1 00:00:07,842 --> 00:00:09,385 MANHATTAN ADASI'NDA 2 00:00:09,469 --> 00:00:12,430 CİNAYET DAVALARINA BAKAN İKİ DEDEKTİF EKİBİ VARDIR. 3 00:00:12,513 --> 00:00:14,599 KUZEY MANHATTAN VE GÜNEY MANHATTAN. 4 00:00:14,682 --> 00:00:18,352 ÇÖZÜLMESİ ZOR VE VAHŞİ CİNAYETLERİ SORUŞTURMAKLA GÖREVLİDİRLER. 5 00:00:18,436 --> 00:00:21,397 BU YAPIM ONLARIN HİKÂYELERİNİ ANLATIR. 6 00:00:44,253 --> 00:00:48,007 10 MAYIS 2001 7 00:00:52,470 --> 00:00:56,974 19.30 8 00:00:58,810 --> 00:01:00,561 Çağrı geldi. 9 00:01:00,645 --> 00:01:04,107 "Carnegie Deli'de beşli" dediler. 10 00:01:04,190 --> 00:01:05,191 Beş cinayet yani. 11 00:01:07,151 --> 00:01:11,155 Olay yerine vardığımızda dışarıda bir sürü insan vardı. 12 00:01:11,239 --> 00:01:14,867 Restoran doluydu. Polis mekânı kapattı. 13 00:01:14,951 --> 00:01:17,870 Hepsiyle görüşmek için kalabalığı orada tutmaya, 14 00:01:17,954 --> 00:01:20,665 olabildiğince çok tanık bulmaya çalıştık. 15 00:01:21,374 --> 00:01:25,128 Oraya varınca dedektifler beni bilgilendirdi. 16 00:01:31,134 --> 00:01:34,971 Olay yerinde iki ölü ve ölmek üzere olan üç kişi vardı. 17 00:01:35,054 --> 00:01:38,641 Acil servise, hastaneye kaldırılan üç kişi vardı. 18 00:01:39,517 --> 00:01:43,646 Orada yatarken silahların patladığı duyup sıradaki kişi olduğunuzu bilmek 19 00:01:43,729 --> 00:01:44,856 zor bir durumdur. 20 00:01:46,440 --> 00:01:48,985 New York'ta beş kişiyi vuramazsınız. 21 00:01:49,068 --> 00:01:50,820 Peşinize bir ordu düşer. 22 00:01:52,738 --> 00:01:54,157 Sizi bulurlar. 23 00:01:57,618 --> 00:02:00,413 Her vaka insandan bir şey götürür. 24 00:02:03,082 --> 00:02:07,003 Gerçekten önem vermezseniz bu işi yapamazsınız. 25 00:02:09,088 --> 00:02:11,048 Gerçeği bulmak istersiniz. 26 00:02:12,466 --> 00:02:14,010 Dedektiflerin işi budur. 27 00:02:14,594 --> 00:02:16,971 İşin aslını öğrenmeyi hep sevmişimdir. 28 00:02:17,054 --> 00:02:18,723 Aslında ne oldu? 29 00:02:19,307 --> 00:02:22,977 Yakınlarını kimin öldürdüğünü bilmek bir aile için önemlidir. 30 00:02:23,060 --> 00:02:24,103 Benim işim de bu. 31 00:02:24,729 --> 00:02:28,983 New York'ta, New York Emniyeti'nde… 32 00:02:31,944 --> 00:02:33,154 Olay bu. 33 00:02:33,905 --> 00:02:37,491 CİNAYET VAKALARI: NEW YORK 34 00:02:51,881 --> 00:02:53,466 New York'u seviyorum. 35 00:02:53,549 --> 00:02:58,512 10. Cadde'deki Alfabe Şehri'nde, sosyal konutlarda büyüdüm. 36 00:02:58,596 --> 00:03:00,723 Ailem bana karşı çok katıydı. 37 00:03:00,806 --> 00:03:03,226 Hiçbir şey yapmama izin vermezlerdi. 38 00:03:03,309 --> 00:03:04,477 TIMES MEYDANI, 1970'LER 39 00:03:04,560 --> 00:03:08,356 Lisedeyken okuldan kaçıp 42. Cadde'deki sinemalara giderdik. 40 00:03:09,023 --> 00:03:12,193 Orası uzun bir süre sorunlu bir bölgeydi. 41 00:03:12,693 --> 00:03:14,320 Erotik gösteriler vardı. 42 00:03:14,403 --> 00:03:17,281 Oyun salonlarında sübyancılar olurdu. 43 00:03:18,074 --> 00:03:20,701 Ama çok renkliydi, hayat doluydu. 44 00:03:21,452 --> 00:03:24,664 Ne yazık ki bana çok iş çıkaran bir bölgeydi. 45 00:03:24,747 --> 00:03:26,916 NEW YORK POLİSİ 46 00:03:26,999 --> 00:03:30,378 80'lerde polis olduğumda bölgede suç oranı çok yüksekti. 47 00:03:31,587 --> 00:03:34,966 1980'lerde işe alınan polisler 48 00:03:35,049 --> 00:03:38,678 1990'larda sokakları temizledi. 49 00:03:42,306 --> 00:03:46,519 Broadway 2001 yılında altın çağlarından birini yaşıyordu. 50 00:03:47,061 --> 00:03:50,523 Tiyatrolar her gece kapalı gişeydi. 51 00:03:50,606 --> 00:03:55,528 Carnegie Deli iyi iş yapıyordu. Önünde kuyruk eksik olmazdı. 52 00:03:56,696 --> 00:03:58,364 Parlak, cıvıl cıvıldı. 53 00:03:58,447 --> 00:04:03,703 Sandviçleri görünce ağızlarının suyu akan turistlerle doluydu. 54 00:04:03,786 --> 00:04:07,164 Letterman'ın çekildiği tiyatronun yanıydı. 55 00:04:07,748 --> 00:04:10,751 İnsanlar oraya akın ederdi. Ünlü bir yerdi. 56 00:04:14,547 --> 00:04:18,718 Perşembe günüydü. Gündüz mesaisinde çalışıp işten çıktım. 57 00:04:18,801 --> 00:04:24,140 Beyzbol sahasında oğlumun takımına koçluk yapıyordum. 58 00:04:25,182 --> 00:04:26,767 Maç bitince çağrı geldi. 59 00:04:29,687 --> 00:04:32,398 Manhattan şehir merkezinde, 60 00:04:32,481 --> 00:04:35,693 Carnagie Deli gibi önemli gibi yerde bir olay varsa 61 00:04:35,776 --> 00:04:37,737 oraya hemen gitmeniz gerekir. 62 00:04:37,820 --> 00:04:40,656 Oraya takım elbiseyle gitmeliydim ama gitmedim. 63 00:04:40,740 --> 00:04:43,451 Oraya vardığımda üzerimde şort ve tişört vardı. 64 00:04:44,493 --> 00:04:49,790 O binada işlenen suç restoranda değil, üst kattaki dairede işlendi. 65 00:04:50,374 --> 00:04:52,918 Her şey beşinci katta gerçekleşti. 66 00:04:55,629 --> 00:04:58,466 Bina yöneticisiyle, komşularla konuştuk. 67 00:04:58,549 --> 00:05:02,511 Failleri tespit edebilmek için araştırma yaptık. 68 00:05:02,595 --> 00:05:05,306 Alt kattaki şarküterinin yardımıyla 69 00:05:06,474 --> 00:05:08,726 Jennifer Stahl'ın kimliğini tespit ettik. 70 00:05:08,809 --> 00:05:10,061 Onun dairesiydi. 71 00:05:13,898 --> 00:05:17,943 Binanın girişinde dikiliyordum. 72 00:05:18,569 --> 00:05:22,239 Adamın biri merdivenlerden iniyor, resim çekiyordu. 73 00:05:22,323 --> 00:05:25,117 Olay Yeri ekibindeki herkesin adını bilmesem de 74 00:05:25,201 --> 00:05:26,911 herkesi sima olarak tanırdım. 75 00:05:26,994 --> 00:05:28,913 Uzun süredir orada çalışıyordum. 76 00:05:29,830 --> 00:05:33,084 "Olay Yeri aracını bile görmedim. Resim çeken kim?" 77 00:05:34,085 --> 00:05:37,630 Şöyle bir konuşma oldu. "Kimsin sen? 78 00:05:38,923 --> 00:05:40,716 Olay yerimde ne işin var?" 79 00:05:40,800 --> 00:05:43,761 "Bizim ekipten misin?" "Değilim." "Kimsin peki?" 80 00:05:43,844 --> 00:05:46,472 "Emniyet müdürünün fotoğrafçısıyım." 81 00:05:46,555 --> 00:05:49,058 Ona verdiğim cevabı sansürleyebilirsiniz. 82 00:05:49,141 --> 00:05:52,228 "Çok da sikimdeydi. Olay yerimden defol." 83 00:05:53,896 --> 00:05:55,523 Parrino yalaka değildir. 84 00:05:56,023 --> 00:05:58,567 Böyle bir vakada herkes gelip bakmak ister. 85 00:05:58,651 --> 00:06:00,653 Ama olay yerinden sorumluysanız 86 00:06:00,736 --> 00:06:03,656 patron kim olursa olsun "Girmeniz yasak" dersiniz. 87 00:06:05,533 --> 00:06:11,247 Yukarı çıktık. Yerde yüzüstü yatan iki ceset vardı. 88 00:06:12,206 --> 00:06:16,419 Elleri arkadan koli bandıyla bağlanmıştı. 89 00:06:16,502 --> 00:06:18,421 Başlarından vurulmuşlardı. 90 00:06:19,922 --> 00:06:23,843 Zorla içeri girilmemişti. Kapı kırılmamıştı. 91 00:06:24,593 --> 00:06:26,262 Bu bize ipuçları sundu. 92 00:06:27,012 --> 00:06:31,183 Barbara Butcher akıl veren ikinci bir dedektif gibiydi 93 00:06:31,267 --> 00:06:35,563 ama sizden daha çok şey bilirdi. 94 00:06:36,605 --> 00:06:42,319 New York Adli Tıp Kurumu'nda adli tıp görevlisiydim. 95 00:06:43,154 --> 00:06:46,615 Cesedi incelemek üzere olay yerine vardık. 96 00:06:47,408 --> 00:06:48,909 Polisle çalışıyorduk. 97 00:06:48,993 --> 00:06:51,162 Olay yeri onlara aitti. 98 00:06:51,245 --> 00:06:52,788 Ceset bana aitti. 99 00:06:54,623 --> 00:06:59,545 Dört kişi sıraya dizilip öldürülmüştü. 100 00:07:02,089 --> 00:07:04,967 Bir, iki, üç, dört. 101 00:07:07,636 --> 00:07:10,848 Salonun zeminindeki dikdörtgende 102 00:07:11,891 --> 00:07:13,809 kan izi vardı. 