk hissediyor. 551 00:37:02,708 --> 00:37:03,708 Sevgilim. 552 00:37:04,958 --> 00:37:06,000 Mırıldanma. 553 00:37:07,917 --> 00:37:08,958 Mırıldanıyor muydum? 554 00:37:10,958 --> 00:37:12,458 Öyle bir huyun var. 555 00:37:13,000 --> 00:37:14,542 Burada önemli bir husus var. 556 00:37:15,083 --> 00:37:16,792 Candy'nin kariyerine 557 00:37:16,875 --> 00:37:19,792 alaycı ve ironik bir bakış var. 558 00:37:19,958 --> 00:37:21,417 Mırıldanmayıp ne yapacağım? 559 00:37:24,083 --> 00:37:25,875 Ama duygusal dünyası 560 00:37:26,125 --> 00:37:29,958 hep samimiyet ve şefkatle aktarılıyor. 561 00:37:47,500 --> 00:37:49,958 Belki de en cesur şeylerden biri 562 00:37:50,042 --> 00:37:54,250 Candy'nin hayatında önemli olan her kadını 563 00:37:55,042 --> 00:37:58,042 Deborah Kerr'ın canlandırmış olması. 564 00:37:59,042 --> 00:38:01,292 İlk aşkı Edith. 565 00:38:02,000 --> 00:38:03,792 Sonra eşi Barbara. 566 00:38:04,625 --> 00:38:07,750 Daha sonra da II. Dünya Savaşı sırasındaki genç şoförü. 567 00:38:07,833 --> 00:38:09,667 Işığı yakalamaya çalışsak sorun olur mu efendim? 568 00:38:09,708 --> 00:38:12,167 Bu radikal fikir Emeric'e aitti. 569 00:38:12,208 --> 00:38:13,625 Yapmayın, bütün gece olmaz. 570 00:38:13,708 --> 00:38:17,875 Filme daimi bir hasret ve kayıp duygusu katıyor bu. 571 00:38:19,875 --> 00:38:23,375 Deborah Kerr, bu filmde oynadığında henüz 20 yaşındaydı 572 00:38:23,708 --> 00:38:27,000 ama o genç yaşta ustalığını kanıtladı. 573 00:38:29,375 --> 00:38:30,875 Powell ve Pressburger da 574 00:38:31,583 --> 00:38:33,667 en çok sevdikleri işte başarılı oldu. 575 00:38:34,833 --> 00:38:37,375 Bir risk alıp alınlarının akıyla çıkmak. 576 00:38:40,250 --> 00:38:45,625 Masumiyet Çağı'nı çekerken Kahraman'dan çok etkilendiğim kesin. 577 00:38:45,875 --> 00:38:48,875 Yerleşir yerleşmez sana yazıp nerede olduğumu haber vereceğim. 578 00:38:48,917 --> 00:38:50,208 Evet, çok güzel olur. 579 00:38:50,625 --> 00:38:52,375 Çok yakında Paris'te görüşürüz. 580 00:38:53,125 --> 00:38:54,958 May'le gelebilirseniz. 581 00:38:56,875 --> 00:38:59,875 Çünkü bu filme beni çeken aşk hikayesiydi. 582 00:39:01,708 --> 00:39:05,375 Aşık olmaması gereken iki insanın imkansız aşkı. 583 00:39:05,458 --> 00:39:06,708 İyi geceler Newland. 584 00:39:06,958 --> 00:39:08,833 İyi geceler Sillerton. İyi geceler Larry. 585 00:39:10,250 --> 00:39:11,667 Ve yıllarca sürüyor bu. 586 00:39:13,583 --> 00:39:17,333 Bunun Kahraman'da gördüğüm pişmanlıkla dolu 587 00:39:17,750 --> 00:39:19,125 arzuyla aynı olduğunu 588 00:39:20,000 --> 00:39:21,750 düşünmüştüm. 589 00:39:26,500 --> 00:39:28,083 Beni çeken buydu sanırım. 590 00:39:28,542 --> 00:39:31,042 Duyguların bastırılması 591 00:39:31,708 --> 00:39:34,083 ve insanın kendini kontrol etme mecburiyeti. 592 00:39:35,000 --> 00:39:37,083 Ona aşıktım. Karına. 593 00:39:40,542 --> 00:39:41,958 Hiç söylemedi bana. 594 00:39:42,167 --> 00:39:43,333 O da bilmiyordu. 595 00:39:45,208 --> 00:39:47,333 Ama hatırlıyorum--- 596 00:39:47,583 --> 00:39:50,958 Ah Clive, Berlin'deki son gün sana gerçekten 597 00:39:51,000 --> 00:39:52,583 mutlu göründüğünü söyledim. 598 00:39:52,667 --> 00:39:54,708 Takma kafana, o zaman farkında değildim. 599 00:39:55,292 --> 00:39:57,708 Ama trende onu özlemeye başladım. 600 00:39:58,333 --> 00:39:59,833 Gemiye bindiğimde daha da fena oldu. 601 00:39:59,917 --> 00:40:02,625 Londra'ya döndüğümde kesin olarak anlamıştım. 602 00:40:03,125 --> 00:40:05,292 Teyzem Margaret hemen aldı kokusunu. 603 00:40:05,333 --> 00:40:07,417 Kadınların burnu iyidir bu konularda. 604 00:40:08,333 --> 00:40:11,375 Hayallerimin kadınıydı denebilir. 605 00:40:13,250 --> 00:40:14,250 Efendim. 606 00:40:16,458 --> 00:40:18,875 Blimp karakterine sempati duydunuz mu? 607 00:40:19,375 --> 00:40:21,625 Evet, onunla tamamen özdeşleştim. 608 00:40:22,125 --> 00:40:25,000 - Pek çok açıdan aynı ben. - Ne mesela? 609 00:40:25,292 --> 00:40:26,875 Daha İngiliz olamaz. 610 00:40:28,333 --> 00:40:29,458 Ben de duygusaldım. 611 00:40:30,417 --> 00:40:31,417 Ve... 612 00:40:33,417 --> 00:40:34,708 Kadınları ve köpekleri severim. 613 00:40:35,125 --> 00:40:39,208 Böyle adamlara hep büyük bir sempati besledim. 614 00:40:39,667 --> 00:40:43,208 Onurlu, kafası karışık, masum. 615 00:40:43,917 --> 00:40:46,083 Kendimi de böyle görüyorum. 616 00:40:47,917 --> 00:40:52,708 Kahraman Subay , Powell ve Pressburger'ın gerçekten şahsi olan ilk filmi. 617 00:40:53,375 --> 00:40:54,375 Benim içinse 618 00:40:54,792 --> 00:40:56,042 ilk başyapıtları. 619 00:40:57,708 --> 00:41:01,083 O kadar çok izledim ki artık hayatımın bir parçası haline geldi. 620 00:41:01,333 --> 00:41:02,667 Yaşım ilerledikçe 621 00:41:03,958 --> 00:41:06,667 karakterlerin hislerini de giderek daha iyi anlıyorum. 622 00:41:08,167 --> 00:41:12,167 Büyümeye, yaşlanmaya ve nihayetinde vazgeçmeye dair 623 00:41:13,125 --> 00:41:14,125 en çok şey söyleyen 624 00:41:14,583 --> 00:41:17,667 film bu benim için. 625 00:41:25,667 --> 00:41:28,542 Bir sonraki The Archers filmi A Canterbury Tale 626 00:41:29,167 --> 00:41:32,125 klasik bir "Güzel İngiltere" filmi olarak başlıyor. 627 00:41:36,375 --> 00:41:39,000 Chaucer'ın hacıları Cantenbury'ye yürüyor. 628 00:41:41,792 --> 00:41:42,917 Ama sonra... 629 00:41:43,625 --> 00:41:44,875 Meşhur bir dönüşüm. 630 00:41:47,333 --> 00:41:50,792 Ortaçağ şahini, modern bir Spitfire uçağına dönüşüyor. 631 00:41:51,667 --> 00:41:53,292 İzlemek üzere olduğumuz film 632 00:41:53,375 --> 00:41:57,042 tarihimizle bağ kurmamızın ruhani refahımız için 633 00:41:57,417 --> 00:41:59,458 elzem olduğunu öne sürüyor. 634 00:42:02,125 --> 00:42:05,583 O dönemki propaganda görevlerinden biri şu soruyu sormaktı: 635 00:42:05,875 --> 00:42:07,208 Ne için savaşıyoruz? 636 00:42:09,708 --> 00:42:14,792 Powell ve Pressburger da İngiliz kırsalının tarihi ve geleneklerinde 637 00:42:15,250 --> 00:42:17,792 bu soruya cevaplar arıyordu işte. 638 00:42:18,958 --> 00:42:21,958 Neden ucube hamallarını hac yolundan çekmedin? 639 00:42:22,750 --> 00:42:24,750 Michael memleketi Kent'i çok severdi. 640 00:42:24,792 --> 00:42:27,083 İngiltere'nin insanını ve kültürünü çok severdi. 641 00:42:27,917 --> 00:42:30,500 Bu filmde de bunu yansıtmak istedi. 642 00:42:30,625 --> 00:42:32,083 Saat 8 Bob. 643 00:42:37,167 --> 00:42:40,042 Cantenbury Katedrali'ne karşı bilhassa yoğun duyguları vardı. 644 00:42:40,958 --> 00:42:44,750 Kraliyet Okul Korosu'nda şarkı söylediği yerdi burası. 645 00:42:45,542 --> 00:42:48,000 Dönemeçten, tepenin doğu ucundan 646 00:42:48,750 --> 00:42:51,000 hacılar ilk defa gördü Cantenbury'yi. 647 00:42:51,167 --> 00:42:52,167 Sen gördün mü? 648 00:42:52,708 --> 00:42:53,708 Evet. 649 00:42:55,375 --> 00:42:56,583 Bir arkadaşımla. 650 00:42:56,875 --> 00:42:58,042 Kız mıydı, erkek miydi? 651 00:42:58,542 --> 00:42:59,542 Erkek. 652 00:42:59,667 --> 00:43:01,083 Sana yazıyordur umarım. 653 00:43:03,833 --> 00:43:04,833 Yazmıyor. 654 00:43:05,000 --> 00:43:07,708 Belki mektubunu düşman ele geçirmiştir. 655 00:43:09,000 --> 00:43:10,167 Hayır Bob. 656 00:43:11,125 --> 00:43:12,125 Aslına bakarsan 657 00:43:12,792 --> 00:43:14,458 düşman onu ele geçirdi. 658 00:43:15,708 --> 00:43:16,708 Pilottu. 659 00:43:17,792 --> 00:43:18,792 Uçağını mı düşürdüler? 660 00:43:19,500 --> 00:43:20,500 Evet. 661 00:43:20,792 --> 00:43:21,792 Başın sağ olsun. 662 00:43:26,917 --> 00:43:29,958 Filmi ana karakterleri, farkında olmasalar da 663 00:43:30,625 --> 00:43:31,958 modern hacılar. 664 00:43:32,542 --> 00:43:34,917 Hepsi Canterbury'ye doğru kendi yolculuğunu yapıyor. 665 00:43:36,000 --> 00:43:37,417 Hepsi kayıp ruhlar, 666 00:43:38,000 --> 00:43:40,375 bir şekilde sürüklenip giden kederli insanlar. 667 00:43:41,667 --> 00:43:45,375 Hepsinin onları iyileştirip ayağa kaldıracak bir yardıma ihtiyacı var. 668 00:43:47,417 --> 00:43:48,417 Burada, 669 00:43:48,542 --> 00:43:52,417 çiftlikte çalışan Alison Kent kırsalına vardığında 670 00:43:53,208 --> 00:43:55,000 mekan onunla konuşmaya başlıyor. 671 00:43:57,375 --> 00:44:00,583 Manzarada eski hacıların seslerini ve müziklerini 672 00:44:00,917 --> 00:44:02,125 duyuyor. 673 00:44:03,000 --> 00:44:04,167 Atalarının. 674 00:44:18,000 --> 00:44:20,208 Eğer durup dinlersen, 675 00:44:21,292 --> 00:44:22,292 dikkatini verirsen 676 00:44:23,000 --> 00:44:24,750 geçmiş seninle konuşur. 677 00:44:25,917 --> 00:44:27,542 Ve geçmişin sesleri 678 00:44:27,917 --> 00:44:31,125 şu an yaşadığın hayatı anlamlandırmana yardımcı olur. 679 00:44:32,375 --> 00:44:33,500 Muhteşem değil mi? 680 00:44:38,667 --> 00:44:39,875 Kimse var mı orada? 681 00:44:40,458 --> 00:44:43,250 Michael ve Emeric, her zaman sihirli bir şeyler yakalamak için 682 00:44:43,292 --> 00:44:46,125 pusuya yatıyordu. Emeric'in ifadesi bu. 683 00:44:46,792 --> 00:44:50,750 Gündelik deneyimlerin tasvirinin ötesine geçip hayatlarımızın 684 00:44:50,792 --> 00:44:55,375 derin ve gizemli yanlarını yansıtmanın yollarını bulmak istiyorlardı. 685 00:44:57,375 --> 00:45:01,917 Burada Powell ve Pressburger için epey yeni bir mistisizm var. 686 00:45:01,958 --> 00:45:04,333 Yerel yargıçlardan daha yüksek mahkemeler var. 687 00:45:06,208 --> 00:45:07,333 Hafif bir dokunuşla 688 00:45:07,833 --> 00:45:10,583 ruhlar dünyasını uyandırmaya çalışıyorlar. 689 00:45:11,625 --> 00:45:14,625 Cantenbury hacıları, gelin ve yardımlarınızı alın. 690 00:45:14,667 --> 00:45:16,125 Senin hacılığın biraz tuhaf. 691 00:45:16,833 --> 00:45:19,958 Hacılık ya yardım almak için yapılır 692 00:45:20,458 --> 00:45:21,792 ya da kefaret ödemek için. 693 00:45:21,833 --> 00:45:23,250 Benim ikisine de ihtiyacım yok. 694 00:45:23,292 --> 00:45:24,792 Sen bir araçsındır belki. 695 00:45:24,833 --> 00:45:26,083 Alevli kılıç alacak mıyım? 696 00:45:27,500 --> 00:45:28,792 Hiçbir şey şaşırtmaz beni. 697 00:45:31,917 --> 00:45:34,333 Kafamın etrafında bir hale görene kadar inanmam. 698 00:45:44,208 --> 00:45:46,417 Çok güzel bir katedral manzaran var. 699 00:46:13,208 --> 00:46:14,792 Tüm tuhaflığına rağmen bu, 700 00:46:15,667 --> 00:46:19,542 meşhur the Archers filmleri içinde en mütevazı olanı. 701 00:46:19,583 --> 00:46:21,375 En gösterişsiz, en samimi 702 00:46:21,917 --> 00:46:25,250 ve sıradan hayatlarla en çok ilgili olan filmleri. 703 00:46:31,042 --> 00:46:34,750 Ana karakterler, seyircinin 1944 yılında kendini bulabileceği 704 00:46:34,792 --> 00:46:36,208 bir durumdalar. 705 00:46:37,042 --> 00:46:38,750 Sevdiklerinden ayrılmışlar. 706 00:46:40,042 --> 00:46:42,042 Görev bilinciyle metin olmaya çalışıyorlar. 707 00:46:42,958 --> 00:46:44,167 Ama kendi köşelerinde 708 00:46:45,042 --> 00:46:47,708 korku, yalnızlık ve acı içindeler. 709 00:46:50,583 --> 00:46:53,167 Filmin amaçlarından biri, 710 00:46:53,375 --> 00:46:56,500 acı çekenlere teselli sunmak. 711 00:46:57,208 --> 00:46:59,333 Alison keder içindeyken 712 00:47:00,125 --> 00:47:02,500 nişanlısının babasının onu görmek için 713 00:47:02,583 --> 00:47:04,583 Cantenbury'ye geldiğini öğrenir. 714 00:47:04,625 --> 00:47:07,000 İki haftadan uzun bir süre seni bekledi, 715 00:47:07,042 --> 00:47:08,250 Canterbury'de. 716 00:47:11,542 --> 00:47:12,292 Neden? 717 00:47:12,333 --> 00:47:16,792 Çünkü Bay Geoffrey ile ilgili doğrulanmış bir haberi vardı Bayan Alison. 718 00:47:16,917 --> 00:47:18,083 Cebelitarık'taymış. 719 00:47:21,042 --> 00:47:22,042 Bayan Alison. 720 00:47:31,875 --> 00:47:34,542 Mucize diye bir şey vardır diyen bir film bu. 721 00:47:35,750 --> 00:47:37,542 Pencereleri açayım. 722 00:47:39,125 --> 00:47:40,750 Hac yolculuğunun sonunda 723 00:47:42,250 --> 00:47:44,625 gerçekten ihtiyacın olan yardımı alabilirsin. 724 00:48:02,375 --> 00:48:06,500 Filmin sonunda, bir alay asker katedrale giriyor. 725 00:48:07,417 --> 00:48:09,000 Denizaşırı göreve gitmek üzereler 726 00:48:09,042 --> 00:48:11,958 ve kaçının geri döneceğini bilmiyoruz. 727 00:48:18,250 --> 00:48:19,625 Muhtemelen burada 728 00:48:20,042 --> 00:48:22,083 Canterbury Katedrali savaş yorgunu 729 00:48:22,333 --> 00:48:26,208 ama korunmaya değer İngiltere'yi temsil ediyor. 730 00:48:26,542 --> 00:48:28,583 Uğruna savaşılacak bir yer. 731 00:48:42,250 --> 00:48:45,917 Powell ve Pressburger bu filmde propaganda yaptıkları kadar vaaz da veriyor. 732 00:48:46,833 --> 00:48:49,583 Neticede de ilk fiyaskolarına imza atıyorlar. 733 00:48:50,125 --> 00:48:53,292 Film, genel seyirci için çok tuhaf ve anlaşılmaz. 734 00:49:01,042 --> 00:49:03,500 Yine de bu aksilikten etkilenmediler. 735 00:49:03,750 --> 00:49:06,000 O dönemde ikisi arasında derin bir güven duygusu vardı 736 00:49:06,083 --> 00:49:08,667 ve bir sonraki işlerinin ne olacağını çok iyi biliyorlardı. 737 00:49:09,667 --> 00:49:13,250 Joan bir yaşındayken nereye gideceğini çoktan biliyordu. 738 00:49:13,458 --> 00:49:15,375 Sağa gidiyor, sola. 739 00:49:15,792 --> 00:49:17,167 Hayır, dümdüz. 740 00:49:19,125 --> 00:49:22,000 I Know Where I'm Going , ilk bakışta eğlenceli olduğu 741 00:49:22,042 --> 00:49:23,667 anlaşılan bir film. 742 00:49:24,917 --> 00:49:27,792 Müttefik Devletler'in savaşı kazanacağı artık belli olduğundan 743 00:49:27,833 --> 00:49:31,042 Michael ve Emeric de rahatlıyor bu dönemde. 