103 00:07:15,352 --> 00:07:20,065 İlk Yardım Ekibi iki kurbanı taşıdığından 104 00:07:21,233 --> 00:07:23,110 kan lekesi vardı. 105 00:07:24,028 --> 00:07:28,199 Yaraların ve bağların resmini çektim. 106 00:07:29,825 --> 00:07:33,537 Arkadan bağlıydılar. Bilekleri bağlıydı. Bunları çektim. 107 00:07:37,583 --> 00:07:39,502 Dedektiflerden biri şöyle dedi. 108 00:07:39,585 --> 00:07:43,422 "Sizi ilk ateş açıldığını sandığımız yere, ilk kurbana götüreyim." 109 00:07:44,048 --> 00:07:45,674 O kurban Jennifer Stahl'dı. 110 00:07:47,760 --> 00:07:51,597 Dairenin sahibi olduğu söylendi. 111 00:07:51,680 --> 00:07:54,934 Hâlâ nabzı attığı için hastaneye götürülmüş. 112 00:07:56,727 --> 00:08:01,857 Ceset orada olmasa da kanıt olabilecek her şeyi toplamalıydım. 113 00:08:01,941 --> 00:08:08,155 Ölecek durumda olsalar bile onlarla ilgili her şeyi öğrenmeliydim. 114 00:08:09,198 --> 00:08:12,493 Küçük bir kayıt stüdyosuna geçtik. 115 00:08:13,536 --> 00:08:17,957 Harika, yaratıcı bir stüdyosu vardı. İstediğim türden bir şeydi. 116 00:08:18,040 --> 00:08:19,708 JENNIFER STAHL BURADA VURULDU 117 00:08:19,792 --> 00:08:23,420 O küçük, şirin stüdyoda kan görünce 118 00:08:24,838 --> 00:08:29,134 bir an için hüzünlendim. 119 00:08:29,218 --> 00:08:31,011 Güzel bir manzara değildi. 120 00:08:32,638 --> 00:08:36,517 Duygularınızın sizi etkilemesine izin vermemelisiniz. 121 00:08:36,600 --> 00:08:39,687 O yüzden hemen unutup işinize bakmalısınız. 122 00:08:39,770 --> 00:08:43,440 Duygularınızı bir kenara bırakıp işe koyulmalısınız. 123 00:08:48,612 --> 00:08:53,951 O daireye girer girmez oranın bir iş yeri olduğunu anladım. 124 00:08:54,952 --> 00:09:00,833 Bu sokaklarda satılan, düşük kalite bir uyuşturucu işi değildi. 125 00:09:00,916 --> 00:09:05,254 Kurban çok kaliteli marihuana satıyordu. 126 00:09:06,755 --> 00:09:09,216 Uyuşturucu ve para ortada yoktu. 127 00:09:09,842 --> 00:09:12,511 Normalde "ters giden bir soygun" deriz 128 00:09:12,595 --> 00:09:15,598 ama beş kişi bağlanmıştı, yerde dört kişi yatıyordu. 129 00:09:15,681 --> 00:09:19,768 Bu, şehir merkezinde pek görülmez. Orada öyle şeyler olmaz. 130 00:09:19,852 --> 00:09:23,522 Hepsi infaz edilmişçesine başlarından, enseden vurulmuştu. 131 00:09:24,481 --> 00:09:26,609 Bu şahsi bir mesele olabilirdi 132 00:09:26,692 --> 00:09:32,823 veya Jennifer'ın sevgilisiyle tartıştığı ev içi şiddet olayı olabilirdi. 133 00:09:32,906 --> 00:09:35,284 O zamanlar marihuana yasal olmasa da 134 00:09:35,367 --> 00:09:39,038 Jennifer Stahl'ın ot satması bizim için önemli değildi. 135 00:09:39,121 --> 00:09:41,915 Beş kişinin vurulmasına odaklandık. 136 00:09:43,083 --> 00:09:45,294 Medya başından beri olayla ilgilendi. 137 00:09:45,377 --> 00:09:47,463 Olayı cinayet gecesi öğrendiler. 138 00:09:47,546 --> 00:09:51,634 21.00 CİNAYETLERDEN İKİ SAAT SONRA 139 00:09:51,717 --> 00:09:54,261 Dedektifler ve adli tıp ekipleri ipucu arıyor. 140 00:09:54,345 --> 00:09:57,222 Olayda iki erkek ve bir kadın öldü, 141 00:09:57,306 --> 00:09:59,808 bir kadın ve bir erkek hastaneye kaldırıldı. 142 00:09:59,892 --> 00:10:03,979 Bir arkadaşım beni arayıp "Mich, televizyonu aç" dedi. 143 00:10:04,063 --> 00:10:06,940 "Haberleri izledin mi? Jen'in evinde ateş açılmış." 144 00:10:08,942 --> 00:10:10,486 Yayınlara ara verdiler. 145 00:10:10,569 --> 00:10:12,613 Carnegie Deli'de katliam. 146 00:10:12,696 --> 00:10:16,617 …infaz usulü katliam. Koli bandıyla elleri bağlanmış, ağızları kapatılmış. 147 00:10:16,700 --> 00:10:19,662 Parmağı kırıldığı için ameliyat olmuştu. 148 00:10:20,704 --> 00:10:24,583 Elindeki alçı görülüyordu. Jen olduğu anladım. 149 00:10:24,667 --> 00:10:26,043 O olduğunu anladım. 150 00:10:29,505 --> 00:10:32,549 Medya baskısıyla kaynakların artması faydalı oldu. 151 00:10:33,842 --> 00:10:38,138 Manhattan'da Emniyet iki bölgeye ayrılır. Kuzey Manhattan ve Güney Manhattan. 152 00:10:38,222 --> 00:10:40,432 İkisini 59. Cadde ayırır. 153 00:10:41,225 --> 00:10:45,104 59. Cadde'nin güneyinden Battery Park ve ırmağa kadar olan bölgede 154 00:10:45,187 --> 00:10:47,648 tüm olaylara Güney Manhattan bakar. 155 00:10:47,731 --> 00:10:50,275 Her bölgede birçok karakol bulunur. 156 00:10:51,026 --> 00:10:53,696 Her karakolun dedektif ekibi vardır. 157 00:10:53,779 --> 00:10:56,865 Bu karakol bölgelerinde bir cinayet olursa 158 00:10:56,949 --> 00:11:01,328 cinayet masası ekipleri destek grubu olarak yardıma gelir. 159 00:11:02,037 --> 00:11:08,210 Vaka Merkez Kuzey Karakolu'na, Güney Manhattan Cinayet Masası'na verildi. 160 00:11:08,961 --> 00:11:12,506 Personel lazımdı. Daha çok personel daha çok bilgi demektir. 161 00:11:13,340 --> 00:11:16,593 Kuzey Manhattan Cinayet Masası'na orada ihtiyaç duyuldu. 162 00:11:17,094 --> 00:11:19,221 Onlara yardım etmeye gittik. 163 00:11:19,304 --> 00:11:22,015 Onlar bize yardım etmeye hiç gelmez. 164 00:11:22,099 --> 00:11:25,102 Güney Manhattan'a "Yumuşak Manhattan" derdik. 165 00:11:25,185 --> 00:11:29,064 Kuzey Manhattan'da çalışan polisler daha sertti. Hep bir rekabet vardı. 166 00:11:29,148 --> 00:11:31,734 Güney Manhattan'a çalışmaya gidince fikrim değişti. 167 00:11:31,817 --> 00:11:35,904 Güney Manhattan'da akıl yürütme ve soruşturma becerisi gerekirdi 168 00:11:35,988 --> 00:11:40,200 çünkü çoğu davada kurban ve fail birbirini tanımazdı. 169 00:11:40,284 --> 00:11:45,622 Faillerin çoğu New Jersey, Brooklyn ve Queens gibi farklı yerlerden gelirdi. 170 00:11:50,794 --> 00:11:55,966 Görgü tanıklarının ifadesine göre kırmızı bir araç olay yerinden uzaklaşmış. 171 00:11:56,049 --> 00:11:58,302 Şarküteriye yakın duruyormuş. 172 00:11:58,385 --> 00:12:00,763 Bu tür bilgiler bir araya gelince 173 00:12:00,846 --> 00:12:05,350 ya soruşturma kalıbına uyar, ya da dikkate alınmaz. 174 00:12:05,434 --> 00:12:07,269 Ama her şeye bakılmalıdır. 175 00:12:07,352 --> 00:12:10,689 Olabildiğince çok şey öğrenmek için çaba gösteriyorduk. 176 00:12:11,273 --> 00:12:14,193 Önce Jennifer Stahl'ı tespit ettik. Daire ona aitti. 177 00:12:14,276 --> 00:12:17,529 Sonra da tüm kurbanları tespit etmek için işe koyulduk. 178 00:12:17,613 --> 00:12:21,909 Ne olduğunu çözmeden önce kimlik tespit etmeye çalışırsınız. 179 00:12:22,576 --> 00:12:25,621 Kurban bilimine başvurur, geçmişlerini incelersiniz. 180 00:12:25,704 --> 00:12:29,583 Bir çete veri tabanımız vardı. O veri tabanında arama yapılırdı. 181 00:12:29,666 --> 00:12:35,422 Narkotik'e o bölgedeki satıcılar, takma adlar, telefon numaraları sorulurdu. 182 00:12:36,381 --> 00:12:40,427 Olay yerinde ölenler Stephen King ve Charles Helliwell'di. 183 00:12:41,345 --> 00:12:43,347 Jennifer hayatını kaybetti. 184 00:12:43,430 --> 00:12:49,019 Başındaki kurşun yarası sebebiyle birkaç saat sonra vefat etti. 185 00:12:50,395 --> 00:12:51,980 Bir mucize gerçekleşti. 186 00:12:52,064 --> 00:12:58,403 Başlarından vurulmalarına karşın diğer ikisi hayatta kaldı. 187 00:13:07,412 --> 00:13:12,000 Sanırım beni kollayan birileri vardı. 188 00:13:13,126 --> 00:13:15,671 Beni annem kollamış olabilir. 189 00:13:16,672 --> 00:13:20,884 Koruyucu meleğim ve annem sayesinde kurtulmuş olmalıyım çünkü… 190 00:13:23,887 --> 00:13:26,890 Evet, kıl payı kurtuldum. 