744 00:49:31,083 --> 00:49:33,250 Mizah duyguları ortaya çıkıyor böylece. 745 00:49:33,458 --> 00:49:34,875 Şimdi 25 yaşında. 746 00:49:35,042 --> 00:49:37,125 Değişmeyen tek bir şey varsa o da şu: 747 00:49:37,542 --> 00:49:39,375 Hâlâ nereye gittiğini biliyor. 748 00:49:39,583 --> 00:49:40,958 İyi akşamlar Bayan Webster. 749 00:49:41,750 --> 00:49:42,917 İyi akşamlar Leon. 750 00:49:45,375 --> 00:49:46,417 Merhaba tatlım. 751 00:49:46,792 --> 00:49:49,125 Joan Webster diye yeni bir karakter 752 00:49:49,167 --> 00:49:50,958 takdim ediliyor burada. 753 00:49:51,000 --> 00:49:52,083 Baba. 754 00:49:52,208 --> 00:49:53,292 Evleniyorum. 755 00:49:53,917 --> 00:49:54,917 Ne? 756 00:49:55,167 --> 00:49:56,958 - Masanız hazır Bayan Webster. - Teşekkürler Fred. 757 00:50:00,792 --> 00:50:02,792 Geçelim tatlım. İçecek bir şey getir. 758 00:50:04,375 --> 00:50:07,583 Bir kadını ön plana alan ilk the Archers filmi bu 759 00:50:07,833 --> 00:50:12,125 ve bu kadın Emeric'in tutkuyla flört edip 760 00:50:12,417 --> 00:50:16,333 kısa süre önce evlendiği Wendy Green'e benziyor muhtemelen. 761 00:50:17,042 --> 00:50:19,375 Belli ki Wendy inatçı, sofistike 762 00:50:19,458 --> 00:50:22,125 ve maddiyatçı birisiydi. 763 00:50:22,292 --> 00:50:25,208 Tabii ki sizin hesabınıza yazıldı hanımefendi. 764 00:50:27,042 --> 00:50:30,583 Belki de bu yüzden Emeric senaryoyu kolayca yazdı. 765 00:50:30,833 --> 00:50:33,500 Tüm metni bir haftadan kısa sürede çıkardı ortaya. 766 00:50:33,542 --> 00:50:35,167 Leydi Bellinger'in arabası! 767 00:50:35,500 --> 00:50:38,042 Joan'un hikayesi, kuzeye yapılan bir yolculukla başlıyor. 768 00:50:43,333 --> 00:50:45,958 Consolidated Chemical Industries ile evlenemezsin. 769 00:50:46,500 --> 00:50:47,833 Öyle mi? 770 00:50:48,833 --> 00:50:51,292 Küçük bir İskoç adasına gidiyor, 771 00:50:51,333 --> 00:50:54,083 burada Sör Robert Bellinger ile evlenecek, 772 00:50:54,375 --> 00:50:58,208 Consolidated Chemical Industries'in zengin sahibi bu adam. 773 00:51:03,125 --> 00:51:04,875 Joan Webster, 774 00:51:05,333 --> 00:51:07,917 Consolidated Chemical Industries'i 775 00:51:07,958 --> 00:51:10,083 kocan olarak kabul ediyor musun? 776 00:51:10,167 --> 00:51:12,417 - Evet. - Glasgow istasyonu. 777 00:51:12,625 --> 00:51:13,917 Öyle mi? 778 00:51:13,958 --> 00:51:16,917 Bir beyefendi sizi bekliyor. İstasyon şefi de yanında. 779 00:51:18,208 --> 00:51:20,208 Buchanan caddesine gitmek için epey vaktin olacak. 780 00:51:20,292 --> 00:51:22,167 The Archers bu filmde gerçekten eğleniyor. 781 00:51:22,833 --> 00:51:23,875 Şu şapkaya dikkat edin. 782 00:51:33,083 --> 00:51:37,208 Bu yolculuk muhtemelen Emeric'in Michael'a hediyesiydi 783 00:51:37,250 --> 00:51:41,000 çünkü Michael'ın da çok keyif aldığı bir rotaydı bu. 784 00:51:41,500 --> 00:51:44,208 İskoçya, dünyada en çok sevdiği yerdi. 785 00:51:44,250 --> 00:51:46,125 Ve ne zaman bir filmin çekimleri bitse 786 00:51:46,583 --> 00:51:49,750 burada doğa yürüyüşlerine çıkarak kendi tazelerdi. 787 00:51:52,792 --> 00:51:54,458 Duyduk duymadık demeyin! 788 00:51:54,625 --> 00:51:55,750 Joan Webster için 789 00:51:56,042 --> 00:51:59,417 Dış Hebridler zorlu bir yere dönüşüyor. 790 00:51:59,667 --> 00:52:01,125 Şansınıza bugün karşıya geçilemiyor. 791 00:52:01,167 --> 00:52:04,250 Filmin büyük bir kısmında adalara gidecek bir gemi bulmaya çalışıyor, 792 00:52:04,292 --> 00:52:05,625 nişanlısı orada onu bekliyor. 793 00:52:05,708 --> 00:52:08,083 Evde beklemek ister misiniz? Tanıdıklar var. 794 00:52:08,125 --> 00:52:09,250 Teşekkürler. 795 00:52:09,292 --> 00:52:11,208 Ama gemi beni buradan alacak, 796 00:52:11,250 --> 00:52:13,333 o yüzden burada beklesem daha iyi olur. 797 00:52:14,208 --> 00:52:15,208 Peki. 798 00:52:19,542 --> 00:52:22,125 Ama eğer gemim gelmezse beni siz götürür müsünüz? 799 00:52:22,417 --> 00:52:24,125 Götüremem hanımefendi. 800 00:52:24,958 --> 00:52:28,917 Duygusal yoğunluğu epey yüksek üç dört sahneyle 801 00:52:29,667 --> 00:52:34,292 buranın kadına ne kadar yabancı geldiğini net bir şekilde anlıyoruz. 802 00:52:34,333 --> 00:52:36,958 Yokuşun tepesinde ufak bir kapı göreceksiniz. 803 00:52:37,000 --> 00:52:41,625 Joan, hava düzelene kadar yerli halkın yardımlarını kabul etmek zorunda. 804 00:52:42,542 --> 00:52:47,292 Yerli halkın uçuk ve kendine yeten insanlar olduğunu görüyor, 805 00:52:47,500 --> 00:52:51,458 üstelik hayata bakışları da onunkinden tamamen farklı. 806 00:52:51,542 --> 00:52:52,833 Ben de tam yanınıza geliyordum. 807 00:52:52,875 --> 00:52:55,083 İçeri buyurun, ateş yakmıştık. Albayla tanışmışsınız. 808 00:52:55,125 --> 00:52:57,750 Evet, bu şerefe nail oldum. Ben Barnstable. 809 00:52:57,833 --> 00:52:59,375 Albay Barnstable, usta şahin terbiyecisi-- 810 00:52:59,417 --> 00:53:01,750 Doğan diyecektin Torquil'ciğim! 811 00:53:01,792 --> 00:53:03,917 Dış Hebridlerin en iyi doğan terbiyecisi. 812 00:53:04,000 --> 00:53:05,500 Dünyanın canım. 813 00:53:06,458 --> 00:53:08,542 Merkezinde komedi ve aşk olsa da 814 00:53:08,667 --> 00:53:10,542 bir yandan da değerlere dair bir film bu. 815 00:53:10,917 --> 00:53:14,708 Tüm o atılgan karakterler, Michael ile Emeric'in sevip 816 00:53:14,833 --> 00:53:17,500 önem verdiği birtakım özellikleri temsil ediyor. 817 00:53:18,375 --> 00:53:21,000 - Catriona! - Sevgili kızımız gelmiş. 818 00:53:21,333 --> 00:53:24,083 Cesaret, nezaket, cömertlik, 819 00:53:24,125 --> 00:53:26,125 sıcakkanlılık ve yoldaşlık. 820 00:53:26,167 --> 00:53:27,458 Torquil! 821 00:53:30,833 --> 00:53:32,583 Bayan Potts! 822 00:53:33,167 --> 00:53:36,667 Tüm bu özellikleri en eksiksiz şekilde vücuda getirense 823 00:53:36,958 --> 00:53:37,958 Torquil. 824 00:53:38,292 --> 00:53:40,083 İzne çıkmış bir deniz subayı. 825 00:53:40,500 --> 00:53:41,958 Kibrit veya çakmak var mı? 826 00:53:44,667 --> 00:53:45,667 Teşekkürler. 827 00:53:46,083 --> 00:53:50,125 Joan'un evlilik planlarına ciddi bir tehdit oluşturduğu aşikar. 828 00:53:50,208 --> 00:53:52,208 Film sorusu ise şuna dönüşüyor: 829 00:53:52,667 --> 00:53:53,833 Bu adama karşı koyabilir mi? 830 00:53:55,625 --> 00:53:56,667 Teşekkürler. 831 00:53:57,250 --> 00:54:00,917 Torquil'in önündeki engel, Sir Robert Bellinger tabii. 832 00:54:01,333 --> 00:54:03,333 Merhaba canım. Ben Robert. 833 00:54:03,375 --> 00:54:05,375 Cartier yüzüğü teslim etmiştir umarım. 834 00:54:05,667 --> 00:54:08,750 Tabii ki Robert, her şey çok güzeldi. 835 00:54:08,792 --> 00:54:11,625 Joan, bir telefon numarası yazmanı istiyorum. Hazır mısın? 836 00:54:11,958 --> 00:54:13,417 2-36. Yazdın mı? 837 00:54:14,000 --> 00:54:17,250 Robinson'ın numarası bu. Sorn'daki kaleyi kiraladılar. 838 00:54:17,542 --> 00:54:20,958 Buralarda tanınmaya değer tek insanlar onlar. Bu kadar. 839 00:54:21,625 --> 00:54:23,542 Bu arkadaşlarla, Robinsonlarla 840 00:54:23,583 --> 00:54:26,000 tanıştığımızda züppe, alıngan ve bencil 841 00:54:26,167 --> 00:54:28,667 olduklarını görüyoruz. 842 00:54:28,833 --> 00:54:29,958 Sana bir bakalım. 843 00:54:31,583 --> 00:54:33,542 Evet, tamamsın. 844 00:54:33,833 --> 00:54:36,458 Sör Robert Bellinger ile evleneceksin, değil mi? 845 00:54:36,500 --> 00:54:38,917 - Evet. Senin için bir sakıncası yoksa. - Yok. 846 00:54:40,250 --> 00:54:41,542 Zengin biri, değil mi? 847 00:54:41,583 --> 00:54:43,958 Yani parasını saymadım. 848 00:54:44,042 --> 00:54:45,042 Sen zengin misin? 849 00:54:46,208 --> 00:54:47,292 Hayır. 850 00:54:49,833 --> 00:54:53,250 Emeric, A Cantenbury Tale'in ardından bu filmin The Archers'ın 851 00:54:53,458 --> 00:54:57,708 maddiyatçılığa karşı savaşının ikinci bölümü olduğunu söyledi. 852 00:54:58,083 --> 00:55:00,250 Buradaki insanlar çok fakir sanırım. 853 00:55:00,292 --> 00:55:02,958 - Fakir değiller, paraları yok sadece. - İkisi aynı şey. 854 00:55:03,042 --> 00:55:04,625 Hayır, çok farklı şeyler. 855 00:55:10,292 --> 00:55:11,333 Daha iyi mi? 856 00:55:17,958 --> 00:55:20,250 Joan, Torquil ile vakit geçirdikçe 857 00:55:20,625 --> 00:55:23,875 bu adamın ve dünyasının büyüsüne daha çok kapılıyor. 858 00:55:24,208 --> 00:55:25,250 Dikkatli ol. 859 00:55:32,417 --> 00:55:35,458 Güzel şarkı. Nut Brown Maiden. Duydun mu daha önce? 860 00:55:36,583 --> 00:55:37,708 Daha yüksek sesle çocuklar! 861 00:55:37,750 --> 00:55:39,250 En sevdiğim sahne, Torquil'in 862 00:55:39,292 --> 00:55:41,750 bir şarkının sözlerini ezberden söylediği kısım. 863 00:55:41,792 --> 00:55:44,083 "Çok yaşa fındık renkli sevgilim, 864 00:55:44,583 --> 00:55:46,250 Çok yaşa fındık renkli sevgilim, 865 00:55:46,958 --> 00:55:49,750 Yaşa sevgilim 866 00:55:50,083 --> 00:55:51,500 Çünkü benim kadınım sensin." 867 00:56:03,083 --> 00:56:05,667 Bu film, hoşlandığınız birine izletebileceğiniz bir film, 868 00:56:05,875 --> 00:56:10,000 nasıl söyleyeceğinizi bilmediğiniz şeyleri ifade etmenin bir yolu olarak. 869 00:56:10,417 --> 00:56:12,375 Yani deneyimi paylaşmak için. 870 00:56:12,708 --> 00:56:15,708 Bunu bir tek ben yapmadım, biliyorum. 871 00:56:17,042 --> 00:56:19,167 Birçok romantik ilişki üzerinde 872 00:56:19,208 --> 00:56:22,292 etki bırakmış bir film bu. 873 00:56:22,458 --> 00:56:25,208 Bugün denize açılamayacağın söylendi sana. 874 00:56:25,250 --> 00:56:27,375 Ömürleri boyunca burada yaşamış insanlar daha mı iyi biliyorsun? 875 00:56:27,458 --> 00:56:29,958 Ruairidh havanın düzeleceğini söyledi. Kenny de. 876 00:56:30,000 --> 00:56:32,583 Kenny başka ne söyleyebilir ki? Satın almadın mı onu? 877 00:56:32,625 --> 00:56:33,958 Bağırmana gerek yok! 878 00:56:34,000 --> 00:56:36,333 İyi, git o zaman! 879 00:56:37,042 --> 00:56:38,375 Boğul oralarda! 880 00:56:39,625 --> 00:56:41,500 Senden kaçıyor. 881 00:56:44,583 --> 00:56:46,083 Haklısın. 882 00:56:53,500 --> 00:56:57,708 Neticede Joan ile Torquil'in ufak bir teknede olduğunu görüyoruz. 883 00:56:57,792 --> 00:56:59,917 Brandanın altına gir ve sıkı tutun! 884 00:57:06,000 --> 00:57:08,208 Ah, elbisem! 885 00:57:11,917 --> 00:57:13,792 Saçmalama! Vazgeç! 886 00:57:15,083 --> 00:57:17,708 Motor bozuluyor, hava berbat 887 00:57:18,208 --> 00:57:22,083 ve Corryvreckan'daki çok fena bir girdaba girmek üzereler. 888 00:57:23,583 --> 00:57:26,000 İnsanın hayatını tamamen rayından çıkaran, 889 00:57:26,083 --> 00:57:28,583 doğal afet gibi bir aşka dair bir film bu. 890 00:57:29,792 --> 00:57:33,333 Ve Joan'ın kaderi sadece Torquil'in değil, 891 00:57:34,250 --> 00:57:37,000 doğa tanrılarının da elinde gibi görünüyor. 892 00:57:49,875 --> 00:57:52,875 Film, The Archers için biraz sıradışı olan bir özelliğe de sahip, 893 00:57:53,625 --> 00:57:55,375 klasik bir mutlu sonla bitiyor. 894 00:57:56,458 --> 00:57:59,542 Ama bu aşk hikayesinin insanı mest eden bir yanı var. 895 00:58:00,625 --> 00:58:04,250 Bence gelmiş geçmiş en iyi aşk filmlerinden biri bu. 896 00:58:05,625 --> 00:58:06,667 Hey! 897 00:58:06,792 --> 00:58:07,958 Hey! 898 00:58:09,917 --> 00:58:12,958 Ayrıca doğal aleme dair mistik bir şiir. 899 00:58:13,333 --> 00:58:15,875 Ve doğru değerlere dair bir vaaz. 900 00:58:19,792 --> 00:58:22,125 Bu dönemde herkes, çatışmalar bittiğinde 901 00:58:22,167 --> 00:58:24,375 İngiltere'nin nasıl bir yer olması gerektiğine 902 00:58:24,417 --> 00:58:26,167 kafa yormaya başlamıştı. 903 00:58:27,458 --> 00:58:31,750 Michael ve Emeric de insanları paralarına göre değil 904 00:58:32,042 --> 00:58:33,542 karakterlerine göre değerlendiren 905 00:58:33,583 --> 00:58:36,542 bir ülke olabileceği yönündeki idealist fikirlerini sunmak için 906 00:58:36,583 --> 00:58:37,708 bu filmden faydalandı. 907 00:58:38,542 --> 00:58:39,875 İSTİHBARAT BAKANLIĞI 908 00:58:39,917 --> 00:58:41,333 FİLM DEPARTMANI SALON 909 00:58:41,375 --> 00:58:44,083 The Archers'ın savaş yıllarında çektiği tüm filmlerin konusunun 910 00:58:44,125 --> 00:58:46,875 İstihbarat Bakanlığı tarafından onaylanması gerekiyordu. 911 00:58:47,792 --> 00:58:50,750 İstihbarat Bakanlığı'nın bir film departmanı vardı. 912 00:58:50,792 --> 00:58:52,417 Başında da Jack Beddington vardı. 913 00:58:52,500 --> 00:58:56,833 Savaş sırasında onların onayı olmadan film yapmak mümkün değildi. 914 00:58:56,875 --> 00:58:59,750 Jack Beddington bizi görüşmeye çağırıp 915 00:59:00,083 --> 00:59:01,333 şöyle dedi: 916 00:59:01,708 --> 00:59:03,042 Savaşı kaybederken 917 00:59:03,125 --> 00:59:06,708 Amerikalılarla ilişkilerimiz çok iyiydi 918 00:59:06,917 --> 00:59:09,708 ama şimdi kazanmaya başlayınca ilişkilerimiz de bozuldu. 919 00:59:11,208 --> 00:59:16,250 İlişkileri düzeltmek için özgün bir senaryo yazmak, 920 00:59:16,292 --> 00:59:20,542 İngiliz-Amerikan ilişkilerine dair özgün bir film yapmak ister misiniz diye sordu. 921 00:59:22,000 --> 00:59:24,625 The Archers bir çatışma filmi değil, 922 00:59:24,958 --> 00:59:26,958 şiirsel bir fantezi çıkardı ortaya. 923 00:59:27,417 --> 00:59:30,000 İyi bir kıza benziyorsun. Sana konumumu söyleyemem. 924 00:59:30,042 --> 00:59:31,500 Araçlar da personel de gitti. 925 00:59:31,542 --> 00:59:34,042 Telsizcim Bob hariç, burada ölü yatıyor. 926 00:59:34,125 --> 00:59:35,542 Diğerleri emirlerimi dinlemedi. 927 00:59:35,583 --> 00:59:37,292 Saat 0335, tamam mı? 928 00:59:37,333 --> 00:59:40,958 İlk sahnede David Niven'in canlandırdığı Pete ile tanışıyoruz. 929 00:59:41,292 --> 00:59:44,042 Yetti bu kadar. Yanmaktansa atlamayı tercih ederim. 930 00:59:44,375 --> 00:59:46,292 İlk 300 metreden sonra ne fark eder ki zaten? 931 00:59:46,333 --> 00:59:47,792 Bir şey hissetmeyeceğim, 932 00:59:48,417 --> 00:59:50,000 seni korkutmadım umarım. 933 00:59:51,667 --> 00:59:54,125 - Korkmadım. - Aferin. 934 00:59:54,333 --> 00:59:59,208 Mahvolmuş uçağının kokpitinden Kim Hunter'ın oynadığı June'la konuşuyor. 935 00:59:59,458 --> 01:00:01,750 Aşık olduğun biri var mı? Dur, dur, cevap verme. 936 01:00:02,250 --> 01:00:03,917 Senin gibi bir adamı sevebilirim Peter. 937 01:00:04,000 --> 01:00:06,333 Seni seviyorum June, sen hayatımsın ve seni terk ediyorum. 938 01:00:06,583 --> 01:00:08,500 Peter aynı anda hem ölüme uçuyor 939 01:00:08,583 --> 01:00:10,750 hem de aşık oluyor. 940 01:00:10,833 --> 01:00:12,833 Kapatıyorum June. Hoşçakal. 941 01:00:12,917 --> 01:00:13,917 Hoşçakal June. 942 01:00:13,958 --> 01:00:16,708 Alo, George için G. Alo, G-Goerge. 943 01:00:16,958 --> 01:00:18,333 Alo, G-Goerge. 944 01:00:18,833 --> 01:00:19,833 Alo--- 945 01:00:24,792 --> 01:00:26,792 Elveda Bob. Birazdan görüşürüz. 946 01:00:26,833 --> 01:00:29,833 Sen ne takacağımızı biliyorsun artık. Bildiğin kanat. 947 01:00:30,708 --> 01:00:33,125 Bu film, Powell ve Pressburger'ın 948 01:00:33,167 --> 01:00:37,833 neden belgesel çekmediğinin çok net bir ifadesi. 949 01:00:40,417 --> 01:00:43,583 Sadece kurmacayla başarılabilecek bir yoğunluğa 950 01:00:43,917 --> 01:00:46,500 ulaşmak istiyorlardı. 951 01:00:50,000 --> 01:00:54,167 Peter ıssız bir kıyıya vurur, nerede olduğuna dair hiçbir fikri yoktur. 952 01:00:56,917 --> 01:01:00,333 Mucize eseri, sahilde bisiklet süren June ile karşılaşır. 953 01:01:00,750 --> 01:01:01,792 Merhaba. 954 01:01:02,333 --> 01:01:03,875 Sana da merhaba. Ne oldu? 955 01:01:04,292 --> 01:01:08,208 Ve bu ikili, birbirlerine duydukları aşktan anında emin olur. 956 01:01:08,375 --> 01:01:09,417 Sen June'sun. 957 01:01:17,167 --> 01:01:18,250 Sen de Peter. 958 01:01:22,208 --> 01:01:26,042 Ama bir sorun vardır. İlahi hesaplamalara göre 959 01:01:26,083 --> 01:01:27,333 Peter'ın ölmüş olması gerekir. 960 01:01:28,083 --> 01:01:31,167 Toplam 91,716, 961 01:01:31,458 --> 01:01:35,042 varan 91,715. 962 01:01:35,333 --> 01:01:37,500 - 17 numaralı kılavuz. - Hanımefendi, 963 01:01:37,625 --> 01:01:39,000 herkesin yapabileceği bir hata. 964 01:01:39,042 --> 01:01:40,083 Nasıl oldu bu? 965 01:01:40,167 --> 01:01:43,292 Bu lanet olası sis hariç her şey hesaba katılmıştı. 966 01:01:43,333 --> 01:01:47,208 Pilot uçaktan atladı, siste kayboldu, yakalayamadım onu. 967 01:01:48,000 --> 01:01:52,250 Kılavuz melek, Dünya'ya geri dönüp Peter'ı bularak 968 01:01:52,292 --> 01:01:55,625 hatasını telafi etme emri alır. 969 01:01:56,000 --> 01:01:59,125 Bu arada mösyö, Peter'ı görünce benden bir mesaj iletebilir misiniz? 970 01:01:59,167 --> 01:02:02,417 - Avec plaisir. - Sadece "Hey" deyin. 971 01:02:03,000 --> 01:02:04,042 Bon. 972 01:02:17,875 --> 01:02:22,542 İnsan yukarıda renkleri özlüyor. 973 01:02:26,083 --> 01:02:29,125 Aşk için harika bir akşam. 974 01:02:33,625 --> 01:02:37,792 İki alem fikri, Emeric'in o güne kadarki en iddialı fikriydi. 975 01:02:38,000 --> 01:02:40,542 Ayrıca renklerle ilgili de cesur bir karar vermişti. 976 01:02:40,958 --> 01:02:45,667 Öteki dünya nispeten yavan, bürokratik, 977 01:02:46,208 --> 01:02:47,792 siyah-beyaz bir yerdi. 978 01:02:48,125 --> 01:02:50,500 Bizim dünyamızsa rengarenkti. 979 01:02:51,792 --> 01:02:55,125 Ateşin, tutkunun, güzelliğin ve şiirin diyarı. 980 01:02:55,750 --> 01:02:59,417 Peter'ın derdi, artık hangi dünyaya ait olduğunu bilememesi. 981 01:02:59,542 --> 01:03:03,125 Dünya'da June ile aşkını yaşamasına izin mi verilecek, 982 01:03:03,500 --> 01:03:06,083 yoksa öteki dünyaya gitmeye mecbur mu kalacak? 983 01:03:06,333 --> 01:03:07,333 Özetle, 984 01:03:08,125 --> 01:03:09,583 yeri yaşayanların yanı mı, 985 01:03:10,625 --> 01:03:11,708 ölülerin mi? 986 01:03:13,208 --> 01:03:15,958 Epey detaylı halüsinasyonlar görüyor, 987 01:03:16,250 --> 01:03:18,958 gerçek bir yaşam deneyimine benzeyen şeyler. 988 01:03:19,000 --> 01:03:22,250 Görüntüler, sesler ve fikirlerin bir birleşimi. 989 01:03:22,542 --> 01:03:25,500 Bu film Powell ve Pressburger için önemli bir adımdı 990 01:03:25,542 --> 01:03:29,333 çünkü burada gerçekçiliğin prangalarından tamamen kurtulup 991 01:03:30,625 --> 01:03:33,083 memnuniyetle gerçeküstücülüğü kucakladılar. 992 01:03:57,250 --> 01:03:58,542 Doktor, geldi! June! 993 01:04:00,333 --> 01:04:03,500 Michael, bir film yönetmenin birtakım numaraları olan 994 01:04:03,542 --> 01:04:05,458 bir sihirbaz olduğunu düşünürdü. 995 01:04:06,208 --> 01:04:07,208 Doktor. 996 01:04:10,667 --> 01:04:13,542 Eski usül efektler ve illüzyonların keyfini çıkararak 997 01:04:13,875 --> 01:04:17,042 sessiz filmlerle geçen gençliğini yad ediyor sanki, 998 01:04:17,208 --> 01:04:20,458 Victorine stüdyolarında Rex Ingramla ile çalıştığı dönemi. 999 01:04:26,042 --> 01:04:29,750 Rex Ingram'ın etkisi, bu filmin ölçeğini de etkiledi. 1000 01:04:30,667 --> 01:04:33,167 Hem iddialı hem maceralı bir film çıktı ortaya. 1001 01:04:33,583 --> 01:04:34,667 Geri dön! 1002 01:04:35,792 --> 01:04:38,500 Peter! Peter! Geri dön! 1003 01:04:39,625 --> 01:04:43,792 Filmin başarılı olması için muazzam bir set tasarımı ve görüntü yönetimi lazımdı. 1004 01:04:44,708 --> 01:04:48,000 Ama bu dönemde the Archers'ın zaten çok yetenekli teknisyenlerden 1005 01:04:48,042 --> 01:04:50,292 oluşan bir ekibi vardı. 1006 01:04:51,333 --> 01:04:55,500 Ekibin en önemli üyelerinden olan sanat yönetmeni Alfred Junge 1007 01:04:55,917 --> 01:04:57,375 bir tasarım dehası olmanın yanı sıra 1008 01:04:57,417 --> 01:05:01,500 mühendislik ve mimarlık konusunda pratik bir beceriye sahipti. 1009 01:05:17,667 --> 01:05:22,292 Sinemanın gelmiş geçmiş en iyi sanat yönetmeniyle çalışıyorduk. 1010 01:05:22,708 --> 01:05:27,792 Kariyeri Fritz Lang'ın ilk dönemine ve Metropolis'e kadar uzanıyor. 1011 01:05:27,917 --> 01:05:31,792 Biz de ondan öyle şeyler istedik ki. Mesela perspektifle halledilip 1012 01:05:31,875 --> 01:05:34,250 aynı gün içinde çekimleri yapılacak 1013 01:05:34,292 --> 01:05:36,417 bir yürüyen merdiven yapmasını istemiştik. 1014 01:05:36,708 --> 01:05:39,333 Çünkü savaşın sonunda elimizde yeterince çelik yoktu 1015 01:05:39,375 --> 01:05:43,583 ve merdiveni sürekli çalıştırmak için yeterli elektrik de yoktu. 1016 01:05:43,833 --> 01:05:47,792 Bu yüzden merdivenin yukarısındaki ve aşağısındaki tüm sahneler 1017 01:05:47,833 --> 01:05:50,458 tahtada perspektifle çalışıldı. 1018 01:05:51,125 --> 01:05:54,542 Bence bu insanların en önemli özelliği 1019 01:05:54,583 --> 01:05:57,875 muazzam teknisyenler olmalarının yanı sıra 1020 01:05:58,125 --> 01:05:59,458 problem çözmekten de hoşlanan 1021 01:06:00,667 --> 01:06:02,750 insanlar olmalarıydı. 1022 01:06:04,792 --> 01:06:05,958 Biz de problem yaratmaya bayılıyorduk! 1023 01:06:06,042 --> 01:06:07,500 Çoğu insan, 1024 01:06:07,792 --> 01:06:12,000 çoğu insan hiçbir problem çıkmadığında mutlu olur 1025 01:06:12,333 --> 01:06:15,708 ama problemlere bayılanlar da vardır. 1026 01:06:15,750 --> 01:06:18,917 O dönemde birlikte çalıştığımız ekipteki insanlar 1027 01:06:19,500 --> 01:06:22,500 yanımıza gelip "Problem ne?" derdi. 1028 01:06:23,417 --> 01:06:25,792 Bay Powell, sette oyuncularla nasıl çalışıyorsunuz? 1029 01:06:25,958 --> 01:06:29,167 Şu sahneyi düşündüm, bence böyle yapalım, 1030 01:06:29,208 --> 01:06:30,458 siz ne dersiniz 1031 01:06:30,750 --> 01:06:32,000 diye başlıyorum güne. 1032 01:06:32,042 --> 01:06:34,458 Onlar da genelde başka bir şey yapmak istediklerini söylüyor. 1033 01:06:35,125 --> 01:06:36,417 Bu yüzden tartışıyoruz. 1034 01:06:37,458 --> 01:06:38,708 Uzun uzadıya değil ama. 1035 01:06:39,417 --> 01:06:42,417 David Niven ile çalışmak rüya gibi. 1036 01:06:43,042 --> 01:06:47,458 Ayrıca çok da net biri. Her zaman tam 6'ya 10 kala çıkar. 1037 01:06:48,292 --> 01:06:49,875 Bir sahnenin ortasında olsan bile 1038 01:06:50,042 --> 01:06:52,750 gelip "Kusura bakma dostum ama gitmem lazım" der. 1039 01:06:52,875 --> 01:06:54,750 - Ve gider! - Cidden mi? 1040 01:07:04,125 --> 01:07:08,208 Peter'ın yaşadığı her şeyin somut tıbbi gerçeklere dayanması 1041 01:07:08,250 --> 01:07:11,375 gerektiği fikri Michael'dan çıktı. 1042 01:07:13,417 --> 01:07:19,000 Ayrıca filmin tüm görsel oyunlarının altında ciddi bir amaç yatıyor. 1043 01:07:20,042 --> 01:07:24,542 Michael bunlar aracılığıyla kamerasını dertli bir ruha çevirip 1044 01:07:24,583 --> 01:07:25,958 savaşın sebep olduğu 1045 01:07:26,000 --> 01:07:28,833 ruhsal hasarlara dair bir hikaye anlatıyor. 1046 01:07:43,000 --> 01:07:46,333 Ölülerin ardı arkası gelmez kitleler halinde öteki dünyaya aktığı 1047 01:07:46,458 --> 01:07:49,583 görüntülerle dolu kafası onu rahatsız ediyor 1048 01:07:53,083 --> 01:07:56,000 ve kendisinin nasıl hayatta kaldığını anlayamıyor. 1049 01:07:58,167 --> 01:08:01,083 Bugünlerde buna sağ kalma suçluluğu denebilir. 1050 01:08:04,208 --> 01:08:06,833 Savaşın hemen ardından gelen bu dönemde 1051 01:08:06,875 --> 01:08:09,792 sinemanın yükselen trendi kara filmlerdi. 1052 01:08:10,833 --> 01:08:13,750 Genelde karakterlerin sonunun baştan belli olduğu 1053 01:08:13,792 --> 01:08:16,000 karamsar, kötümser filmler. 1054 01:08:16,833 --> 01:08:18,417 Peter. Peter! 1055 01:08:19,458 --> 01:08:22,417 Powell ve Pressburger bu geleneğin tam tersi işler yaptı. 1056 01:08:27,208 --> 01:08:31,167 Savaş yıllarındaki tüm önemli filmlerinde yardım eli uzatmaya, 1057 01:08:32,167 --> 01:08:35,625 teselli vermeye ve yeniden başlama umudu aşılamaya çalıştılar. 1058 01:08:38,167 --> 01:08:42,625 Aşk ve Ölüm'de ise bir aşk ihtimali sunuyorlar. 1059 01:08:48,417 --> 01:08:49,542 Müsaadenizle. 1060 01:08:50,375 --> 01:08:55,792 Aşkın, hayatta kalmanın ve her şeyi aşmanın hak edilmiş coşkusu. 1061 01:08:58,667 --> 01:09:01,333 Elimizdeki tek somut kanıt bu. 1062 01:09:02,583 --> 01:09:05,667 Çabuk. Mahkemeyi bekletmeyelim. 1063 01:09:06,708 --> 01:09:09,250 Filmdeki en güzel numaralardan biri 1064 01:09:09,542 --> 01:09:12,500 tüm görsel ihtişama rağmen 1065 01:09:12,667 --> 01:09:15,417 aşkın kanıtının ufacık bir şey olması. 1066 01:09:15,875 --> 01:09:19,042 Bir gülün üzerindeki tek bir gözyaşı. 1067 01:09:27,250 --> 01:09:28,375 Hoşçakal sevgilim. 1068 01:09:30,625 --> 01:09:32,750 June da Peter'ın yerine 1069 01:09:33,125 --> 01:09:36,458 öteki dünyaya gitmeye gönüllü olduğunda ikinci kanıtı sunuyor. 1070 01:09:37,458 --> 01:09:41,167 Peter için canını vereceğini gösteriyor böylece. 1071 01:09:46,000 --> 01:09:48,125 Bu fedakarlık anında 1072 01:09:48,167 --> 01:09:50,375 filmin anafikri net bir şekilde ifade ediliyor. 1073 01:09:53,583 --> 01:09:57,292 Evet Bay Farlan, evrende en güçlü şey kanunlar olsa da 1074 01:09:57,333 --> 01:10:00,208 Dünya'da en güçlü şey aşktır. 1075 01:10:07,250 --> 01:10:10,125 İktidarın ve ölümün karşısında 1076 01:10:11,042 --> 01:10:12,250 birbirimize tutunuyoruz. 1077 01:10:13,500 --> 01:10:17,000 Bir gülün üzerindeki tek bir gözyaşı 1078 01:10:17,625 --> 01:10:19,042 cennetin ordularından güçlüdür. 1079 01:10:26,917 --> 01:10:29,917 Empire sinemasının önünde binlerce Londralı 1080 01:10:29,958 --> 01:10:33,292 Royal Command Film Performance'a katılacak kraliyet ailesini, 1081 01:10:33,333 --> 01:10:36,375 film yıldızlarını ve ünlüleri görmek için girişe yığılmış durumda. 1082 01:10:37,042 --> 01:10:40,375 Aşk ve Ölüm , Powell ve Pressburger'ın güçlerinin zirvesinde 1083 01:10:40,417 --> 01:10:41,958 olduğu bir film. 1084 01:10:42,125 --> 01:10:45,958 İlk Royal Film Performance etkinliği için seçiliyor. 1085 01:10:46,250 --> 01:10:49,708 Öyle bir kalabalık vardı ki Kraliyet ailesi geç kaldı. 1086 01:10:49,792 --> 01:10:52,542 Sonunda mekana geldiklerinde kalabalığın içinden geçip 1087 01:10:52,583 --> 01:10:54,500 sinema salonuna zar zor ulaştı. 1088 01:11:06,250 --> 01:11:09,417 The Archers çok iyi durumdaydı ama yıl artık 1946'ydı 1089 01:11:09,708 --> 01:11:12,667 ve hizmet edilecek bir savaş seferberliği kalmamıştı. 1090 01:11:15,333 --> 01:11:18,083 Emeric'i art arda özgün senaryolar yazmaya iten 1091 01:11:18,167 --> 01:11:20,292 bir teşvik yoktu artık. 1092 01:11:21,125 --> 01:11:24,042 Böylece The Archers büyük bir soruyla karşılaştı. 1093 01:11:24,250 --> 01:11:26,750 Artık ne tür filmler yapacaklardı? 1094 01:11:27,292 --> 01:11:31,375 Birden şöyle hissetmeye başladık, bu filmleri yaptık bitirdik, 1095 01:11:33,500 --> 01:11:35,875 artık savaşla ilgili olmayan 1096 01:11:37,083 --> 01:11:42,292 bir film yapmamızın vakti gelmedi mi? 1097 01:11:53,333 --> 01:11:58,292 Siyah Nergis, Powell ve Pressburger'ın işlerine yepyeni bir yön verdi. 