191 00:13:32,145 --> 00:13:36,441 Sağ tarafımdan, kulağımın arkasından, 192 00:13:36,525 --> 00:13:39,152 saç çizgimin altından vuruldum. 193 00:13:39,862 --> 00:13:44,157 Mermi art kafa kemiğimden çıkmış. 194 00:13:47,035 --> 00:13:50,455 Kafatası eğriliğini takip edip kafatasından çıkmış. 195 00:13:51,373 --> 00:13:52,833 Şansım yaver gitti 196 00:13:52,916 --> 00:13:56,336 çünkü mermi içeri girseydi belki bugün burada olmazdım. 197 00:13:58,797 --> 00:14:04,303 Yerimden hiç ayrılmadım. Bir kan gölünün ortasındaydım. 198 00:14:04,887 --> 00:14:07,431 Mermi hâlâ kafamda mıydı bilmiyordum. 199 00:14:07,514 --> 00:14:09,850 Mermi hâlâ kafamdaysa 200 00:14:09,933 --> 00:14:15,147 hareket edersem ölür müydüm bilmiyordum. 201 00:14:16,106 --> 00:14:18,108 O yüzden yerimden kıpırdamadım. 202 00:14:20,277 --> 00:14:22,446 Faillerin gittiğinden emin olunca 203 00:14:22,529 --> 00:14:25,908 ellerimdeki kalın bandı çözdüm 204 00:14:27,075 --> 00:14:31,663 ve cebimdeki telefonuma uzanıp 911'i aradım. 205 00:14:31,747 --> 00:14:33,123 Sürekli arama yaptım. 206 00:14:34,416 --> 00:14:37,544 Bazı dostlarımla vedalaşmak istedim. 207 00:14:42,841 --> 00:14:48,972 Hayatta kalan iki kişiden olayla ilgili ifadelerini almaya çalıştık. 208 00:14:50,724 --> 00:14:54,645 Hastaneye vardığımda dedektifler oradaydı. 209 00:14:54,728 --> 00:14:58,649 Onlara bildiklerimi, gördüklerimi anlattım. 210 00:15:01,777 --> 00:15:05,739 Kurbanların hepsinin tiyatroyla, sanatla ilgili olduğunu öğrendik. 211 00:15:05,822 --> 00:15:11,870 Hayatta kalan kurbanlardan biri ölen kurbanlardan birinin nişanlısıydı. 212 00:15:11,954 --> 00:15:15,791 NİŞANLILAR: ROSEMOND DANE, CHARLES "TREY" HELLIWELL 213 00:15:15,874 --> 00:15:19,878 Polise şunu söyledim. "İçeri girdim. Jen beni bir çiftle tanıştırdı. 214 00:15:19,962 --> 00:15:22,589 St. John'dan Rosemond ve Trey." 215 00:15:22,673 --> 00:15:25,133 Hepsi oturmuş şarap içiyordu. 216 00:15:25,217 --> 00:15:27,427 Jen onlara katılmamı istedi. 217 00:15:27,511 --> 00:15:31,807 Saçını kesip ot almak için oraya gittim. 218 00:15:31,890 --> 00:15:34,851 Ben kuaförüm. Ufak bir takas yaptık. 219 00:15:36,979 --> 00:15:40,565 Oraya vardıktan 15 dakika sonra kapı çaldı. 220 00:15:41,650 --> 00:15:45,237 İki kişinin girdiği zorlukla seçilebiliyordu. 221 00:15:45,320 --> 00:15:49,449 Boylarına bakınca birinin daha uzun olduğu anlaşılıyordu. 222 00:15:49,533 --> 00:15:51,034 Diğeri daha yakışıklıydı. 223 00:15:52,536 --> 00:15:53,912 Onları ilk kez gördüm. 224 00:15:54,663 --> 00:16:00,002 Uzun boylu olan belinden silahı çıkarıp şöyle dedi. 225 00:16:00,085 --> 00:16:03,213 "Herkes yere yatıp kollarını arkada birleştirsin." 226 00:16:03,922 --> 00:16:06,049 Bana söyleneni yaptım. 227 00:16:06,883 --> 00:16:10,762 Böyle yaparak olayın daha da büyümemesini umdum. 228 00:16:14,433 --> 00:16:17,686 İçlerinden biri dostum Jennifer'ı diğer odaya götürdü. 229 00:16:17,769 --> 00:16:20,647 Jennifer şöyle diyordu. 230 00:16:20,731 --> 00:16:23,650 "İstediğinizi alın. Arkadaşlarıma zarar vermeyin." 231 00:16:23,734 --> 00:16:27,446 O sırada ilk silah sesini duydum. 232 00:16:34,202 --> 00:16:37,581 Sanırım onu oracıkta öldürdü. 233 00:16:42,252 --> 00:16:45,422 Ondan sonra Jennifer'dan ses çıkmadı. 234 00:16:46,465 --> 00:16:49,801 Sanırım o zaman anladım. 235 00:16:50,594 --> 00:16:51,887 "Sonum geldi." 236 00:16:51,970 --> 00:16:56,141 Başka türlü bitmeyeceğini anladım. 237 00:17:02,731 --> 00:17:07,402 New York'ta biri vefat edince telefonla haber verilmez, bizzat iletilir. 238 00:17:07,486 --> 00:17:11,531 Gündüz veya gecenin bir yarısı kapı çalınır, 239 00:17:11,615 --> 00:17:14,451 aileye yakınlarının öldüğü haber verilir. 240 00:17:14,534 --> 00:17:16,161 İşin en zor kısmı budur. 241 00:17:16,244 --> 00:17:22,250 Birilerine sevdiklerinin öldüğünü söylemek hiç kolay olmuyor. 242 00:17:22,334 --> 00:17:28,090 Böyle trajik ve acımasız bir olayda durum daha da zorlaşıyor. 243 00:17:28,173 --> 00:17:34,387 Yakınları ilk haberi aldığında bunu bizzat hissediyorsunuz. 244 00:17:34,471 --> 00:17:38,558 Evet, hiç kolay bir şey değil. 245 00:17:43,230 --> 00:17:46,566 -11 Mayıs'ta öğrendik. -11 Mayıs. 246 00:17:46,650 --> 00:17:50,195 Annemle babam Cape'deydi. Bir polis memuru evlerine geldi. 247 00:17:50,278 --> 00:17:53,782 Annem üzerinde bornozla çiçeklerini suluyormuş… 248 00:17:53,865 --> 00:17:55,242 Sabah 6.00'da. 249 00:17:55,325 --> 00:17:59,412 İki polis garaj yolundan gelerek "Karen Helliwell siz misiniz?" demiş. 250 00:17:59,496 --> 00:18:03,125 -İçine bir korku düşmüş. -Evet, yüreği ağzına gelmiş. 251 00:18:03,208 --> 00:18:05,836 "Kocanız burada mı?" demişler. 252 00:18:05,919 --> 00:18:07,754 Babam evdeymiş. Oturmuşlar. 253 00:18:07,838 --> 00:18:10,006 Trey'in öldüğünü söylemişler. 254 00:18:10,090 --> 00:18:13,718 -Evet. -O günden sonra hayatlarımız değişti. 255 00:18:16,346 --> 00:18:20,016 İki gün sonra doğum günüydü ve leylak mevsimiydi. 256 00:18:20,934 --> 00:18:22,602 Leylağı çok severdi. 257 00:18:22,686 --> 00:18:26,273 Leylak mevsiminde, leylakların en güzel olduğu dönemde doğdu 258 00:18:26,356 --> 00:18:27,232 ve vefat etti. 259 00:18:31,778 --> 00:18:33,905 Trey, Rosemond'ın ailesiyle tanışmak 260 00:18:33,989 --> 00:18:37,242 ve kuzenin düğününe katılmak için New York'a geldi. 261 00:18:39,494 --> 00:18:44,166 Jennifer'ın Carnegie Deli'deki dairesinde kalmayı planladılar. 262 00:18:44,249 --> 00:18:46,960 -Evet. -Bu yüzden oradaydılar. 263 00:18:48,378 --> 00:18:50,088 Onlara çok üzülüyorum. 264 00:18:51,298 --> 00:18:55,177 Rosemond, Jen'i ziyarete geldi ama Trey, Jen'i tanımıyordu. 265 00:18:55,260 --> 00:18:57,262 Bu gerçekten çok üzücü. 266 00:18:59,181 --> 00:19:02,601 Bir arkadaşın arkadaşı olarak onunla beraberdi. 267 00:19:07,189 --> 00:19:11,818 Bu vakada dairenin içindekiler ve tırabzandakiler olmak üzere 268 00:19:11,902 --> 00:19:16,448 18 parmak izi topladık ama mermi kovanı bulamadık. 269 00:19:16,531 --> 00:19:18,074 Bu çok şey anlatıyor. 270 00:19:18,158 --> 00:19:21,036 Beş el ateş edilmiş ama kovan yok. 271 00:19:21,119 --> 00:19:23,163 Muhtemelen bir altıpatlardı. 272 00:19:24,623 --> 00:19:29,669 Silahın lağıma atılma ihtimaline karşı Çevre Koruma'yı çağırdık. 273 00:19:29,753 --> 00:19:33,590 Çöplere baktık. Sokaktaki çöp kutularını aradık. 274 00:19:34,174 --> 00:19:38,303 Bilgi toplamak için elimizden gelen her şeyi yaptık. 275 00:19:41,014 --> 00:19:44,726 Merdivende bir güvenlik kamerası vardı. 276 00:19:45,560 --> 00:19:47,312 O gece bunu fark ettiler. 277 00:19:50,148 --> 00:19:52,984 Güvenlik kamerasında iki siyahi erkek görünüyordu. 278 00:19:53,068 --> 00:19:57,113 Biri rastalı, kapüşonlu, diğeriyse kısa saçlıydı. 279 00:19:58,531 --> 00:20:04,287 Meslek kariyerimde yüzlerce cinayet vakasında çalıştım. 280 00:20:04,371 --> 00:20:09,209 Sadece bir tanesinde güvenlik kamerası görüntüleri vardı. 281 00:20:10,210 --> 00:20:13,588 Kaseti görünce şaşırdım. 282 00:20:13,672 --> 00:20:17,259 Vay canına. Çok iyi, dedim. 283 00:20:17,342 --> 00:20:19,427 O şahıslar şüpheliydi. 