1098 01:11:58,667 --> 01:12:01,500 İlk özgün olmayan hikayeleriydi 1099 01:12:01,958 --> 01:12:04,250 ve savaşın ardından 1100 01:12:04,958 --> 01:12:07,792 farklı ve uzak bir dünyaya kaçıştı. 1101 01:12:16,708 --> 01:12:20,375 Rumer Godden'ın romanı, Himalayalar'da bir manastır 1102 01:12:20,708 --> 01:12:25,292 kurmaya çalışan rahibelerin yaşadığı zorlukları resmediyor. 1103 01:12:30,417 --> 01:12:33,625 Duyuları harekete geçiren bir atmosfer var sanki 1104 01:12:33,958 --> 01:12:36,125 ve rahibeler de tehlikeli dürtüler 1105 01:12:36,375 --> 01:12:39,875 ve gergin çatışmalarla mücadele ederken buluyorlar kendilerini. 1106 01:12:42,667 --> 01:12:47,292 Kendimi Himalayalar'da rahibelerle ilgili bir film yaparken buldum. 1107 01:12:47,625 --> 01:12:51,833 Camlara dağlar çizilmişti. 1108 01:12:56,125 --> 01:12:58,333 Tüm hikaye Hindistan'da geçtiğinden 1109 01:12:58,417 --> 01:13:02,000 Michael'ın filmin tamamını İngiltere'de çekme kararı 1110 01:13:02,042 --> 01:13:04,083 hem şaşırtıcı hem de cesurcaydı. 1111 01:13:04,625 --> 01:13:08,708 Himalaya ortamını yaratmak için sıradışı setler, çekim hileleri 1112 01:13:09,167 --> 01:13:12,125 ve gerçek görüntüleri kopyalayan sahneler kullanılacaktı. 1113 01:13:20,292 --> 01:13:22,833 Bir bakımdan pratik bir karardı bu 1114 01:13:22,958 --> 01:13:27,792 çünkü o zamanlar film yapmak çok dinamik bir şey değildi. 1115 01:13:28,792 --> 01:13:31,750 Her şeyin önceden görselleştirilmesi gerekiyordu, 1116 01:13:32,000 --> 01:13:35,250 spontane veya doğaçlama olabilecek çok az şey vardı. 1117 01:13:40,083 --> 01:13:43,292 Siyah Nergis, her sahneyi kendi içinde bir prodüksiyona çevirerek 1118 01:13:43,333 --> 01:13:46,167 bu süreci bir keyfe dönüştürdü. 1119 01:13:47,000 --> 01:13:50,458 Karenin her veçhesinin titizlikle denetlendiği 1120 01:13:50,583 --> 01:13:52,583 ressamlara yaraşır bir kompozisyon. 1121 01:13:55,500 --> 01:13:59,208 Hakikaten görüntülerin ince ince tasarlandığı bir sinema bu. 1122 01:14:00,625 --> 01:14:04,208 Filme halüsinasyon havası veren bir canlılık ve yoğunluk 1123 01:14:04,292 --> 01:14:05,875 katan da bu. 1124 01:14:10,833 --> 01:14:12,625 Kameraman Jack Cardiff'ti. 1125 01:14:13,333 --> 01:14:16,208 Ve kasıtlı bir biçimde Rembrandt ve Vermeer gibi ressamların 1126 01:14:16,250 --> 01:14:18,083 izinden gidiyordu. 1127 01:14:19,125 --> 01:14:22,958 Ayrıca renk kullanımına tam bir İngiliz gibi yaklaşması da çok özeldi. 1128 01:14:23,250 --> 01:14:27,292 Beyaz ve kırık beyaz kıyafetler giyen rahibeler, 1129 01:14:27,458 --> 01:14:31,958 soğuk yeşil, mavi ve grilerle çevriliydi. 1130 01:14:32,292 --> 01:14:34,792 Bu yüzden kırmızı gibi sıcak bir renk belirdiğinde 1131 01:14:35,542 --> 01:14:36,917 cidden göze çarpıyordu. 1132 01:14:37,875 --> 01:14:42,333 Filmin renkli nitrat baskı versiyonunu ilk izleyişimi hâlâ hatırlıyorum. 1133 01:14:45,250 --> 01:14:48,333 Ormangülleri ekranda patlar gibi belirdiğinde 1134 01:14:48,625 --> 01:14:49,958 neredeyse şoke olmuştum. 1135 01:14:53,292 --> 01:14:55,292 Renklerin hikayeyi ve filmin duygusunu 1136 01:14:55,667 --> 01:14:57,750 bu kadar beslediği 1137 01:14:57,833 --> 01:14:59,958 başka bir film görmemiş olabilirim. 1138 01:15:01,667 --> 01:15:04,625 Tüm bu ince tasarımın tam merkezindeyse 1139 01:15:04,792 --> 01:15:06,208 insan yüzleri var. 1140 01:15:06,708 --> 01:15:11,125 Bilhassa da Rahibe Clodagh'ı oynayan Deborah Kerr'ın yüzü. 1141 01:15:12,250 --> 01:15:16,625 Rahibe Clodagh'a tezat ve muhalif konumdaysa 1142 01:15:17,000 --> 01:15:20,083 Kathleen Byron'ın oynadığı Rahibe Ruth. 1143 01:15:22,042 --> 01:15:24,958 David Farrar da tekinsiz bir varlık olarak... 1144 01:15:25,000 --> 01:15:25,917 Teşekkürler. 1145 01:15:25,958 --> 01:15:29,417 ...iki kadın arasında hararetli bir rekabeti ateşliyor. 1146 01:15:30,417 --> 01:15:33,167 Onu gördüğüne çok memnun olduğunu fark ettim. 1147 01:15:37,542 --> 01:15:40,833 Eğer böyle düşünüyorsan aklını kaçırdığını söylemeden edemeyeceğim. 1148 01:15:42,375 --> 01:15:44,042 O döneme göre cesur bir hamleyle, 1149 01:15:44,292 --> 01:15:47,208 Ferrar, kadınların bakış açısından erkek bir seks objesi 1150 01:15:47,250 --> 01:15:48,875 olarak sunuluyor. 1151 01:15:49,958 --> 01:15:54,250 Sonuç olarak da ortaya beden ve ruh arasındaki klasik çatışma çıkıyor. 1152 01:16:01,000 --> 01:16:02,417 Bana emir veremezsin, 1153 01:16:02,458 --> 01:16:04,542 üzerimde hiçbir gücün yok artık. 1154 01:16:06,250 --> 01:16:09,750 Rahibe Ruth'un kırmızı bir elbise giyip kırmızı ruj sürmesi 1155 01:16:10,000 --> 01:16:11,625 hem cüretkar bir hareket 1156 01:16:12,500 --> 01:16:14,625 hem de görsel bir şok. 1157 01:16:16,250 --> 01:16:19,167 Seks, renk kullanımı üzerinden hikayeye damgasını vuruyor. 1158 01:16:24,625 --> 01:16:28,292 Bunlar, 1940'larda şoke edici derecede erotik olarak algılanan görüntülerdi, 1159 01:16:29,833 --> 01:16:33,125 arkadaşlarımla bu filmi ilk defa televizyonda izlediğimiz dönemde yani. 1160 01:16:33,167 --> 01:16:34,917 Katolik Kilisesi'nin sansüründen geçmiş 1161 01:16:34,958 --> 01:16:37,542 siyah-beyaz bir versiyondu izlediğimiz 1162 01:16:37,833 --> 01:16:40,042 ama yine de izlememize müsaade edilen 1163 01:16:40,083 --> 01:16:42,667 görüntülere içkin psikoseksüel enerji 1164 01:16:42,708 --> 01:16:46,917 bizi hem içine çekmiş hem de büyülemişti. 1165 01:17:00,917 --> 01:17:03,625 - Ayah, uyan! - Ne oldu? Ne oldu? 1166 01:17:04,333 --> 01:17:05,500 Rahibe Ruth! 1167 01:17:05,542 --> 01:17:07,167 Durdur onu! Delirmiş! 1168 01:17:07,417 --> 01:17:08,750 Gidip Rahibe Clodagh ile konuş. 1169 01:17:09,042 --> 01:17:11,083 Seni buraya o getirdi, geri de götürebilir. 1170 01:17:11,500 --> 01:17:12,792 Rahibe Clodagh, Rahibe Clodagh! 1171 01:17:12,833 --> 01:17:15,458 - Seninle ilgili dediklerini biliyor musun? - Ne dediyse doğrudur. 1172 01:17:15,500 --> 01:17:18,417 - Onu sevdiğin için böyle diyorsun! - Kimseyi sevmiyorum ben! 1173 01:17:19,083 --> 01:17:21,417 Clodagh... 1174 01:17:21,500 --> 01:17:23,667 Ruth, deliliğin zirve noktasında 1175 01:17:23,708 --> 01:17:27,833 bayılıp kendinden geçiyor ve ekran kıpkırmızı oluyor. 1176 01:17:28,958 --> 01:17:33,042 Tutkusunun yoğunluğunu resmetmenin muazzam bir yolu bu. 1177 01:17:33,208 --> 01:17:34,875 Kırmızı, alev alev bir arzu. 1178 01:17:40,875 --> 01:17:43,875 Powell ve Pressburger'ın epey stilize bir şekilde 1179 01:17:43,917 --> 01:17:47,750 dışavurumcu bir deneye en çok giriştiği filmleri buydu. 1180 01:17:52,292 --> 01:17:55,250 Michael'ın en çok önem verdiği sekans da 1181 01:17:55,542 --> 01:17:58,750 "kompoze film" dediği on dakikalık 1182 01:17:59,083 --> 01:18:00,625 bir deneydi. 1183 01:18:03,500 --> 01:18:07,125 Sadece aksiyondan oluşan titiz bir koreografi var burada, 1184 01:18:07,625 --> 01:18:10,375 on dakika boyunca hiç diyalog yok. 1185 01:18:34,417 --> 01:18:37,292 Müziğin sahneye kılavuzluk etmesini istemişlerdi, 1186 01:18:37,333 --> 01:18:38,958 karakterlerin hareketlerini dikte edip 1187 01:18:39,000 --> 01:18:42,833 duygu ve düşüncelerini kelimelerden daha canlı bir şekilde resmedecekti. 1188 01:18:54,292 --> 01:18:56,000 Önce müzik bestelenmiş 1189 01:18:56,458 --> 01:18:58,250 sonra da bu sekans adım adım 1190 01:18:58,500 --> 01:18:59,750 çekilmişti. 1191 01:19:00,417 --> 01:19:01,542 Böylece her kare 1192 01:19:02,167 --> 01:19:04,042 müziğe mükemmelen uydurulmuştu. 1193 01:19:06,500 --> 01:19:10,042 Her şey bir araya gelip organik bir bütün oluşturuyor. 1194 01:19:11,125 --> 01:19:13,208 Melodramı operaya çeviriyor. 1195 01:19:29,000 --> 01:19:31,417 Oldurduk, oldurduk! 1196 01:19:31,917 --> 01:19:33,667 Ben de gözlerime inanamadım. 1197 01:19:34,250 --> 01:19:37,542 Bundan sonra sinemacılık anlayışım tamamen değişti. 1198 01:19:37,875 --> 01:19:40,750 Sonraki yıl Kırmızı Pabuçlar çıktığında 1199 01:19:40,917 --> 01:19:44,125 tüm baleyi kompoze bir filme çevirdik. 1200 01:19:46,958 --> 01:19:51,750 Kırmızı Pabuçlar, sanatı ile aşkı arasında kalan bir kızın hikayesi. 1201 01:19:53,167 --> 01:19:55,750 Hırslı bir balerin olan Vicky Page, 1202 01:19:55,792 --> 01:19:59,542 meşhur menajer Lermontov'la çalışmaya başlıyor. 1203 01:20:00,458 --> 01:20:04,208 Ama besteci Julian Craster'e aşık olunca 1204 01:20:04,292 --> 01:20:05,917 hayatı ikiye bölünüyor. 1205 01:20:07,208 --> 01:20:09,167 Uzun bir geçmişi olan bir film bu. 1206 01:20:09,958 --> 01:20:14,333 Emeric, 1930'larda bir bale filmi senaryosu yazmıştı. 1207 01:20:14,958 --> 01:20:18,250 Ama Michael'ın senaryosunda aradığı esas şey, 1208 01:20:18,708 --> 01:20:20,917 denencek yeni fırsatlardı. 1209 01:20:24,000 --> 01:20:27,292 Aldığı ilk radikal karar şuydu: Filmi ancak Vicky Page'i 1210 01:20:27,333 --> 01:20:32,292 bir oyuncu değil, gerçek bir balerin canlandırırsa çekecekti. 1211 01:20:32,958 --> 01:20:35,667 İyi bir dansçı olmanın yanı sıra büyük bir filmi sırtlayacak kadar 1212 01:20:35,750 --> 01:20:38,792 iyi oyunculuk yapabilecek birini bulmak hiç kolay iş değildi. 1213 01:20:47,208 --> 01:20:51,000 Ama nihayetinde aradığı her şeyi Moira Shearer'da buldu. 1214 01:20:53,000 --> 01:20:55,500 Tek sorun, filmde oynamak istememesiydi 1215 01:20:55,833 --> 01:20:58,250 ve onu ikna etmeleri neredeyse bir yıllarını aldı. 1216 01:20:58,875 --> 01:21:01,958 Dönemin bale kültürünün parçası olan bir isimdi. 1217 01:21:02,000 --> 01:21:04,000 Dansın, sinemadan çok daha ciddi bir sanat 1218 01:21:04,542 --> 01:21:07,292 olduğunu düşünüyordu. 1219 01:21:12,458 --> 01:21:13,500 İyi şanslar! 1220 01:21:13,792 --> 01:21:14,792 İyi şanslar. 1221 01:21:15,125 --> 01:21:19,000 Filmdeki en cesur fikir, merkezine gerçek bir 1222 01:21:19,917 --> 01:21:21,167 bale eserini yerleştirmekti. 1223 01:21:21,792 --> 01:21:22,833 Tamam Ivan. 1224 01:21:24,042 --> 01:21:25,250 Gitme zamanı Craster. 1225 01:21:25,292 --> 01:21:27,125 - İyi şanslar Bay Craster. - Teşekkürler Bay Lermontov. 1226 01:21:27,167 --> 01:21:28,417 - Heyecanlı mısın? - Hayır. 1227 01:21:28,500 --> 01:21:29,542 Hadi! 1228 01:21:30,708 --> 01:21:33,375 Bir bale gösterisini bütünüyle ekrana taşımak için 1229 01:21:33,458 --> 01:21:35,583 filme 15 dakika ara vermek. 1230 01:21:35,958 --> 01:21:37,958 Büyük bir riskti bu. 1231 01:21:40,292 --> 01:21:42,375 Daha önce kimse böyle bir şey yapmamıştı 1232 01:21:42,417 --> 01:21:46,000 ve seyircinin nasıl tepki vereceğine dair kimsenin bir fikri yoktu. 1233 01:21:51,167 --> 01:21:55,208 Kırmızı Pabuçlar Balesi, Hans Andersen'in bir masalına dayanıyor. 1234 01:21:55,250 --> 01:21:57,667 Dans etmeye bayılan bir kızın hikayesi. 1235 01:21:59,583 --> 01:22:03,167 Sihirli kırmızı ayakkabıları sayesinde hayallerini gerçekleştirebiliyor. 1236 01:22:03,875 --> 01:22:06,042 Ama dans etmeye ara vermek istese de 1237 01:22:06,333 --> 01:22:08,000 ayakkabılar buna müsaade etmiyor. 1238 01:22:14,917 --> 01:22:19,375 Bu bale sahnesi, Michael'ın filme dair en çok heyecanlandığı şeydi. 1239 01:22:21,708 --> 01:22:24,042 Diyaloğun boyunduruğundan kurtularak 1240 01:22:24,208 --> 01:22:26,625 gönlünce yeni şeyler deneyebilir, 1241 01:22:26,958 --> 01:22:30,250 müzikle, ışıkla, görüntülerle, hareketle ve enerjiyle 1242 01:22:30,458 --> 01:22:32,042 özgürce oynayabilirdi. 1243 01:22:34,708 --> 01:22:36,667 Bu fikrin en radikal kısmı, 1244 01:22:36,708 --> 01:22:38,958 baleyi salondaki izleyicinin 1245 01:22:39,208 --> 01:22:41,083 göreceği şekilde değil, 1246 01:22:41,333 --> 01:22:44,792 dansçının kendi kafasının içinde deneyimlediği şekilde sunmaktı. 1247 01:22:48,167 --> 01:22:51,792 Michael, dansçının bedenini ve fizikselliği kullanarak 1248 01:22:51,917 --> 01:22:54,083 bir dansçının iç dünyasını resmetti. 1249 01:22:57,375 --> 01:23:02,125 Ruhsal acıyı yansıtmak için fiziksel devinimi kullandı. 1250 01:23:03,750 --> 01:23:05,500 İşte bu öznel yaklaşımın, 1251 01:23:06,417 --> 01:23:08,000 benim de Kızgın Boğa 'daki 1252 01:23:08,125 --> 01:23:11,167 boks sahnelerini çekme biçimim üzerinde çok büyük bir etkisi oldu. 1253 01:23:14,042 --> 01:23:16,333 De Niro'nun hamlelerini izlerken 1254 01:23:16,375 --> 01:23:19,292 bunu bir dans, bir koreografi olarak gördüm. 1255 01:23:20,500 --> 01:23:24,292 Ayrıca mümkün olduğunca ringde kalmam gerektiğini fark ettim. 1256 01:23:24,375 --> 01:23:26,792 Ve dövüşçünün kafasının içinde kalmam gerektiğini. 1257 01:23:27,292 --> 01:23:29,333 Onun bakış açısını görüp duymak gerekiyordu. 1258 01:23:29,417 --> 01:23:32,750 ...çeneye bir sağ yumruk, LaMotta'dan vücuda sert bir sol yumruk. 1259 01:23:33,583 --> 01:23:34,917 Raund 8, her şey olabilir... 1260 01:23:35,000 --> 01:23:37,833 Bu şekilde dövüş, çarpışma, mücadele 1261 01:23:39,000 --> 01:23:41,833 ve acı çekme hissi seyirciye de geçiyor. 1262 01:23:43,500 --> 01:23:45,917 Bir yandan da Jake'in ne hissettiğini yansıtmak için 1263 01:23:45,958 --> 01:23:48,167 görsel olarak her istediğini yapmakta da özgürsün. 1264 01:23:48,208 --> 01:23:51,083 Vücuda sert bir sol yumruk, Robinson ringden düştü... 1265 01:23:51,667 --> 01:23:53,792 Ringde olanları nasıl algıladığını. 1266 01:23:55,000 --> 01:23:57,083 Bu da bunu çok şahsi bir şeye dönüştürüyor. 1267 01:24:08,542 --> 01:24:10,708 LaMotta maçın kontrolünü ele geçirdi, 1268 01:24:10,750 --> 01:24:13,750 namağlup Sugar Ray'in zafer günleri geride kalmak üzere. 1269 01:24:13,792 --> 01:24:15,000 LaMotta yine hamle yapıyor. 1270 01:24:15,292 --> 01:24:16,875 LaMotta sol gösteriyor... 1271 01:24:18,542 --> 01:24:20,542 Kırmızı Pabuçlar balesinin sonunda 1272 01:24:20,625 --> 01:24:23,083 dansçının tutkusu onu felakete sürüklüyor. 1273 01:24:27,042 --> 01:24:30,500 Bale, sanatın ihtişamını büyük bir coşkuyla kucaklıyor. 1274 01:24:31,000 --> 01:24:33,750 Ama bir yandan sanatçı olmanın 1275 01:24:34,750 --> 01:24:36,625 insanı mahvedeceğini söylüyor. 1276 01:24:40,208 --> 01:24:43,917 Gerçek bir sanatçının 1277 01:24:44,375 --> 01:24:45,750 istediği için değil 1278 01:24:46,708 --> 01:24:48,750 mecbur olduğu için sanat yaptığını söylüyor. 1279 01:24:49,458 --> 01:24:52,417 Bir seçim değil, mecburiyet. 1280 01:24:55,458 --> 01:25:00,250 Kırmızı Pabuçlar'ı eşsiz kılan sadece ve sadece 1281 01:25:00,292 --> 01:25:01,833 sanatla ilgisi olmasıydı. 1282 01:25:01,917 --> 01:25:04,292 Sadece sanatla, sanatın en iyisiyle ilgilenmesi. 1283 01:25:06,542 --> 01:25:09,125 Filmin en takıntılı karakteri Boris Lermontov 1284 01:25:09,167 --> 01:25:12,500 hem Michael'dan hem de Emeric'ten izler taşıyor. 1285 01:25:14,792 --> 01:25:19,292 Powell ve Pressburger filmleri genellikle benmerkezci, istikrarsız 1286 01:25:19,542 --> 01:25:21,417 ve bağımlı kişilikleri ele alıyor. 1287 01:25:22,417 --> 01:25:25,833 Ama bu karakterler bana hitap ediyor ve beni çeken karakterlerin çoğunun 1288 01:25:25,917 --> 01:25:29,458 Powell'ın kahramanlarından etkilendiği belki de belli oluyordur. 1289 01:25:30,375 --> 01:25:34,917 Çatışmaların sürüklediği, hasarlı anti-kahramanlar bunlar. 1290 01:25:35,167 --> 01:25:37,500 İlginçtir ki benim için 1291 01:25:37,875 --> 01:25:41,083 Lermontov ile Travis arasında bile bir benzerlik var, 1292 01:25:41,125 --> 01:25:42,875 Taksi Şoförü'ndeki Travis Bickle. 1293 01:25:43,042 --> 01:25:45,708 Çünkü ikisi de her şeyin dışında dolanan karakterler. 1294 01:25:45,958 --> 01:25:48,625 İnsanları dinleyip gözlemliyorlar; 1295 01:25:49,000 --> 01:25:51,000 sürekli, patlamanın eşiğindeler. 1296 01:26:40,833 --> 01:26:42,292 İyi akşamlar Bay Craster. 1297 01:26:43,250 --> 01:26:45,458 Bu gece Covent Garden'a beklenmiyor musunuz? 1298 01:26:47,667 --> 01:26:49,750 Yeter artık, ikiniz de beni rahat bırakın. 1299 01:26:49,917 --> 01:26:52,750 Lütfen Julian, performans bitene kadar bekle. 1300 01:26:53,083 --> 01:26:54,333 Çok geç olur o zaman. 1301 01:26:54,417 --> 01:26:56,708 Zaten geç kaldınız Bay Craster. 1302 01:26:57,667 --> 01:26:58,875 Onu neden terk ettiğini söyle ona. 1303 01:26:58,958 --> 01:27:00,875 - Onu terk etmedim. - Terk ettin tabii ki. 1304 01:27:00,917 --> 01:27:03,667 Kimsenin iki farklı hayatı olamaz ve senin hayatın dans. 1305 01:27:03,833 --> 01:27:07,333 Kırmızı Pabuçlar'daki dramı benim için çekici kılan, 1306 01:27:07,375 --> 01:27:12,042 üç karakterin de hırslı ve sorunlu insanlar olması. 1307 01:27:12,917 --> 01:27:14,167 Ee Vicky... 1308 01:27:14,625 --> 01:27:16,167 Seni seviyorum Julian. 1309 01:27:16,333 --> 01:27:17,667 Sadece seni seviyorum. 1310 01:27:21,458 --> 01:27:22,833 Ama bunu daha çok seviyorsun. 1311 01:27:24,042 --> 01:27:25,208 Bilmiyorum! 1312 01:27:25,542 --> 01:27:26,708 Bilmiyorum... 1313 01:27:29,375 --> 01:27:32,500 Eğer onunla gidersen seni asla geri kabul etmem. Asla! 1314 01:27:34,292 --> 01:27:35,917 Aşkımızı yok etmek mi istiyorsun? 1315 01:27:36,042 --> 01:27:38,083 Ergen saçmalıkları! 1316 01:27:39,042 --> 01:27:42,250 Peki, git madem, onunla git! 1317 01:27:42,292 --> 01:27:45,000 Sadık bir ev hanımı ol! 1318 01:27:45,667 --> 01:27:48,292 Tabii ki bu çok riskli bir sahne. 1319 01:27:48,792 --> 01:27:51,208 Performanslar aşırı uçlara kayıyor 1320 01:27:52,125 --> 01:27:55,667 ve tüm hikayenin bayağı ve ucuz algılanma ihtimali doğuyor. 1321 01:27:57,458 --> 01:28:01,583 Ama bence gerçekliğin fevri ve içgüdüsel bir şekilde yoğunlaştırılması söz konusu. 1322 01:28:02,000 --> 01:28:03,625 Hayatın hiçbir önemi yok. 1323 01:28:06,250 --> 01:28:10,708 Şu andan itibaren dans edeceksin! 1324 01:28:11,708 --> 01:28:13,542 Kimsenin dans etmediği gibi. 1325 01:28:23,792 --> 01:28:27,667 Neticede hayat ve sanat bir araya geliyor 1326 01:28:28,208 --> 01:28:31,500 ve kırmızı ayakkabılar balede sahip oldukları gücü 1327 01:28:32,250 --> 01:28:33,750 hayatta da elde ediyor. 1328 01:28:36,500 --> 01:28:41,167 Moira Shearer'in gözlerinin o çarpıcı görüntüsü hiç aklımdan çıkmıyor. 1329 01:28:41,417 --> 01:28:43,458 Ayakkabılar onu yönlendirmeye başladığında 1330 01:28:48,250 --> 01:28:50,125 yüzü grotesk bir hal alıyor, 1331 01:28:52,333 --> 01:28:55,042 antik trajedileri hatırlatan bir maske gibi. 1332 01:28:59,583 --> 01:29:02,417 O kadar cesur, gösterişli ve abartılı ki. 1333 01:29:02,583 --> 01:29:06,833 Bazen ortaya çıkan o kontrolün kaybolduğu hissi hoşuma gidiyor. 1334 01:29:07,875 --> 01:29:10,000 Karakterlerin duyguları değil, 1335 01:29:10,042 --> 01:29:12,500 filmi yapan insanların duyguları kontrolden çıkıyor sanki. 1336 01:29:12,708 --> 01:29:14,250 Tutkuları kontrolden çıkıyor. 1337 01:29:15,208 --> 01:29:18,208 Yarattıkları peri masalına duydukları bağlılık 1338 01:29:18,250 --> 01:29:20,583 unutulmaz bir doruk noktası yaratıyor. 1339 01:29:22,500 --> 01:29:23,625 Hayır! 1340 01:29:30,917 --> 01:29:34,792 Birinin sanatı için öldüğünü göstermek sizin için neden bu kadar önemliydi? 1341 01:29:35,042 --> 01:29:37,042 Benim de başıma gelebileceği için bence. 1342 01:29:37,708 --> 01:29:39,208 Gerçekten mi? 1343 01:29:42,958 --> 01:29:43,958 Bana inanmıyorsunuz. 1344 01:29:46,875 --> 01:29:50,250 Rank yapımcıları Kırmızı Pabuçlar'dan nefret ettiler. 1345 01:29:50,917 --> 01:29:54,667 Şirketi giderek ele geçiren bürokratlar ve sermayedarlar, 1346 01:29:54,958 --> 01:29:58,542 bunu para kazandırmayacak felaket bir sanat filmi olarak algıladı. 1347 01:29:59,167 --> 01:30:00,292 ELEŞTİRMENLER "KIRMIZI PABUÇLAR"I COŞKUYLA KARŞILADI 1348 01:30:00,333 --> 01:30:03,708 Filmin kaderini, Bob Benjamin ve Arthur Krim adlı 1349 01:30:04,333 --> 01:30:06,708 iki Amerikalı değiştirdi. 1350 01:30:07,083 --> 01:30:10,333 New York'taki tek bir salonda bu filmi uzun süre gösterdiler. 1351 01:30:10,375 --> 01:30:11,792 KIRMIZI PABUÇLAR İKİ YILDIR BROADWAY'DE DANS EDİYOR 1352 01:30:11,833 --> 01:30:15,833 Zamanla The Archers'ın en meşhur filmi oldu. 1353 01:30:15,958 --> 01:30:18,750 Gelmiş geçmiş en iyi ve en başarılı filmlerden biri olu. 1354 01:30:20,417 --> 01:30:24,125 Ticari film anlayışını tersyüz etti bence bu film. 1355 01:30:25,042 --> 01:30:27,292 Powell ve Pressburger'da hayran olduğum her şeyin 1356 01:30:27,375 --> 01:30:28,583 en somut örneği. 1357 01:30:29,958 --> 01:30:32,958 Popüler bir eğlencelik olarak son derece tatmin edici 1358 01:30:33,333 --> 01:30:36,292 ama bir yandan da muazzam bir yaratıcılığa ve derinliğe sahip, 1359 01:30:36,333 --> 01:30:39,292 katmanlı ve huzursuz edici. 1360 01:30:41,000 --> 01:30:44,083 Tarihin görkemli bir biçimde haklı çıkardığı film. 1361 01:30:44,958 --> 01:30:46,833 Ama 1949 yılında 1362 01:30:46,875 --> 01:30:50,708 Michael ve Emeric, Rank'in filme yaptığı muameleden o kadar tiksindiler ki 1363 01:30:51,458 --> 01:30:53,167 şirketle bağlarını kopardılar. 1364 01:30:56,042 --> 01:30:59,875 London Films'e geçip yeniden Alex Korda ile ilişki kurdular. 1365 01:31:00,375 --> 01:31:03,625 Alex o kadar hoş 1366 01:31:03,667 --> 01:31:05,833 ve eğlence dolu bir insandı ki 1367 01:31:06,292 --> 01:31:08,083 sadece parası olanlardan değil 1368 01:31:08,167 --> 01:31:12,375 ilginç bir şekilde hiç parası olmayan insanlardan da 1369 01:31:13,083 --> 01:31:16,458 para koparmayı başarıyordu. 1370 01:31:16,500 --> 01:31:18,917 Tabii ki felaketle sonuçlandı bu. 1371 01:31:25,750 --> 01:31:29,167 Küçük Arka Oda , yeni sözleşmeleri altında yaptıkları ilk filmdi. 1372 01:31:30,000 --> 01:31:33,042 Ayrıca bir başka şaşırtıcı yön değişiminin de işaretiydi. 1373 01:31:33,917 --> 01:31:37,708 Büyük bir renkli başyapıta imza attıktan sonra 1374 01:31:37,917 --> 01:31:40,917 Michael bu sefer de küçük çaplı bir siyah-beyaz film 1375 01:31:41,458 --> 01:31:42,833 yapmaya karar vermişti. 1376 01:31:43,917 --> 01:31:47,000 "Romantizmden gerçekliğe sığınmak istedim." 1377 01:31:47,042 --> 01:31:48,500 diye ifade etti bu durumu. 1378 01:31:52,167 --> 01:31:56,042 The Archers her daim, gerçekliği göz ardı etmekle suçlanıyordu. 1379 01:31:56,125 --> 01:31:58,583 Bu filmle onları eleştirenlerin dimdik karşısına çıktılar. 1380 01:31:58,750 --> 01:32:03,083 Karanlık sokakların, kalabalık barların, 1381 01:32:03,375 --> 01:32:04,708 yavan evlerin, 1382 01:32:04,958 --> 01:32:06,333 ve boğucu ofislerin 1383 01:32:06,375 --> 01:32:08,958 birbiri ardına sıralandığı kasvetli bir yolculuğa çıktılar. 1384 01:32:09,875 --> 01:32:12,292 Fakat Michael'ın filmle ilgili en çok heyecanlandığı şey 1385 01:32:12,375 --> 01:32:14,708 karakterlerin sorunlu ruh halleriydi, 1386 01:32:15,333 --> 01:32:18,000 Nigel Balchin'in romanından esinlenmişlerdi. 1387 01:32:19,917 --> 01:32:20,958 Bir şeyler içmem lazım. 1388 01:32:22,083 --> 01:32:23,375 İçki ikram et bana. 1389 01:32:23,625 --> 01:32:24,750 Bir şeyler iç Sammy. 1390 01:32:26,500 --> 01:32:27,500 Viski mi? 1391 01:32:30,583 --> 01:32:34,458 Almayayım Susan. Güzel ilaçlarımdan alacağım. 1392 01:32:37,708 --> 01:32:41,917 Ana karakter olan Sammy, 1393 01:32:42,000 --> 01:32:45,500 bir ayağını kaybettiği için protez takan bir mühimmat uzmanı. 1394 01:32:46,375 --> 01:32:48,083 Neden çıkarmıyorsun? 1395 01:32:50,375 --> 01:32:51,583 İyi gelir. 1396 01:32:52,000 --> 01:32:53,042 Olmaz. 1397 01:32:56,083 --> 01:32:57,333 Yalnızken çıkarıyorsun. 1398 01:32:58,333 --> 01:33:00,208 Ben buradayken neden çıkarmıyorsun? 1399 01:33:07,625 --> 01:33:09,125 Şimdilik iyi. 1400 01:33:10,292 --> 01:33:14,292 Bir savaşı kolaylıkla kazandıracak fikirlerin olabilir 1401 01:33:14,500 --> 01:33:17,458 ama bunları satamazsan kimseye bir faydan olmaz. 1402 01:33:17,917 --> 01:33:20,792 Üniversite değil burası. 1403 01:33:20,833 --> 01:33:23,417 Reklam ajansı da değil ki senin ait olduğun yer orası. 1404 01:33:23,667 --> 01:33:24,667 Beni dinle Sammy. 1405 01:33:24,875 --> 01:33:27,917 Kendini büyük bir biliminsanı, beni de yardakçı bir tüccar sanıyor olabilirsin. 1406 01:33:27,958 --> 01:33:30,542 Ama gerçek şu ki işleri batırdığında arkanı toplamak bana kalıyor. 1407 01:33:30,583 --> 01:33:31,625 Bir diğer gerçek de şu: 1408 01:33:31,667 --> 01:33:34,375 Sana itibar sağlayan şeylerin hepsi, benim zihnimden çıkma! 1409 01:33:34,417 --> 01:33:37,667 Siyasetçi veya pazarlamacı olmayabilirim ama on yaşında bir çocuk da değilim! 1410 01:33:42,958 --> 01:33:45,375 Sammy'nin sık sık çektiği ağrılar, 1411 01:33:45,667 --> 01:33:49,500 kontrol etmeye çalıştığı viski bağımlılığını derinleştiriyor. 1412 01:33:49,542 --> 01:33:50,583 Sammy. 1413 01:33:53,417 --> 01:33:56,917 Departmanı sen yönetebilirsin. Pinker bile böyle diyor. 1414 01:33:57,333 --> 01:33:58,875 Ama hiçbir şeyi göze almıyorsun. 1415 01:33:59,583 --> 01:34:02,583 Elinde yaşamaya değer onca şey varken sadece kendine acıyorsun. 1416 01:34:03,458 --> 01:34:05,792 Ama tek ayaklı olmayı bu kadar özel kılan ne ki? 1417 01:34:05,833 --> 01:34:07,500 Yüreğin yok senin! 1418 01:34:08,792 --> 01:34:11,333 - Sesini keser misin? - Ben doğruları söylüyorum. 1419 01:34:11,708 --> 01:34:14,042 Sammy, tam bir ahmaksın. 1420 01:34:15,208 --> 01:34:16,917 Kendine gel Sue! 1421 01:34:17,375 --> 01:34:19,042 Komik duruma düşüyorsun. 1422 01:34:22,333 --> 01:34:25,292 Bir dahaki sefere eve dönmeyi aklına koyduğunda 1423 01:34:26,000 --> 01:34:27,833 bana da haber verirsen sevinirim. 1424 01:34:30,208 --> 01:34:33,292 The Archers bu filmle eğer isterlerse 1425 01:34:33,542 --> 01:34:35,292 İngiliz gerçekçiliği geleneği dahilinde 1426 01:34:35,333 --> 01:34:37,750 samimi bir film yapabileceklerini gösterdiler. 1427 01:34:38,583 --> 01:34:41,875 Fantezi ve komediye yatkınlarını dizginleyip 1428 01:34:42,125 --> 01:34:44,958 karmaşık bir aşk hikayesinin duygusal hakikatine 1429 01:34:45,083 --> 01:34:46,708 odaklandılar. 1430 01:34:50,875 --> 01:34:54,875 Düşündüm de eğer bu gece söylediğin kadar zavallı bir aptal olduğumu düşünüyorsan... 1431 01:34:55,458 --> 01:34:57,417 Birbirimizin yolundan çekilmemiz en iyisi. 1432 01:34:59,250 --> 01:35:01,167 Ben de aynı şey düşündüm. 1433 01:35:07,375 --> 01:35:10,333 Filmin son versiyonu öfke ve acı doluydu 1434 01:35:11,042 --> 01:35:12,292 ve eleştirmenler filme bayıldı. 1435 01:35:12,292 --> 01:35:14,417 Çık şuradan! 1436 01:35:17,750 --> 01:35:21,167 Tek sorun, seyircinin pek ilgi göstermemesiydi. 1437 01:35:22,875 --> 01:35:24,542 Savaş yıllarının acılarını anımsatan 1438 01:35:24,583 --> 01:35:27,125 kasvetli hikayeler izlemek istemiyorlardı. 1439 01:35:28,917 --> 01:35:30,750 Bu yüzden Küçük Arka Oda, 1440 01:35:31,542 --> 01:35:34,708 yeni bir başlangıç değil, bir çıkmaz sokak oldu. 1441 01:35:41,250 --> 01:35:42,833 Kendilerinden bekleneceği üzere, 1442 01:35:43,333 --> 01:35:47,000 ikili çektikleri en kasvetli filmden sonra 1443 01:35:47,083 --> 01:35:49,458 o zamana kadarki en havai filmlerini çektiler. 