284 00:20:19,511 --> 00:20:22,347 Onlarla irtibata geçip konuşmak istiyorduk. 285 00:20:28,645 --> 00:20:31,147 Bu vaka 19.30'da gerçekleşti. 286 00:20:31,231 --> 00:20:34,150 Aynı yerde ara vermeden çalıştık. 287 00:20:34,234 --> 00:20:38,863 Jennifer'ın dairesinde telesekreter vardı. Yanıp sönüyordu. Mesajları dinledik. 288 00:20:40,031 --> 00:20:43,368 Arkadaşı iyi olup olmadığını soruyordu. 289 00:20:43,451 --> 00:20:46,871 Ondan haber alamadığını söyleyip nerede olduğunu soruyordu. 290 00:20:46,955 --> 00:20:51,751 Cinayetler işlenirken Jennifer'ın evini aramışım. 291 00:20:52,377 --> 00:20:56,798 O mesaj sebebiyle arkadaşını sorgulayıp niye merak ettiğini öğrenmeliydik. 292 00:20:56,881 --> 00:20:59,801 Jennifer telefonu açmayınca neden endişelenmişti? 293 00:21:03,221 --> 00:21:06,141 11.00 CİNAYETLERDEN 15 SAAT SONRA 294 00:21:06,224 --> 00:21:08,685 11 Mayıs sabahı 295 00:21:09,519 --> 00:21:12,981 cinayet masası dedektifleri evime geldi. 296 00:21:13,565 --> 00:21:17,444 Polis dizisi setinden fırlamış gibiydiler. 297 00:21:18,028 --> 00:21:22,073 Jennifer'ın işine dair sorular sordular. 298 00:21:22,657 --> 00:21:26,536 Orası bir toplanma yeriydi, dedim. 299 00:21:26,619 --> 00:21:30,665 Arkadaşlar orada takılır, marihuana içer, sohbet ederdi. 300 00:21:30,749 --> 00:21:36,004 Geçerken tanıştığımız insanlardı ama hiç arkadaş olmadık. 301 00:21:36,588 --> 00:21:40,925 Jennifer sanatına devam etmek için ot satardı. 302 00:21:41,009 --> 00:21:44,095 İlk Dans, İlk Aşk filminde rol aldığını öğrendik. 303 00:21:45,847 --> 00:21:47,766 Ama o noktada müzik, 304 00:21:47,849 --> 00:21:51,227 dans ve oyunculuğa kıyasla daha çok ilgisini çekiyordu. 305 00:21:53,104 --> 00:21:56,941 Kayıt stüdyosunda marihuana satardı. 306 00:21:57,025 --> 00:22:00,362 Arkadaşlarıyla birlikte kayıt yapmayı da çok severdi. 307 00:22:01,196 --> 00:22:06,117 Jennifer'ın evine girip çıkanlar Jennifer'ın arkadaşlarıydı. 308 00:22:06,701 --> 00:22:08,119 Gelenlerin sayısı arttı. 309 00:22:08,203 --> 00:22:11,664 Bazen bunu idare etmekte çok zorlandı. 310 00:22:11,748 --> 00:22:13,041 Kapı zili susmuyordu. 311 00:22:13,124 --> 00:22:17,504 Arada sırada da kapıya bakan bir arkadaşı olurdu. 312 00:22:19,506 --> 00:22:23,968 Stephen o gece orada çalışıyordu. Jennifer için kapıya bakıyordu. 313 00:22:28,640 --> 00:22:32,936 Arkadaşlarıyla, sektörden tanıdıklarıyla iş yapıyordu. 314 00:22:33,019 --> 00:22:34,896 Ünlülerle iş yapıyordu. 315 00:22:34,979 --> 00:22:37,315 Saturday Night Live'ın ekibiyle çalıştı. 316 00:22:37,399 --> 00:22:39,651 Müşterilerini ince eler sık dokurdu. 317 00:22:39,734 --> 00:22:41,444 Onları yakından tanırdı. 318 00:22:41,528 --> 00:22:46,408 Sıradan biri aracılığıyla gelenler Jennifer'ın dairesine giremezdi. 319 00:22:46,491 --> 00:22:48,076 Çok dikkatliydi. 320 00:22:48,159 --> 00:22:51,830 Arkadaşları olarak bunu kabullenemedik 321 00:22:51,913 --> 00:22:56,709 çünkü Jen'den bir şey isteselerdi 322 00:22:56,793 --> 00:22:59,129 onlara verirdi. 323 00:22:59,212 --> 00:23:03,591 Beş kişiyi vurmalarına gerek yoktu. 324 00:23:06,761 --> 00:23:12,350 Jen'i öldürülmeden birkaç gün önce gördüm. 325 00:23:13,351 --> 00:23:15,311 Çok üzgündü. 326 00:23:16,062 --> 00:23:19,524 Jennifer bir süredir sevgilisiyle kavga ediyordu. 327 00:23:19,607 --> 00:23:23,027 Jennifer ayrılmaya çalışınca sevgilisi elinden tutmuş. 328 00:23:23,111 --> 00:23:25,196 Bu yüzden parmağı kırılmış. 329 00:23:28,241 --> 00:23:33,455 Şüphelilerden biri uzun rasta saçlı bir siyahiydi. 330 00:23:35,582 --> 00:23:41,421 Onu sevgilisinin öldürdüğünden çok emindim 331 00:23:42,797 --> 00:23:45,675 çünkü eşkâle uyuyordu. 332 00:23:47,218 --> 00:23:51,389 Barbara'nın verdiği bilgilerle Jennifer'ın sevgilisini tespit ettik 333 00:23:52,474 --> 00:23:54,559 ve onu sorguya aldık. 334 00:23:54,642 --> 00:23:56,769 Ev içi şiddet olayı söz konusuydu. 335 00:23:56,853 --> 00:24:00,190 Bu cinayette parmağı olmadığından emin olmalıydık. 336 00:24:01,399 --> 00:24:05,695 Sevgilisinin yapmadığından emindim. Faile benzemiyordu. 337 00:24:05,778 --> 00:24:08,448 Onunla tanıştım. Bana karşı hep nazikti. 338 00:24:08,531 --> 00:24:11,784 Böyle bir şey yapacağını düşünmedim. 339 00:24:14,412 --> 00:24:16,623 Jennifer'ın sevgilisini sorguladık. 340 00:24:16,706 --> 00:24:19,709 Cinayet sırasında nerede, ne yaptığını söyleyince 341 00:24:19,792 --> 00:24:22,003 onu şüpheliler listesinden eledik. 342 00:24:22,086 --> 00:24:24,422 Fail olmadığını biliyorduk. 343 00:24:24,506 --> 00:24:26,090 Beni aradı. 344 00:24:27,342 --> 00:24:31,763 "Bana avukat lazım. Herkes benim yaptığımı sanıyor" dedi. 345 00:24:32,388 --> 00:24:34,724 "Evet, senin yaptığını düşündüm" dedim. 346 00:24:35,558 --> 00:24:42,190 "Nasıl olur da benim yaptığımı düşünürsün? Onu seviyordum" dedi. 347 00:24:44,150 --> 00:24:46,110 "Sürekli kavga ediyordunuz. 348 00:24:46,194 --> 00:24:50,907 Parmağı kırıldı. Rastalı bir siyahinin olay yerinden kaçtığını söylediler. 349 00:24:51,574 --> 00:24:53,785 Aklıma başka kim gelecekti?" dedim. 350 00:24:53,868 --> 00:24:56,162 "Onu inciteceğimi nasıl düşünürsün?" dedi. 351 00:24:58,248 --> 00:25:00,124 Ondan özür diledim. 352 00:25:06,631 --> 00:25:09,133 Rosemond'ın bir süre hastanede yatacağını 353 00:25:09,217 --> 00:25:13,054 hastaneden taburcu olduktan sonra dedektiflerden öğrendim. 354 00:25:13,137 --> 00:25:15,390 Mermi çenesinde sıkışıp kalmış. 355 00:25:16,641 --> 00:25:22,438 Birbirimizi tanımıyorduk. İkimiz korkunç bir olayın kurbanlarıydık. 356 00:25:22,522 --> 00:25:24,274 O benden daha çok çekti. 357 00:25:24,357 --> 00:25:27,068 Sonuçta partnerini kaybetti. 358 00:25:28,528 --> 00:25:30,238 Sevgilisini kaybetti. 359 00:25:32,448 --> 00:25:33,950 Tarifi zor bir acı. 360 00:25:38,121 --> 00:25:39,330 Savcı olarak, 361 00:25:40,456 --> 00:25:45,712 en kısa sürede olabildiğince çok bilgi toplamalıydım 362 00:25:46,296 --> 00:25:49,799 ama aynı zamanda unutmak istedikleri bir şeyi konuşmanın 363 00:25:49,882 --> 00:25:53,595 onlara ağır gelebileceğini de aklımdan çıkarmamalıydım. 364 00:25:56,264 --> 00:25:59,559 İki gün sonra Rosemond'la konuştum. 365 00:26:02,854 --> 00:26:08,776 Rosemond silah seslerinin gitgide yaklaştığını, 366 00:26:08,860 --> 00:26:12,030 sırada kendisinin olduğunu söyledi. 367 00:26:12,113 --> 00:26:18,745 Nişanlısı Charles Helliwell'in vurulmasına tanık olmuş, silah sesini duymuş. 368 00:26:19,704 --> 00:26:25,460 Orada yatmış silah seslerini duyarken sıradaki kişi olduğunuzu bilmek zordur. 369 00:26:26,836 --> 00:26:28,838 Yapacağı son şey de olsa 370 00:26:28,921 --> 00:26:32,550 kafasını çevirip onu vuran kişiyi görmek istemiş. 371 00:26:32,634 --> 00:26:38,264 Vurulmadan hemen önce hareket edip kafasını çevirmiş. 372 00:26:38,348 --> 00:26:40,850 Belki hayatını kurtaran şey bu oldu. 373 00:26:45,021 --> 00:26:46,648 Rosemond'ın dediğine göre 374 00:26:46,731 --> 00:26:50,985 zil ilk çaldığında kapıya Stephen King bakmış. 375 00:26:51,069 --> 00:26:56,699 Stephen, Jennifer'a "Sean geldi" demiş. 376 00:26:56,783 --> 00:26:59,077 Jennifer da "Tamam, içeri al" demiş. 377 00:27:00,745 --> 00:27:05,541 Sean adını ilk o zaman öğrendik. 378 00:27:05,625 --> 00:27:10,088 Soyadını bilmiyorduk ama en azından iki failden birinin adını öğrendik. 379 00:27:13,424 --> 00:27:18,346 12 MAYIS 2001 CİNAYETLERDEN İKİ GÜN SONRA 380 00:27:19,639 --> 00:27:21,307 Elimizde iki ipucu vardı. 381 00:27:21,391 --> 00:27:25,144 Faillerden birinin adı Sean'dı 382 00:27:25,228 --> 00:27:28,481 ve kamera görüntüsü mevcuttu. 383 00:27:28,564 --> 00:27:30,775 Bu iki ipucu üzerinden hareket ettik. 384 00:27:30,858 --> 00:27:33,695 Pek çok parmak izi temizlenmişti 385 00:27:33,778 --> 00:27:36,948 ama bunlar bizi bir sonuca götürecek miydi 386 00:27:37,031 --> 00:27:39,409 yoksa fotoğrafçıya mı aitti bilmiyorduk. 387 00:27:40,201 --> 00:27:43,913 Jennifer'dan ot alan, onunla arkadaş olan kişileri sorguladılar. 388 00:27:43,996 --> 00:27:47,667 Olabildiğince ipucu bulup bağlantı kurmaya çalıştılar. 389 00:27:47,750 --> 00:27:50,670 Sean'ı tanıyan birini bulmaya çalıştılar. 390 00:27:51,713 --> 00:27:54,507 Kamera görüntülerinden Sean'ı tanıyamadım. 391 00:27:54,590 --> 00:27:59,137 Kim olabileceğine dair bir fikrim yoktu. 392 00:27:59,721 --> 00:28:05,017 Daire ve olay yeri incelendikten ve ilk bilgiler elde edildikten sonra 393 00:28:05,101 --> 00:28:07,645 ipucu aramak için olay yerine dönersiniz. 394 00:28:07,729 --> 00:28:12,066 Bağlantılı olmayan şeyleri, kâğıt parçalarını, resimleri ararsınız. 395 00:28:12,150 --> 00:28:16,362 Sean'la ilgili ilk bilgi olarak bir öz geçmiş bulduk. 396 00:28:16,446 --> 00:28:19,365 George Clinton ve Parliament-Funkadelic için 397 00:28:19,449 --> 00:28:21,576 turne görevlisi olarak çalışıyormuş. 398 00:28:22,285 --> 00:28:27,165 Jen projeler geliştirmek için insanlarla bağ kurmaya çalışırdı. 399 00:28:27,749 --> 00:28:30,334 Genelde böyle hareket ederdi. 400 00:28:33,421 --> 00:28:37,633 Sean Salley'nin öz geçmişindeki adresi kontrol ettik. 401 00:28:37,717 --> 00:28:41,095 Orada yaşamadığını, oradan ayrıldığını öğrendik. 402 00:28:43,181 --> 00:28:45,975 Sean'a odaklandık. 403 00:28:46,976 --> 00:28:49,854 New Jersey'de birçok adres bulduk. 404 00:28:56,027 --> 00:29:02,366 Dedektifler Sean'ın tanıdığı herkesle iletişime geçti. 405 00:29:03,075 --> 00:29:08,164 Bu kişilerden biri kamera görüntülerini izledi 406 00:29:08,247 --> 00:29:10,208 ve Sean Salley'yi tespit etti. 407 00:29:12,502 --> 00:29:16,798 Tespit etmeye çalıştığımız ikinci şahsı da görüntülerden tespit ettiler. 408 00:29:16,881 --> 00:29:19,050 Lakabının "Dre" olduğunu söylediler. 409 00:29:20,259 --> 00:29:22,303 Onun izini sürdüler. 410 00:29:22,386 --> 00:29:25,515 Farklı evlere gidip insanlarla görüştük. 411 00:29:25,598 --> 00:29:30,061 Sonra kız arkadaşının evine gittik. 412 00:29:31,103 --> 00:29:33,689 Dre adlı birini tanıyordu. 413 00:29:33,773 --> 00:29:37,401 O kişi erkek arkadaşı, nikâhsız kocası Andre'ydi. 414 00:29:38,319 --> 00:29:40,530 Andre evde yoktu. 415 00:29:40,613 --> 00:29:44,367 Bir tek benim kartvizitim olduğundan kartvizitimi verdim. 416 00:29:51,624 --> 00:29:55,711 20 MAYIS 2001 CİNAYETLERDEN 10 GÜN SONRA 417 00:29:56,712 --> 00:29:58,923 20 Mayıs pazar sabahı… 418 00:30:01,467 --> 00:30:03,761 …iş yerimize telefon geldi. 419 00:30:03,845 --> 00:30:05,137 Arayan Andre'ydi. 420 00:30:06,764 --> 00:30:08,933 Bizimle konuşmak istiyordu. 421 00:30:09,976 --> 00:30:13,688 Andre Smith ironik bir şekilde kırmızı bir arabayla geldi. 422 00:30:13,771 --> 00:30:16,524 Görgü tanığının ifadesinde 423 00:30:16,607 --> 00:30:21,779 olay yerinden uzaklaştığı belirtilen kırmızı araca benziyordu. 424 00:30:22,446 --> 00:30:26,659 Andre Smith gelince parmak izi vermesini istedik. 425 00:30:26,742 --> 00:30:29,370 Bunu kabul edince parmak izini aldık. 426 00:30:29,453 --> 00:30:31,163 Sanırım aklından geçen 427 00:30:31,247 --> 00:30:35,459 bizi gerçeğe yaklaştırmayıp tuzağa düşmemek 428 00:30:35,543 --> 00:30:37,712 ama tam bir iş birliği yapmaktı. 429 00:30:37,795 --> 00:30:39,630 Sanırım amacı buydu. 430 00:30:39,714 --> 00:30:42,758 Onunla görüşen iki kişi onu epey sorguladı. 431 00:30:42,842 --> 00:30:44,927 Bizden kıdemli dedektiflerdi. 432 00:30:45,887 --> 00:30:48,306 Onu saatlerce konuşturdular. 433 00:30:48,389 --> 00:30:55,021 Onlar bir sonuç alamayınca iyi dinlenmiş başka bir ekip geldi. 434 00:30:55,688 --> 00:31:00,484 Bir bağlantı kurup ilerleme kaydetmeye başlayana kadar 435 00:31:00,568 --> 00:31:05,281 sürekli bir çaba ve arayış söz konusuydu. 436 00:31:06,699 --> 00:31:09,994 Billy ve Tommy Bidell girdi, onu konuşturmaya çalıştı. 437 00:31:11,787 --> 00:31:15,583 Manhattan'da, olay yerinde olduğunu inkâr etti. 438 00:31:15,666 --> 00:31:19,128 Sean Salley'yi tanıdığını inkâr etti. 439 00:31:19,211 --> 00:31:23,132 Kamera kayıtlarından alınan fotoğrafları ona gösterdim. 440 00:31:23,215 --> 00:31:27,470 Andre Smith'in yüzü orada apaçık görülüyordu. 441 00:31:27,553 --> 00:31:29,263 "Hayır" diyerek inkâr etti. 442 00:31:29,347 --> 00:31:31,349 Şöyleydi… 443 00:31:31,432 --> 00:31:34,518 Shaggy'nin şarkısındaki gibi "Ben değildim" diyordu. 444 00:31:34,602 --> 00:31:38,439 İnkâr etmede çok başarılıydı ama konuştukça… 445 00:31:38,522 --> 00:31:42,902 Dedektiflerin yaptığı bir şaka vardır. İnkâr seviyesiyle ilgilidir. 446 00:31:42,985 --> 00:31:45,446 "Konuyu anlamadım. Orada yoktum." 447 00:31:45,529 --> 00:31:47,907 "Konuyu anladım. Orada yoktum." 448 00:31:47,990 --> 00:31:49,992 "Oradaydım ama ben yapmadım." 449 00:31:50,076 --> 00:31:53,204 Nihayetinde de "Oradaydım, ben yaptım" derler. 450 00:31:53,287 --> 00:31:56,624 Onu bu inkâr seviyelerinden geçiriyorduk. 451 00:31:56,707 --> 00:31:58,334 Daha sonra parmak izlerini 452 00:31:58,417 --> 00:32:04,674 koli bandındaki parmak izleriyle eşleştirmeyi başardık. 453 00:32:04,757 --> 00:32:07,176 Bu oldukça önemli 454 00:32:07,259 --> 00:32:11,055 çünkü o ana kadar olay yerinde olduğunu düşünüyorduk. 455 00:32:11,138 --> 00:32:14,183 Bu işe karıştığı konusunda neredeyse emindik 456 00:32:14,266 --> 00:32:18,854 ama onu olay yerine bağlayan herhangi bir somut kanıt yoktu. 457 00:32:18,938 --> 00:32:22,066 Doğru kişiyi sorguladıklarını bilmek 458 00:32:22,149 --> 00:32:25,361 sorgulayan kişilerinin güvenini oldukça artırır. 459 00:32:25,444 --> 00:32:28,948 Artık onu daha da zorlayabileceklerdi 460 00:32:29,031 --> 00:32:31,200 çünkü orada olduğunu biliyorlardı. 461 00:32:31,283 --> 00:32:35,663 Cevap alamayacakları bir sorgulama söz konusu değildi. 462 00:32:35,746 --> 00:32:40,543 Saatlerdir sorgulama yapıyorduk. Konuşmadığı için farklı yöntemler denedik. 463 00:32:42,044 --> 00:32:43,671 Çetin cevizdi. 464 00:32:43,754 --> 00:32:48,092 Altı dedektif onunla konuştu. "Seni suçüstü yakaladık" dediler. 465 00:32:48,175 --> 00:32:50,553 Hâlâ inkâr ediyordu. 466 00:32:52,930 --> 00:32:56,851 Tom Bidell'le başka bir strateji bulmaya çalışıyordum. 467 00:32:58,102 --> 00:32:59,687 İçeri Irma girdi. 468 00:32:59,770 --> 00:33:04,108 "Şüpheli yemek yerken onunla konuşabilir miyim?" dedi. 469 00:33:04,984 --> 00:33:07,319 "Tabii Irma, şansını dene" dedim. 470 00:33:07,403 --> 00:33:12,408 Durumu değiştirebilmek için yeni birinin sorgulamasını istedim. 471 00:33:15,619 --> 00:33:18,164 "Adamı yumuşatmak için içeri bir kadın girsin." 