1444 01:35:53,792 --> 01:35:57,208 Alexander Korda, 1930'larda Scarlet Pimpernel'in 1445 01:35:57,250 --> 01:36:00,417 çok kârlı bir versiyonunu çekmişti. 1446 01:36:01,708 --> 01:36:05,792 Şimdi de renkli ve görkemli bir versiyonunu çekmek istiyordu. 1447 01:36:08,583 --> 01:36:10,958 Sam Goldwyn, Hollywood parasını getirecekti. 1448 01:36:11,167 --> 01:36:14,292 Powell ve Pressburger, ortak kariyerlerinde ilk defa 1449 01:36:14,375 --> 01:36:17,500 kendilerini ikisinin de istemediği bir şeyi çekerken buldular, 1450 01:36:17,708 --> 01:36:20,208 eskimiş bir klasiğin yeni versiyonunu. 1451 01:36:20,500 --> 01:36:23,500 Kimse sana yardım edemez, devletin de dahil. 1452 01:36:25,583 --> 01:36:26,875 Ne diyeceksin buna? 1453 01:36:31,250 --> 01:36:32,958 Her şeyi düşünmüş gibisin. 1454 01:36:34,375 --> 01:36:36,208 Bana söyleyecek tek bir şey kaldı... 1455 01:36:39,125 --> 01:36:40,250 Tebrikler... 1456 01:36:41,375 --> 01:36:42,792 Çok incesiniz Sör Percy. 1457 01:36:43,167 --> 01:36:47,292 Klişe Pimpernel öyküsüyle yapabilecekleri tek şeyin şu olduğuna karar verdiler: 1458 01:36:47,542 --> 01:36:50,542 Filmi komedi ve müzikle doldurup 1459 01:36:50,750 --> 01:36:53,375 taşkın bir eğlenceliğe çevirmek. 1460 01:37:00,500 --> 01:37:03,125 Cyril Cusack'ın durmadan hapşırdığı sahnede 1461 01:37:03,208 --> 01:37:05,333 cüretkar bir sinematik şaka var. 1462 01:37:05,375 --> 01:37:07,542 Ne zaman hapşırsa kamera havai fişekleri gösteriyor. 1463 01:37:08,125 --> 01:37:10,167 İnsanı afallatan bir görüntü ve kurgu, 1464 01:37:10,208 --> 01:37:11,667 hikayeyle hiçbir ilgisi yok. 1465 01:37:11,708 --> 01:37:12,750 Demek istediğim, filmde 1466 01:37:12,792 --> 01:37:14,917 dışarıda bir yerlerde havai fişekler patlıyor filan değil. 1467 01:37:14,958 --> 01:37:18,000 Damdan düşer gibi ortaya çıkan görsel bir metafor sadece. 1468 01:37:18,375 --> 01:37:21,167 Bence bunu--- Aslında bunun kökleri 1469 01:37:21,500 --> 01:37:23,708 ilk sessiz filmlere dayanıyor, 1470 01:37:23,917 --> 01:37:27,000 bu filmlerde bir kişinin duyduklarını görebiliyorsun. 1471 01:37:36,875 --> 01:37:38,750 Ya da görsellerle her şeyin yapılabileceği 1472 01:37:38,792 --> 01:37:41,000 avangart film denemelerinde görülen bir şey. 1473 01:37:41,042 --> 01:37:43,458 Ama Michael ve Emeric'in bunu 1474 01:37:43,792 --> 01:37:45,042 bir dramanın ortasında yapması 1475 01:37:45,625 --> 01:37:49,167 bence film yapmanın katıksız keyfini temsil ediyor. 1476 01:37:51,125 --> 01:37:52,792 Ama 1950'de 1477 01:37:53,000 --> 01:37:55,750 bir macera filminde hikayenin kendisiyle dalga geçilemezdi. 1478 01:37:56,083 --> 01:37:58,500 Sam Goldwyn bu yüzden onlara çok sinirlendi. 1479 01:37:58,750 --> 01:38:03,000 Tek istediği, orijinal filmin renkli versiyonuydu. 1480 01:38:03,750 --> 01:38:07,917 Bu yüzden yeniden çekim ve kurgu yaptılar ve ortaya çıkan şey kimseyi 1481 01:38:07,958 --> 01:38:10,708 memnun etmeyen tatsız bir taviz ürünü oldu. 1482 01:38:15,833 --> 01:38:18,417 Bu aksaklığın ardından, yine 1950 yılında 1483 01:38:18,458 --> 01:38:21,625 bir başka büyük Hollywood yapımcısı olan David Selznick ile 1484 01:38:21,708 --> 01:38:23,125 ortak bir yapıma girdiler. 1485 01:38:24,333 --> 01:38:27,125 Gone to Earth adlı bu film, 1486 01:38:27,750 --> 01:38:30,708 Shropshire halkını merkeze alan ve Mary Webb'in romanına dayanan 1487 01:38:30,750 --> 01:38:32,625 tutkulu bir hikayeydi. 1488 01:38:34,167 --> 01:38:37,083 Selznick'in bu filmle vitrine çıkarmak istediği 1489 01:38:37,125 --> 01:38:38,708 yeni eşi Jennifer Jones, 1490 01:38:38,750 --> 01:38:40,500 muazzam bir oyuncu olduğunu kanıtladı. 1491 01:38:41,500 --> 01:38:44,083 Jennifer Jones ile çalışmaktan çok memnunduk. 1492 01:38:44,250 --> 01:38:46,542 Selznick'ten pek memnun değildik. 1493 01:38:47,125 --> 01:38:48,792 Eşine deli gibi aşıktı. 1494 01:38:49,292 --> 01:38:51,792 Ve ayrıca çok kıskançtı. 1495 01:38:52,292 --> 01:38:54,708 Ayrıca eşi oradayken sete gelmeye de korkuyordu 1496 01:38:54,750 --> 01:38:56,708 çünkü kadının ona bir şey fırlatma ihtimali vardı. 1497 01:38:56,917 --> 01:38:58,958 Yani demem o ki 1498 01:38:59,000 --> 01:39:02,875 setin arkasından dik dik bakan gözleri hissederdik hep. 1499 01:39:03,417 --> 01:39:06,542 Kayboldu! 1500 01:39:06,667 --> 01:39:09,417 Gone to Earth, bir nevi gotik başyapıttı. 1501 01:39:09,833 --> 01:39:12,375 Michael'ın ülkesine, doğal aleme 1502 01:39:12,583 --> 01:39:16,583 ve İngiliz kırsalının ritüellerine yönelik derin hisleriyle doluydu. 1503 01:39:42,042 --> 01:39:43,667 "Gece yarısı yaklaştığında 1504 01:39:44,583 --> 01:39:48,167 Tanrı'nın küçük dağındaki en sarp kayalara tırman. 1505 01:39:50,500 --> 01:39:52,833 Eşarbını Şeytan'ın sandalyesine koy 1506 01:39:54,083 --> 01:39:55,375 ve etrafından dolaş. 1507 01:39:58,667 --> 01:39:59,875 Dileğini dile." 1508 01:40:01,125 --> 01:40:03,250 Eğer "Hunters Spinney'ye" gidecek olursam... 1509 01:40:04,458 --> 01:40:05,750 Eğer gidersem... 1510 01:40:06,958 --> 01:40:08,833 Peri müziğini duymak istiyorum. 1511 01:40:55,125 --> 01:40:58,375 Jennifer Jones'un oynadığı Hazel karakteri, 1512 01:40:58,417 --> 01:41:01,542 tuzaklar ve kapanlarla dolu bir dünyada vahşi bir canlı. 1513 01:41:04,208 --> 01:41:05,458 Peşimizdeler Foxy. 1514 01:41:13,167 --> 01:41:14,250 Hangi yöne gidiyorlar? 1515 01:41:14,333 --> 01:41:15,958 "Hunters Spinney"! Buradan! 1516 01:41:16,125 --> 01:41:18,542 - Seni yok edecekler! - Bırak onu, seni yok edecekler! 1517 01:41:19,208 --> 01:41:21,167 Onu bana ver, aptallık etme, bana ver! 1518 01:41:21,875 --> 01:41:27,375 Kayboldu! 1519 01:41:27,458 --> 01:41:31,833 Sorun şu ki Selznick, yaptıkları filmi kabul etmedi. 1520 01:41:32,208 --> 01:41:35,208 Neticede kafasındaki film 1521 01:41:36,167 --> 01:41:37,167 farklıydı. 1522 01:41:37,542 --> 01:41:40,208 Bazı değişiklikler yapmamızı istedi ama yapmadık. 1523 01:41:40,292 --> 01:41:42,792 Kuzey Amerika hakları ondaydı. 1524 01:41:42,833 --> 01:41:45,375 Jennifer'la ekstra sahneler çekti, 1525 01:41:45,458 --> 01:41:47,667 Rouben Mamoulian çekmişti sanırım. 1526 01:41:48,708 --> 01:41:54,333 Selznick onları dava edip Wild Heart adıyla kendi versiyonunu çıkardı. 1527 01:41:54,833 --> 01:41:56,333 Yani The Archers'ın 1528 01:41:56,375 --> 01:41:59,125 Hollywood yapımcılarıyla ticari film yapma girişimlerinin ikisi de 1529 01:41:59,167 --> 01:42:03,125 karşılıklı suçlamalar ve davalarla sonuçlandı. 1530 01:42:04,208 --> 01:42:07,875 Savaş dönemi idealizminden barış dönemi tüccarlığına geçişin 1531 01:42:08,083 --> 01:42:10,250 epey zor olduğunu gördüler. 1532 01:42:11,583 --> 01:42:14,500 Yaratıcılık açısından her şey ters gidiyordu 1533 01:42:14,792 --> 01:42:19,625 ve ikilinin acilen kendi üsluplarında filmlere dönmeleri gerekiyordu. 1534 01:42:24,042 --> 01:42:27,042 Orkestra şefi Thomas Beecham; Offenbach'ın, 1535 01:42:27,083 --> 01:42:30,833 Hoffmann'ın Sihirli Masalları operasını film yapmayı önerdi. 1536 01:42:31,625 --> 01:42:33,542 Emeric hemen atladı bu fikre. 1537 01:42:34,417 --> 01:42:36,833 Müzik ilk aşkı, en sevdiği sanattı. 1538 01:42:37,750 --> 01:42:42,375 Emeric ayrıca Alman yazar Hoffmann'la benzer bir ruha sahip olduğunu gördü. 1539 01:42:42,500 --> 01:42:47,292 İkisi de büyülü, marazi ve fantastik şeylerden hoşlanıyordu. 1540 01:42:49,500 --> 01:42:54,625 İlk hikayede Hoffmann, mekanik bir bebek olan Olympia'ya aşık oluyor. 1541 01:42:56,208 --> 01:42:58,458 Şu delikanlı, sana yemin ederim, 1542 01:42:58,500 --> 01:43:00,542 yakında evlenme teklifi edecek 1543 01:43:00,583 --> 01:43:04,583 Bittabi dostum 1544 01:43:27,667 --> 01:43:29,292 Burada Michael'ı heyecanlandıran 1545 01:43:29,583 --> 01:43:33,292 operayı dansa dönüştürerek sinemaya taşıma 1546 01:43:33,875 --> 01:43:36,208 fikrinin radikalliğiydi. 1547 01:43:36,375 --> 01:43:39,667 Ağaçlık yollardaki kuşlar Kanat çırpıyor 1548 01:43:39,708 --> 01:43:42,708 Önemli rollere şarkıcılardan ziyade dansçıları seçti. 1549 01:43:43,542 --> 01:43:45,667 Böylece hikayeler görsel olarak can buldu 1550 01:43:46,083 --> 01:43:49,667 ve her şeyin koreografili olduğu bir yapım çıktı ortaya 1551 01:43:49,750 --> 01:43:52,292 ki Michael'a göre mükemmel film böyle olmalıydı. 1552 01:44:11,208 --> 01:44:13,250 Tüm çekimler sessiz film gibi yapıldı, 1553 01:44:13,292 --> 01:44:15,333 müzikler sette çalıyordu. 1554 01:44:15,500 --> 01:44:17,458 Böylece sanatçılar ve ekip 1555 01:44:17,917 --> 01:44:19,625 müziğin büyüsüne kapıldı. 1556 01:44:23,458 --> 01:44:27,500 Tabii ki hareket de sinema sanatının asli bir unsuru. 1557 01:44:27,750 --> 01:44:29,708 Kameranın hareketlerine bayılıyorum. 1558 01:44:30,292 --> 01:44:32,458 Bir hareketten diğerine kesmeye bayılıyorum. 1559 01:44:33,208 --> 01:44:36,875 Ve her şeyin tam istediğim gibi hareket ettiği o özel anlarda, 1560 01:44:38,250 --> 01:44:40,792 ister sette olsun ister de kurgu odasında, 1561 01:44:41,000 --> 01:44:43,792 çok güçlü bir enerjinin seni ele geçirdiğini hissediyorsun. 1562 01:44:47,167 --> 01:44:50,333 İzlediğin tüm filmler içinde en sevdiğin sahne ne diye soruluyor bazen. 1563 01:44:50,917 --> 01:44:53,375 Her defasında aklıma Hoffmann'daki gondolda geçen 1564 01:44:53,417 --> 01:44:55,750 kılıç dövüşü sahnesi geliyor. 1565 01:45:06,708 --> 01:45:09,000 O kadar kıvrak ve akıcı ki. 1566 01:45:10,167 --> 01:45:13,458 Her şeyiyle fiziksel ve baştan sonra rüya gibi. 1567 01:45:16,167 --> 01:45:17,625 Hiçbir ses efekti yok. 1568 01:45:19,208 --> 01:45:20,583 Hem çok dolaysız 1569 01:45:21,792 --> 01:45:22,792 hem çok mesafeli. 1570 01:45:29,542 --> 01:45:32,042 Başka hiçbir sanat türünün başaramayacağı bir şey bu. 1571 01:45:33,000 --> 01:45:34,042 Pür film. 1572 01:45:50,833 --> 01:45:55,208 Hoffmann'da neredeyse bilinen tüm sinema teknikleri kullanılıyor 1573 01:45:55,375 --> 01:45:59,708 ve geleneksel anlamda devamlılığa hiç önem verilmiyor. 1574 01:46:06,167 --> 01:46:09,333 Görsellerinin gerçeküstü ve şaşırtıcı yapısıyla 1575 01:46:09,375 --> 01:46:10,583 film kendini aşıyor sürekli. 1576 01:46:11,292 --> 01:46:16,000 Klasik tiyatro efektleri, mükemmel sinematik detaylarla birleşiyor. 1577 01:46:16,833 --> 01:46:19,167 Mesela burada Olmypia'nın gözlerinin hareketi gibi. 1578 01:46:23,375 --> 01:46:26,125 Her şey gibi gözlerin bile koreografisi var. 1579 01:46:28,458 --> 01:46:31,542 Bu hep dikkatimi çekti, bilhassa Robert Helpmann'ın gözleri. 1580 01:46:32,250 --> 01:46:33,292 Tek bir bakışla 1581 01:46:33,750 --> 01:46:35,750 beş adım dans etmiş hissi uyandırıyor. 1582 01:46:39,208 --> 01:46:42,625 Michael'ın en sevdiği mantralardan biri şuydu: "Tüm sanatlar bir bütündür." 1583 01:46:43,458 --> 01:46:45,000 Çünkü bir filmde edebiyatı, 1584 01:46:45,208 --> 01:46:49,458 müziği, dansı, tiyatroyu ve tasarımı bir araya getirerek 1585 01:46:49,875 --> 01:46:54,667 geleneksel sanatları aşan bir nevi salt sinema yaratılabileceğine inanıyordu. 1586 01:46:57,500 --> 01:47:00,708 Buna en çok yaklaştığı film Hoffmann'ın Sihirli Masalları'ydı. 1587 01:47:04,000 --> 01:47:08,917 Ayrıca en iddialı fikirlerini hayata geçirişini temsil ediyordu. 1588 01:47:09,875 --> 01:47:13,000 Yani film hem Siyah Nergis'teki 1589 01:47:13,292 --> 01:47:16,208 on dakikalık deneme gibi kompoze bir filmdi 1590 01:47:16,542 --> 01:47:21,333 hem de Kırmızı Pabuçlar'daki bale gibi gerçeküstü bir psikolojik dramdı. 1591 01:47:23,542 --> 01:47:26,792 Sonuç, senfoni gibi icra edilen bir film oldu. 1592 01:47:26,833 --> 01:47:29,125 Defalarca izleyip 1593 01:47:29,292 --> 01:47:31,667 her izlemede yeni bir şey keşfedebilirsiniz. 1594 01:47:34,417 --> 01:47:37,750 Sinema katıksız dışavuruma ancak bu kadar yaklaşabilir. 1595 01:47:37,958 --> 01:47:39,750 Art arda sıralanan görüntüler 1596 01:47:39,833 --> 01:47:43,542 duyguları apaçık bir şekilde iletmek için tasarlanmış. 1597 01:48:06,083 --> 01:48:08,250 Geçen hafta New York'ta tarih yazıldı, 1598 01:48:08,292 --> 01:48:10,792 zira Metropolitan Opera House tarihinde ilk kez 1599 01:48:10,833 --> 01:48:12,250 sinema salonuna dönüştürüldü. 1600 01:48:12,792 --> 01:48:14,875 Hoffmann'ın Sihirli Masalları vesilesiyle . 1601 01:48:15,083 --> 01:48:17,792 London Films yapımı bu yeni İngiliz filmi 1602 01:48:17,833 --> 01:48:21,542 prömiyerini Kızıl Haç yararına yapılan bir galada gerçekleştirdi. 1603 01:48:24,292 --> 01:48:26,250 New York'taki büyük prömiyerin ardından 1604 01:48:26,875 --> 01:48:31,083 Powell ve Pressburger, idollerinden biri olan Cecil B DeMille'den 1605 01:48:31,292 --> 01:48:32,458 bir tebrik mektubu aldı. 1606 01:48:32,500 --> 01:48:34,625 MUAZZAM CESARETİNİZ VE SANATINIZ İÇİN SİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM 1607 01:48:36,875 --> 01:48:40,125 Ama film Cannes'da gösterildiğinde tatsız bir tartışma patlak verdi. 1608 01:48:40,875 --> 01:48:44,375 Alex Korda, yavaş ve sıkıcı bulduğu üçüncü perdenin 1609 01:48:44,417 --> 01:48:46,292 filmden atılması gerektiğini düşünüyordu. 1610 01:48:46,667 --> 01:48:48,625 Michael buna şiddetle karşı çıksa da 1611 01:48:49,000 --> 01:48:51,000 Emeric'in Korda'ya katıldığı hissine kapıldı. 1612 01:48:51,500 --> 01:48:52,625 Ve buna çok alındı. 1613 01:48:53,333 --> 01:48:55,875 Michael bir daha Korda'yla çalışmayacaktı. 1614 01:48:56,708 --> 01:48:57,792 Daha da fenası, 1615 01:48:58,417 --> 01:49:03,333 Emeric'le arasındaki güvenin temellerini sarstı bu olay. 1616 01:49:07,292 --> 01:49:09,708 Bunun ardından üç yıllık bir durgunluk dönemi yaşandı. 1617 01:49:09,750 --> 01:49:12,750 İkili bu süreçte birlikte tek bir film bile yapmadı. 1618 01:49:14,250 --> 01:49:16,708 Michael'ın bir sürü iddialı fikri vardı 1619 01:49:16,917 --> 01:49:18,958 ama yaratıcı özgürlük talep ediyordu. 1620 01:49:20,292 --> 01:49:22,625 Ama Korda ve Rank'le köprüleri yaktığından 1621 01:49:22,667 --> 01:49:24,417 bunu nereden bulacaktı? 1622 01:49:29,417 --> 01:49:33,792 Sıkkın ve huzursuz bir şekilde dünyayı dolaşarak geçirdi zamanını. 1623 01:49:35,333 --> 01:49:37,417 Ünlü bir isimdi, önemli biriydi 1624 01:49:37,458 --> 01:49:40,917 ama ne yapacağını da şaşırmış durumdaydı. 1625 01:49:42,083 --> 01:49:44,792 Michael, büyük sanatçılarla maceracı yapımların hayalini kuruyordu, 1626 01:49:44,833 --> 01:49:46,708 televizyonlar finanse edebilirdi bunları. 1627 01:49:46,958 --> 01:49:49,208 Fikirlerden biri, Odisseia'dan bir hikayeydi. 1628 01:49:49,292 --> 01:49:52,333 Başrolde Orson Welles olacaktı, opera metnini Dylan Thomas yazacak, 1629 01:49:52,375 --> 01:49:54,292 müziklerini de Stravinsky yapacaktı. 1630 01:49:56,292 --> 01:49:58,708 İkili arasında her zaman daha pratik düşünen Emeric'ti. 1631 01:49:58,750 --> 01:50:01,458 Kendi başına bir film çekmek için Korda'ya döndü. 1632 01:50:01,667 --> 01:50:04,917 Twice Upon a Time adlı bir çocuk masalıydı bu. 1633 01:50:05,750 --> 01:50:07,208 Ama film başarılı olmadı. 1634 01:50:09,583 --> 01:50:13,417 Sarsılıp hasar alan ortaklıklarını envaiçeşit projeyle 1635 01:50:13,708 --> 01:50:15,333 yeniden canlandırmaya çalıştılar. 1636 01:50:16,250 --> 01:50:18,083 Ama hiçbir işe ele atamadılar. 1637 01:50:22,083 --> 01:50:24,542 1950'lerin başında İngiliz filmleri yapmak için yeterli 1638 01:50:24,625 --> 01:50:26,958 para yoktu ve bağımsızlıklarını kaybetmeden 1639 01:50:27,000 --> 01:50:29,417 herhangi bir anlaşma yapmak çok zordu. 1640 01:50:29,708 --> 01:50:32,292 Yani film yapmak için sana para versinler istiyorsan 1641 01:50:32,375 --> 01:50:35,542 her yere gidersin, herkesle konuşursun, elinden geleni yaparsın. 1642 01:50:35,583 --> 01:50:38,625 Ama Michael ve Emeric bu şekilde çalışmaya alışık değildi. 1643 01:50:39,375 --> 01:50:41,333 Bağımsızlıklarını kaybetmek istemediler 1644 01:50:41,542 --> 01:50:42,917 ve bu yüzden çile çektiler. 1645 01:50:45,125 --> 01:50:48,917 Stres ve gerginlik yüzünden zıt yönlere gidiyor gibilerdi, 1646 01:50:49,208 --> 01:50:52,583 Michael daha idealist ve hırçın hale gelirken 1647 01:50:52,625 --> 01:50:56,750 Emeric'in hüsranı giderek derinleşiyordu. 1648 01:50:58,750 --> 01:51:02,958 Nihayetinde Oh... Rosalinda!! filmini çekecek kaynağı buldular. 1649 01:51:03,458 --> 01:51:05,542 Günümüz Viyana'sında geçen 1650 01:51:05,708 --> 01:51:07,875 bir Die Fledermaus yorumu. 1651 01:51:08,500 --> 01:51:12,042 Filmin sloganı, o dönemki ruh hallerine uyuyordu: 1652 01:51:12,375 --> 01:51:15,250 "Durum umutsuz ama ciddi değil." 1653 01:51:15,708 --> 01:51:16,792 Bence 1654 01:51:17,750 --> 01:51:18,792 affınıza sığınarak 1655 01:51:18,958 --> 01:51:21,750 böyle oldu! 1656 01:51:29,167 --> 01:51:32,958 Film, son derece farklı tasarımı ve ikiliye özgü 1657 01:51:33,000 --> 01:51:36,250 iddialı fikirlerle umut vaat eden bir başlangıç yapıyor. 1658 01:51:38,708 --> 01:51:41,458 Ama bu vaadi tam olarak yerine getiremiyor. 1659 01:51:58,250 --> 01:51:59,667 Rosalinda! 1660 01:52:00,500 --> 01:52:04,042 En iyi müzikal işlerinin aksine kompoze bir film değil bu, 1661 01:52:04,500 --> 01:52:06,958 daha serbest ve hafif bir iş. 1662 01:52:07,292 --> 01:52:09,625 Bence fikirlerini istedikleri gibi uygulamalarına 1663 01:52:09,667 --> 01:52:12,542 yetecek kadar paraları yoktu aslında 1664 01:52:15,417 --> 01:52:19,500 ve filmin vaat ettiği şampanyanın 1665 01:52:19,708 --> 01:52:20,958 gazı kaçmış gibiydi. 1666 01:52:24,417 --> 01:52:26,750 İngiliz kamuoyu, Emeric'in son derece Avrupai operet sevgisine 1667 01:52:26,792 --> 01:52:29,917 ortak olmayarak, onu cidden hayalkırıklığına uğratmıştı. 1668 01:52:30,875 --> 01:52:34,833 Ve ikilinin artık gerçekten bir başarıya ihtiyacı vardı. 1669 01:52:36,917 --> 01:52:40,250 Bir sonraki işleri, River Plata Muharebesi adlı 1670 01:52:40,708 --> 01:52:42,167 eski usül bir savaş filmiydi. 1671 01:52:43,958 --> 01:52:46,708 Michael bu filmi çekmekten büyük zevk aldı çünkü denizdeki gemileri 1672 01:52:46,750 --> 01:52:49,042 gösteren fevkalade kareleri yakalamak için büyük bir 1673 01:52:49,333 --> 01:52:52,792 savaş gemisi filosunu kumanda etmesine izin verilmişti. 1674 01:53:03,208 --> 01:53:06,500 Bu görüntülerin ekrana bu kadar iyi yansımasının sebebi 1675 01:53:06,917 --> 01:53:10,458 VistaVision'ın yeni geniş ekran formatında çekilmiş olmalarıydı, 1676 01:53:10,583 --> 01:53:12,667 o dönemin IMAX'iydi bu teknoloji. 1677 01:53:13,708 --> 01:53:16,000 Sinemada otururken insan kendini o gemilerin 1678 01:53:16,000 --> 01:53:17,292 güvertesindeymiş gibi hissediyordu. 1679 01:53:20,208 --> 01:53:22,625 Ölçek ve netlik inanılmazdı. 1680 01:53:29,667 --> 01:53:33,250 Ve böylece ikili birdenbire bir gişe başarısına daha imza attı. 1681 01:53:33,583 --> 01:53:37,042 Leicester Meydanı'ndaki Empire Theater, Royal Film Performance'a gelenleri 1682 01:53:37,125 --> 01:53:39,542 görmek isteyen çok sayıda Londralıyı 1683 01:53:39,583 --> 01:53:41,583 bir mıknatıs gibi kendine çekti. 1684 01:53:41,917 --> 01:53:44,083 Mesela genç Fransız oyuncu Brigitte Bardot. 1685 01:53:46,000 --> 01:53:49,917 Ayrıca muhtemelen Marilyn Monroe olarak tanıdığınız Bayan Arthur Miller. 1686 01:53:51,292 --> 01:53:53,208 Kraliçe, Bayan Monroe ile sohbet ediyor, 1687 01:53:53,292 --> 01:53:55,375 Windsor'da komşu olduklarından bahsediyor. 1688 01:53:56,000 --> 01:53:58,292 Drama açısından bakılırsa, ilk kez 1689 01:53:58,875 --> 01:54:00,917 son derece geleneksel bir film çekmişlerdi. 1690 01:54:01,917 --> 01:54:04,208 Şaşırtıcı veya yeni bir öğe yoktu. 1691 01:54:06,417 --> 01:54:09,958 ...intihar bu. Kendini parçalıyor! 1692 01:54:11,292 --> 01:54:13,250 Tanrıların alacakaranlığı. 1693 01:54:15,917 --> 01:54:17,625 Ama River Plata'nın başarısı 1694 01:54:17,875 --> 01:54:20,792 endüstride yeniden itibar kazandıkları anlamına geliyordu 1695 01:54:21,083 --> 01:54:24,417 ve Rank onlara yedi filmi kapsayan beş yıllık bir anlaşma önerdi. 1696 01:54:25,542 --> 01:54:28,250 Emeric kabul etmeye can atsa da Michael vasat oyuncularla 1697 01:54:28,292 --> 01:54:31,750 vasat filmler yapmak zorunda kalacaklarından korkuyordu. 1698 01:54:32,042 --> 01:54:35,875 Hayallerinden ve özerkliklerinden vazgeçme fikrini de hazmedemiyordu. 1699 01:54:37,167 --> 01:54:40,250 Sonunda Rank için tek bir film yapmayı kabul etti, 1700 01:54:40,375 --> 01:54:43,375 bu da Ill Met by Moonlight'tı. 1701 01:54:54,000 --> 01:54:56,458 Tam The Archers'lık bir konusu vardı. 1702 01:54:56,792 --> 01:54:59,542 Paddy Leigh Fermor'ın gerçek hikayesine dayanıyordu. 1703 01:54:59,958 --> 01:55:01,333 Tam bir İngiliz kahramanı, 1704 01:55:01,958 --> 01:55:03,333 alaylı bir özel harekat görevlisi. 1705 01:55:04,167 --> 01:55:08,125 II. Dünya Savaşı sırasında Girit'te Alman bir generali kaçırmayı başarıyor. 1706 01:55:14,792 --> 01:55:15,833 Hadi! 1707 01:55:23,208 --> 01:55:26,292 Filmle ilgili sorun şuydu: Emeric hikayeyi sakin bir belgesel 1708 01:55:26,333 --> 01:55:28,167 diliyle aktarmak isterken 1709 01:55:28,208 --> 01:55:30,833 Michael büyük ve romantik bir film hayal ediyordu. 1710 01:55:45,667 --> 01:55:50,250 VistaVision kamerası bir kez daha muazzam görüntüler sağladı. 1711 01:55:50,500 --> 01:55:54,250 Ama özünde film karmakarışık ve sönüktü. 1712 01:56:01,833 --> 01:56:05,208 Michael, Emeric'in yorulup çekingenleştiğini 1713 01:56:05,458 --> 01:56:08,250 ve tüm ışığını ve hırsını kaybettiğini düşünüyordu. 1714 01:56:08,958 --> 01:56:11,167 Emeric ise Michael'ın delirdiğini 1715 01:56:11,458 --> 01:56:14,583 her konuda mantıksız davranmaya başladığını düşünüyordu. 1716 01:56:16,250 --> 01:56:20,583 Michael, Rank'in başrole Dirk Bogarde'ı seçmesinden hiç hoşlanmamıştı. 1717 01:56:21,625 --> 01:56:22,958 Hadi, sinyali ver. 1718 01:56:23,000 --> 01:56:24,208 Şekerci. 1719 01:56:24,542 --> 01:56:25,792 Nasıl vereceğim "şekerci" sinyalini? 1720 01:56:27,583 --> 01:56:29,208 Mors alfabesini bilmiyor musun? 1721 01:56:29,250 --> 01:56:30,958 Ben mi? Ya sen? 1722 01:56:31,292 --> 01:56:32,292 Hayır. 1723 01:56:33,917 --> 01:56:34,917 Peki... 1724 01:56:36,417 --> 01:56:37,667 Mors alfabesini biliyor musun? 1725 01:56:38,167 --> 01:56:39,167 Tabii ki. 1726 01:56:40,875 --> 01:56:42,542 Eğitimli asker değil misiniz siz? 1727 01:56:42,833 --> 01:56:43,833 Çok şükür değiliz. 1728 01:56:44,333 --> 01:56:45,333 Ya binbaşı? 1729 01:56:45,792 --> 01:56:48,625 Hayır, o da amatör. Rütbeli olsa da amatör yine de. 1730 01:56:49,667 --> 01:56:52,292 Michael'ın filmi Girit'te çekmesine izin çıkmadı, 1731 01:56:52,500 --> 01:56:54,625 bu yüzden çekimleri Fransa'da yapmak zorunda kaldı. 1732 01:56:57,250 --> 01:57:00,708 Tüm bu gelişmeler, kimsenin inanmadığı yılgın 1733 01:57:00,917 --> 01:57:02,792 ve sorunlarla dolu bir yapımla sonuçlandı. 1734 01:57:04,833 --> 01:57:07,042 Michael 30 yıl sonra filmi izlediğinde 1735 01:57:07,208 --> 01:57:09,500 ne kadar kötü olduğuna kendisi bile şaşırdı. 1736 01:57:10,250 --> 01:57:13,750 Oyunculuklar vasattı, kamera tamamen yanlış kullanılmıştı. 1737 01:57:14,042 --> 01:57:18,667 1957 yılı için bile son derece demode bir işti. 1738 01:57:18,792 --> 01:57:21,542 "Senaryo tam pişmemişti, aksiyon yönünden zayıftı" ona göre. 1739 01:57:21,708 --> 01:57:23,167 "Espriler bayattı, 1740 01:57:23,333 --> 01:57:24,667 sürprizlerse 1741 01:57:24,708 --> 01:57:26,125 kimseyi şaşırtmıyordu." 1742 01:57:29,583 --> 01:57:32,458 Kurgu sürecinde Powell-Pressburger ikilisi 1743 01:57:32,500 --> 01:57:36,167 artık aynı bakış açısına sahip olmadıkları gerçeğiyle yüzleşerek 1744 01:57:36,375 --> 01:57:38,917 ortaklıklarını bitirme kararı aldı. 1745 01:57:42,667 --> 01:57:45,000 Gerçeklerle kısıtlanmak hoşuma gitmemişti. 1746 01:57:45,375 --> 01:57:49,583 Evet, o tür bir gerçekçiliğine karşı çıktığınızı okumuştum, 1747 01:57:49,750 --> 01:57:52,583 biraz daha hayalgücü istediğinizi. - Evet. Yani... 1748 01:57:52,875 --> 01:57:55,875 Doğal olarak bu yüzden giderek uzaklaştık birbirimizden. 1749 01:57:56,833 --> 01:57:58,417 Bu fikir yüzünden. 1750 01:57:58,500 --> 01:58:01,125 Şiddetli bir kavga olmadı ama... 1751 01:58:01,167 --> 01:58:02,250 Olmadı. 1752 01:58:02,375 --> 01:58:06,000 O gerçeklikten taviz vermiyor, siz de hışımla çıkıp gidiyorsunuz gibi... 1753 01:58:06,333 --> 01:58:10,542 Hayır, daha ziyade üzücü bir müşterek uçurum gibiydi. 1754 01:58:11,500 --> 01:58:13,375 Müşterek uçurum diye bir şey yok, değil mi? 1755 01:58:13,417 --> 01:58:17,208 Birbirini seven iki insan arasında açılan üzücü bir uçurum. 1756 01:58:18,292 --> 01:58:20,833 Emeric bir zamanlar ortaklıklarını böyle tanımlamıştı: 1757 01:58:21,583 --> 01:58:25,250 "Profesyonellerin dünyasında bir çift amatörmüşüz gibi hissettim hep. 1758 01:58:25,458 --> 01:58:28,458 Amatörler yaptıkları işle çok daha yakın temas halindedir 1759 01:58:28,583 --> 01:58:30,292 ve hevesleri onlara yakıt sağlar 1760 01:58:30,667 --> 01:58:34,708 ki bu da profesyonellerin yakıtından çok daha güçlü bir şeydir." 1761 01:58:36,542 --> 01:58:40,625 İnsanlar bize o kadar uzun süre birlikte çalışmayı nasıl başardığımızı soruyor. 1762 01:58:40,667 --> 01:58:42,208 18 yıl gibi bir süre. 1763 01:58:43,500 --> 01:58:44,625 Cevap 1764 01:58:45,500 --> 01:58:46,542 sevgi. 1765 01:58:47,583 --> 01:58:49,333 Sevgi olmadan 1766 01:58:50,083 --> 01:58:51,125 hiçbir şekilde 1767 01:58:51,625 --> 01:58:52,708 işbirliği kurulamaz. 1768 01:58:55,000 --> 01:58:57,542 Emeric ve Michael'ın dostluğu baki kaldı 1769 01:58:57,583 --> 01:59:00,833 ve hiçbir zaman birbirleri hakkında tek bir kötü söz söylemediler. 1770 01:59:01,625 --> 01:59:06,583 Roman yazmaya başladım. Ama çok az yazdım, sadece iki tane. 1771 01:59:06,750 --> 01:59:07,750 Ve... 1772 01:59:08,208 --> 01:59:10,833 Bence iyi romanlardı. 1773 01:59:16,750 --> 01:59:18,792 Mark, ne güzel bir çocuk. 1774 01:59:19,042 --> 01:59:20,042 Kim o? 1775 01:59:20,833 --> 01:59:21,833 Benim. 1776 01:59:23,500 --> 01:59:24,667 Tabii ya. 1777 01:59:25,000 --> 01:59:26,208 Videoyu kim çekti peki? 1778 01:59:28,250 --> 01:59:29,250 Babam. 1779 01:59:31,250 --> 01:59:34,500 Michael, Emeric olmadan harika bir film daha çekti. 1780 01:59:34,958 --> 01:59:36,333 Ah, o ne? 1781 01:59:41,583 --> 01:59:43,375 Kadın Katili'ydi bu film. 1782 01:59:44,208 --> 01:59:48,542 Bence Michael'ın yeni şeyler deneme konusundaki kararlılığını temsil ediyor. 