472 00:33:20,791 --> 00:33:22,418 Andre Smith'i tanımıyordum. 473 00:33:22,501 --> 00:33:25,880 Karşılarına geçene dek sorguladığım kişileri tanımam. 474 00:33:26,756 --> 00:33:32,178 Karşılarına geçince onları analiz ederim, onları tetikleyen şeyi öğrenirim. 475 00:33:32,261 --> 00:33:37,099 "Abim Ruben'i hatırlatıyorsun" derim. Andre de öyleydi. Abim Ruben'e benziyordu. 476 00:33:37,183 --> 00:33:42,813 Faillerle samimi bir konuşma yapıp ardından sorgulamaya geçerim. 477 00:33:44,148 --> 00:33:47,818 Bu işime yarıyor çünkü rahatlamalarını sağlıyorum. 478 00:33:48,444 --> 00:33:53,407 Şöyle diyenler mahkûmlar da oldu. "Rivera yüzüme gülüp sırtımdan bıçakladı." 479 00:33:54,366 --> 00:33:57,620 Irma şüphelileri analiz etme 480 00:33:57,703 --> 00:34:01,874 ve onlarla nasıl bağ kuracağını anlama konusunda yetenekli. 481 00:34:01,957 --> 00:34:05,836 Bu yeteneği sayesinde istediği cevapları almayı başarıyor. 482 00:34:05,920 --> 00:34:09,006 Pahalı bir takım elbise giymeniz 483 00:34:09,090 --> 00:34:13,260 veya üstü başı dökülen bir evsiz olmanız benim için fark etmez. 484 00:34:13,344 --> 00:34:16,347 Bunu umursamam. Herkese saygılı davranırım. 485 00:34:16,430 --> 00:34:20,893 Ne olursa olsun, her kötünün iyi bir yanı vardır. 486 00:34:21,644 --> 00:34:25,272 Sorgulama sırasında o iyi yanı bulmak zorundasınız. 487 00:34:25,356 --> 00:34:27,483 "Çocukluğun nasıldı?" "Benimki de." 488 00:34:27,566 --> 00:34:31,195 Çocukken oyuncaklarım yoktu. Bazen Noel'i bile kutlamadım. 489 00:34:31,278 --> 00:34:32,822 Bazen yemek bulamazdık. 490 00:34:32,905 --> 00:34:36,117 Sosyal konutlarda büyüdüğümden onlarla bağ kurabiliyorum. 491 00:34:38,702 --> 00:34:41,622 Andre Smith çok kibardı. 492 00:34:41,705 --> 00:34:43,082 Tatlı dilliydi. 493 00:34:44,416 --> 00:34:46,127 Bir bebeği olduğunu söyledi. 494 00:34:46,877 --> 00:34:50,464 "Bebeğin mi var?" Onu yumuşatacak şey buydu. 495 00:34:53,342 --> 00:34:54,218 Bunu kullandım. 496 00:34:56,470 --> 00:34:59,390 Birdenbire ses tonu değişti. 497 00:34:59,473 --> 00:35:01,475 Başını kaldırdı. 498 00:35:01,559 --> 00:35:04,103 Dikkatini verdi. Irma'yı dinliyordu. 499 00:35:04,186 --> 00:35:07,273 Gözlerinin parladığı belli oluyordu. 500 00:35:08,149 --> 00:35:10,067 Irma ona dokunmayı başardı. 501 00:35:14,238 --> 00:35:17,658 Çocuğuna bez alabilmek için bu işe girdiğini söyledi. 502 00:35:18,534 --> 00:35:20,619 O zaman hazır olduğunu anladım. 503 00:35:20,703 --> 00:35:24,123 "Şimdi geri gelecekler. Onlar dostlarım, harika insanlar. 504 00:35:24,206 --> 00:35:26,125 Onlara konuşabilirsin" dedim. 505 00:35:29,336 --> 00:35:30,963 Irma bize işaret verdi. 506 00:35:31,547 --> 00:35:34,425 Arkamı dönüp Tommy Bidell'in yemeğini böldüm. 507 00:35:34,508 --> 00:35:40,097 Her zamanki gibi çikolatalı kek yiyor, çikolatalı içeceğini içiyordu. 508 00:35:40,181 --> 00:35:42,391 "Pisboğaz, gidelim" dedim. 509 00:35:42,474 --> 00:35:47,021 "Bırak yemeği. İçeri dönelim. Adam yumuşadı. Onu konuşturalım." 510 00:35:47,104 --> 00:35:50,441 Bu harika bir ekip sorgulaması. 511 00:35:51,358 --> 00:35:55,237 Irma kişisel bir bağ kurunca adam konuşmaya hazır hâle geldi. 512 00:35:55,321 --> 00:35:56,864 Bu bir eşiktir. 513 00:35:56,947 --> 00:36:02,369 Artık inkâr etmeyi bırakıp tüm bildiklerini anlatırlar. 514 00:36:05,247 --> 00:36:07,833 Ona soru sorduğumda başını sallıyordu. 515 00:36:07,917 --> 00:36:10,211 Andre'yi konuşturmayı başarmıştık. 516 00:36:10,294 --> 00:36:14,465 Sean Salley'yle Newark'ta ortak bir arkadaşı aracılığıyla tanışmış. 517 00:36:14,548 --> 00:36:18,260 Sean Salley zor bir dönem yaşadığını, parasız kaldığını söyleyip 518 00:36:18,344 --> 00:36:23,015 Manhattan'daki bir torbacıyı soymak istediğinden bahsetmiş. 519 00:36:23,599 --> 00:36:27,478 Andre Smith sonunda cinayetleri açıkladı. 520 00:36:27,561 --> 00:36:30,189 İçeri girip otu ve parayı çalmak istemiş. 521 00:36:31,106 --> 00:36:35,861 Jennifer "Bana zarar verme. Arkadaşlarıma zarar verme" deyince 522 00:36:35,945 --> 00:36:38,656 "Buraya onun için gelmedim" demiş. 523 00:36:38,739 --> 00:36:41,158 Jennifer otu ve parayı bir poşete koymuş. 524 00:36:41,242 --> 00:36:44,954 Andre, Salley'nin kurbanları bağlamakta sorun yaşadığını görmüş. 525 00:36:45,037 --> 00:36:50,251 "Sen onunla kal" deyip herkesi bantla bağlamaya başlamış. 526 00:36:51,043 --> 00:36:54,046 Sonra da Salley herkesi vurmaya başlamış. 527 00:37:00,135 --> 00:37:05,474 Andre Smith'in yazılı itirafını aldıktan sonra 528 00:37:05,557 --> 00:37:08,852 fotoğrafçısına haddini bildirdiğim için 529 00:37:08,936 --> 00:37:13,315 emniyet müdürünün bana gücendiğini öğrendim. 530 00:37:13,399 --> 00:37:17,736 Oraya şort ve tişörtle gittiğim için de bana gücenmiş. 531 00:37:18,737 --> 00:37:23,492 Emniyet müdürü birkaç gün sonra beni davadan aldı. 532 00:37:23,993 --> 00:37:30,165 Harlem'deki 2-5 Karakolu'na, oradaki dedektif ekibine atandım. 533 00:37:31,542 --> 00:37:35,212 Irma şöyle dedi. "Emniyet müdürünün adını bir kâğıda yaz. 534 00:37:35,296 --> 00:37:39,216 Kâğıdı ayakkabının içine koy ve 10 gün boyunca üzerine bas. 535 00:37:39,300 --> 00:37:40,676 Her şey yoluna girer." 536 00:37:42,803 --> 00:37:45,889 Babaannem Santería dinine mensuptu. 537 00:37:45,973 --> 00:37:47,725 Santería'ya çok inanırdı. 538 00:37:47,808 --> 00:37:52,980 Şöyle derdi. "Biri sana bir yanlış yaparsa adını bir kâğıda yaz…" 539 00:37:53,063 --> 00:37:55,316 Artık hepiniz böyle yaparsınız. 540 00:37:55,399 --> 00:37:58,444 Kâğıdı ayakkabınıza koyup üzerine basın. 541 00:37:58,527 --> 00:38:01,947 O kişinin üzerine basarak onu yolunuzdan çıkarırsınız. 542 00:38:03,532 --> 00:38:06,660 Bırakıp gitmek zordur çünkü işinizi sahiplenirsiniz. 543 00:38:06,744 --> 00:38:09,330 Dedektiflere fikirlerimi yansıtmam, 544 00:38:09,413 --> 00:38:12,082 yeni patronun kuyusunu kazmam doğru olmazdı. 545 00:38:12,166 --> 00:38:14,585 Artık işin başında başkası vardı. 546 00:38:14,668 --> 00:38:20,466 Beni arayıp akıl almalarında sorun yoktu ama onları arayıp akıl veremezdim. 547 00:38:20,549 --> 00:38:22,509 Bu, onlar için de zor bir durumdu 548 00:38:22,593 --> 00:38:25,596 çünkü emniyet müdürünün bana kızdığını biliyorlardı. 549 00:38:26,138 --> 00:38:30,017 Başları ağrımasın diye benimle konuşmak istemiyorlardı. 550 00:38:30,100 --> 00:38:32,102 Bu sebeple… 551 00:38:33,062 --> 00:38:37,399 Davadan tamamen uzaklaşmak için elimden geleni yaptım. 552 00:38:37,483 --> 00:38:40,069 Olayı medyadan bile takip etmedim. 553 00:38:49,078 --> 00:38:52,498 23 MAYIS 2001 CİNAYETLERDEN 13 GÜN SONRA 554 00:38:52,581 --> 00:38:59,088 2.800 dolar için üç kişiyi infaz usulü katlettiler. 555 00:38:59,171 --> 00:39:03,550 New York Emniyeti Andre Smith'i gözaltına aldı. 556 00:39:04,343 --> 00:39:06,678 Dedektifler yaptığı araştırmalar sonucu 557 00:39:06,762 --> 00:39:11,892 bu iğrenç katliamın ikinci failinin Sean Salley olduğunu tespit etti. 558 00:39:11,975 --> 00:39:16,647 Suç ortağının ardından ikinci failin de yakalanması için 559 00:39:16,730 --> 00:39:21,235 New York Emniyeti elinden gelen çabayı gösterecektir. 560 00:39:21,318 --> 00:39:24,613 Kendisine önerim Andre Smith'in yaptığını yaparak 561 00:39:24,696 --> 00:39:27,658 en yakın karakola gidip teslim olmasıdır. 