1783 01:59:51,125 --> 01:59:52,292 Mark, ne yapıyorsun? 1784 01:59:52,417 --> 01:59:54,250 İzlerken bir fotoğrafını çekmek istedim. 1785 01:59:54,458 --> 01:59:55,458 Hayır, hayır! 1786 01:59:56,583 --> 01:59:58,958 Michael kendini de hikayeye dahil etti. 1787 01:59:59,000 --> 02:00:02,042 Korkusunu incelemek için kendi çocuğunun ödünü koparan 1788 02:00:02,083 --> 02:00:04,417 zorba baba rolünü üstlendi. 1789 02:00:08,292 --> 02:00:09,292 Ne yapıyor? 1790 02:00:11,583 --> 02:00:12,792 Bana hediye veriyor. 1791 02:00:14,417 --> 02:00:15,417 Ne peki? 1792 02:00:17,167 --> 02:00:18,292 Tahmin edebilirsin. 1793 02:00:21,917 --> 02:00:23,000 Kamera. 1794 02:00:27,375 --> 02:00:29,125 Çocuk büyüyünce katil oluyor. 1795 02:00:29,292 --> 02:00:31,542 En huzursuz edici şeyse 1796 02:00:31,667 --> 02:00:34,250 tabii ki bu adamın anlayışlı bir bakışla resmedilmesi. 1797 02:00:34,375 --> 02:00:36,542 Utangaç ve acı çeken bir insan. 1798 02:00:36,625 --> 02:00:37,625 Kapat şunu Mark! 1799 02:00:40,125 --> 02:00:41,500 Mark, kapat şunu! 1800 02:00:41,750 --> 02:00:44,542 Sorunu, kendini bu dünyaya ait hissetmemesi 1801 02:00:45,375 --> 02:00:49,208 ve kendini sadece başkalarının mahvından yarattığı görüntülerde 1802 02:00:49,250 --> 02:00:52,042 canlı ve eksiksiz hissediyor. 1803 02:00:53,958 --> 02:00:57,250 Her akşam bu film makinesini açıyorsun. 1804 02:00:59,167 --> 02:01:02,833 İzlemeye can attığın bu filmler ne ki? 1805 02:01:04,750 --> 02:01:06,458 Şu an oynayan film hangisi? 1806 02:01:08,500 --> 02:01:10,583 Beni sinemana götür. 1807 02:01:11,375 --> 02:01:12,375 Olur. 1808 02:01:14,208 --> 02:01:16,708 Tüm filme hakim olan atmosfer, 1809 02:01:16,750 --> 02:01:19,125 bunaltıcı bir keder. 1810 02:01:22,042 --> 02:01:23,917 Bu izlediğim ne Mark? 1811 02:01:28,792 --> 02:01:30,125 Cevap versene. 1812 02:01:40,417 --> 02:01:41,417 Güzel değil. 1813 02:01:42,333 --> 02:01:44,167 Ben de bundan korkuyordum. 1814 02:01:44,875 --> 02:01:45,875 Ne? 1815 02:01:46,208 --> 02:01:47,875 Işıklar çok çabuk sönüyor. 1816 02:01:48,500 --> 02:01:51,125 Çok rahatsız edici ve tahammülü zor bir film 1817 02:01:51,542 --> 02:01:53,458 ama bir yandan da çok dokunaklı 1818 02:01:53,625 --> 02:01:57,250 çünkü merkezinde radikal bir şefkat var. 1819 02:01:58,208 --> 02:02:00,208 Aklını kaçırmış bir katile 1820 02:02:00,250 --> 02:02:02,000 üzülmenizi istiyor çünkü. 1821 02:02:02,042 --> 02:02:03,750 Neyi mahvettin sence? 1822 02:02:04,625 --> 02:02:05,708 Bir fırsatı. 1823 02:02:07,417 --> 02:02:09,167 Şimdi başka bir fırsat bulmam lazım. 1824 02:02:14,500 --> 02:02:15,583 İzle onları Helen. 1825 02:02:16,375 --> 02:02:17,750 Veda edişlerini izle, 1826 02:02:18,417 --> 02:02:19,458 birer birer. 1827 02:02:20,167 --> 02:02:21,750 Tek tek sıraladım hepsini. 1828 02:02:30,833 --> 02:02:31,708 Helen! 1829 02:02:31,875 --> 02:02:32,875 Helen! 1830 02:02:33,250 --> 02:02:34,250 Korkuyorum. 1831 02:02:34,875 --> 02:02:36,750 Hayır, hayır Mark! 1832 02:02:40,500 --> 02:02:41,583 Ve memnunum... 1833 02:02:42,583 --> 02:02:43,583 Korkarım. 1834 02:02:46,458 --> 02:02:50,250 "Bu kalibredeki bir yönetmenin ekranı böylesine sapkın bir saçmalıkla 1835 02:02:50,292 --> 02:02:54,208 kirlettiğini görmek beni şoke etti." 1836 02:02:54,542 --> 02:02:59,292 "Michael Powell imzalı Kadın Katili'nin dünyası tek kelimeyle iğrenç." 1837 02:02:59,625 --> 02:03:03,167 " Kadın Katili , İngiliz sinemasının Bombay Canavarları'ndan bu yana gördüğü 1838 02:03:03,208 --> 02:03:05,083 en berbat film." 1839 02:03:05,667 --> 02:03:09,042 " Kadın Katili'nden kurtulmanın en tatmin edici yolu 1840 02:03:09,125 --> 02:03:12,625 kürekle alıp en yakın lağıma atmak olacaktır." 1841 02:03:13,333 --> 02:03:15,583 Ben bu filme inanmıştım ama onlar inanmadı. 1842 02:03:16,500 --> 02:03:18,500 20 yıl boyunca ortadan kayboldu. 1843 02:03:19,292 --> 02:03:20,667 Ben de onunla birlikte kayboldum. 1844 02:03:21,417 --> 02:03:23,042 Kâr garantili değildim artık. 1845 02:03:23,375 --> 02:03:24,917 Fazla bağımsızdım. 1846 02:03:25,458 --> 02:03:26,958 Bildiğimi okuyordum. 1847 02:03:28,125 --> 02:03:31,667 Michael'ın aleyhine işleyen bir diğer durumsa 1848 02:03:32,167 --> 02:03:33,583 artık 60'lara gelinmiş olmasıydı. 1849 02:03:34,000 --> 02:03:35,542 Tony Richardson, Karel Reisz, 1850 02:03:35,583 --> 02:03:37,958 Lindsay Anderson, belgesel geleneğinden 1851 02:03:38,083 --> 02:03:41,500 ve Avrupa Yeni Dalgasının fikirlerinden ilham alan yepyeni ve enerjik 1852 02:03:41,708 --> 02:03:44,000 klasikler çekiyordu. 1853 02:03:45,333 --> 02:03:47,542 Ben Ron, seninle konuşmak istiyorum. 1854 02:03:47,583 --> 02:03:51,542 Michael bu genç adamların gözünde çoktan tarih olmuştu. 1855 02:03:52,750 --> 02:03:54,792 - Paramı geri ver! - Söyle! 1856 02:04:00,500 --> 02:04:01,500 Kestik! 1857 02:04:01,750 --> 02:04:03,792 Kareden çıktım, beni hiç takip etmiyor musunuz? 1858 02:04:03,875 --> 02:04:06,542 - Seni takip etmiyoruz. - Tamam o zaman, peki, iyi. 1859 02:04:06,583 --> 02:04:07,667 Özür dilerim... 1860 02:04:07,708 --> 02:04:11,625 Yok, ağzımı açtığım o sahnede dudağımı biraz fazla yaladığım 1861 02:04:11,750 --> 02:04:15,542 hissine kapıldım. Birdenbire öyle yaparken buldum kendimi. 1862 02:04:15,583 --> 02:04:17,667 - Evet, tekrar yap onu. - Bir daha çekmek ister misin? 1863 02:04:17,708 --> 02:04:18,667 Motor! 1864 02:04:18,750 --> 02:04:21,167 Epey bir mücadelenin ardından Avustralya'da iki tane 1865 02:04:21,208 --> 02:04:22,833 düşük bütçeli film çıkarmayı başardı. 1866 02:04:23,542 --> 02:04:25,708 Bayan Ryan, sizinle konuşmak istiyorum. 1867 02:04:25,875 --> 02:04:26,875 Konuşmak istiyorum... 1868 02:04:26,958 --> 02:04:28,042 Bu da onlardan biri, 1869 02:04:28,083 --> 02:04:31,167 Helen Mirren ve James Mason'ın oynadığı Çıplak Model. 1870 02:04:31,375 --> 02:04:34,167 - Paramı geri ver! - Sen benden çaldın o parayı! 1871 02:04:38,292 --> 02:04:39,333 Kestik! 1872 02:04:39,417 --> 02:04:42,833 İkiniz de yeterince asılmadığınız için gerçek bir çekişme olmadı. 1873 02:04:43,083 --> 02:04:47,500 Gerçek bir çekişme varsa hayatın çantaya bağlı demektir. 1874 02:04:47,542 --> 02:04:49,875 Çantayı kaybedersen gidersin, anladın mı? 1875 02:04:50,292 --> 02:04:51,292 Cora! 1876 02:04:52,042 --> 02:04:53,083 Motor. 1877 02:05:01,292 --> 02:05:02,292 Kestik! 1878 02:05:02,333 --> 02:05:03,708 Çok güzeldi tatlım. 1879 02:05:04,042 --> 02:05:05,208 Harika. İyi misin? 1880 02:05:05,625 --> 02:05:06,875 Çok iyiydi. 1881 02:05:10,667 --> 02:05:11,875 Herkes memnun mu? 1882 02:05:13,042 --> 02:05:16,458 Kendisi tabii ki farkında olmasa da son uzun metrajlı filmiydi bu. 1883 02:05:17,625 --> 02:05:20,250 Yeni bir film çekecek parayı bir daha asla denkleştiremeyecekti. 1884 02:05:23,000 --> 02:05:24,000 Ölmüş. 1885 02:05:27,958 --> 02:05:29,042 Büyükannem mi? 1886 02:05:31,208 --> 02:05:33,667 Tabii ki Michael'ın zorluklar çektiği 1887 02:05:33,750 --> 02:05:36,458 ve neredeyse tamamen unutulmaya başladığı o yıllarda 1888 02:05:36,917 --> 02:05:40,042 Francis Coppola ve benim gibi insanlar Atlas Okyanusu'nun öteki yakasında 1889 02:05:40,083 --> 02:05:41,875 onun işlerini keşfediyordu. 1890 02:05:43,750 --> 02:05:47,500 En büyük şansımız, Powell-Pressburger filmlerini kültürel yükler olmadan 1891 02:05:47,625 --> 02:05:49,500 izliyor olmamızdı. 1892 02:05:49,875 --> 02:05:52,917 Yapıldıkları döneme veya nasıl karşılandıklarına dayanan 1893 02:05:53,125 --> 02:05:54,708 önyargılarımız yoktu. 1894 02:05:54,875 --> 02:05:57,417 Sadece keyifli filmler ve bazen de muhteşem sanat eserleri 1895 02:05:57,458 --> 02:05:59,000 olarak izledik bunları. 1896 02:05:59,833 --> 02:06:04,333 Her türden İngiliz filmini izledik, Grierson, Jennings, 1897 02:06:04,833 --> 02:06:08,000 David Lean, Carol Reed, Hitchcock, Powell ve Pressburger. 1898 02:06:08,167 --> 02:06:11,250 Ve hiçbir üslubun diğerinden daha iyi olduğunu düşünmedik. 1899 02:06:11,458 --> 02:06:16,042 Bize göre aynı halkın farklı yönlerini yansıtıyorlardı. 1900 02:06:16,750 --> 02:06:17,750 İngilizlerin. 1901 02:06:18,500 --> 02:06:20,375 Ve hepsine açıktık. 1902 02:06:22,208 --> 02:06:23,708 Michael'ı yakından tanıdığımda 1903 02:06:23,958 --> 02:06:28,500 İngiltere'nin ruhu ve kalbinin içine işlediğini net bir şekilde gördüm. 1904 02:06:29,417 --> 02:06:32,375 1980'lerde onun ve Emeric'in İngiltere'de nihayet 1905 02:06:32,583 --> 02:06:35,500 yeniden keşfedilip değerlendirildiğini görmek 1906 02:06:35,833 --> 02:06:38,125 büyük bir şanstı benim için. 1907 02:06:39,333 --> 02:06:43,125 Bu gece, bu ödülü takdim etmenin beni ne kadar mutlu ettiğini 1908 02:06:43,417 --> 02:06:47,583 kelimelerle anlatmam imkansız. 1909 02:06:48,000 --> 02:06:53,833 Çok ama çok gecikmiş olduğunu düşündüğüm bir ödül. 1910 02:06:56,625 --> 02:06:58,167 20 yıl boyunca tamamen unutulmuş 1911 02:06:58,208 --> 02:07:01,333 bu iki sinema devi nihayet hak ettikleri 1912 02:07:02,042 --> 02:07:05,667 takdir ve saygıyı kazanmıştı. 1913 02:07:07,542 --> 02:07:09,875 Michael 1984 yılında 1914 02:07:09,958 --> 02:07:12,833 uzun yıllardır birlikte çalıştığım, Kızgın Boğa'dan beri tüm filmlerimin 1915 02:07:12,875 --> 02:07:15,625 kurgusunu yapmış olan Thelma Schoonmaker'la evlendi. 1916 02:07:16,167 --> 02:07:19,125 New York'ta yaşıyorlardı ve Michael hem arkadaşım 1917 02:07:19,375 --> 02:07:21,500 hem de hayatımın daimi bir parçası oldu. 1918 02:07:22,333 --> 02:07:25,208 25-30 yıldır film yapmamış birisiydi. 1919 02:07:25,250 --> 02:07:27,958 Ama her gün bir film tasarlıyordu. 1920 02:07:30,333 --> 02:07:35,042 Zor zamanlarımda bana çok destek oldu. 1921 02:07:36,083 --> 02:07:38,500 Komedi Kralı'nı bitirdiğim dönemde 1922 02:07:38,750 --> 02:07:41,000 dibe vurmuştum neredeyse. 1923 02:07:41,750 --> 02:07:45,083 Ama Michael yaşadığım her şeyi anlıyordu bir şekilde. 1924 02:07:45,708 --> 02:07:46,792 Hiçbir zaman... 1925 02:07:47,167 --> 02:07:48,333 Müdahaleci olmadı. 1926 02:07:49,208 --> 02:07:51,458 Ama bir şeyler yaratarak geçirdiği 1927 02:07:51,792 --> 02:07:55,750 uzun yıllara dayanan deneyimiyle benimle yürekten konuşabiliyordu. 1928 02:07:56,125 --> 02:07:58,333 Ve bakış açısı, o zamanlar 1929 02:07:58,708 --> 02:08:01,000 etrafımda olan insanlarınkinden çok farklıydı. 1930 02:08:02,042 --> 02:08:05,083 Çok güçlü ve tavizsiz 1931 02:08:05,250 --> 02:08:06,542 bir ruhu vardı. 1932 02:08:07,250 --> 02:08:09,583 Unutulduğu dönemlerde bile böyleydi. 1933 02:08:10,458 --> 02:08:14,042 Şüpheye düştüğüm ve çaresiz hissettiğim dönemlerde 1934 02:08:14,458 --> 02:08:15,500 o ruh beni ayakta tuttu. 1935 02:08:18,250 --> 02:08:19,667 Şimdi dönüp baktığımda 1936 02:08:19,708 --> 02:08:22,292 Michael Powell'la 16 yıllık bir dostluğum olması 1937 02:08:22,333 --> 02:08:23,750 inanılmaz geliyor. 1938 02:08:23,792 --> 02:08:26,958 Sadece destekçim değil, aynı zamanda rehberimdi de. 1939 02:08:27,208 --> 02:08:31,750 Beni teşvik etti, kendime güvenmemi ve cesur filmler yapmamı sağladı. 1940 02:08:31,792 --> 02:08:33,167 Tamamdır millet, sorun değil. 1941 02:08:34,500 --> 02:08:37,208 Bu tamam. Ne? Tamam, evet. 1942 02:08:37,958 --> 02:08:40,750 Benim için neden bu kadar değerli olduğunu ve nasıl daima benimle 1943 02:08:41,542 --> 02:08:44,667 yaşayacağını tam olarak anlamam veya anlatmam mümkün değil. 1944 02:08:48,875 --> 02:08:50,208 Ve aklım her zaman 1945 02:08:50,250 --> 02:08:53,167 Emeric'le yaptığı filmlere gidiyor. 1946 02:08:54,542 --> 02:08:56,000 Artık kapatıyorum June. 1947 02:08:56,042 --> 02:08:57,583 Hoşçakal, hoşçakal June. 1948 02:08:57,667 --> 02:09:00,583 Alo, George için G. Alo, G-George. 1949 02:09:00,625 --> 02:09:01,667 Alo, G-George. 1950 02:09:01,750 --> 02:09:04,750 David Niven'in Aşk ve Ölüm'de telsizden Kim Hunter'a 1951 02:09:05,042 --> 02:09:07,042 veda edişi. 1952 02:09:14,458 --> 02:09:15,583 Çalsın. 1953 02:09:15,792 --> 02:09:20,250 Küçük Arka Oda'da Kathleen Byron ile David Farrar'ın inanılmaz derecede 1954 02:09:20,667 --> 02:09:22,125 erotik sahneleri. 1955 02:09:29,083 --> 02:09:33,667 Kahraman Subay'da kameranın yükselerek sahneden uzaklaşması. 1956 02:09:42,250 --> 02:09:45,792 İnsan bazı filmleri defalarca izler ve onları içinde taşır. 1957 02:09:46,958 --> 02:09:49,625 Yaşın ilerledikçe daha da derinleşirler. 1958 02:09:50,583 --> 02:09:52,375 Nasıl olduğunu bilmiyorum ama oluyor işte. 1959 02:09:54,458 --> 02:09:57,333 Benim için bu külliyat muhteşem bir varlık, 1960 02:09:57,750 --> 02:09:59,625 daimi bir enerji kaynağı 1961 02:10:00,083 --> 02:10:02,250 ve hayatın ve sanatın 1962 02:10:02,375 --> 02:10:04,833 anlamına dair bir yadigar. 1963 02:10:22,500 --> 02:10:23,625 Geriye dönüp baktığınızda 1964 02:10:23,667 --> 02:10:26,042 İngilizlerin sizi bir şekilde 1965 02:10:26,625 --> 02:10:30,750 hak ettiğiniz gibi takdir etmediklerini düşünüyor musunuz? 1966 02:10:33,250 --> 02:10:36,042 İngilizler büyük adamları ne zaman takdir etti ki? 1967 02:10:40,000 --> 02:10:41,000 Kestik. 1968 02:10:41,083 --> 02:10:43,333 Umarım bu kısmı atarsınız. 1969 02:10:45,583 --> 02:10:48,833 MEYDİN İNGİLTERE