562 00:39:29,576 --> 00:39:33,831 Andre Smith daireden Sean Salley'yle çıktığını söyledi. 563 00:39:33,914 --> 00:39:35,374 Newark'a geri dönmüşler. 564 00:39:35,457 --> 00:39:38,544 Sean Salley'yi en son o zaman görmüş. 565 00:39:39,920 --> 00:39:41,922 Sean Salley'yi aramaya devam ettik. 566 00:39:42,005 --> 00:39:45,843 Telefon numarasını, aradığı kişileri, telefonun yerini tespit ettik. 567 00:39:47,302 --> 00:39:50,264 Baz istasyonlarını takip ettik. 568 00:39:51,098 --> 00:39:53,183 Louisiana'da durmuştu. 569 00:39:54,601 --> 00:39:59,148 New Orleans'ta dedektiflerden oluşan bir ekip oluşturduk. 570 00:39:59,231 --> 00:40:01,775 Salley bizden bir adım öndeydi. 571 00:40:02,609 --> 00:40:06,530 O noktada telefon bilgileri ışığında devam etmemiz gerekiyordu 572 00:40:06,613 --> 00:40:08,657 ama telefondan kurtulmuştu. 573 00:40:08,740 --> 00:40:11,285 Elimizde ipucu kalmamıştı. 574 00:40:12,828 --> 00:40:16,707 Hâlâ peşini bırakmamıştık ama iki ay geçmişti. 575 00:40:16,790 --> 00:40:18,834 Davada gelişme yoktu. 576 00:40:20,043 --> 00:40:23,130 Vakayı America's Most Wanted programına taşımak istedik. 577 00:40:24,131 --> 00:40:27,801 America's Most Wanted programı 14 Haziran tarihinde 578 00:40:27,885 --> 00:40:31,013 Sean Salley, Carnegie Deli cinayet vakasını yayınladı. 579 00:40:31,096 --> 00:40:33,390 Yayınla ipucu bulmayı amaçladılar. 580 00:40:33,474 --> 00:40:37,978 Program tüm ülkede yayınlandığından büyük bir kitleye ulaşıyordu. 581 00:40:38,061 --> 00:40:40,230 Bu, Amerikan halkını harekete geçirdi. 582 00:40:43,233 --> 00:40:45,986 "Tanrı Amerika'yı korusun" demek istiyorum 583 00:40:46,069 --> 00:40:51,450 çünkü yayından 20 dakika sonra çağrılar gelmeye başladı. 584 00:40:54,286 --> 00:40:58,123 Florida'dan biri faili tanıdı ve bize haber verdi. 585 00:40:58,207 --> 00:41:03,086 Aldığımız bilgiye göre Miami'deki bir evsizler barınağındaydı. 586 00:41:06,256 --> 00:41:11,261 Hemen Miami'yi aradık. "Bu adamı yakalamalısınız" dedik. 587 00:41:11,345 --> 00:41:16,934 Miami'den bir dedektif o barınakta sorgulama yapıyordu. 588 00:41:18,018 --> 00:41:22,898 O sırada Sean Salley içeri girdi ve hemen kaçtı. 589 00:41:22,981 --> 00:41:28,111 Köpekler onu takip etti ve bir arka bahçede köşeye sıkıştırdı. 590 00:41:35,911 --> 00:41:38,914 Miami Emniyeti'nin K9 köpeği onu yakaladı. 591 00:41:38,997 --> 00:41:44,086 Köpek ısırdığı için sol kolunda yara var ama olay yerinde tedavi edildi. 592 00:41:44,169 --> 00:41:47,339 Şu an gözaltında. Kendisine şu suçlamalar yöneltildi. 593 00:41:47,422 --> 00:41:51,927 Birinci derece cinayetten üç suçlama ve tutuklanmaya direnme suçlaması. 594 00:41:54,721 --> 00:41:58,392 Fail yakalanmadan önce duyduğum her seste irkiliyordum… 595 00:41:59,017 --> 00:42:03,438 Geceleri uyuyamıyordum. İçeri biri girdi sanıyordum. 596 00:42:05,524 --> 00:42:07,317 İkisi de yakalanınca 597 00:42:08,569 --> 00:42:10,988 içim rahatladı. 598 00:42:14,658 --> 00:42:19,329 CARNEGIE DELI KATLİAMININ FAİLİ YAKALANDI 599 00:42:22,124 --> 00:42:25,335 Manhattan Bölgesi Baş Dedektifi 600 00:42:25,419 --> 00:42:29,464 Florida'ya gidip Sean Salley'yi sorgulamamı istedi. 601 00:42:33,093 --> 00:42:38,432 Kaçakların yakalanması bazen onlarda rahatlama hissi yaratır. 602 00:42:38,515 --> 00:42:42,853 Artık yakalandığı için biraz rahatlamış gibiydi. 603 00:42:42,936 --> 00:42:46,940 Onu sorguladım, ne olduğunu sordum. Her şeyi itiraf etti. 604 00:42:47,691 --> 00:42:53,071 Jennifer'ı öldürdüğüne dair sözlü ve yazılı ifadesini aldılar. 605 00:42:53,155 --> 00:42:55,782 Ancak silahın kazara patladığını söyledi. 606 00:42:55,866 --> 00:43:00,871 Salondaki kurbanlarla ilgili olarak da 607 00:43:00,954 --> 00:43:03,540 Andre Smith'i suçladı. 608 00:43:03,624 --> 00:43:06,293 Kazara olsun ve olmasın, 609 00:43:06,376 --> 00:43:10,631 tetiği çektiğini, Jennifer Stahl'ı öldürdüğünü itiraf etmesi 610 00:43:10,714 --> 00:43:12,132 gerçekten önemliydi 611 00:43:12,215 --> 00:43:15,552 çünkü taksirle adam öldürme davasında 612 00:43:15,636 --> 00:43:21,683 birini kasten veya kazara öldürmenin hiçbir farkı yoktur. 613 00:43:21,767 --> 00:43:24,686 Hatta kişinin sizin açtığınız ateşle 614 00:43:24,770 --> 00:43:28,815 veya başkasının açtığı ateşle ölmesinin hiçbir farkı yoktur. 615 00:43:28,899 --> 00:43:31,985 İlgili kanunlara göre 616 00:43:32,069 --> 00:43:34,613 planlı soyguna karışırsanız 617 00:43:34,696 --> 00:43:39,117 cinayetler konusunda tetiği çeken kişi kadar sorumlusunuzdur. 618 00:43:39,201 --> 00:43:42,371 SUÇLAMA: İKİNCİ DERECEDEN CİNAYET 619 00:43:42,454 --> 00:43:48,835 Phillip King oğlunu öldürmekle suçlanan Sean Salley'yle yüzleşmek için 620 00:43:48,919 --> 00:43:52,464 mahkeme salonunda ikinci sırada oturdu. 621 00:43:52,547 --> 00:43:58,970 Kendime sürekli şunu dedim. "Kendini frenle. Üzerine atılıp saldırma." 622 00:43:59,638 --> 00:44:02,891 Babasının yaşadıklarını anlayabiliyorum. 623 00:44:02,974 --> 00:44:07,771 Umarım oğlumla böyle bir ilişkim olur. Şu an duygularıma hâkim olamıyorum. 624 00:44:10,190 --> 00:44:13,485 Umarım oğlumla böyle bir ilişkim olur. Babamla ilişkim böyleydi. 625 00:44:16,238 --> 00:44:19,449 Mahkemeye hazırlanmakla meşguldük. 626 00:44:19,533 --> 00:44:21,493 Size bir, iki yıl gibi gelebilir 627 00:44:21,576 --> 00:44:25,455 ama kurbanların anneleri, babaları, kardeşleri için 628 00:44:25,539 --> 00:44:27,416 olay dün yaşanmış gibidir. 629 00:44:31,253 --> 00:44:36,883 EYLÜL 2001 DURUŞMADAN ÜÇ HAFTA ÖNCE 630 00:44:39,720 --> 00:44:41,263 Salı günüydü. 631 00:44:41,346 --> 00:44:44,641 Çocuklarımla beraberdim. Onları okula bırakıyordum. 632 00:44:44,725 --> 00:44:48,687 Dünya Ticaret Merkezi'ne bir uçağın çarptığını duydum. 633 00:44:51,314 --> 00:44:54,067 Üzerimde kot pantolon ve tişört vardı. 634 00:44:54,151 --> 00:44:58,989 Carnegie Deli vakasında sorun yaşadığımdan eve gidip bir takım elbise giydim. 635 00:44:59,489 --> 00:45:01,867 Sanırım 20 dakika falan sürdü. 636 00:45:01,950 --> 00:45:05,662 Evde giyinirken ikinci uçağın isabet ettiğini duydum. 637 00:45:08,415 --> 00:45:12,335 Her şey gerçekti. Gerçek manasıyla bir terördü. 638 00:45:12,419 --> 00:45:18,842 Bu olayı yaşayan herkes çok endişeliydi, çok korkmuştu. 639 00:45:20,385 --> 00:45:22,763 Orada inanılmaz bir şey yaşandı. 640 00:45:22,846 --> 00:45:26,391 Her şeyin yıkılması… Böyle şeyler unutulmaz. 641 00:45:28,477 --> 00:45:30,479 Çok iyi dostlarımı kaybettim. 642 00:45:31,271 --> 00:45:33,732 Bunu konuşmak çok zor. 643 00:45:38,320 --> 00:45:39,946 11 Eylül'den sağ çıktım. 644 00:45:40,697 --> 00:45:45,535 20 dakikalık o giyinme olmasaydı çok farklı bir yerde olabilirdim. 645 00:45:45,619 --> 00:45:47,621 Durum çok farklı sonuçlanabilirdi. 646 00:45:48,455 --> 00:45:53,960 Günlük kıyafetlerimi değiştirip takım elbise giymeye karar vermem 647 00:45:54,044 --> 00:45:57,339 o gün hayatımı kurtaran şey olabilir. 648 00:46:01,843 --> 00:46:04,221 Ruhları şad olsun, birçok insan öldü 649 00:46:04,304 --> 00:46:07,432 ama bu olay yıllar sonra bile can almaya devam etti. 650 00:46:07,516 --> 00:46:11,770 Bana 20 yıl sonra 11 Eylül kaynaklı kanser teşhisi konuldu. 651 00:46:12,354 --> 00:46:15,857 Tabiri caizse, teröristler bir taşla iki kuş vurmuş oldu. 652 00:46:16,525 --> 00:46:19,110 11 Eylül'den çok etkilendim. 653 00:46:19,820 --> 00:46:22,364 Ofisim altüst oldu. 654 00:46:22,447 --> 00:46:25,992 Bu olay hayatımı kökten değiştirdi. 655 00:46:26,076 --> 00:46:29,287 İş hayatımı, özel hayatımı, her şeyi kökten değiştirdi. 656 00:46:30,288 --> 00:46:33,542 Hepimiz çalıştık. O gün hepimiz oradaydık. 657 00:46:33,625 --> 00:46:37,754 Birbirimize destek olup arka çıkmamız gerektiğini düşündük. 658 00:46:37,838 --> 00:46:42,008 Bunu yapmaya devam ettik. Sonra iyi yaptığımız işe geri döndük. 659 00:46:42,092 --> 00:46:44,219 Bunu yapmaya devam ettik. 660 00:46:48,181 --> 00:46:52,561 MAYIS 2002 CİNAYETLERDEN BİR YIL SONRA 661 00:46:52,644 --> 00:46:55,272 CARNEGIE ŞARKÜTERİ RESTORAN 662 00:46:55,355 --> 00:46:57,941 POLİS HATTI, GİRMEK YASAKTIR 663 00:46:58,525 --> 00:47:02,112 Duruşma tarihi cinayetlerden bir yıl sonraydı. 664 00:47:02,195 --> 00:47:04,447 Çok sıra dışı bir davaydı. 665 00:47:04,531 --> 00:47:07,033 Daha önce hiç böyle bir şey görmedim. 666 00:47:07,826 --> 00:47:09,953 İkisi de aynı anda yargılandı. 667 00:47:11,413 --> 00:47:15,667 Mahkeme salonunda iki jüri ve iki sanık vardı. 668 00:47:15,750 --> 00:47:18,545 Bu şekilde yargılama yapılmasının sebebi 669 00:47:18,628 --> 00:47:22,674 sağ kurtulanların iki ayrı duruşmaya gelip 670 00:47:22,757 --> 00:47:27,470 bu olayı iki kez yaşamalarını önlemekti. 671 00:47:27,554 --> 00:47:29,139 Bu olay zaten sarsıcıydı. 672 00:47:30,682 --> 00:47:32,601 İlgi odağı olmayı sevmem 673 00:47:32,684 --> 00:47:35,228 ama orada kürsüye çıkıp ifade verdim. 674 00:47:35,312 --> 00:47:40,317 Benimle duruşmaya gelen, yanımda duran Francesca'ya odaklandım. 675 00:47:40,400 --> 00:47:42,652 Bu sayede kendimi kontrol ettim. 676 00:47:43,570 --> 00:47:45,697 Duruşma birkaç hafta sürdü. 677 00:47:45,780 --> 00:47:47,699 Birçok tanık vardı. 678 00:47:47,782 --> 00:47:53,914 Jen'e ve çok sevdiği arkadaşlarına ne olduğunu anlamak istiyordum. 679 00:47:53,997 --> 00:47:57,250 Suç mahalli fotoğraflarını görmek ağır geldi. 680 00:47:58,209 --> 00:48:00,003 Faillerden biri şöyle dedi. 681 00:48:00,086 --> 00:48:03,381 "Jennifer'ın yanındayken silahla onu koruyordum. 682 00:48:03,465 --> 00:48:06,509 Ellerim titriyordu. Çok korkmuştum. 683 00:48:06,593 --> 00:48:10,263 Oradan çıkmak istedim. Silah kazara patladı." 684 00:48:11,431 --> 00:48:13,183 Hayır, öyle olmadı. 685 00:48:13,266 --> 00:48:16,853 Öyle olmadığını Jennifer'ın başındaki yaradan anlıyoruz. 686 00:48:16,937 --> 00:48:20,357 Başında yakın mesafe mermi yarası vardı. 687 00:48:20,440 --> 00:48:24,903 Kıpırdadığını, titrediğini, silahın kazara patladığını söyleme. 688 00:48:24,986 --> 00:48:29,783 Hayır, silahı bir amaçla kasten tuttun ve ateş ettin. 689 00:48:32,327 --> 00:48:34,037 Kanıtlar yalan söylemez. 690 00:48:37,624 --> 00:48:40,418 İnsanlar yalan söyler. Hem de çok! 691 00:48:40,502 --> 00:48:42,420 CARNEGIE DELI KATLİAMI İKİSİ DE SUÇLU 692 00:48:42,504 --> 00:48:44,381 120'ŞER YIL YATACAKLAR 693 00:48:44,464 --> 00:48:46,675 ÖMÜR BOYU HAPSE MAHKÛM OLDULAR 694 00:48:46,758 --> 00:48:49,260 Carnegie Deli vakasında kararı duyunca 695 00:48:49,344 --> 00:48:54,057 içimiz rahatladı ve gurur duyduk. 696 00:48:54,140 --> 00:48:56,393 Çok mutlu oldum 697 00:48:56,476 --> 00:49:00,730 çünkü vefat edenler için, 698 00:49:00,814 --> 00:49:04,109 hâlâ hayatta olan Rosemond ve Anthony için 699 00:49:04,192 --> 00:49:06,486 ve aileleri için çok emek verdik. 700 00:49:06,569 --> 00:49:09,948 Nihayet bu olayı geride bırakabildiler. 701 00:49:10,865 --> 00:49:16,621 Bir daha gün yüzü göremeyecekleri için daha iyi uyumaya başladım. 702 00:49:21,418 --> 00:49:24,629 Havalara zıplayıp kutlayanlar oldu mu? Hayır, olmadı. 703 00:49:24,713 --> 00:49:26,923 Çok sessiz bir andı. 704 00:49:27,632 --> 00:49:30,802 -İnsanlar sadece… -Birbirine sarılıp ağladı. 705 00:49:30,885 --> 00:49:33,096 -Normal karşıladım. -Evet. 706 00:49:33,179 --> 00:49:34,556 Adalet yerini buldu. 707 00:49:41,730 --> 00:49:47,110 Jen'in vefatı sebebiyle çoğumuz etkilendik ama birbirimizi tanımıyorduk. 708 00:49:47,193 --> 00:49:50,447 Nihayetinde aramızda bir bağ oluştu. 709 00:49:50,530 --> 00:49:56,995 O trajediden sonra her yıl yaş gününde Jen'in hayatını andık. 710 00:49:57,579 --> 00:49:58,705 Büyük Jen Günü. 711 00:49:59,914 --> 00:50:01,541 Çok iyi bir insandı. 712 00:50:02,751 --> 00:50:04,127 Gerçekten öyleydi. 713 00:50:07,172 --> 00:50:09,299 Irma beni arayıp kararı iletti. 714 00:50:09,382 --> 00:50:12,052 Mahkûmiyet olduğunu öğrenince çok sevindim. 715 00:50:12,135 --> 00:50:14,220 Ama bu… 716 00:50:14,304 --> 00:50:17,223 Bu şampiyon olmak gibi bir şey değil. 717 00:50:17,307 --> 00:50:20,351 Bunun olması için birisi öldüğünden mutlu olmuyorsunuz. 718 00:50:20,435 --> 00:50:23,021 Bu tuhaf bir his. Açıklamakta zorlanıyorum. 719 00:50:26,733 --> 00:50:29,986 Polis olduğum ilk dönemde panik atak geçiriyordum. 720 00:50:30,070 --> 00:50:34,574 İlk panik atak geçirdiğim olayda bir günde iki ceset görmüştüm. 721 00:50:34,657 --> 00:50:36,743 Daha önce ölümle karşılaşmamıştım. 722 00:50:37,368 --> 00:50:40,705 Zaman geçtikçe duygularımı karıştırmamayı öğrendim. 723 00:50:40,789 --> 00:50:44,375 Sanki kafamda bir anahtar varmış gibi 724 00:50:44,459 --> 00:50:48,213 istediğimde hislerimi açıp kapıyorum. 725 00:50:49,964 --> 00:50:52,258 Umursamadığımdan değil, sadece… 726 00:50:52,342 --> 00:50:54,969 Olacakları kontrol edemezsiniz. 727 00:50:55,970 --> 00:51:00,433 Her günü ayrı yaşamayı öğrenirsiniz. Ben de öyle yaşıyorum. 728 00:51:03,645 --> 00:51:06,356 Bu cinayetler anlamsızdı. 729 00:51:06,439 --> 00:51:08,650 Bu bana ilk davamı hatırlattı. 730 00:51:08,733 --> 00:51:12,779 İnsanların ne kadar kötü olabileceğini o zaman anlamıştım. 731 00:51:13,446 --> 00:51:16,658 1997'deki Michael McMorrow davasıydı. 732 00:51:17,826 --> 00:51:19,202 Çok acımasızdı. 733 00:51:21,329 --> 00:51:22,831 Çok aşırıydı. 734 00:51:23,414 --> 00:51:26,417 Gördüğüm en fena olay yerlerinden biriydi. 735 00:51:27,127 --> 00:51:29,129 Üstelik binlerce olay yeri gördüm. 736 00:51:42,392 --> 00:51:46,688 115 Central Park'taki kayıp kişi ihbarına gittik. 737 00:51:47,814 --> 00:51:49,649 Çok gösterişli bir binaydı. 738 00:51:50,400 --> 00:51:54,487 Bir küvette genç bir kız ve erkek gördük. 739 00:51:54,571 --> 00:51:56,739 Birbirlerini yıkıyorlardı. 740 00:51:57,448 --> 00:52:00,702 Bu sahne çok garip görünse de 741 00:52:01,452 --> 00:52:03,454 kan olduğunu fark etti. 742 00:52:04,080 --> 00:52:06,666 Kız "Gölde bir ceset var" dedi. 743 00:52:06,749 --> 00:52:09,377 Gölde ceset. Sahi mi? Bunun olma ihtimali nedir? 744 00:52:10,253 --> 00:52:15,842 44 yaşındaki Michael McMorrow'un cesedi Central Park'taki gölden çıkarıldı. 745 00:52:15,925 --> 00:52:20,180 Kurban 30 yerinden bıçaklanmış, parçalanmış ve bağırsakları deşilmiş. 746 00:52:20,263 --> 00:52:24,142 Biri neden onu paramparça etmek istemiş? 747 00:52:24,225 --> 00:52:26,477 Neden? 748 00:53:10,813 --> 00:53:14,442 Alt yazı çevirmeni: Mustafa Üneşi